Hadis Sohbetleri 22 : Eğitim ve Ahlak..

La-Tahzen

Well-known member
بِسْمِاللَّهِالرَّحْمَنِالرَّحِيمِ


Adn cennetleri vardır ki, altlarından ırmaklar akar, onlar, orada ebedi olarak kalacaklardır.
Ve işte bu, (küfür ve isyandan) arınanların mükafatıdır.

(TAHA : 76 - Meâl-i Şerifi)



Esselam kardeşlerim..


Güzel ahlakın önemi bir çok Ayet-i Kerimede ve Hadis-i Şeriflerde tekrar tekrar belirtilmiştir..
Nitekim Rabbimin Habibim dediği Rasul-u Ekrem(SAV) "Ben, güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim'' buyurmuşlardır..
Ve bizim de öyle olmamızı öğütlemişlerdir..


Güzel Ahlak ve güzel bir eğitim nasıl olur ve miras olarak evlatlarımıza nasıl bırakabiliriz?

Bunun üzerinde durmak ve ehemmiyetini tahattur etmek adına aşağıdaki Hadis-i Şerifi müzakere edelim inşAllah...




[NOT]
"Hiç bir ana-baba evlâdına iyi bir eğitimden, iyi bir ahlâktan daha değerli mîrâs bırakamaz. "

(Tabarânî)

[/NOT]



İlk sorular bizden..

- Güzel ahlak nasıl olmalı?

- Eğitimdeki ilk amaç ne olmalı ?





[TAVSIYE]Önceki Hadis Sohbetlerine ulaşmak için TIKLAYINIZ.[/TAVSIYE]
 

iyinesil

Well-known member
Cevap: Hadis Sohbetleri 22: Eğitim ve Ahlak..

bismillahirrahmanirrahim;
Efendimiz için anamıza ahlakı hakkında sual buyurulunca anamız Aişe,kuran okumuyor musunuz buyurur.Onun ahlakı kurandır buyururlar ümmülümmehat radiyallahu anha...Efendimiz,yüksek ahlakı tamamlamak için gönderilmiş,Onunla beraber insanlığın şahikasını tanıma ve insan nasıl olunurun idrakine varmayı -şuuri bir idrakla- anlamamız için de lütfuyla Allahu zülcelal yeryüzüne göndermiştir.Biz her şeyi O'nunla bildik.Muhammed (S.A.S)evet bir insandır ama her maden nasılsa altın kıymetini haiz değildir,aynen O da insanların içinde, insanlığa rahmet,uyarıcı,ümmetine çok düşkün..özellikle nümune-i timsaldir...
Evet güzel ahlak sahibi olmak için Efendimizi Okumamız gerek...
Evet güzel ahlak sahibi olmamız için Kuranı okumumız gerek...
Okumak Sahib-i şeriatın lügatındaki Okumak(kıraet)tır kastettiğim vesselam...
 

Muvahhid1

Well-known member
Cevap: Hadis Sohbetleri 22: Eğitim ve Ahlak..

Güzel ahlak nasıl olmalı?

iyi bir müslüman olmak için güzel ahlaka sahip olmak muhakkak ki gerekır .. Din guzel ahlaktır buyuruyor Efendımız a.s.. Güzel ahlak, ilim öğrenmekle iyi insanlarla arkadaşlık etmekle elde edilir. kimseyle çekişmemek kimseye zulmetmemek ,haramlardan kaçıp helali aramaktır .. dünya veya ahirette özür dilemek zorunda kalacağın söz ve davranıştan uzak olmaktır güzel olan ahlak .. Kötü ahlak da bunların tersidir.


Eğitimdeki ilk amaç ne olmalı ?

ilk amaç Rıza-i ilahi olmalı ..
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
Cevap: Hadis Sohbetleri 22: Eğitim ve Ahlak..

Ahlâkın Tarifi ve Mahiyeti

Ahlâk terimi için İslâm ahlâkçılarınca yapılan tanımlar içinde en beğenileni İmam Gazzâlî' tarafından geliştirilmiş ve ikmal edilmiş olan bu tanım şöyledir:
"Ahlâk, insan nefsinde yerleşen öyle bir melekedir ki (heyet) fiiller, hiçbir fikrî zorlama olmaksızın, düşünüp taşınmadan bu meleke sayesinde kolaylıkla ve rahatlıkla ortaya çıkar."

Bu tanımın tahlili, bizi ahlâkın mahiyeti hakkında aşağıdaki sonuçlara götürmektedir:



1. Ahlâk, insanın işlediği fiil ve davranışlardan, yaygın ifadesiyle "amel"den ziyade, bu davranışların kaynağı ve âmili olan, onları meydana getiren mânevî kabiliyetler veya yatkınlıklar kompleksini (Gazzâlî'nin tabiri ile heyet) ifade eder. Buna göre ahlâkî fiiller, ahlâkın kendisi olmayıp onun bir sonucu ve dışa yansımasıdır. Bu nokta, özellikle ahlâk eğitimi bakımından önemlidir.
Diğer önemli bir nokta da şudur: Bir insanın yapmış olduğu herhangi bir işin dış değerine bakarak onun ahlâkının iyi veya kötü olduğu hakkında verilecek hüküm her zaman isabetli olmayabilir. Çünkü sonucu ne olursa olsun, Hz. Peygamber'in de belirttiği gibi, "Ameller niyetlere göredir" (Buhârî, "Bed'ü'l-vahy", 1). Şu halde ahlâk konusunda insanları yargılamak oldukça zordur. Bu yüzden Kur'ân-ı Kerîm'de, "Size selâm veren kimseye `Sen müslüman değilsin' demeyin" (en-Nisâ 4/96) buyurulmuştur.


2. Ahlâk, sadece iyi huylar ve kabiliyetler mânasına gelmez. Kelimenin asıl mânası ile iyi ve kötü huyların hepsine birden ahlâk denir. Buna göre ahlâksız insan yoktur, iyi veya kötü ahlâklı insan vardır. İslâmî kaynaklarda iyi huylara ahlâk-ı hamîde, ahlâk-ı hasene, kötü huylara ise ahlâk-ı zemîme, ahlâk-ı seyyie gibi adlar verilmiştir.


3. Ahlâk, insanda gelip geçici bir hal olmayıp onun mânevî yapısında yerleşen, bir meleke halini alan yatkınlık ve kabiliyetler bütünüdür. Ahlâkın bu özelliği sebebiyledir ki İslâm ahlâkçıları dilimizdeki güzel ifadesi ile kırk yılda bir iyilik yapmanın ahlâklılık alâmeti olmadığını ısrarla belirtmişlerdir. Hz. Peygamber'in, "Amellerin en hayırlısı, az da olsa devamlı olanıdır" (Buhârî, "Libâs", 43) mânasındaki hadisi bu anlayışın veciz bir ifadesidir.


4. Ahlâk insanı düşünüp taşınmaya, herhangi bir baskı ve zorlamaya gerek kalmaksızın, görevi olduğuna inandığı işleri rahatlıkla ve memnuniyetle yapmaya sevkeder. Böyle bir ahlâk formasyonuna sahip olmayan insanların nâdiren yaptıkları iyi işler, ahlâkî bir temele dayanmaktan ziyade, olsa olsa riya, korku, menfaat temini gibi ahlâkın onaylamadığı ve "rezîlet" (erdemsizlik) saydığı başka sebep ve maksatlarla alâkalıdır.


5. Ahlâklı olabilmek için görevleri rahatlıkla ve memnuniyetle yerine getirme zorunluluğu, ahlâkın gelişip güçlenmesinde alışkanlıkların ihmal edilemez bir önem taşıdığını göstermektedir. Bundan dolayı İslâm ahlâkçıları ahlâkî eğitime büyük önem vermişlerdir. Çünkü alışkanlıklar ancak eğitimle kazanılır. Burada "eğitim"den maksat, ahlâkın nazarî bilgilerini tahsil etmek yanında, kişinin çocukluktan itibaren iyi örneklerle yaşaması, iyilik yapmaya alıştırılması, bencil ve gayri meşrû arzu ve ihtiraslarına karşı koymak suretiyle kendi kendini eğitmesi, nefsini ıslah etmesidir. Bu ise bir irade eğitimidir.
 

teblið

Vefasýz
Cevap: Hadis Sohbetleri 22: Eğitim ve Ahlak..

Bu dersin başlığını gördüğüm andan bile şöyle düşündüm;Belkide bu zamanda en çok kaybettiğimiz ve üzerine en çok düşmemiz gereken konudur dedim kendimce;

Bizler için en büyük zenginlik; para, gümüş, altın değil; imanlı, ahlaklı, iffetli, izzetli, sorumlu bir gençliktir. Fakat en çok sahiplenilmeye muhtaç gençlik bu gün doğru ellerde, doğru yollarda ve doğru kulvarda değil… Yanlış ideolojiler, yanlış örnek modeller, yanlış ve kasıtlı batıl eğitimler ve vahiyden yoksun bir ortamda gençler eğitim adına öğütülüyor, yıpratılıyor, ruhsuzlaştırılıyor…

Tüm bunlara ses çıkarmazlık ve bunları yürekten dert edinmemek dünyanın imarından sorumlu Müslümanlara yakışmaz..
Özellikle Metropolde yaşayan kardeşlerimiz bunu her sokağa çıktıklarında dahi günümüz gençliğinin ne kadar vahim durumda olduğunu görmekteler..

Adına ahir zaman demişler ,nede doğru söylemişler..Kaybedilen ahlaki değerler günden güne su yüzüne çıkıp toplumda derin yara ve tahribatlara yol açıyor maalesf..;

Bu faturayı bence herkes kendi nefsine kesmeli ;Biz inanan müslümanlrda demekki hizmette gevşedik ki Kalelerin surların içine şeytanlar girdi ve hızla zapt etmeye başladılar..

Eğitim eğitim eğitim....

“Gençlik bir toplumun umut ışığıdır. İstismar edilirse söner, doğru yönlendirilmezse hayatı yaşanmaz hale getirir. Gençlik bir toplum için en büyük güçtür. Bu gücün doğru insanların elinde nasıl iyiye, güzele, doğruya, ıslaha dönüştüğünü saadet asrında görüyoruz.

Şirke karşı, batıl ilahlara karşı, düzenin yanlışlarına karşı, maneviyatsızlığa, haksızlığa, beşeri düzenlere karşı korkusuzca hak davayı sahiplenen, yücelten gençler olmuştu. Bu gençlerin gücü yaşlarında değil eğitimlerindeydi, ahlaklarındaydı, aldıkları örnek modellerindeydi ve bağlandıkları ilahi merkezdeydi.


 

faris

Well-known member
Cevap: Hadis Sohbetleri 22: Eğitim ve Ahlak..

Bu fani bedenler elbette helak olacak geriye hayatı kalacak olanlar ise arkamızda bıraktıklarımızdır. Bu ya bir okul, hastane vs umuma ait eserler bırakmaktır ya da hayırlı evlat yetiştirmektir ki, mü'minin en büyük meselesi ise bu olmuştur.

Cumhuriyet döneminden evveline kadar ki islam çoğrafyasında çocuk eğitimini çok iyi incelemek ve osmanlı ahlakını çok iyi analiz etmek gerekir. Bebeklikten başlayan talim terbiye, çocuk olduktan sonra medrese ve dahası ile devam etmekteydi.

Ama bugün baktığımızda ise çocuklarını başlarından savurmak için onlara oyuncaklar alan bilgisayara bağımlı yapan interneti dahi aman ortada dolaşmasın gitsin internette dolaşıp dursun diye ilgisiz ve alakasız bir ana baba durumunda olmuşuz. En büyük mesele en son mesele durumuna gelmiş. Evlilik gibi bir müessesenin amacı gayesi olan züriyetin devamı ve onu hayırlı evlat olarak yetiştirmek amacı gitmiş yerini başka şeyler almış.

Bizler öncelikle kendi yaşantımızı ve kendimize bir çeki düzen vermemiz gerekir. İbadetten eğitime, ahlaktan kültüre kadar bizler kendimizi ne yönde yetiştiriyoruz.. Bizler eğer bunlara önem vermiyorsak evladımızı nasıl yetiştireceğiz? Neye ehemmiyet veriyorsak bizim evladlarımızda ona önem verecek. Eğer biz onlara doğruyu gösterme çabasında olmazsak ellerinden tutmazsak birileri gelip ellerinden tutar sonra hafazanallah başımıza bela ederler.

Bizim en önemli yatırımımızın evladımız olduğu gerçeğini bilmeli ve vaktimizi onun için harcamalıyız.

Bir başka mesele ise Annelerin durumu, dini islamdan mahrum kalan kadınlar evladlarınıda kendileri gibi islamdan mahrum bırakmakta ve onları hakiki eğitim ve ahlak ile donatmaktan ziyade nefsi ve dünyevi eğitim ve ahlaksızlık ile donatmakta oldukları kaçınılmaz bir gerçektir. Bugün günümüzde baba gecesini gündüzüne katar çalışır eve geldiğinde yorgun olduğunu düşündüğünden evladına vakit ayırmaz. Evladın talim ve terbiyesi anaya kalır. Ve ana nasılsa evlad da öyledir. Ve dahi Anasına bak kızını als sözü darbı mesel olmuştur.


Ustad Bediüzzaman r.a. bu konu hakkında şöyle demekte :

[BILGI]Ben bu seksen sene ömrümde, seksen bin zatlardan ders aldığım halde, kasem ediyorum ki, en esaslı ve sarsılmaz ve her vakit bana dersini tazeler gibi, merhum validemden aldığım telkinat ve mânevî derslerdir ki, o dersler fıtratımda, adeta maddî vücudumda çekirdekler hükmünde yerleşmiş. Sair derslerimin o çekirdekler üzerine bina edildiğini aynen görüyorum. Demek, bir yaşımdaki fıtratıma ve ruhuma merhum validemin ders ve telkinâtını, şimdi bu seksen yaşımdaki gördüğüm büyük hakikatler içinde birer çekirdek-i esasiye müşahede ediyorum.

Lem'alar - Yirmidördüncü Lem'a
[/BILGI]
 

teblið

Vefasýz
Cevap: Hadis Sohbetleri 22: Eğitim ve Ahlak..

Feminel bir çıkış olarak görmeyin ..

Bence islam toplumunun mimarı için en evvel Hanımların sıkı bir eğitim etütünden geçmesi gerektiğini savunuyorum..
 

Muvahhid1

Well-known member
Cevap: Hadis Sohbetleri 22: Eğitim ve Ahlak..

Feminel bir çıkış olarak görmeyin ..

Bence islam toplumunun mimarı için en evvel Hanımların sıkı bir eğitim etütünden geçmesi gerektiğini savunuyorum..

bencede hocam fikrinize katılıyorum .. bir erkeği yetiştirirseniz sadece bir bireyi eğitmiş olursunuz ama bir bayanın eğitilmesi bir toplumun eğitilmesidir..
 

faris

Well-known member
Cevap: Hadis Sohbetleri 22: Eğitim ve Ahlak..

En hoşlanmadığım husus ise büyüklerin yapmalarından haya edilen şeylerde küçük yaştaki çocuklarının yapmalarından hoşlanmaları ve bunu takdir etmeleri, e haliyle çocuk bu tarz davranışları doğru kabul ederek o şekilde yetişiyor. Kız çocuklarına oje, ruj, makyaj malzemeleri almak mini etekli giydirerek süsleyip bezemek, erkek çocuklarının ise küfür vs. sözleri söylemelerini doğru bulmak, kızlarla ilişkilerini doğru bulmak vs..

Bazı eşler ise çalıştığından ta bebeklik çocuklarına ya bakıcıya yada kreşe teslim etmekteler. Ama bunda dahi titiz davranmamakta sadece iyi davranmaları kaidesine dikkat etmeleri ise ayrı bir yanlışlık. Müslüman ailenin bakıcı ücretlerinden dolayı çocuklarına gayri müslim bakıcı tutmaları ve yine kreş gibi yerlerin ücretleri uygun olan gayri müslimlere ait hususi açılan mesela Leons Kulübleri gibi dinsizlik komitelerine ait çocuk yuvaları ve kreşlere bebeklerini, çocuklarını teslim etmeleri ise ap ayrı bir yanlışlıktır.

Şimdi böyle bir toplumu ve milleti düşünelim..

Ve diğer taraftan cemaatlerimize ait gerek okul gerek çocuk yuvaları gerek ise diğer eğitim yerlerine bakalım. Bunun en bariz örneği ise yurtdışındaki Türk Okullarında eğitim alan çocuklara bakabilirsiniz. Türkiyede olabilirliği olan oradaki çocukların durumu orada olamazlar olduğundan farklılık bariz ortaya çıkmakta ve Türkiyemizdeki böyle eğitim yerleri ise elbette bizim burada olamazları olabilirlik yapmalarını tesisine çalışmaktalar.

Şimdide böyle bir toplumu ve milleti düşünelim ve nasıl bir toplum istiyorsak ona göre birey yetiştirmeye gayret ve ciddiyet gösterelim..
 

teblið

Vefasýz
Cevap: Hadis Sohbetleri 22: Eğitim ve Ahlak..

En hoşlanmadığım husus ise büyüklerin yapmalarından haya edilen şeylerde küçük yaştaki çocuklarının yapmalarından hoşlanmaları ve bunu takdir etmeleri, e haliyle çocuk bu tarz davranışları doğru kabul ederek o şekilde yetişiyor. Kız çocuklarına oje, ruj, makyaj malzemeleri almak mini etekli giydirerek süsleyip bezemek, erkek çocuklarının ise küfür vs. sözleri söylemelerini doğru bulmak, kızlarla ilişkilerini doğru bulmak vs..

Bazı eşler ise çalıştığından ta bebeklik çocuklarına ya bakıcıya yada kreşe teslim etmekteler. Ama bunda dahi titiz davranmamakta sadece iyi davranmaları kaidesine dikkat etmeleri ise ayrı bir yanlışlık. Müslüman ailenin bakıcı ücretlerinden dolayı çocuklarına gayri müslim bakıcı tutmaları ve yine kreş gibi yerlerin ücretleri uygun olan gayri müslimlere ait hususi açılan mesela Leons Kulübleri gibi dinsizlik komitelerine ait çocuk yuvaları ve kreşlere bebeklerini, çocuklarını teslim etmeleri ise ap ayrı bir yanlışlıktır.

Şimdi böyle bir toplumu ve milleti düşünelim..

Ve diğer taraftan cemaatlerimize ait gerek okul gerek çocuk yuvaları gerek ise diğer eğitim yerlerine bakalım. Bunun en bariz örneği ise yurtdışındaki Türk Okullarında eğitim alan çocuklara bakabilirsiniz. Türkiyede olabilirliği olan oradaki çocukların durumu orada olamazlar olduğundan farklılık bariz ortaya çıkmakta ve Türkiyemizdeki böyle eğitim yerleri ise elbette bizim burada olamazları olabilirlik yapmalarını tesisine çalışmaktalar.

Şimdide böyle bir toplumu ve milleti düşünelim ve nasıl bir toplum istiyorsak ona göre birey yetiştirmeye gayret ve ciddiyet gösterelim..

Aynen katılıyorum her kelimenize..Yürektekilere tercüman oldunuz..Allah (c.c) razı olsun...
 
Üst