Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nurdan Makaleler
Dershaneye Gitmenin ve Cemaat Olmanın Ehemmiyeti
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="yozgati" data-source="post: 440087" data-attributes="member: 1026551"><p><span style="font-size: 22px"><strong>Dershaneye Gitmenin ve Cemaat Olmanın Ehemmiyeti!</strong></span></p><p></p><p><strong>“Şayet biri biliyor, taallüm etmeğe muhtaç değilse ibadete muhtaç veya marifete müştak veya huzur ister. Onun için herkese lüzumlu bir derstir. Envar Neşriyat -Emirdağ Lahikası-1 ( 249 )”</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>“Erkân-ı imaniyenin hakaikını göz ile görüp, melaikeyi, Cennet'i, âhireti, hattâ Zât-ı Zülcelal'i göz ile müşahede etmek; kâinata ve beşere öyle bir hazine ve bir nur, ezelî ve ebedî bir hediye getirmiştir ki: Şu kâinatı, perişan ve fâni ve karmakarışık bir vaziyet-i mevhumeden çıkarıp, o nur ve o meyve ile, o kâinatı kudsî mektubat-ı Samedaniye, güzel âyine-i cemal-i Zât-ı Ehadiye vaziyeti olan hakikatını göstermiş. </strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Kâinatı ve bütün zîşuuru sevindirip mesrur etmiş. </strong></p><p><strong>Hem o nur ve o meyve ile beşeri müşevveş, perişan, âciz, fakir, hacatı hadsiz, a'dası nihayetsiz ve fâni, bekasız bir vaziyet-i dalaletkâraneden o insanı o nur, o meyve-i kudsiye ile ahsen-i takvimde bir mu'cize-i kudret-i Samedaniyesi ve mektubat-ı Samedaniyenin bir nüsha-i câmiası ve Sultan-ı Ezel ve Ebed'in bir muhatabı, bir abd-i hassı, kemalâtının istihsancısı, halili ve cemalinin hayretkârı, habibi ve Cennet-i bâkiyesine namzed bir misafir-i azizi suret-i hakikîsinde göstermiş. </strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>İnsan olan bütün insanlara, nihayetsiz bir sürur, hadsiz bir şevk vermiştir. Envar&İhlasNur Neşriyat - Sözler ( 581 )”</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong> “Sâni'-i Mevcudat ve Sahib-i Kâinat ve Rabb-ül Âlemîn olan Hâkim-i Ezel ve Ebed'in marziyat-ı Rabbaniyesi olan İslâmiyet'in -başta namaz olarak- esasatını, cin ve inse hediye getirmiştir ki; o marziyatı anlamak, o kadar merak-aver ve saadet-averdir ki, tarif edilmez. Envar&İhlasNur Neşriyat - Sözler ( 581 )</strong></p><p> <strong>“Eğer anlasa, ne kadar hayret ve meraka düşer. </strong> Envar&İhlasNur Neşriyat - Sözler ( 582 )</p><p></p><p><strong>“mütefekkir yolcu her sahifeyi okudukça saadet anahtarı olan imanı kuvvetlenip ve manevî terakkiyatın miftahı olan marifeti ziyadeleşip ve bütün kemalâtın esası ve madeni olan iman-ı billah hakikatı bir derece daha inkişaf edip manevî çok zevkleri ve lezzetleri verdikçe onun merakını şiddetle tahrik ettiğinden; sema, cevv ve arzın mükemmel ve kat'î derslerini dinlediği halde هَلْ مِنْ مَزِيدٍ deyip durur .. Envar&İhlasNur Neşriyat - Asa-yı Musa ( 105 )”</strong></p><p> Bu ve emsali Mehazlara dikkat ve tefekkürle müteala edersek derse katılmak ve dersaneye gitmek çok ehemmiyetli olduğunu göz ile görür, kulak ile işitir, akıl ile anlar, ruh ile masseder, tefekkür ile maneviyat ülkesinin sultanının sıbga ile boyalanır. Ve bu sıbga öyle bir sıbga boyadırki tek bir şey onu üzerinden soyar ve soldurur o şey ise Küfür, isyan, tuğyan ve tağiliktir. Bu küfür o kadar fenâ bir şeydirki insanı Âlâ-yı İlliyinden Esfel-i Sâfiline atar Hutameye Hatab eder.</p><p></p><p><strong><span style="font-size: 18px"> DERSHANEYE Gitmek Aynı Zamanda Sıla-İ Rahimdir! </span></strong><span style="font-size: 18px"></span></p><p><span style="font-size: 18px"></span>“<strong>Siz, birbirinize en fedakâr nesebî kardeşten daha ziyade kardeşsiniz. Kardeş ise, kardeşinin kusurunu örter, unutur ve affeder. Envar Neşriyat -Şualar ( 345 )” </strong>Bizler en nesebi kardeşten daha kardeş olmamız Râbıta-i Diniye ve Nuriye sebebiyledir. </p><p>Üstâdım; “<strong>ekber-ül kebair ve mubikat-ı seb'a tabir edilen günahlar yedidir: </strong></p><p><strong>1-Katl, </strong></p><p><strong>2-zina, </strong></p><p><strong>3-şarab, </strong></p><p><strong>4-ukuk-u </strong></p><p><strong>5-vâlideyn (yani kat'-ı sıla-yı rahm), </strong></p><p><strong>6-kumar, </strong></p><p><strong>7-yalancı şehadetlik, </strong></p><p><strong>dine zarar verecek bid'alara tarafdar olmak"tır. Envar Neşriyat -Barla Lahikası ( 335 )”</strong> Burada geçen ve üstâdımında söylediği Kat’ı sıla-yı Rahm tabirine göre bizim en nesebi kardeşten öte kardeşlerimizle irtibatımızı kesmemiz ise Ekber-ül Kebairdendir. O halde bizler dersaneye mümkün olduğu kadar sık uğramalı mümkün mertebe 1 vakit de olsa namazımızı en nesebi kardeşlerdende öte olan kardeşlerimizle olmalıyız. Malum kardeş aynı Rahimden ve sülbden olan demektir. Bizler ise Hâbil Nesliyiz Kâbilin neslinden değil ve bu nazla Hâbilin Neslinden Rasul/Nebi/Sıdık/Sülehâ geldi /gelmektedir. O halde bizler Nesl-i Hâbilin irtibâtı ne kadar kâvi olursa o kadar Müttaki ve Muhibb oluruz. </p><p> Bizler dershaneye gitmez, ihyityaç hissetmez hakir ve lüzumsuz ehemmiyetsiz görürse “<strong>kat'-ı sıla-yı rahm Envar Neşriyat -Barla Lahikası ( 335)” </strong>kaidesine dahil olup “<strong> tenbellik eder ise, hasâret-i azîme; ehemmiyetsiz görür ise, cinâyet-i azîme; tekzibini işmam eden tenkid ise, dalâlet-i azîmedir. Envar&İhlasNur Neşriyat - Lem'alar ( 59 )”</strong> bu gibi neticeleri vardır. O halde bizler Sıbgatullah ile sıbgalanmazsa SıbgatünNefs u Hevâ ile boyalanacaktır. Sıbgatullah yerine başka sıbgayla sıbgalanan defolu/özürlü hale gelir.</p><p></p><p> Cemaat ruhuna sıbgasına sâhip olmayan kimse, Cemiyetin sıbgasına sâhip olacak. Bu meseleye ise Üstadım şöyle ifade eder; <strong>“Eskiden tehlikeler hariçten gelirdi; onun için mukavemet kolaydı. Şimdi tehlike içeriden geliyor. Kurt, gövdenin içine girdi. Şimdi mukavemet güçleşti. Korkarım ki cem'iyetin bünyesi buna dayanamaz, çünki düşmanı sezmez. Can damarını koparan, kanını içen en büyük hasmını dost zanneder. </strong></p><p><strong>Cem'iyetin basiret gözü böyle körleşirse, iman kalesi tehlikededir. İşte benim ızdırabım, yegâne ızdırabım budur. Yoksa şahsımın maruz kaldığı zahmet ve meşakkatleri düşünmeğe bile vaktim yoktur. Keşke bunun bin misli meşakkate maruz kalsam da, iman kalesinin istikbali selâmette olsa! Envar&İhlasNur Neşriyat - Tarihçe-i Hayat ( 628 )” </strong>ve cemiyette Cemiyetin sürekli insana lehvitay ve hevasatı sunması neticesiyle ahlak sukut eder ve ihvanüşşeyatin edere Sıbgasının rengini nefs ve hevası verir. SıbgatünNefs ise istikbalde insanı<strong> “..gençliğinde iffetini muhafaza etmediğinden sevmek beklediği nazarlardan nefret görüyorlar.. kat'î müşahede ettim. Envar&İhlasNur Neşriyat - Asa-yı Musa ( 16 )”</strong> hitabına mazhar eder. Nitekim Cemaati olmayanın Cemiyeti vardır. Cemiyete uyan ise hayatı Batın ve Ferce münhasır zanneder.</p><p></p><p>Bizler en nesebi kardeşlerimizle irtibatımızı muhkem tutmamız Cemiyetten bizleri Kurtarır ve Cemiyetin semm-i katl’ini asgariye indirir. Kaziye makus olursa netice de makus olur. Binaenaleyh bizler dersanemizle azami derecede irtibatımızı kavi tutmak mecburiyetindeyiz.</p><p></p><p><strong>“Sözler, şu zamanın yaralarına en münasib bir ilâç, bir merhem ve zulümatın tehacümatına maruz heyet-i İslâmiyeye en nâfi' bir nur ve dalalet vâdilerinde hayrete düşenler için en doğru bir rehber olduğu itikadındayım. </strong></p><p>Envar&İhlasNur Neşriyat -Mektubat ( 23 )”</p><p></p><p><strong>iştirak-i a'mal-i uhreviye düstur-u esasiyeleri sırrınca,</strong></p><p> <strong>herbirisinin kazandığı mikdar, kardeşlerine aynı mikdar defter-i a'maline geçmesi </strong></p><p><strong>o düsturun ve rahmet-i İlahiyenin muktezası olmak haysiyetiyle, </strong></p><p><strong>Risale-i Nur'un dairesine </strong></p><p><strong>sıdk ve ihlas ile girenlerin </strong></p><p><strong>kazançları pek azîm ve küllîdir. </strong></p><p><strong>Herbiri, binler hisse alır.</strong>Envar&İhlasNur Neşriyat - Tarihçe-i Hayat ( 291 )</p><p></p><p><strong>İştirak-İ A'mal-İ Uhreviyeden Hissemizim Azameti Temennisiyle</strong></p><p><strong>Muhammed Numan Yozgâti</strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="yozgati, post: 440087, member: 1026551"] [SIZE=6][B]Dershaneye Gitmenin ve Cemaat Olmanın Ehemmiyeti![/B][/SIZE] [B]“Şayet biri biliyor, taallüm etmeğe muhtaç değilse ibadete muhtaç veya marifete müştak veya huzur ister. Onun için herkese lüzumlu bir derstir. Envar Neşriyat -Emirdağ Lahikası-1 ( 249 )” “Erkân-ı imaniyenin hakaikını göz ile görüp, melaikeyi, Cennet'i, âhireti, hattâ Zât-ı Zülcelal'i göz ile müşahede etmek; kâinata ve beşere öyle bir hazine ve bir nur, ezelî ve ebedî bir hediye getirmiştir ki: Şu kâinatı, perişan ve fâni ve karmakarışık bir vaziyet-i mevhumeden çıkarıp, o nur ve o meyve ile, o kâinatı kudsî mektubat-ı Samedaniye, güzel âyine-i cemal-i Zât-ı Ehadiye vaziyeti olan hakikatını göstermiş. Kâinatı ve bütün zîşuuru sevindirip mesrur etmiş. Hem o nur ve o meyve ile beşeri müşevveş, perişan, âciz, fakir, hacatı hadsiz, a'dası nihayetsiz ve fâni, bekasız bir vaziyet-i dalaletkâraneden o insanı o nur, o meyve-i kudsiye ile ahsen-i takvimde bir mu'cize-i kudret-i Samedaniyesi ve mektubat-ı Samedaniyenin bir nüsha-i câmiası ve Sultan-ı Ezel ve Ebed'in bir muhatabı, bir abd-i hassı, kemalâtının istihsancısı, halili ve cemalinin hayretkârı, habibi ve Cennet-i bâkiyesine namzed bir misafir-i azizi suret-i hakikîsinde göstermiş. İnsan olan bütün insanlara, nihayetsiz bir sürur, hadsiz bir şevk vermiştir. Envar&İhlasNur Neşriyat - Sözler ( 581 )” “Sâni'-i Mevcudat ve Sahib-i Kâinat ve Rabb-ül Âlemîn olan Hâkim-i Ezel ve Ebed'in marziyat-ı Rabbaniyesi olan İslâmiyet'in -başta namaz olarak- esasatını, cin ve inse hediye getirmiştir ki; o marziyatı anlamak, o kadar merak-aver ve saadet-averdir ki, tarif edilmez. Envar&İhlasNur Neşriyat - Sözler ( 581 )[/B] [B]“Eğer anlasa, ne kadar hayret ve meraka düşer. [/B] Envar&İhlasNur Neşriyat - Sözler ( 582 ) [B]“mütefekkir yolcu her sahifeyi okudukça saadet anahtarı olan imanı kuvvetlenip ve manevî terakkiyatın miftahı olan marifeti ziyadeleşip ve bütün kemalâtın esası ve madeni olan iman-ı billah hakikatı bir derece daha inkişaf edip manevî çok zevkleri ve lezzetleri verdikçe onun merakını şiddetle tahrik ettiğinden; sema, cevv ve arzın mükemmel ve kat'î derslerini dinlediği halde هَلْ مِنْ مَزِيدٍ deyip durur .. Envar&İhlasNur Neşriyat - Asa-yı Musa ( 105 )”[/B] Bu ve emsali Mehazlara dikkat ve tefekkürle müteala edersek derse katılmak ve dersaneye gitmek çok ehemmiyetli olduğunu göz ile görür, kulak ile işitir, akıl ile anlar, ruh ile masseder, tefekkür ile maneviyat ülkesinin sultanının sıbga ile boyalanır. Ve bu sıbga öyle bir sıbga boyadırki tek bir şey onu üzerinden soyar ve soldurur o şey ise Küfür, isyan, tuğyan ve tağiliktir. Bu küfür o kadar fenâ bir şeydirki insanı Âlâ-yı İlliyinden Esfel-i Sâfiline atar Hutameye Hatab eder. [B][SIZE=5] DERSHANEYE Gitmek Aynı Zamanda Sıla-İ Rahimdir! [/SIZE][/B][SIZE=5] [/SIZE]“[B]Siz, birbirinize en fedakâr nesebî kardeşten daha ziyade kardeşsiniz. Kardeş ise, kardeşinin kusurunu örter, unutur ve affeder. Envar Neşriyat -Şualar ( 345 )” [/B]Bizler en nesebi kardeşten daha kardeş olmamız Râbıta-i Diniye ve Nuriye sebebiyledir. Üstâdım; “[B]ekber-ül kebair ve mubikat-ı seb'a tabir edilen günahlar yedidir: 1-Katl, 2-zina, 3-şarab, 4-ukuk-u 5-vâlideyn (yani kat'-ı sıla-yı rahm), 6-kumar, 7-yalancı şehadetlik, dine zarar verecek bid'alara tarafdar olmak"tır. Envar Neşriyat -Barla Lahikası ( 335 )”[/B] Burada geçen ve üstâdımında söylediği Kat’ı sıla-yı Rahm tabirine göre bizim en nesebi kardeşten öte kardeşlerimizle irtibatımızı kesmemiz ise Ekber-ül Kebairdendir. O halde bizler dersaneye mümkün olduğu kadar sık uğramalı mümkün mertebe 1 vakit de olsa namazımızı en nesebi kardeşlerdende öte olan kardeşlerimizle olmalıyız. Malum kardeş aynı Rahimden ve sülbden olan demektir. Bizler ise Hâbil Nesliyiz Kâbilin neslinden değil ve bu nazla Hâbilin Neslinden Rasul/Nebi/Sıdık/Sülehâ geldi /gelmektedir. O halde bizler Nesl-i Hâbilin irtibâtı ne kadar kâvi olursa o kadar Müttaki ve Muhibb oluruz. Bizler dershaneye gitmez, ihyityaç hissetmez hakir ve lüzumsuz ehemmiyetsiz görürse “[B]kat'-ı sıla-yı rahm Envar Neşriyat -Barla Lahikası ( 335)” [/B]kaidesine dahil olup “[B] tenbellik eder ise, hasâret-i azîme; ehemmiyetsiz görür ise, cinâyet-i azîme; tekzibini işmam eden tenkid ise, dalâlet-i azîmedir. Envar&İhlasNur Neşriyat - Lem'alar ( 59 )”[/B] bu gibi neticeleri vardır. O halde bizler Sıbgatullah ile sıbgalanmazsa SıbgatünNefs u Hevâ ile boyalanacaktır. Sıbgatullah yerine başka sıbgayla sıbgalanan defolu/özürlü hale gelir. Cemaat ruhuna sıbgasına sâhip olmayan kimse, Cemiyetin sıbgasına sâhip olacak. Bu meseleye ise Üstadım şöyle ifade eder; [B]“Eskiden tehlikeler hariçten gelirdi; onun için mukavemet kolaydı. Şimdi tehlike içeriden geliyor. Kurt, gövdenin içine girdi. Şimdi mukavemet güçleşti. Korkarım ki cem'iyetin bünyesi buna dayanamaz, çünki düşmanı sezmez. Can damarını koparan, kanını içen en büyük hasmını dost zanneder. Cem'iyetin basiret gözü böyle körleşirse, iman kalesi tehlikededir. İşte benim ızdırabım, yegâne ızdırabım budur. Yoksa şahsımın maruz kaldığı zahmet ve meşakkatleri düşünmeğe bile vaktim yoktur. Keşke bunun bin misli meşakkate maruz kalsam da, iman kalesinin istikbali selâmette olsa! Envar&İhlasNur Neşriyat - Tarihçe-i Hayat ( 628 )” [/B]ve cemiyette Cemiyetin sürekli insana lehvitay ve hevasatı sunması neticesiyle ahlak sukut eder ve ihvanüşşeyatin edere Sıbgasının rengini nefs ve hevası verir. SıbgatünNefs ise istikbalde insanı[B] “..gençliğinde iffetini muhafaza etmediğinden sevmek beklediği nazarlardan nefret görüyorlar.. kat'î müşahede ettim. Envar&İhlasNur Neşriyat - Asa-yı Musa ( 16 )”[/B] hitabına mazhar eder. Nitekim Cemaati olmayanın Cemiyeti vardır. Cemiyete uyan ise hayatı Batın ve Ferce münhasır zanneder. Bizler en nesebi kardeşlerimizle irtibatımızı muhkem tutmamız Cemiyetten bizleri Kurtarır ve Cemiyetin semm-i katl’ini asgariye indirir. Kaziye makus olursa netice de makus olur. Binaenaleyh bizler dersanemizle azami derecede irtibatımızı kavi tutmak mecburiyetindeyiz. [B]“Sözler, şu zamanın yaralarına en münasib bir ilâç, bir merhem ve zulümatın tehacümatına maruz heyet-i İslâmiyeye en nâfi' bir nur ve dalalet vâdilerinde hayrete düşenler için en doğru bir rehber olduğu itikadındayım. [/B] Envar&İhlasNur Neşriyat -Mektubat ( 23 )” [B]iştirak-i a'mal-i uhreviye düstur-u esasiyeleri sırrınca, herbirisinin kazandığı mikdar, kardeşlerine aynı mikdar defter-i a'maline geçmesi o düsturun ve rahmet-i İlahiyenin muktezası olmak haysiyetiyle, Risale-i Nur'un dairesine sıdk ve ihlas ile girenlerin kazançları pek azîm ve küllîdir. Herbiri, binler hisse alır.[/B]Envar&İhlasNur Neşriyat - Tarihçe-i Hayat ( 291 ) [B]İştirak-İ A'mal-İ Uhreviyeden Hissemizim Azameti Temennisiyle Muhammed Numan Yozgâti[/B] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nurdan Makaleler
Dershaneye Gitmenin ve Cemaat Olmanın Ehemmiyeti
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst