Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Hadis Sohbetleri
Hadis Sohbetleri 81-Zalimin zulmü..
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ABDULLAH4" data-source="post: 433581" data-attributes="member: 1004566"><p><span style="font-size: 12px"><strong>Zulüm; Anlam ve Mâhiyeti</strong> </span></p><p><span style="font-size: 12px">Yeryüzündeki her çe<span style="font-family: 'Times New Roman'">şit zulme ve her tipteki zâlimlere karşı çıkmak, İslam Dini’nin en önemli emirle</span>rinden biridir. <span style="font-family: 'Times New Roman'">İslam’ın hâkim olması için de tüm zâlimlere isyan edilmesi şarttır. Bunu gerçekleştirmek için, önce zulüm ve zâlim kavramlarının iyi bilinmesi gerekir.</span></span></p><p><span style="font-size: 12px"> “Zulüm” sözcü<span style="font-family: 'Times New Roman'">ğünün mastarı olan ‘zulmet’, nûr’un (ışığın) olmama durumudur, yani karanlıktır. “Zulüm”, kavram olarak, karanlık, haksızlık, hakkı yerine koymama, baskı, şiddet, hak yeme, eziyet ve işkence demektir. Zulm’ün halk arasındaki en yaygın manası, haksızlık, baskı, işkence ve gaddarlıktır. Zulüm, bu anlamları kapsamakla beraber, Kur’an’da ve Islâm literatüründe daha geniş anlamlara gelmektedir. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span><span style="font-size: 12px">Zulüm denilince ço<span style="font-family: 'Times New Roman'">ğumuzun aklına sadece haksızlık, eziyet, işkence ve benzeri fizikî yaptırımlar gelir. Dinimizde ve dilimizde bu kelimenin esas anlamı:</span><strong> “Bir <span style="font-family: 'Times New Roman'">şeyi (veya bir hakkı) kendi yerinden başka bir yere koymaktır.”</span></strong> Yani, hak edenin hakk<span style="font-family: 'Times New Roman'">ını vermemek, haksıza hak etmediği bir şeyi vermektir. Allah’ın koyduğu sınırı, haddi tecavüz etmek, tayin ettiği sınırın dışına taşmak zulümdür. Zulüm, hakkı terk etmek demektir. Bir şeyi, meşrû olan yerinden başka bir yere koymaktır. Zulüm, haktan sapma ve haddi aşma esasına dayanır.Yolun üzerinde dosdoğru gitmemek de zulümdür. İslamî ıstılahta; bir eşyayı veya olayı, şer’î hükmünden başka bir şekilde değerlendirmeye zulüm denir. Zulüm, başkasının mülkünde, onun izni olmaksızın tasarruf etmektir. Zulüm, yerli yerine koymamak, sapkınlıkta bulunmak, akıntısındaki hakkı saptırmak anlamlarına da gelir. Zulmün dayandığı temel, “nur” dan yoksun olmaktır. Aslında zulüm sözlükte, bir şeyi ait olduğu yerin dışında bir yere koymaktır. Yukarıda geçen anlamların hepsinde de bu tanımın işaretlerini görmek mümkündür. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span><span style="font-size: 12px">Allah (c.c.) mutlak olan tek varl<span style="font-family: 'Times New Roman'">ıktır. Varlığın ve ışığın kaynağıdır. Nûr bir anlamda varlığı, zulmet (karanlık) ise yokluğu temsil ederler. Nûr (ışık) görmeyi sağlar, yolları aydınlatır, eşyanın nasıl olduğunu anlamamızı temin eder. Karanlık ise bunun karşıtıdır. Karanlık (zulmet) hem yokluktur, hem korkudur. Zulmet insanların yollarını şaşırmalarına sebep olur, karanlıkta onlar ne yapacaklarını bilemezler, karanlık içinde sağa sola yalpa yapıp dururlar. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span><span style="font-size: 12px"> Allah (c.c.) insanlar<span style="font-family: 'Times New Roman'">ı doğru yola (hidayete) sevketmek için gönderdiği Din’e, ‘Nûr’ (9/Tevbe, 32), bu Din’in kitabı olan Kur’an’a da yine ‘Nûr’ demektedir. (5/Mâide, 44-46) Böylece ‘nûr’ İslâm’ın sembolü, ‘zulmet’ ise İslâm’ın dışındaki inançların sembolüdür. Zulüm, yapısı gereği karanlıkları ifade eder. Bu karanlıklar, inkâr, şirk, isyan gibi şeyler olduğu gibi; haksızlık, işkence ve tecavüz de olabilir. Bunların her biri karanlık gibidir, hakkın yerine konulmamasıdır; aydınlık gibi insana rahatlık veren bir şey değildir. İnsanların uydurduğu dinler ise karanlıktır, tümüyle zulmet’tir. Bu dinleri icat edenler ve bu bâtıl dinlere uyanlar, devamlı karanlık içerisinde oldukları için, bocalar dururlar, yanlış yollarını bir türlü düzeltemezler. </span></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span><span style="font-size: 12px"> </span></p><p><span style="font-size: 12px">Zulüm, böylesine karanl<span style="font-family: 'Times New Roman'">ık olan yolu, gidişi, anlayışı benimsemektir. Allah’a ait ilâhlık hakkını başkasına vermektir. Haklının hakkını vermeyip, ona haksızlık yapmaktır. Sapıklığı, isyanı, nefse uyup da azmayı seçmektir. Eldeki servet ve iktidarla şımarıp insanlara baskı uygulamak, onların haklarına ve hürriyetlerine tecavüz etmektir.</span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ABDULLAH4, post: 433581, member: 1004566"] [SIZE=3][B]Zulüm; Anlam ve Mâhiyeti[/B] [/SIZE] [SIZE=3]Yeryüzündeki her çe[FONT=Times New Roman]şit zulme ve her tipteki zâlimlere karşı çıkmak, İslam Dini’nin en önemli emirle[/FONT]rinden biridir. [FONT=Times New Roman]İslam’ın hâkim olması için de tüm zâlimlere isyan edilmesi şarttır. Bunu gerçekleştirmek için, önce zulüm ve zâlim kavramlarının iyi bilinmesi gerekir.[/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT] “Zulüm” sözcü[FONT=Times New Roman]ğünün mastarı olan ‘zulmet’, nûr’un (ışığın) olmama durumudur, yani karanlıktır. “Zulüm”, kavram olarak, karanlık, haksızlık, hakkı yerine koymama, baskı, şiddet, hak yeme, eziyet ve işkence demektir. Zulm’ün halk arasındaki en yaygın manası, haksızlık, baskı, işkence ve gaddarlıktır. Zulüm, bu anlamları kapsamakla beraber, Kur’an’da ve Islâm literatüründe daha geniş anlamlara gelmektedir. [/FONT] [/SIZE][SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT]Zulüm denilince ço[FONT=Times New Roman]ğumuzun aklına sadece haksızlık, eziyet, işkence ve benzeri fizikî yaptırımlar gelir. Dinimizde ve dilimizde bu kelimenin esas anlamı:[/FONT][B] “Bir [FONT=Times New Roman]şeyi (veya bir hakkı) kendi yerinden başka bir yere koymaktır.”[/FONT][/B] Yani, hak edenin hakk[FONT=Times New Roman]ını vermemek, haksıza hak etmediği bir şeyi vermektir. Allah’ın koyduğu sınırı, haddi tecavüz etmek, tayin ettiği sınırın dışına taşmak zulümdür. Zulüm, hakkı terk etmek demektir. Bir şeyi, meşrû olan yerinden başka bir yere koymaktır. Zulüm, haktan sapma ve haddi aşma esasına dayanır.Yolun üzerinde dosdoğru gitmemek de zulümdür. İslamî ıstılahta; bir eşyayı veya olayı, şer’î hükmünden başka bir şekilde değerlendirmeye zulüm denir. Zulüm, başkasının mülkünde, onun izni olmaksızın tasarruf etmektir. Zulüm, yerli yerine koymamak, sapkınlıkta bulunmak, akıntısındaki hakkı saptırmak anlamlarına da gelir. Zulmün dayandığı temel, “nur” dan yoksun olmaktır. Aslında zulüm sözlükte, bir şeyi ait olduğu yerin dışında bir yere koymaktır. Yukarıda geçen anlamların hepsinde de bu tanımın işaretlerini görmek mümkündür. [/FONT] [/SIZE][SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT]Allah (c.c.) mutlak olan tek varl[FONT=Times New Roman]ıktır. Varlığın ve ışığın kaynağıdır. Nûr bir anlamda varlığı, zulmet (karanlık) ise yokluğu temsil ederler. Nûr (ışık) görmeyi sağlar, yolları aydınlatır, eşyanın nasıl olduğunu anlamamızı temin eder. Karanlık ise bunun karşıtıdır. Karanlık (zulmet) hem yokluktur, hem korkudur. Zulmet insanların yollarını şaşırmalarına sebep olur, karanlıkta onlar ne yapacaklarını bilemezler, karanlık içinde sağa sola yalpa yapıp dururlar. [/FONT] [/SIZE][SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT] Allah (c.c.) insanlar[FONT=Times New Roman]ı doğru yola (hidayete) sevketmek için gönderdiği Din’e, ‘Nûr’ (9/Tevbe, 32), bu Din’in kitabı olan Kur’an’a da yine ‘Nûr’ demektedir. (5/Mâide, 44-46) Böylece ‘nûr’ İslâm’ın sembolü, ‘zulmet’ ise İslâm’ın dışındaki inançların sembolüdür. Zulüm, yapısı gereği karanlıkları ifade eder. Bu karanlıklar, inkâr, şirk, isyan gibi şeyler olduğu gibi; haksızlık, işkence ve tecavüz de olabilir. Bunların her biri karanlık gibidir, hakkın yerine konulmamasıdır; aydınlık gibi insana rahatlık veren bir şey değildir. İnsanların uydurduğu dinler ise karanlıktır, tümüyle zulmet’tir. Bu dinleri icat edenler ve bu bâtıl dinlere uyanlar, devamlı karanlık içerisinde oldukları için, bocalar dururlar, yanlış yollarını bir türlü düzeltemezler. [/FONT] [/SIZE][SIZE=3][FONT=Times New Roman][/FONT][/SIZE][SIZE=3] [/SIZE] [SIZE=3]Zulüm, böylesine karanl[FONT=Times New Roman]ık olan yolu, gidişi, anlayışı benimsemektir. Allah’a ait ilâhlık hakkını başkasına vermektir. Haklının hakkını vermeyip, ona haksızlık yapmaktır. Sapıklığı, isyanı, nefse uyup da azmayı seçmektir. Eldeki servet ve iktidarla şımarıp insanlara baskı uygulamak, onların haklarına ve hürriyetlerine tecavüz etmektir.[/FONT][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Hadis Sohbetleri
Hadis Sohbetleri 81-Zalimin zulmü..
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst