Allah'ın İsimleri Kalbimizde Tecelli Etmeli

ASHAB-I BEDR

Well-known member
269191_160183170719086_143962669007803_325509_4399058_n.jpg


Allah'ın isimleri kalbimizde tecelli etmeli


Allah'a ulaşmak isteyenler, yürüdükleri yolda sık sık ekstra lütuf ve ihsanlarla karşılaşırlar.


Allah birtakım varidatla, başına gelecek iyi ya da kötü şeyler hususunda kullarını uyarır. Onları dikkatli olmaya çağırır. Varidat ve mevhibeleri sinyal gibi algılamayı becerenler Allah'ın lütuflarını avlayacak yollar keşfederler. Konumlarına göre ferdî ya da toplumsal sıkıntıları bertaraf edecek formüllere ulaşırlar. Konumuna bak ve uyanık ol.

Allah'a ulaşmak isteyenler, yürüdükleri yolda sık sık ekstra lütuf ve ihsanlarla karşılaşırlar. Tasavvufçulara göre Allah tarafından özel bir irşat ve aydınlatma anlamına gelen bu tür ihsanlara mevhibe ya da varidat adı verilir.

Mevhibe, hak yolcusunun her şeyi doğru görüp, doğru değerlendirmesi için Allah'ın isim ve sıfat nurlarının kalpte tecelli etmesidir. Bu tecellilere mazhar olanlar iki kısma ayrılırlar: Birinciler peygamberlerdir. Onlara gelen varidatın Allah'tan olduğunda şüphe yoktur. Şeytan karışamaz. Bu nedenle bağlayıcıdır.

İkinciler nebilerin dışındaki tüm insanlardır. Peygamberler gibi bir teminata sahip olmadıklarından, onlara gelen mevhibe ve varidat bağlayıcı değildir. İtibar edilmesi için Kur'an ve sünnete uygun olması gerekir.

Bundan dolayı ilhamlarından bahseden ve Allah'ın kendisine lütfettiği şeyleri söyleyerek insanları kendisine çağıran kişilere dikkat etmek gerekir. Bunların yaşantıları sünnete uygun mudur? İnsanları çağırdıkları şey Hz. Peygamber'in sünneti ve o sünnete uygun şeyler midir?

Eğer Kur'an ve sünnete uygun yaşıyor ve insanlara da Kur'an ve sünnete uymayı tavsiye ediyorlarsa problem yoktur. Aksi takdirde uyanık olmak gerekir. Zira insanlar Kur'an ve sünnete ters şeyleri saygı duyduğu kişiler söylediği için yapmakla mesuliyetten kurtulamazlar. Akıl ve iradeleri ile yürüyecekleri yolu doğru seçmek durumundadırlar.

Çevresindeki insanları Kur'an ve sünnete ulaştıran rehberlerin sözünü dinlemek, onların tecrübelerinden yararlanmak akıllıca bir iştir. Ancak yol bilen rehberlere teslimiyet akıllı ve şuurlu olursa güzeldir.

Akıllı ve şuurlu teslimiyet rehber ya da mürşidin yolu bildiğinden ve yanıltacak bir kişi olmadığından emin oluncaya kadar araştırmak ve sonra tabi olmakla mümkündür. Nasıl ki, görsün diye insana iki adet göz verilmiştir.

Aynen onun gibi Kur'an ve sünnet de doğruyu eğriden, tam olanı noksandan ayırmak için iki göz gibidir.

Ey nefis! Müşteri ol

Mevhibe ve varidat irade dışı olarak, insanın kalbine gelen İlahi bir esinti gibidir. Allah, onu mükerrem kullarının kalbine armağan olarak atar. Kullarına yönelmesi böyle olur. Böyle bir teveccühün insana kazandırdığı şeyleri akıl, mantık ve muhakeme ile kavramak mümkün değildir. Öyleyse iste. İstersen bir gün mutlaka bulursun. Zira Rabbi'miz vermek istemeseydi istemeyi vermezdi.

Virdini kesme...

Allah'ı anmaya devam et. Az da olsa O'nu hatırlayıp, zikretmen devamlı olsun. Zira Allah "Beni anın ki Ben de sizi anayım." buyurmaktadır. Efendimiz de "Allah katında en sevimli amel az da olsa devamlı olandır." buyurmaktadırlar.

Öyleyse varidat ve mevhibelere mazhar olmak istiyorsan O'nu anmaya devam et. Aksi takdirde bil ki, virdin kesilmesi varidatın kesilmesine sebep olur.

Hamdullah Öztürk
 
Üst