Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Tasavvuf
Ehli Sünnet Tarikat ve Cemaatler
Hizmet Tevazu İster (Arifler Yolunun Edebleri)
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ABDULLAH4" data-source="post: 269326" data-attributes="member: 1004566"><p><span style="color: red">Hizmet Tevazu İster</span></p><p><span style="color: red"></span></p><p>Hizmette iş ve yer seçilmez, verilen hizmet çeşidi ne olursa olsun onu ihlas ve samimiyetle güç yettiği kadar yerine getirmelidir. Önemli olan Allah rızası için hayırlı bir işin içinde olmaktır. Hayırlı işlerde başkan olmak bir maharet olmadığı gibi, geri hizmetlerde koşan birisi olmak da utanılacak bir şey değildir.</p><p></p><p>Ben bu işte ancak başkan olurum, gerideki işlere bakmam, ben basit şeylerle uğraşacak adam değilim demek ciddi bir manevi hastalık alametidir. </p><p></p><p>Gönlü Allah’a bağlı kimsenin hizmette nasıl davranacağını Resûlullah (s.a.v) Efendimiz şöyle ifade buyurmuştur:</p><p></p><p>“Müjde olsun o kula ki, bineğini alıp Allah yolunda cihada ve hizmete çıkar. Başı açık, ayakları toz toprak içinde var gücüyle bu yolda koşar. Kendisine ordunun önünde gözcülük verilse onu hakkıyla yapmaya çalışır. Eğer ordunun arkasında geri hizmetleri verilse onu hakkıyla yapmaya çalışır. İleride veya geride hangi iş verilse o işin gereğini yapmakla meşgul olur.”136 </p><p></p><p>Bu hal gerçek hizmet ehlinin ahlakı olmalıdır. Bu gün amir olan yarın memur olabilir. Bir yerde müdürlük yaparken, öbür yerde tuvaletleri yıkamak, yolları temizlemek, sırtında çuval taşımak, soba yakmak, misafirlere hizmet etmek gerekebilir. Allah adamı her iki işi de gönül hoşluğu ile yapar, kimseden utanmaz, yaptığı işi basit ve gereksiz görmez. Amir iken kibre düşmediği gibi, misafirhanede fakirlere hizmet ederken de basit bir iş yaptığını düşünmez. Şu örnekleri bir düşünelim:</p><p></p><p>Hz. Ebu Bekir (r.a), önceleri ticaretle uğraşıyor, çarşıya inip alış veriş yapıyordu. Ayrıca koyun sürüsü vardı ve zaman zaman onlarla meşgul oluyordu. Bazen mahallesindeki yardıma muhtaç kimselerin koyunlarını sağıyordu. Halife olup kendisine beyat edildiği zaman, daha önce koyunlarını sağdığı bir ailenin kızı:</p><p></p><p>-Artık bundan sonra koyunlarımız sağılmaz!” diyerek hayıflandı. Kızın sesini işiten Hz. Ebu Bekir (r.a):</p><p></p><p>-Hayır, vallahi davarlarınızı sağmaya devam edeceğim. Üzerime aldığım bu işin daha önceki ahlakımı değiştirmeyeceğini ümit ediyorum, diye kızı teselli etti ve halife iken de mahallenin koyunlarını sağmaya devam etti. Hatta bazen koyunlarını sağdığı kimselere:</p><p></p><p>-Nasıl istersiniz, sütü köpüklü mü sağayım, köpüksüz mü olsun? diye sorar, onlar nasıl isterse öyle sağardı. Daha sonra bulunduğu mahalleden Medine’nin merkezine taşındı. Ticaret işiyle halifeliğin beraber yürümediğini görünce, ticareti bıraktı, bütün vaktini Müslümanların hizmet ve idaresine ayırdı. Devlet hazinesinden kendisine ve ailesine yetecek miktar maaş bağladı. Vefat edeceği sırada, elinde biriken bütün malını devlet hazinesine geri teslim etti. Üzerimde Müslümanların mallarından hiçbir şey kalmasın dedi. Bu duruma şahit olan Hz. Ömer (r.a):</p><p></p><p>-Ebu Bekir peşinden gelenlerin işini zorlaştırdı, onun gibi kim yapabilir, Dedi.137</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ABDULLAH4, post: 269326, member: 1004566"] [COLOR=red]Hizmet Tevazu İster [/COLOR] Hizmette iş ve yer seçilmez, verilen hizmet çeşidi ne olursa olsun onu ihlas ve samimiyetle güç yettiği kadar yerine getirmelidir. Önemli olan Allah rızası için hayırlı bir işin içinde olmaktır. Hayırlı işlerde başkan olmak bir maharet olmadığı gibi, geri hizmetlerde koşan birisi olmak da utanılacak bir şey değildir. Ben bu işte ancak başkan olurum, gerideki işlere bakmam, ben basit şeylerle uğraşacak adam değilim demek ciddi bir manevi hastalık alametidir. Gönlü Allah’a bağlı kimsenin hizmette nasıl davranacağını Resûlullah (s.a.v) Efendimiz şöyle ifade buyurmuştur: “Müjde olsun o kula ki, bineğini alıp Allah yolunda cihada ve hizmete çıkar. Başı açık, ayakları toz toprak içinde var gücüyle bu yolda koşar. Kendisine ordunun önünde gözcülük verilse onu hakkıyla yapmaya çalışır. Eğer ordunun arkasında geri hizmetleri verilse onu hakkıyla yapmaya çalışır. İleride veya geride hangi iş verilse o işin gereğini yapmakla meşgul olur.”136 Bu hal gerçek hizmet ehlinin ahlakı olmalıdır. Bu gün amir olan yarın memur olabilir. Bir yerde müdürlük yaparken, öbür yerde tuvaletleri yıkamak, yolları temizlemek, sırtında çuval taşımak, soba yakmak, misafirlere hizmet etmek gerekebilir. Allah adamı her iki işi de gönül hoşluğu ile yapar, kimseden utanmaz, yaptığı işi basit ve gereksiz görmez. Amir iken kibre düşmediği gibi, misafirhanede fakirlere hizmet ederken de basit bir iş yaptığını düşünmez. Şu örnekleri bir düşünelim: Hz. Ebu Bekir (r.a), önceleri ticaretle uğraşıyor, çarşıya inip alış veriş yapıyordu. Ayrıca koyun sürüsü vardı ve zaman zaman onlarla meşgul oluyordu. Bazen mahallesindeki yardıma muhtaç kimselerin koyunlarını sağıyordu. Halife olup kendisine beyat edildiği zaman, daha önce koyunlarını sağdığı bir ailenin kızı: -Artık bundan sonra koyunlarımız sağılmaz!” diyerek hayıflandı. Kızın sesini işiten Hz. Ebu Bekir (r.a): -Hayır, vallahi davarlarınızı sağmaya devam edeceğim. Üzerime aldığım bu işin daha önceki ahlakımı değiştirmeyeceğini ümit ediyorum, diye kızı teselli etti ve halife iken de mahallenin koyunlarını sağmaya devam etti. Hatta bazen koyunlarını sağdığı kimselere: -Nasıl istersiniz, sütü köpüklü mü sağayım, köpüksüz mü olsun? diye sorar, onlar nasıl isterse öyle sağardı. Daha sonra bulunduğu mahalleden Medine’nin merkezine taşındı. Ticaret işiyle halifeliğin beraber yürümediğini görünce, ticareti bıraktı, bütün vaktini Müslümanların hizmet ve idaresine ayırdı. Devlet hazinesinden kendisine ve ailesine yetecek miktar maaş bağladı. Vefat edeceği sırada, elinde biriken bütün malını devlet hazinesine geri teslim etti. Üzerimde Müslümanların mallarından hiçbir şey kalmasın dedi. Bu duruma şahit olan Hz. Ömer (r.a): -Ebu Bekir peşinden gelenlerin işini zorlaştırdı, onun gibi kim yapabilir, Dedi.137 [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Tasavvuf
Ehli Sünnet Tarikat ve Cemaatler
Hizmet Tevazu İster (Arifler Yolunun Edebleri)
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst