Hadis Sohbetleri 9 : Mü'minler arasındaki bağlılık!...

memluk

Hatim Sorumlusu

Selamün aleyküm ;

Yeni hadis sohbetimizin konusu, mü'min kulların arasındaki kardeşliğe vurgu yapan birbirine bağlı olmanın faydasını ayrı olmanın ne gibi zararlarını anlatan şu mübarek hadisi şeriftir:

Hadis-i Şerifimiz :




[BILGI]Mü’minler, aralarında, duvarları birbirine destek veren bir bina gibidir. (Buhari) [/BILGI]

[TAVSIYE]Önceki Hadis Derslerimize şu linklerden ulaşabilirsiniz! [/TAVSIYE]

Hadis Sohbetleri 1 : En Hayırlı Genç...

Hadis Sohbetleri 2 : İsraf ve Kibir

Hadis dersleri 3 : İhtiyarlarımıza verilen değer ne olmalı?

Hadis Sohbetleri 4: Salavat ve Hikmeti

Hadis Sohbetleri 5 : En Faziletli İbadet ...

Hadis Sohbetleri 6 : Vücudun Zekatı Oruç

Hadis Sohbetleri 7 : Sadaka-ı Fıtır

Hadis Sohbetleri 8 : Daha Vakti Var Deme ...
 

memluk

Hatim Sorumlusu
Cevap: Hadis sohbetleri 8:Mü'minler arasındaki bağlılık!...

[BILGI]Mü’minler, aralarında, duvarları birbirine destek veren bir bina gibidir. (Buhari)[/BILGI]

Müslüman müslümanın kardeşidir onun sıkıntısına acısına şefkat gösterir.
bu hadisi şerifte birbirine destek veren binanın duvarları gibidir buyuruyor efendimiz, nasıl bir destekten bahsediyor acaba siz bu konuda neler düşünüyorsunuz ?
 

uður1

Well-known member
Cevap: Hadis sohbetleri 8:Mü'minler arasındaki bağlılık!...

[BILGI]Mü’minler, aralarında, duvarları birbirine destek veren bir bina gibidir. (Buhari)[/BILGI]

Müslüman müslümanın kardeşidir onun sıkıntısına acısına şefkat gösterir.
bu hadisi şerifte birbirine destek veren binanın duvarları gibidir buyuruyor efendimiz, nasıl bir destekten bahsediyor acaba siz bu konuda neler düşünüyorsunuz ?

evet müminler müslümanlar birbirlerine destek vermek zorundadırlar..destek duvar derken burdan bahsettiğimiz husus şu olmalı birbirlerimize her daim destek olmalıyız köstek olmamalıyız...........birbirimize karşı saygılı davranmalıyız hocam...zor günlerde hep destek tam destek olmalıyız gönüllerin adamı insanı olabilmek için....tabikide.........selametle ve dua ile.saygılarımızla........
 

Ukbaa

Well-known member
Cevap: Hadis sohbetleri 8:Mü'minler arasındaki bağlılık!...

Müslüman müslümanın kardeşidir onun sıkıntısına acısına şefkat gösterir.
bu hadisi şerifte birbirine destek veren binanın duvarları gibidir buyuruyor efendimiz, nasıl bir destekten bahsediyor acaba siz bu konuda neler düşünüyorsunuz ?

Bu sorunun cevabını başka bir hadis-i şerif ışığında bakabiliriz.


Müslüman Müslümanın kardeşidir ona zulmetmez; onu düşmana teslim etmez. Kim bir Müslüman kardeşinin ihtiyacını giderirse, Allah da onun bir ihtiyacını giderir. Kim bir Müslümanın sıkıntısını giderirse, Allah da kıyamette onun bir sıkıntısını giderir. Kim de bir Müslümanın ayıbını örterse, Allah da kıyamette onun bir ayıbını örter. [Buhârî, Mezâlim 3]


Birbirimize nasıl destek olacağız ? öncelikle ;

*Müslüman Müslümana zulmetmeyecek,

*Onu düşmana teslim etmeyecek,

*Bir ihtiyacı varsa ve kendisinin de o ihtiyacı giderme imkânı varsa, onu giderecek,

*Bir sıkıntısı varsa sıkıntısıyla ilgilenecek,

*Ayıbı varsa ayıbını örtecek.
 

memluk

Hatim Sorumlusu
Allah c c razı olsun ukbaa hocam;

İslam dininde mü’minlerin birbirlerini sevmeleri ve kardeş olmaları çok mühimdir. , Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur:

“Mü’minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücut gibidirler. Vücudun herhangi bir azası rahatsız olursa, diğer azaları da bu yüzden ateşlenir ve uykusuz kalır.” (Buhari)

Nasıl vücutta bir aza ağrıdığı zaman, onun ağrısı diğer azaları da etkiliyorsa, bir mü’minin sevinmesi veya üzülmesi durumunda diğer mü’minlerin hali de böyle olmalıdır.

Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem), verdiği çok güzel misallerle İslam kardeşliğinin boyutlarını bize gösteriyor.

Nasıl bir binanın tuğlaları, taşları, üst üste geliyor, birbirine kuvvet veriyor, birbirine yaslanıyor ve bir bina meydana geliyorsa, işte mü’minler de aynı bu binanın taşları gibidir, buyuruyor.

Hepimiz düşünelim; bir binanın malzemelerini konulması gereken yerlere koymayıp, o tuğlaları, o taşları, üst üste dizmezsek, o kumu, o çimentoyu birbirine katıp suya karıştırarak beton hâline getirmezsek, o bina nasıl meydana gelebilir?

Onun için mü’min kardeşlerimizi sevmez, onlara kin beslersek, Allah-u Zülcelâl’in katında bir kıymetimiz kalmaz. Aynen harap olmuş bir bina gibi oluruz.

O halde, bir binanın malzemeleri nasıl bir araya gelip bir bina oluşuyor ise mü’minler bir araya gelmeli ve birbirlerine destek olmalıdırlar.
 

Ukbaa

Well-known member
İslam dininde mü’minlerin birbirlerini sevmeleri ve kardeş olmaları çok mühimdir. , Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur:

“Mü’minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücut gibidirler. Vücudun herhangi bir azası rahatsız olursa, diğer azaları da bu yüzden ateşlenir ve uykusuz kalır.” (Buhari)

Onun için mü’min kardeşlerimizi sevmez, onlara kin beslersek, Allah-u Zülcelâl’in katında bir kıymetimiz kalmaz. Aynen harap olmuş bir bina gibi oluruz.

Üstad aramızdaki kardeşlik rabıtalarının nasıl olması gerektiği ile ilgili Risale-i Nur'da şöyle diyor ; Bu düsturları uygulasak acaba mabeynimizdeki uhuvvete, kardeşlik bağlarımıza dışarıdan gelen bir zarar tesir edebilir mi ? O binaya zarar verebilir mi ?

Kardeşlerinizin nefislerini nefsinize; şerefte, makamda, teveccühte, hattâ menfaat-ı maddiye gibi nefsin hoşuna giden şeylerde tercih ediniz. Hattâ en latif ve güzel bir hakikat-ı imaniyeyi muhtaç bir mü'mine bildirmek ki; en masumane, zararsız bir menfaattir. Mümkün ise, nefsinize bir hodgâmlık gelmemek için, istemeyen bir arkadaş ile yaptırması hoşunuza gitsin. Eğer "Ben sevab kazanayım, bu güzel mes'eleyi ben söyleyeyim" arzunuz varsa, çendan onda bir günah ve zarar yoktur. Fakat mabeyninizdeki sırr-ı ihlasa zarar gelebilir.” (21. Lem’a)

“Kardeşlerinizin meziyetlerini şahıslarınızda ve faziletlerini kendinizde tasavvur edip, onların şerefleriyle şâkirane iftihar etmektir. Ehl-i tasavvufun mabeyninde "fena fi-ş şeyh, fena fi-r resul" ıstılahatı var. Ben sofi değilim. Fakat onların bu düsturu, bizim meslekte "fena fi-l ihvan" suretinde güzel bir düsturdur. Kardeşler arasında buna "tefani" denilir. Yani, birbirinde fâni olmaktır. Yani: Kendi hissiyat-ı nefsaniyesini unutup, kardeşlerinin meziyat ve hissiyatıyla fikren yaşamaktır. Zâten mesleğimizin esası uhuvvettir. Peder ile evlâd, şeyh ile mürid mabeynindeki vasıta değildir. Belki hakikî kardeşlik vasıtalarıdır. Olsa olsa bir üstadlık ortaya girer. Mesleğimiz "Haliliye" olduğu için, meşrebimiz "hıllet"tir. Hıllet ise, en yakın dost ve en fedakâr arkadaş ve en güzel takdir edici yoldaş ve en civanmerd kardeş olmak iktiza eder. Bu hılletin üss-ül esası,
samimî ihlastır.” (21. Lem’a)

“Ey kardeşlerim! Kur'an-ı Hakîm'in hizmetindeki mesleğimiz hakikat ve uhuvvet olduğu ve uhuvvetin sırrı; şahsiyetini kardeşler içinde fâni edip, onların nefislerini kendi nefsine tercih etmek" olduğundan, mabeynimizde bu nevi hubb-u câhtan gelen rekabet tesir etmemek gerektir. Çünki mesleğimize bütün bütün münafîdir. Madem kardeşlerin şerefi umumiyetle her ferde ait olabilir; o büyük şeref-i manevîyi, şahsî, hodfüruşane, rekabetkârane, cüz'î bir şerefe ve şöhrete feda etmek; Risale-i Nur şakirdlerinden yüz derece uzak olduğu ümidindeyim. Evet Risale-i Nur şakirdlerinin kalbi, aklı, ruhu; böyle aşağı, zararlı, süflî şeylere tenezzül etmez. Fakat herkeste nefs-i emmare bulunur. Bazı da hissiyat-ı nefsiye damarlara ilişir. Bir derece hükmünü; kalb, akıl ve ruhun rağmına olarak icra eder. Sizlerin kalb ve ruh ve aklınızı ittiham etmem. Risale-i Nur'un verdiği tesire binaen itimad ediyorum. Fakat nefs ve heva ve hiss ve vehim bazan aldatıyorlar. Onun için, bazan şiddetli ikaz olunuyorsunuz. Bu şiddet, nefs ve heva ve hiss ve vehme bakıyor; ihtiyatlı davranınız. Evet eğer mesleğimiz şeyhlik olsa idi, makam bir olurdu veyahut mahdud makamlar bulunurdu. O makama müteaddid istidadlar namzed olurdu. Gıbtakârane bir hodgâmlık olabilirdi. Fakat
mesleğimiz uhuvvettir. Kardeş kardeşe peder olamaz, mürşid vaziyetini takınamaz. Uhuvvetteki makam geniştir. Gıbtakârane müzahameye medar olamaz. Olsa olsa, kardeş kardeşe muavin ve zahîr olur; hizmetini tekmil eder.” (21. Lem’a)
 

faris

Well-known member
bir başka pencerede bu hadis-i şerifi manasını anlayabilmek için günümüz bina sistemini değil de peygamber efendimiz a.s.v dönemindeki yapılaşmayı ele almalıyız. Günümüzde binalar demir ve kalıp kullanılarak yapılmakta ancak peygamber efendimiz a.s.v döneminde demir ve kalıp olmadığından kolon ve bunun gibi binayı bağlayıcı temel kısımlar yerine duvarlar kullanılmaktaydı. Şimdi kolonları olmadan tek başına duran bir duvarı düşünelim, acaba ne kadar sağlıklı olur. Bir de birbirine bitişik dört duvar düşünelim. İkisi arasındaki farkı çok iyi anlayabiliriz. Özetler isek nokta-i istinad diyebiliriz. Müslüman müslümanın dayanak noktasıdır..
 

teblið

Vefasýz
Çok Önemli ve güncel bir konu;

Ben bu konuya farklı pencereden yaklaşmak isterim ki ;Oda şudur ;günümüz müslümanları sanki bu şiardan biraz uzaklaşmış gibi..Örneğin cemaatler yek kuvvet olması gerekirken kim kimin kuyusunu kazıyor belli değil;

sANIRIM BİZ ÜMMETÇE HOŞGÖRÜYÜ KAYBETTİK VE BULAMIYORUZ..

TAHAMMÜL GÜCÜMÜZÜ GÖMDÜK;
ne mi yapalım

şu ayeti celileye kulak verelim yeter sanırım;

Şüphesiz müminler birbirleriyle kardeştir..Öyle ise dargın olan kardeşlerinizin arasını düzeltin..Hucurat suresi..
 

uður1

Well-known member
Allah razı olsun inş. Tüm sohbete katılanlardan amin ecmain inş.....selametle ve dua ile.en derin saygılarımla......
 
Üst