Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Tasavvuf
Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Altın silsile
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="talib" data-source="post: 222344"><p>Burada kendimize yandaş arıyor değiliz. Bulacağımızdan da ümidimiz yoktur. Zira 15 günde bir uhuvvet risalesi okuyanlar için çok yanlış bir üslup var. Bir büyüğümüzden nakil getirelim. <strong>Muhterem Es'ad Coşan Hazretleri</strong> yanıtlıyor:</p><p> </p><p><strong><span style="color: darkred">Bir kişinin imanına vesîle olmak, binlerce feyz ve zevke göre daha üstün müdür?</span></strong></p><p> </p><p></p><p>--Bir kimse, bir insanın imana gelmesine sebep oldu mu, onun yaptığı sevapların misli kendi defterine yazılıyor. O bakımdan iyidir. Şahsen, ferdî olarak çalışmak yerine, başka insanların doğru yola gelmesine çalışmak, büyüklerimizin bize emridir. Hizmet diyoruz biz buna... Müslümanlara her yönden hizmet etmek; onların imana gelmesine, İslâm'ı öğrenmesine, maddî mânevî sıkıntılarının çözümlenmesine koşmak çok sevaptır. <strong>Bunu, tasavvuf olarak biz söylüyoruz</strong>.</p><p> </p><p><strong><span style="color: indigo">Amma, bunu tasavvufa karşı bir tez olarak ortaya koymak çok yanlıştır, şeytânî bir şeydir.</span></strong> Yâni:</p><p> </p><p>--Sen mutasavvıf olma!..</p><p> </p><p>--E, ne olacak?..</p><p> </p><p>--Başkasının imana gelmesine çalış!.. </p><p> </p><p>Yok öyle şey!.. Oldu mu şimdi?.. İnsan neden mutasavvıf oluyor?.. İyi müslüman olmak için... Niye tasavvuf yoluna giriyor?.. Takvâ sahibi olup, kalbini nurlandırıp iyi müslüman olmak için... İyi müslüman, müslümanlara daha faydalı işler yapıyor. Tarih boyunca böyle olmuş. Kendisi iyi olmadığı zaman başkasına da faydalı olmuyor, zararlı oluyor. </p><p> </p><p>Tasavvufî bir eğitim görmedi mi; insanın cihadı da cihad olmuyor, irşâdı da irşad olmuyor. Kendisi sağlam olmuyor çünkü...</p><p> </p><p>--Briketten gökdelen yapıldığını duydunuz mu?.. Var mı bir bilen?.. </p><p> </p><p>--Yok!.. </p><p> </p><p>--Var mı bir gören?.. </p><p> </p><p>--Yok!..</p><p> </p><p>--Neden?..</p><p> </p><p>--Briket yük taşımaz hocam!..</p><p> </p><p>--Pek gökdeleni neyle yapıyorlar?..</p><p> </p><p>--Çelik konsrüksiyonla yapıyorlar. Çelikleri birbirlerine bağlıyorlar; yukarıya doğru ölçülü, hesaplı, sağlam çelik kontrenlerle gökdeleni yapıyorlar 115, 120 katlı... Beton bile yapmıyor. </p><p> </p><p>Onun için, sağlam müslüman olmadan faydalı iş yapmak mümkün olmuyor. </p><p> </p><p>Pakistan'ın alimlerinden Mevdûdî vardı. O bir kitabında yazmış diyor ki: "Biz bu ülkede iyi yetişmemiş müslümanlardan çok zarar gördük." diyor. Çünkü, yarım yamalak yetiştiği için, abuk sabuk olur. Bizim Türkiye'de de böyle... Dergilerde, gazetelerde lise tahsilli, Arapça bilmez, İslâmî bilgisi derin değil... Herkes çıkmış, İslâm hakkında bir şey yazıyor. Yalan yanlış şeyler yazıyor, kendisi de sapıtıyor, halkı da saptırıyor.</p><p>Onun için sağlam müslüman olmak lâzım!.. <strong>"Ben halkı irşad edeceğim!" diye, tasavvuftan kaçmak olmaz; kendisi adam olmayınca, başkasını adam etmek mümkün olmadığından...</strong></p><p> </p><p><strong>Böylece asıl kendisini kurtaracak ilaçlardan kaçmış oluyor.</strong></p><p> </p><p><strong>-----</strong></p><p> </p><p><strong><span style="color: darkred">Bir alimimiz, "Bu zaman tarikat zamanı değil, hakîkat zamanıdır." demiş; ne dersiniz.</span></strong></p><p> </p><p></p><p>--Tarikat, bir eğitim sonunda hakîkate ulaştırıyor insanı... İnsan nefsini yeniyor, iradesini kontrol ediyor, Allah'ın sevdiği işleri yapıyor; Allah'ın sevgili kulu oluyor, hakîkate ulaşıyor, ermiş kimse oluyor. Tarikattir yolu onun, başka türlü olmuyor o...</p><p> </p><p><strong>Kitap okumakla olsaydı, Allah gökten kitabı indirirdi, "Okuyun bunu!" derdi.</strong> Böyle olmuyor, sohbet yoluyla oluyor. </p><p> </p><p>Peygamber Efendimiz gelmiş, 23 senede insanları İslâm'ın hakîkatlerine alıştırmış ve eğitmiştir. Eğitim yoluyla olduğu için kitap yoluyla, okumak yoluyla olmaz! Eğitimin içinde kitap olabilir ama, mutlaka bir eğiticinin olması şarttır ve öyle olmuştur. </p><p> </p><p>Sonra bazı insanları öğretebilirsiniz, şunu oku, şunu ezberle filân diyebilirsiniz ama; fiilen göstererek şunu şöyle yap demek, çok yaygın bir eğitim tarzıdır. Usta-çırak yetiştirme usûlüdür. Gayet kolaydır. Görerek ve uygulamalıdır. Tasavvuf bunu yapıyor. Onun için, böyle olması şarttır.</p><p> </p><p>---</p><p> </p><p><strong><span style="color: darkred">Bazı kimseler, "Zamanımızda tasavvuf olur mu? Tasavvuf Yunus Emre zamanındaydı." diyorlar; bu konuyu açıklar mısınız?</span></strong></p><p></p><p> </p><p>--<strong>Bu söz kâfirliğe kadar gider. Neden kâfirliğe gider?..</strong> Çünkü tasavvufta nefis terbiyesi var; Kur'an-ı Kerim'den... Zikir var; Kur'an-ı Kerim'den... Ahlâkı güzelleştirmek var; Kur'an-ı Kerim'den... Yunus Emre'nin mutasavvıf olması dindarlığından... Yâni, o zaman dindarlık var da şimdi dindarlık yok mu?.. O zaman Allah'ın emrine, Kur'an'a uymak var da şu devirde yok mu?.. Şu devirde daha fazla muhtacız. </p><p>Bu edepsizlikler, bu şuursuzluklar, bu terbiyesizlikler ondan oluyor. Hattâ müslümanlar camileri dolduruyor gibi görünüyor; tam müslüman olmamaları tasavvuf eksikliğinden... Eksik olan o malzeme... Tasavvuf olmadığından edepsiz... Tasavvuf olmadığından küstah... Tasavvuf olmadığından böyle... </p><p> </p><p><strong>Onun için, tasavvuf sadece bizim ümmetimiz zamanında da değil, tâ Hazret-i Adem zamanından beri ilm-i ahvâlil kulûbdür; yâni, gönlün ahvalinin ilmidir. "Allah insanların şekline, şemâiline, dışına bakmıyor; kalbine nazar ediyor." diye hadis-i şerif var... Nazargâh-ı ilâhî olan kalbi ıslah etme ve tanzim etme ilmidir. O bakımdan, farzlardan önce farzdır.</strong> Biz bunu dergilerimizde açıkladık.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="talib, post: 222344"] Burada kendimize yandaş arıyor değiliz. Bulacağımızdan da ümidimiz yoktur. Zira 15 günde bir uhuvvet risalesi okuyanlar için çok yanlış bir üslup var. Bir büyüğümüzden nakil getirelim. [B]Muhterem Es'ad Coşan Hazretleri[/B] yanıtlıyor: [B][COLOR=darkred]Bir kişinin imanına vesîle olmak, binlerce feyz ve zevke göre daha üstün müdür?[/COLOR][/B] [B][COLOR=#8b0000][/COLOR][/B] --Bir kimse, bir insanın imana gelmesine sebep oldu mu, onun yaptığı sevapların misli kendi defterine yazılıyor. O bakımdan iyidir. Şahsen, ferdî olarak çalışmak yerine, başka insanların doğru yola gelmesine çalışmak, büyüklerimizin bize emridir. Hizmet diyoruz biz buna... Müslümanlara her yönden hizmet etmek; onların imana gelmesine, İslâm'ı öğrenmesine, maddî mânevî sıkıntılarının çözümlenmesine koşmak çok sevaptır. [B]Bunu, tasavvuf olarak biz söylüyoruz[/B]. [B][COLOR=indigo]Amma, bunu tasavvufa karşı bir tez olarak ortaya koymak çok yanlıştır, şeytânî bir şeydir.[/COLOR][/B] Yâni: --Sen mutasavvıf olma!.. --E, ne olacak?.. --Başkasının imana gelmesine çalış!.. Yok öyle şey!.. Oldu mu şimdi?.. İnsan neden mutasavvıf oluyor?.. İyi müslüman olmak için... Niye tasavvuf yoluna giriyor?.. Takvâ sahibi olup, kalbini nurlandırıp iyi müslüman olmak için... İyi müslüman, müslümanlara daha faydalı işler yapıyor. Tarih boyunca böyle olmuş. Kendisi iyi olmadığı zaman başkasına da faydalı olmuyor, zararlı oluyor. Tasavvufî bir eğitim görmedi mi; insanın cihadı da cihad olmuyor, irşâdı da irşad olmuyor. Kendisi sağlam olmuyor çünkü... --Briketten gökdelen yapıldığını duydunuz mu?.. Var mı bir bilen?.. --Yok!.. --Var mı bir gören?.. --Yok!.. --Neden?.. --Briket yük taşımaz hocam!.. --Pek gökdeleni neyle yapıyorlar?.. --Çelik konsrüksiyonla yapıyorlar. Çelikleri birbirlerine bağlıyorlar; yukarıya doğru ölçülü, hesaplı, sağlam çelik kontrenlerle gökdeleni yapıyorlar 115, 120 katlı... Beton bile yapmıyor. Onun için, sağlam müslüman olmadan faydalı iş yapmak mümkün olmuyor. Pakistan'ın alimlerinden Mevdûdî vardı. O bir kitabında yazmış diyor ki: "Biz bu ülkede iyi yetişmemiş müslümanlardan çok zarar gördük." diyor. Çünkü, yarım yamalak yetiştiği için, abuk sabuk olur. Bizim Türkiye'de de böyle... Dergilerde, gazetelerde lise tahsilli, Arapça bilmez, İslâmî bilgisi derin değil... Herkes çıkmış, İslâm hakkında bir şey yazıyor. Yalan yanlış şeyler yazıyor, kendisi de sapıtıyor, halkı da saptırıyor. Onun için sağlam müslüman olmak lâzım!.. [B]"Ben halkı irşad edeceğim!" diye, tasavvuftan kaçmak olmaz; kendisi adam olmayınca, başkasını adam etmek mümkün olmadığından...[/B] [B]Böylece asıl kendisini kurtaracak ilaçlardan kaçmış oluyor.[/B] [B]-----[/B] [B][COLOR=darkred]Bir alimimiz, "Bu zaman tarikat zamanı değil, hakîkat zamanıdır." demiş; ne dersiniz.[/COLOR][/B] [B][COLOR=#8b0000][/COLOR][/B] --Tarikat, bir eğitim sonunda hakîkate ulaştırıyor insanı... İnsan nefsini yeniyor, iradesini kontrol ediyor, Allah'ın sevdiği işleri yapıyor; Allah'ın sevgili kulu oluyor, hakîkate ulaşıyor, ermiş kimse oluyor. Tarikattir yolu onun, başka türlü olmuyor o... [B]Kitap okumakla olsaydı, Allah gökten kitabı indirirdi, "Okuyun bunu!" derdi.[/B] Böyle olmuyor, sohbet yoluyla oluyor. Peygamber Efendimiz gelmiş, 23 senede insanları İslâm'ın hakîkatlerine alıştırmış ve eğitmiştir. Eğitim yoluyla olduğu için kitap yoluyla, okumak yoluyla olmaz! Eğitimin içinde kitap olabilir ama, mutlaka bir eğiticinin olması şarttır ve öyle olmuştur. Sonra bazı insanları öğretebilirsiniz, şunu oku, şunu ezberle filân diyebilirsiniz ama; fiilen göstererek şunu şöyle yap demek, çok yaygın bir eğitim tarzıdır. Usta-çırak yetiştirme usûlüdür. Gayet kolaydır. Görerek ve uygulamalıdır. Tasavvuf bunu yapıyor. Onun için, böyle olması şarttır. --- [B][COLOR=darkred]Bazı kimseler, "Zamanımızda tasavvuf olur mu? Tasavvuf Yunus Emre zamanındaydı." diyorlar; bu konuyu açıklar mısınız?[/COLOR][/B] --[B]Bu söz kâfirliğe kadar gider. Neden kâfirliğe gider?..[/B] Çünkü tasavvufta nefis terbiyesi var; Kur'an-ı Kerim'den... Zikir var; Kur'an-ı Kerim'den... Ahlâkı güzelleştirmek var; Kur'an-ı Kerim'den... Yunus Emre'nin mutasavvıf olması dindarlığından... Yâni, o zaman dindarlık var da şimdi dindarlık yok mu?.. O zaman Allah'ın emrine, Kur'an'a uymak var da şu devirde yok mu?.. Şu devirde daha fazla muhtacız. Bu edepsizlikler, bu şuursuzluklar, bu terbiyesizlikler ondan oluyor. Hattâ müslümanlar camileri dolduruyor gibi görünüyor; tam müslüman olmamaları tasavvuf eksikliğinden... Eksik olan o malzeme... Tasavvuf olmadığından edepsiz... Tasavvuf olmadığından küstah... Tasavvuf olmadığından böyle... [B]Onun için, tasavvuf sadece bizim ümmetimiz zamanında da değil, tâ Hazret-i Adem zamanından beri ilm-i ahvâlil kulûbdür; yâni, gönlün ahvalinin ilmidir. "Allah insanların şekline, şemâiline, dışına bakmıyor; kalbine nazar ediyor." diye hadis-i şerif var... Nazargâh-ı ilâhî olan kalbi ıslah etme ve tanzim etme ilmidir. O bakımdan, farzlardan önce farzdır.[/B] Biz bunu dergilerimizde açıkladık. [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Tasavvuf
Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Altın silsile
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst