Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Sizin Köşeniz
Dünya hayatının bir imtihan yeri olması nedeniyle...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ahmet.1" data-source="post: 459178" data-attributes="member: 1040028"><p><span style="font-size: 12px">Dünya hayatının bir imtihan yeri olması nedeniyle gün içinde insanın karşısına birçok farklı durum ve değişik ortam çıkabilir. Şartlar ve ortam ne olursa olsun, şeytan hep pusuda bekler. Bunlardan herhangi birinde müminin gösterebileceği en küçük zayıflık, şeytan için büyük bir fırsattır. Ve şeytan bu fırsatların hepsinde şansını dener. Ancak kendi varlığını hiçbir şekilde farkettirmemeye çalışır.</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Eğer mümin, içinde bulunduğu ruh halinde veya ortamda bir şeylerin ters gittiğini, sıkıntı verdiğini veya vicdanını rahatsız ettiğini hissediyorsa —ki bu sıkıntı genelde vicdan yoluyla yapılan rahmani bir uyarıdır— hemen durup düşünmesi gerekir. Bunun için en kolay yol, insanın kendisine dışarıdan tarafsız bir yabancı gözüyle bakmasıdır. Böylece karşısındaki insanı —yani kendisini— şu sorular yardımıyla inceleyebilir:</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- O an için kafasından geçen düşünceler Kur'an' uygun mu?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Allah'ı anmada gevşeklik mi gösteriyor?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Kur'an'ın sınırlarını korumada, hükümlerini gözetmede gevşek mi davranıyor?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Planları Allah'ın rızası ve ahireti dışında bir amaca mı yönelik?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- O an için kendi çıkarı diğer müminlerden daha mı ön planda?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Kendisine veya bir başka mümine yönelik kuşkusu, zannı mı var?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Müminler içinde kendisinin özel bir konumu olduğunu, yerinin doldurulamayacağını mı düşünüyor?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Olaylar karşısında tevekkülsüz davranıp haksızlığa uğradığını mı düşünüyor?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Yaptığı fedakarlığın diğer insanlar tarafından bilinmesini, bunun konuşulmasını mı istiyor?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Sevdiği bir maldan fedakarlık etmesi gerekiyor da, bunu bir bahane bulup yapmamaya mı çalışıyor?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Herhangi bir dünya malına karşı hırsı mı var?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Gelecek korkusu mu taşıyor?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Kendisine Kur'an doğrultusunda yapılan bir uyarıya karşı tahammülsüz mü?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Allah'a ve dine düşman bir kimseye karşı içinde bir sevgi, bağlılık mı oluştu?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">- Kur'an okumayı, dua etmeyi veya salih amellerde bulunmayı geçersiz mazeretlerle erteledi mi?</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Eğer içindeki sıkıntı burada sayılanlar veya bunlara benzer bir durumdan kaynaklanıyorsa, bu insana şeytan o an için musallat olmuş demektir. Kendinizin zannetiğiniz bu düşüncelerin hepsi de, şeytanın kalbinize fısıldadığı sözleridir.</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Şeytan farklı insanlar için farklı taktikler kullanır. Örneğin dinden uzak, Kur'an'dan gafil yaşayan bir kimseyi, bu hayat tarzına devam ettirecek taktikler izler. Onları tamamen dünya hayatına yöneltir, dünyanın gelip geçici süsüne iyice daldırır, böylece ömür boyu hak dinden uzak tutar.</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Dine yeni yeni ilgi duymaya başlayan kimseyi, çevresi tarafından dışlanacağı, dinin hayatını kısıtlayacağı, eğer dini uygulamaya başlarsa bunu devam ettiremeyeceği gibi boş ve yersiz endişelere düşürerek dinden uzaklaştırmaya çalışır.</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Şeytan müminlere karşı da faaliyetini sürdürür. Örneğin bir müminin her hangi bir mümine karşı sinirlenmesi veya Kur'an okumayı aklından geçirdiğinde önemsiz bir bahane bulup bundan vazgeçmesi bu fısıltıların etkisindendir. Ancak şeytan mümine doğrudan "Kur'an okuma", "Allah'ı anma" diye fısıldamaz. Çünkü bunun etkisiz olacağını bilir. Onun yerine insanın kafasını boş ve uzun emellerle oyalamaya çalışır. Eğer insan bu fısıltıların etkisinde kalır, ahireti unutup dünya hayatına dalarsa, bu gafletin etkisiyle doğal olarak Kur'an'ın emrettiği yaşam biçiminden uzaklaşır. Bu tuzağa düşmemenin tek yolu şeytanın fısıltılarını zamanında teşhis edip Allah'a sığınmaktır.</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Kaynak: Sorularla İslamiyet uygulaması.</span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ahmet.1, post: 459178, member: 1040028"] [SIZE=3]Dünya hayatının bir imtihan yeri olması nedeniyle gün içinde insanın karşısına birçok farklı durum ve değişik ortam çıkabilir. Şartlar ve ortam ne olursa olsun, şeytan hep pusuda bekler. Bunlardan herhangi birinde müminin gösterebileceği en küçük zayıflık, şeytan için büyük bir fırsattır. Ve şeytan bu fırsatların hepsinde şansını dener. Ancak kendi varlığını hiçbir şekilde farkettirmemeye çalışır. Eğer mümin, içinde bulunduğu ruh halinde veya ortamda bir şeylerin ters gittiğini, sıkıntı verdiğini veya vicdanını rahatsız ettiğini hissediyorsa —ki bu sıkıntı genelde vicdan yoluyla yapılan rahmani bir uyarıdır— hemen durup düşünmesi gerekir. Bunun için en kolay yol, insanın kendisine dışarıdan tarafsız bir yabancı gözüyle bakmasıdır. Böylece karşısındaki insanı —yani kendisini— şu sorular yardımıyla inceleyebilir: - O an için kafasından geçen düşünceler Kur'an' uygun mu? - Allah'ı anmada gevşeklik mi gösteriyor? - Kur'an'ın sınırlarını korumada, hükümlerini gözetmede gevşek mi davranıyor? - Planları Allah'ın rızası ve ahireti dışında bir amaca mı yönelik? - O an için kendi çıkarı diğer müminlerden daha mı ön planda? - Kendisine veya bir başka mümine yönelik kuşkusu, zannı mı var? - Müminler içinde kendisinin özel bir konumu olduğunu, yerinin doldurulamayacağını mı düşünüyor? - Olaylar karşısında tevekkülsüz davranıp haksızlığa uğradığını mı düşünüyor? - Yaptığı fedakarlığın diğer insanlar tarafından bilinmesini, bunun konuşulmasını mı istiyor? - Sevdiği bir maldan fedakarlık etmesi gerekiyor da, bunu bir bahane bulup yapmamaya mı çalışıyor? - Herhangi bir dünya malına karşı hırsı mı var? - Gelecek korkusu mu taşıyor? - Kendisine Kur'an doğrultusunda yapılan bir uyarıya karşı tahammülsüz mü? - Allah'a ve dine düşman bir kimseye karşı içinde bir sevgi, bağlılık mı oluştu? - Kur'an okumayı, dua etmeyi veya salih amellerde bulunmayı geçersiz mazeretlerle erteledi mi? Eğer içindeki sıkıntı burada sayılanlar veya bunlara benzer bir durumdan kaynaklanıyorsa, bu insana şeytan o an için musallat olmuş demektir. Kendinizin zannetiğiniz bu düşüncelerin hepsi de, şeytanın kalbinize fısıldadığı sözleridir. Şeytan farklı insanlar için farklı taktikler kullanır. Örneğin dinden uzak, Kur'an'dan gafil yaşayan bir kimseyi, bu hayat tarzına devam ettirecek taktikler izler. Onları tamamen dünya hayatına yöneltir, dünyanın gelip geçici süsüne iyice daldırır, böylece ömür boyu hak dinden uzak tutar. Dine yeni yeni ilgi duymaya başlayan kimseyi, çevresi tarafından dışlanacağı, dinin hayatını kısıtlayacağı, eğer dini uygulamaya başlarsa bunu devam ettiremeyeceği gibi boş ve yersiz endişelere düşürerek dinden uzaklaştırmaya çalışır. Şeytan müminlere karşı da faaliyetini sürdürür. Örneğin bir müminin her hangi bir mümine karşı sinirlenmesi veya Kur'an okumayı aklından geçirdiğinde önemsiz bir bahane bulup bundan vazgeçmesi bu fısıltıların etkisindendir. Ancak şeytan mümine doğrudan "Kur'an okuma", "Allah'ı anma" diye fısıldamaz. Çünkü bunun etkisiz olacağını bilir. Onun yerine insanın kafasını boş ve uzun emellerle oyalamaya çalışır. Eğer insan bu fısıltıların etkisinde kalır, ahireti unutup dünya hayatına dalarsa, bu gafletin etkisiyle doğal olarak Kur'an'ın emrettiği yaşam biçiminden uzaklaşır. Bu tuzağa düşmemenin tek yolu şeytanın fısıltılarını zamanında teşhis edip Allah'a sığınmaktır. Kaynak: Sorularla İslamiyet uygulaması.[/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Eğitim ve Kültür
Sizin Köşeniz
Dünya hayatının bir imtihan yeri olması nedeniyle...
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst