Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Tasavvuf
Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Sufinin Dünyası
Gafletten kurtuluş
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="hüdai" data-source="post: 202302" data-attributes="member: 1007085"><p><strong>GAFLETTEN KURTULUŞ</strong></p><p></p><p>Cenâb-ı Hak, insanı hayra da, şerre de istidâtlı olarak halk etmiş ve onu, kulluk mes’ûliyetinin emânet edildiği yegâne varlık kılmıştır. </p><p>Onun benliğini, hayra ve şerre temâyül tohumları ile donatmış, dünyadaki huzura ve âhiretteki saâdete ulaşmasını, iç âleminin “<strong>kalb-i selîm”</strong> hâline gelebilmesine bağlamıştır. Bunu gerçekleştirmenin ehemmiyeti ve zorluğu, Şems sûresinin ilk âyetlerinde tam on bir yeminle te’yid edilerek îlân edilmiştir. </p><p>Âyet-i kerîmede buyrulur:</p><p><strong>“…Nefse ve ona birtakım kâbiliyetler verip de takva </strong>(iyilik)<strong> ve fücûrunu </strong>(kötülüklerini)<strong> ilhâm edene yemin ederim ki, nefsini kötülüklerden arındıran </strong>(tezkiye eden) <strong>kurtuluşa ermiş, onu kötülüklere gömen de ziyân etmiştir.”</strong> (eş-Şems, 7-10)</p><p>Fucûr, nefsânî arzulara esir olma; takvâ ise, kalbi mâsivâdan koruyarak Rabb’e yaklaşabilme gayretidir. Bu iki zıt vasfın malzemeleri ekseriyetle aynıdır: Akıl, zekâ, idrâk; mal, makâm, evlâd… vesâire.</p><p>Cenâb-ı Hakk’a yaklaşmak için kullanılması gereken bu vâsıtalar, nefsâniyetin arzularına râm edilir ve rûhânî cevher zehirlenirse, kulun elindeki tek fırsat olan bu hayat nimeti ziyân edilmiş ve iki cihan bedbahtlığına dûçâr kılınmış olur.</p><p>İblis, cennetten tard edildikten sonra Cenâb-ı Hak’tan kıyâmete kadar bâkî kalma ve kulları şerre yönlendirme husûsunda bir dilekte bulundu. Rabbimiz de imtihan olarak getirildiğimiz bu dünya dershanesinde, onu bu arzusunda serbest bıraktı. Âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:</p><p><strong>“</strong>(İblis<img src="data:image/gif;base64,R0lGODlhAQABAIAAAAAAAP///yH5BAEAAAAALAAAAAABAAEAAAIBRAA7" class="smilie smilie--sprite smilie--sprite1" alt=":)" title="Smile :)" loading="lazy" data-shortname=":)" /> <strong>«Öyleyse, beni azdırmana karşılık, and içerim ki, ben de onlar</strong>(ı saptırmak)<strong> için senin doğru yolunun üstüne oturacağım. Sonra önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından onlara sokulacağım. Sen, onların çoğunu şükredenlerden bulmayacaksın.» dedi.” </strong>(el-A’râf, 16-17)</p><p>Allâh’a giden sırât-ı müstakîm üzerine oturup insanları şerre sevkeden ve onlara günahları süsleyen şeytanın, ihlâslı kullara hiçbir zarar veremeyeceği âyet-i kerîmede şu ifâde ile beyân edilir:</p><p><strong>“</strong>(İblis: İnsanların hepsini azdıracağım.) <strong>Ancak, onlardan ihlâsa erdirilen kulların müstesnâ! </strong>(dedi.)<strong>”</strong> (el-Hicr, 40) </p><p>Cenâb-ı Hak da:</p><p><strong>“Şüphesiz ki, Benim </strong>(ihlâslı) <strong>kullarım üzerinde senin bir hâkimiyetin</strong> (ve nüfûzun) <strong>yoktur! Ancak sana tâbi olan azgınlar müstesnâ.”</strong> (el-Hicr, 42) buyurdu.</p><p>Yüce Rabbimiz, şeytanın kandırmacalarına dûçâr olmamamız için, bizi şu şekilde ikâz etmektedir:</p><p><strong>“…Sakın o çok aldatıcı şeytan, sizi Allâh’ın affına güvendirerek aldatmasın.” </strong>(Lokmân, 33)</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="hüdai, post: 202302, member: 1007085"] [B]GAFLETTEN KURTULUŞ[/B] Cenâb-ı Hak, insanı hayra da, şerre de istidâtlı olarak halk etmiş ve onu, kulluk mes’ûliyetinin emânet edildiği yegâne varlık kılmıştır. Onun benliğini, hayra ve şerre temâyül tohumları ile donatmış, dünyadaki huzura ve âhiretteki saâdete ulaşmasını, iç âleminin “[B]kalb-i selîm”[/B] hâline gelebilmesine bağlamıştır. Bunu gerçekleştirmenin ehemmiyeti ve zorluğu, Şems sûresinin ilk âyetlerinde tam on bir yeminle te’yid edilerek îlân edilmiştir. Âyet-i kerîmede buyrulur: [B]“…Nefse ve ona birtakım kâbiliyetler verip de takva [/B](iyilik)[B] ve fücûrunu [/B](kötülüklerini)[B] ilhâm edene yemin ederim ki, nefsini kötülüklerden arındıran [/B](tezkiye eden) [B]kurtuluşa ermiş, onu kötülüklere gömen de ziyân etmiştir.”[/B] (eş-Şems, 7-10) Fucûr, nefsânî arzulara esir olma; takvâ ise, kalbi mâsivâdan koruyarak Rabb’e yaklaşabilme gayretidir. Bu iki zıt vasfın malzemeleri ekseriyetle aynıdır: Akıl, zekâ, idrâk; mal, makâm, evlâd… vesâire. Cenâb-ı Hakk’a yaklaşmak için kullanılması gereken bu vâsıtalar, nefsâniyetin arzularına râm edilir ve rûhânî cevher zehirlenirse, kulun elindeki tek fırsat olan bu hayat nimeti ziyân edilmiş ve iki cihan bedbahtlığına dûçâr kılınmış olur. İblis, cennetten tard edildikten sonra Cenâb-ı Hak’tan kıyâmete kadar bâkî kalma ve kulları şerre yönlendirme husûsunda bir dilekte bulundu. Rabbimiz de imtihan olarak getirildiğimiz bu dünya dershanesinde, onu bu arzusunda serbest bıraktı. Âyet-i kerîmede şöyle buyrulur: [B]“[/B](İblis:) [B]«Öyleyse, beni azdırmana karşılık, and içerim ki, ben de onlar[/B](ı saptırmak)[B] için senin doğru yolunun üstüne oturacağım. Sonra önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından onlara sokulacağım. Sen, onların çoğunu şükredenlerden bulmayacaksın.» dedi.” [/B](el-A’râf, 16-17) Allâh’a giden sırât-ı müstakîm üzerine oturup insanları şerre sevkeden ve onlara günahları süsleyen şeytanın, ihlâslı kullara hiçbir zarar veremeyeceği âyet-i kerîmede şu ifâde ile beyân edilir: [B]“[/B](İblis: İnsanların hepsini azdıracağım.) [B]Ancak, onlardan ihlâsa erdirilen kulların müstesnâ! [/B](dedi.)[B]”[/B] (el-Hicr, 40) Cenâb-ı Hak da: [B]“Şüphesiz ki, Benim [/B](ihlâslı) [B]kullarım üzerinde senin bir hâkimiyetin[/B] (ve nüfûzun) [B]yoktur! Ancak sana tâbi olan azgınlar müstesnâ.”[/B] (el-Hicr, 42) buyurdu. Yüce Rabbimiz, şeytanın kandırmacalarına dûçâr olmamamız için, bizi şu şekilde ikâz etmektedir: [B]“…Sakın o çok aldatıcı şeytan, sizi Allâh’ın affına güvendirerek aldatmasın.” [/B](Lokmân, 33) [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Tasavvuf
Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Sufinin Dünyası
Gafletten kurtuluş
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst