Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Hadis Sohbetleri
Hadis Sohbetleri 81-Zalimin zulmü..
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ABDULLAH4" data-source="post: 433589" data-attributes="member: 1004566"><p><span style="font-size: 12px"><strong>Zâlim ve Zulüm Mant<span style="font-family: 'Times New Roman'">ığı</span></strong></span></p><p><span style="font-size: 12px"><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></strong></span></p><p><span style="font-size: 12px"><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></strong></span></p><p><span style="font-size: 12px"><strong><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></strong></span><span style="font-size: 12px"> Zulüm, yarat<span style="font-family: 'Times New Roman'">ılış düzenindeki uyumu, imar ve ıslahı bozmaktır. Öyleyse bu anlamda en büyük zâlim, kötü insandır. Yaratılış düzenini, tabiatı ve toplum bünyesindeki dengeyi hep bu kötü insan tipi bozmaktadır. </span></span></p><p> <span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"> Göklerin ve yerin Nûr’u olan Allah (24/Nûr, 34), nûr saçan bir kandil (çera<span style="font-family: 'Times New Roman'">ğ) olan Peygamberi aracılığıyla (33/Ahzâb, 46), yine Nûr olan, baştan başa aydınlık olup insanları aydınlığa çağıran bir ilâhî kitap gönderdi (5/Mâide, 15). </span>Bu ilâhî kitap ve Allah’<span style="font-family: 'Times New Roman'">ın nûr olan elçisi bütün insanları Nûr’a, yani aydınlığa, her şeyin en güzeline, doğrusuna, Hakka ve adâlete, karanlık gibi olmayan iyiliklere dâvet ediyor. Allah böylece insanları karanlıklardan (zulumât’tan) Nûr’a (aydınlığa) çıkarmak istemektedir (2/Bakara, 267). </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span></p><p> <span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span><span style="font-size: 12px"> Bütün bunlara ra<span style="font-family: 'Times New Roman'">ğmen bu Nûr’u görmek istemeyenler, bu Nûr’un getirdiği düzeni beğenmeyenler, iradelerini ve isteklerini bu Nûr’a bağlamayanlar, kendi hevalarına (aşırı istek ve arzularına) uyarak, kendileri karanlıkta kaldıkları gibi, çevrelerini de karartırlar. İnsanın benliğinde ve yeryüzünde dengeyi kurmak için gönderilmiş olan ilâhî ilkeleri, yaşama düzenini reddederler. Haddi aşarlar, yoldan çıkarlar, ölçüsüz hareket ederler, bozgunculuk yaparlar ve olması gereken dengeyi bozar, kaosa, haksızlığa, zulme ve adaletsizliğe yol açarlar. İşin garibi bu gibi insanlar, kendileri –Kur’an’ın deyişi ile- karanlıkta (zulumât’ta) oldukları, üzerinde bulundukları yol ve anlayış zulüm olduğu halde, onlar bu kötü durumlarını görmezler, Allah’ın dinine karanlık, insanları Allah’ın dinine dâvet edenleri de karanlık davetçisi diye suçlarlar. Kimileri de ya kör inadı sebebiyle, ya da aşırı cahil olması yüzünden, Allah’ın insanlar için seçtiği aziz İslâm’ı ortaçağ karanlığı gibi zanneder. Halbuki Allah (c.c.) kendi doğru yoluna, İslâm’a nur/aydınlık; diğer yollara da karanlıklar demektedir. İşte bu tür insanların yaptıkları zulüm; kendileri de zâlimdir.</span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span> </p><p><span style="font-size: 12px"> </span></p><p><span style="font-size: 12px"></span><span style="font-size: 12px"><strong>Zâlim Tipleri</strong></span></p><p><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span> <span style="font-size: 12px"> <strong>Üç çe<span style="font-family: 'Times New Roman'">şit zâlim vardır.</span></strong> <strong>Birincisi:</strong> Allah’a kar<span style="font-family: 'Times New Roman'">şı isyan eden kâfir veya Allah’a ortak koşan müşriktir. Allah’ın âyetleri kendisine hatırlatıldığı zaman kibirlenerek yüz çeviren inkârcılar zâlimdirler. (18/Kehf, 57) Allah’ın âyetlerine yalan veya uydurma diyenler de aynı durumdadırlar. (62/Cuma, 5; 39/ Zümer, 32) Allah (c.c.) hakkında kafasına göre yalan uyduran ile, ‘ben vahy aldım, Allah’ın gösterdiğini aynen gösteririm’ diyen iftiracı da zâlimdir (6/En’âm, 93). Allah (c.c.)’ın yolunu tıkamak isteyenler ile, mescidleri tahrib eden veya oralarda Allah’a ibadet edilmesini engelleyenler de zâlimdir</span> (2/Bakara, 114). </span></p><p><span style="font-size: 12px"> </span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'">Şirk, şüphesiz en büyük zulümdür (31/Lokman, 13). Şirk koşan müşrikler de zâlimlerin ta kendileridir. Allah (c.c.), M</span>ûsa (a.s.) Tûr da<span style="font-family: 'Times New Roman'">ğında iken buzağıyı ilâh edinip tapınanlara da zâlim demektedir. Çünkü onlar, insan eliyle yapılmış bir heykeli ilâh haline getirmişlerdir. (2/ Bakara, 51, 92-93; 7/A’râf, 148). </span>Kim Allah’a ortak ko<span style="font-family: 'Times New Roman'">şup müşrik olursa, Allah ona Cennneti yasak edecek ve bu gibi zâlimlerin yardımcıları olmayacaktır (5/Mâide, 72). </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span></p><p> <span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman'"> </span></p><p> <span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span><span style="font-size: 12px"> <span style="font-family: 'Times New Roman'"><strong>İkincisi:</strong></span> Toplum ve ki<span style="font-family: 'Times New Roman'">şi haklarına tecavüz edenlerdir. Bu kamu haklarına saldırı ve kişinin -ister doğuştan ister sonradan elde ettiği- haklarını gasbetme, kişiye veya kamuya her türlü işkence, baskı ve hak ihlâli şeklinde ortaya çıkar. Hak ve adaleti dağıtma makamında olanlar, adaletten ayrılırlarsa; zâlim olurlar. </span></span></p><p> <span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"> Devlet otoritelerinin fertlere ve toplumlara yapt<span style="font-family: 'Times New Roman'">ıkları zulümleri de bu katagoride değerlendirmek mümkündür. Halkına zulmeden, onların haklarını vermeyen, toplum düzenini sağlamak için gönderilmiş olan Allah’ın hükümlerini uygulamayan bütün kişi ve rejimler zâlimdirler (5/Mâide, 45). Zulmün kişiden kitleye, kitleden kişiye doğru gerçekleşmesi arasında fark yoktur. Zulüm zulümdür. </span></span></p><p> <span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span><span style="font-size: 12px"> Kur’an, servet ve nimet sebebiyle <span style="font-family: 'Times New Roman'">şımaran, kendini büyük gören sonra da insanlara hükmetmek isteyenlere ‘teref’ demektir. Bu gibiler servetin sağladığı güçle insanlara tahakküm etmeye yeltenirler, onların haklarını ellerinden alırlar ve onları ‘müstaz‘af’ haline getirirler. Otorite gücüyle, malıyla veya başka bir şeyle kibirlenen ve kendilerini yüce görenlerin diğer adı ‘müstekbir’dir. Onlar bu kibirleriyle şımarırlar, üstünlüklerini göstermek için despotluk yapar ve insanların haklarına tecavüz ederler, onları kendi çıkarları için kullanmak isterler. Bunların yaptıklarının zulüm olması açısından, kişi ve kurum olması arasında, özel veya tüzel kişilik olmasında fark yoktur.</span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span> </p><p><span style="font-size: 12px">Tu<span style="font-family: 'Times New Roman'">ğyan edenler/azgınlığa düşenler de, insanlar üzerinde rablık taslamaya kalkarlar ve böylece onlara hükmetmek, onlara kendi düzenlerini benimsetmek isterler. Şüphesiz onlar da zâlimlerin ta kendileridir (53/Necm, 52). </span>Kim olursa olsun toplumun ve kamunun haklar<span style="font-family: 'Times New Roman'">ına tecavüz edenler, onların haklarını vermeyenler, hakların kullanımını rüşvet, torpil, baskı, şiddet ve terörle engelleyenler zâlimdirler. Yine, halkını Allah’ın indirdikleriyle yönetmeyip onlara haksızlık ve adâletsizlik yapanlar ile, mahkeme ve hukuk işlerinde ilâhî yasaları uygulamayarak adâletten ayrılanlar da zâlimdirler.</span> </span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p> <span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span> </p><p><span style="font-size: 12px"><strong> Üçüncüsü:</strong> </span></p><p><span style="font-size: 12px">Kendi kendine zulmeden zâlimler. Bu, ki<span style="font-family: 'Times New Roman'">şinin Allah’a karşı hata işleyerek içine düştüğü günahkârlık, ya da bedenin veya ruhun hakkını vermeyerek, kendi bünyesindeki dengeyi bozmaktır. </span>Hz. Âdem (a.s.) Cennette yasak meyveyi yedikten sonra yapt<span style="font-family: 'Times New Roman'">ığı hatası için ‘kendi nefsime zulmettim’ demiştir (7/A’râf, 23; 28/Kasas, 16). İnkârından veya günahından dolayı azabı hak edenler, kendi kendilerine zulmedenlerdir. Allah onlar hakkında</span><em>, “Allah onlara zulmetmedi, fakat onlar kendi nefislerine zulmettiler.”</em> demektedir (11/Hûd, 101; 43/Zühruf, 76; 3/Âl-i <span style="font-family: 'Times New Roman'">İmrân, 117; 16/Nahl, 33).</span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"></span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 12px">Kur’an, muttakîlerin özelliklerini sayarken, <em>“çirkin bir hayas<span style="font-family: 'Times New Roman'">ızlık işledikten ve nefislerine zulmettikten sonra Allah’ı hatırlayanlar, tevbe edenler”</span></em> demektedir. Bu anlamda günah i<span style="font-family: 'Times New Roman'">şlemek nefse karşı yapılmış bir zulümdür (3/Âl-i İmrân, 133-135). </span>Allah (c.c.), Kitab’<span style="font-family: 'Times New Roman'">ı kullarından seçtiği kimselere miras kılmıştır. Onlardan kimileri nefislerine zulmederler, kimileri orta bir yol izlerler, kimileri de hayırda yarışırlar (35/Fâtır, 32). Kitab'a inandığı ve onu hayat kaynağı bildiği halde, Allah’ın koyduğu sınırları aşanlar kendi nefislerine karşı zâlim olurlar. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"> </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"> Müslüman olsun, inkârc<span style="font-family: 'Times New Roman'">ı olsun; kim Allah’ın koyduğu sınırlara tecavüz ederse, kim Allah’ın hükmünün dışında iş yaparsa o zâlimdir (2/Bakara, 229). </span>Burada dikkat edilmesi gereken nokta <span style="font-family: 'Times New Roman'">şudur: Kâfirler Allah’ın koyduğu ölçüleri, sınırları hiç tanımazlar, inanmazlar ve o ölçüleri kaale bile almazlar. Zaten kim Allah’ın koyduğu hükümleri, ölçüleri tanımazsa inkârcı olur. Bütün inkârcılar da zâlimdirler. Mü’minlerden bazıları ise, Allah’ın koyduğu ölçüleri kabul etmekle beraber, nefislerine karşı zulmederek o ölçüleri uygulamakta hata yapıp günaha düşebilirler. Böyle yapanlar da ‘fâsık’ olurlar. </span>(6) </span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ABDULLAH4, post: 433589, member: 1004566"] [SIZE=3][B]Zâlim ve Zulüm Mant[FONT=Times New Roman]ığı [/FONT][/B][/SIZE][SIZE=3] Zulüm, yarat[FONT=Times New Roman]ılış düzenindeki uyumu, imar ve ıslahı bozmaktır. Öyleyse bu anlamda en büyük zâlim, kötü insandır. Yaratılış düzenini, tabiatı ve toplum bünyesindeki dengeyi hep bu kötü insan tipi bozmaktadır. [/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT] Göklerin ve yerin Nûr’u olan Allah (24/Nûr, 34), nûr saçan bir kandil (çera[FONT=Times New Roman]ğ) olan Peygamberi aracılığıyla (33/Ahzâb, 46), yine Nûr olan, baştan başa aydınlık olup insanları aydınlığa çağıran bir ilâhî kitap gönderdi (5/Mâide, 15). [/FONT]Bu ilâhî kitap ve Allah’[FONT=Times New Roman]ın nûr olan elçisi bütün insanları Nûr’a, yani aydınlığa, her şeyin en güzeline, doğrusuna, Hakka ve adâlete, karanlık gibi olmayan iyiliklere dâvet ediyor. Allah böylece insanları karanlıklardan (zulumât’tan) Nûr’a (aydınlığa) çıkarmak istemektedir (2/Bakara, 267). [/FONT] [/SIZE][SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT] Bütün bunlara ra[FONT=Times New Roman]ğmen bu Nûr’u görmek istemeyenler, bu Nûr’un getirdiği düzeni beğenmeyenler, iradelerini ve isteklerini bu Nûr’a bağlamayanlar, kendi hevalarına (aşırı istek ve arzularına) uyarak, kendileri karanlıkta kaldıkları gibi, çevrelerini de karartırlar. İnsanın benliğinde ve yeryüzünde dengeyi kurmak için gönderilmiş olan ilâhî ilkeleri, yaşama düzenini reddederler. Haddi aşarlar, yoldan çıkarlar, ölçüsüz hareket ederler, bozgunculuk yaparlar ve olması gereken dengeyi bozar, kaosa, haksızlığa, zulme ve adaletsizliğe yol açarlar. İşin garibi bu gibi insanlar, kendileri –Kur’an’ın deyişi ile- karanlıkta (zulumât’ta) oldukları, üzerinde bulundukları yol ve anlayış zulüm olduğu halde, onlar bu kötü durumlarını görmezler, Allah’ın dinine karanlık, insanları Allah’ın dinine dâvet edenleri de karanlık davetçisi diye suçlarlar. Kimileri de ya kör inadı sebebiyle, ya da aşırı cahil olması yüzünden, Allah’ın insanlar için seçtiği aziz İslâm’ı ortaçağ karanlığı gibi zanneder. Halbuki Allah (c.c.) kendi doğru yoluna, İslâm’a nur/aydınlık; diğer yollara da karanlıklar demektedir. İşte bu tür insanların yaptıkları zulüm; kendileri de zâlimdir. [/FONT] [/SIZE] [SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT] [/SIZE][SIZE=3][B]Zâlim Tipleri [/B][/SIZE][B][/B][SIZE=3][B] [/B][/SIZE][SIZE=3] [B]Üç çe[FONT=Times New Roman]şit zâlim vardır.[/FONT][/B] [B]Birincisi:[/B] Allah’a kar[FONT=Times New Roman]şı isyan eden kâfir veya Allah’a ortak koşan müşriktir. Allah’ın âyetleri kendisine hatırlatıldığı zaman kibirlenerek yüz çeviren inkârcılar zâlimdirler. (18/Kehf, 57) Allah’ın âyetlerine yalan veya uydurma diyenler de aynı durumdadırlar. (62/Cuma, 5; 39/ Zümer, 32) Allah (c.c.) hakkında kafasına göre yalan uyduran ile, ‘ben vahy aldım, Allah’ın gösterdiğini aynen gösteririm’ diyen iftiracı da zâlimdir (6/En’âm, 93). Allah (c.c.)’ın yolunu tıkamak isteyenler ile, mescidleri tahrib eden veya oralarda Allah’a ibadet edilmesini engelleyenler de zâlimdir[/FONT] (2/Bakara, 114). [/SIZE] [SIZE=3][FONT=Times New Roman]Şirk, şüphesiz en büyük zulümdür (31/Lokman, 13). Şirk koşan müşrikler de zâlimlerin ta kendileridir. Allah (c.c.), M[/FONT]ûsa (a.s.) Tûr da[FONT=Times New Roman]ğında iken buzağıyı ilâh edinip tapınanlara da zâlim demektedir. Çünkü onlar, insan eliyle yapılmış bir heykeli ilâh haline getirmişlerdir. (2/ Bakara, 51, 92-93; 7/A’râf, 148). [/FONT]Kim Allah’a ortak ko[FONT=Times New Roman]şup müşrik olursa, Allah ona Cennneti yasak edecek ve bu gibi zâlimlerin yardımcıları olmayacaktır (5/Mâide, 72). [/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=Times New Roman] [/FONT][/SIZE][FONT=Times New Roman] [SIZE=3] [/SIZE] [/FONT][SIZE=3] [FONT=Times New Roman][B]İkincisi:[/B][/FONT] Toplum ve ki[FONT=Times New Roman]şi haklarına tecavüz edenlerdir. Bu kamu haklarına saldırı ve kişinin -ister doğuştan ister sonradan elde ettiği- haklarını gasbetme, kişiye veya kamuya her türlü işkence, baskı ve hak ihlâli şeklinde ortaya çıkar. Hak ve adaleti dağıtma makamında olanlar, adaletten ayrılırlarsa; zâlim olurlar. [/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT] Devlet otoritelerinin fertlere ve toplumlara yapt[FONT=Times New Roman]ıkları zulümleri de bu katagoride değerlendirmek mümkündür. Halkına zulmeden, onların haklarını vermeyen, toplum düzenini sağlamak için gönderilmiş olan Allah’ın hükümlerini uygulamayan bütün kişi ve rejimler zâlimdirler (5/Mâide, 45). Zulmün kişiden kitleye, kitleden kişiye doğru gerçekleşmesi arasında fark yoktur. Zulüm zulümdür. [/FONT] [/SIZE][SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT] Kur’an, servet ve nimet sebebiyle [FONT=Times New Roman]şımaran, kendini büyük gören sonra da insanlara hükmetmek isteyenlere ‘teref’ demektir. Bu gibiler servetin sağladığı güçle insanlara tahakküm etmeye yeltenirler, onların haklarını ellerinden alırlar ve onları ‘müstaz‘af’ haline getirirler. Otorite gücüyle, malıyla veya başka bir şeyle kibirlenen ve kendilerini yüce görenlerin diğer adı ‘müstekbir’dir. Onlar bu kibirleriyle şımarırlar, üstünlüklerini göstermek için despotluk yapar ve insanların haklarına tecavüz ederler, onları kendi çıkarları için kullanmak isterler. Bunların yaptıklarının zulüm olması açısından, kişi ve kurum olması arasında, özel veya tüzel kişilik olmasında fark yoktur. [/FONT] [/SIZE] [SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT]Tu[FONT=Times New Roman]ğyan edenler/azgınlığa düşenler de, insanlar üzerinde rablık taslamaya kalkarlar ve böylece onlara hükmetmek, onlara kendi düzenlerini benimsetmek isterler. Şüphesiz onlar da zâlimlerin ta kendileridir (53/Necm, 52). [/FONT]Kim olursa olsun toplumun ve kamunun haklar[FONT=Times New Roman]ına tecavüz edenler, onların haklarını vermeyenler, hakların kullanımını rüşvet, torpil, baskı, şiddet ve terörle engelleyenler zâlimdirler. Yine, halkını Allah’ın indirdikleriyle yönetmeyip onlara haksızlık ve adâletsizlik yapanlar ile, mahkeme ve hukuk işlerinde ilâhî yasaları uygulamayarak adâletten ayrılanlar da zâlimdirler.[/FONT] [/SIZE] [SIZE=3][/SIZE][SIZE=3][B] Üçüncüsü:[/B] Kendi kendine zulmeden zâlimler. Bu, ki[FONT=Times New Roman]şinin Allah’a karşı hata işleyerek içine düştüğü günahkârlık, ya da bedenin veya ruhun hakkını vermeyerek, kendi bünyesindeki dengeyi bozmaktır. [/FONT]Hz. Âdem (a.s.) Cennette yasak meyveyi yedikten sonra yapt[FONT=Times New Roman]ığı hatası için ‘kendi nefsime zulmettim’ demiştir (7/A’râf, 23; 28/Kasas, 16). İnkârından veya günahından dolayı azabı hak edenler, kendi kendilerine zulmedenlerdir. Allah onlar hakkında[/FONT][I], “Allah onlara zulmetmedi, fakat onlar kendi nefislerine zulmettiler.”[/I] demektedir (11/Hûd, 101; 43/Zühruf, 76; 3/Âl-i [FONT=Times New Roman]İmrân, 117; 16/Nahl, 33). [/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT][/SIZE][SIZE=3] [/SIZE] [SIZE=3]Kur’an, muttakîlerin özelliklerini sayarken, [I]“çirkin bir hayas[FONT=Times New Roman]ızlık işledikten ve nefislerine zulmettikten sonra Allah’ı hatırlayanlar, tevbe edenler”[/FONT][/I] demektedir. Bu anlamda günah i[FONT=Times New Roman]şlemek nefse karşı yapılmış bir zulümdür (3/Âl-i İmrân, 133-135). [/FONT]Allah (c.c.), Kitab’[FONT=Times New Roman]ı kullarından seçtiği kimselere miras kılmıştır. Onlardan kimileri nefislerine zulmederler, kimileri orta bir yol izlerler, kimileri de hayırda yarışırlar (35/Fâtır, 32). Kitab'a inandığı ve onu hayat kaynağı bildiği halde, Allah’ın koyduğu sınırları aşanlar kendi nefislerine karşı zâlim olurlar. [/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT] Müslüman olsun, inkârc[FONT=Times New Roman]ı olsun; kim Allah’ın koyduğu sınırlara tecavüz ederse, kim Allah’ın hükmünün dışında iş yaparsa o zâlimdir (2/Bakara, 229). [/FONT]Burada dikkat edilmesi gereken nokta [FONT=Times New Roman]şudur: Kâfirler Allah’ın koyduğu ölçüleri, sınırları hiç tanımazlar, inanmazlar ve o ölçüleri kaale bile almazlar. Zaten kim Allah’ın koyduğu hükümleri, ölçüleri tanımazsa inkârcı olur. Bütün inkârcılar da zâlimdirler. Mü’minlerden bazıları ise, Allah’ın koyduğu ölçüleri kabul etmekle beraber, nefislerine karşı zulmederek o ölçüleri uygulamakta hata yapıp günaha düşebilirler. Böyle yapanlar da ‘fâsık’ olurlar. [/FONT](6) [/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Hadis Sohbetleri
Hadis Sohbetleri 81-Zalimin zulmü..
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst