Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Bediüzzaman Said Nursi ve Risale-i Nur Cemaati
Bediüzzaman Said Nursi
Hatıralar
Alevî ne demektir? (Zübeyir Gündüzalp)
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="tuncerr" data-source="post: 47826" data-attributes="member: 99"><p>Bir gün durup dururken bana Alevîlikten bahsetti:</p><p></p><p>“Kardeşim, Alevî, ‘Hz. Ali’nin taraftarı’ demektir. Bu cihetten biz de Aleviyiz. O, Peygamber’i çok sever, biz de severiz. O namaz kılar, biz de kılarız. O Kur’an okur, biz de okuruz.”</p><p></p><p>Hiç münasebet yokken bunları anlatmasına o gün pek anlam verememiştim. Gerçi bu anlatım tarzı hoşuma gitmişti, ama neden söylediğini anlayamamıştım. </p><p></p><p>Bu olaydan az sonra Risale-i Nurlardan dolayı hapse düştüm. Bana 120 kişilik bir koğuşu gösterdiler. Koğuşun önünde dev gibi bir adam vardı. Hapishanenin baş pehlivanıymış... Bıyıklar sarkık, başında kasketi yan yıkılmış, kabadayı biçiminde önüme dikildi. İlk sözü “Ben Aleviyim.” oldu. O zaman, Zübeyir Ağabeyin sözleri aklıma geldi. Hemen:</p><p></p><p>“Alevî, Hz. Ali’nin taraftarı demektir. O cihetten ben de Alevîyim. Hz. Ali Efendimiz ne yaptıysa ben de onu yapıyorum. O namaz kılar, ben de kılarım. O Kur’an okur, ben de okurum. O Peygamberimizi çok sever, ben de severim. O Hz. Ebu Bekir’i ve Hz. Ömer’i çok sever ve hürmet ederdi ki, 23 sene onlara tâbi olarak şeyhülislâmlık yapmıştı.” </p><p></p><p>O sırada meraklı mahkûmlar etrafımıza toplanmışlardı. Adama hitaben alaylı bir üslûpla dedim ki:</p><p></p><p>“Be köftehor! Hz. Ali namaz kılar, sen kılmazsın. Hz. Ali oruç tutar, sen tutmazsın. Hz. Ali, Hz. Ebu Bekir ve Ömer’i çok sever, sen buğz edersin. Hz. Ali şarabın bir damlasının düştüğü kuyudan 70 sene geçse abdest almaz, sen ise küpüne dalarsın. Böyle sevgiden Hz. Ali Efendimiz nefret eder. Eğer Hz. Ali Efendimiz burada olsaydı, senin pis vücudunu bir kılıçla ortadan kaldırırdı…”</p><p></p><p>Onu iterek koğuşa girdim. Bu davranışım, bizi seyreden mahkûmların çok hoşuna gitti. Hemen kaynaştık. Bu olaydan sonra o Alevî namaz kılmasa da bizden hiç ayrılmadı. </p><p></p><p>Zübeyir Ağabey işte böyle manevî tasarruf sahibi bir veliyy-i azimdi.</p><p></p><p>Büyük ağabeyler çeşitli illerden gelir, meşveret ederlerdi. Toplantıya girerken Zübeyir Ağabeyi tenkit edenler, çıkarken methederlerdi ve “Zübeyir Ağabey başka. Son zamanlarda Üstaddan çok özel dersler aldı.” derlerdi.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="tuncerr, post: 47826, member: 99"] Bir gün durup dururken bana Alevîlikten bahsetti: “Kardeşim, Alevî, ‘Hz. Ali’nin taraftarı’ demektir. Bu cihetten biz de Aleviyiz. O, Peygamber’i çok sever, biz de severiz. O namaz kılar, biz de kılarız. O Kur’an okur, biz de okuruz.” Hiç münasebet yokken bunları anlatmasına o gün pek anlam verememiştim. Gerçi bu anlatım tarzı hoşuma gitmişti, ama neden söylediğini anlayamamıştım. Bu olaydan az sonra Risale-i Nurlardan dolayı hapse düştüm. Bana 120 kişilik bir koğuşu gösterdiler. Koğuşun önünde dev gibi bir adam vardı. Hapishanenin baş pehlivanıymış... Bıyıklar sarkık, başında kasketi yan yıkılmış, kabadayı biçiminde önüme dikildi. İlk sözü “Ben Aleviyim.” oldu. O zaman, Zübeyir Ağabeyin sözleri aklıma geldi. Hemen: “Alevî, Hz. Ali’nin taraftarı demektir. O cihetten ben de Alevîyim. Hz. Ali Efendimiz ne yaptıysa ben de onu yapıyorum. O namaz kılar, ben de kılarım. O Kur’an okur, ben de okurum. O Peygamberimizi çok sever, ben de severim. O Hz. Ebu Bekir’i ve Hz. Ömer’i çok sever ve hürmet ederdi ki, 23 sene onlara tâbi olarak şeyhülislâmlık yapmıştı.” O sırada meraklı mahkûmlar etrafımıza toplanmışlardı. Adama hitaben alaylı bir üslûpla dedim ki: “Be köftehor! Hz. Ali namaz kılar, sen kılmazsın. Hz. Ali oruç tutar, sen tutmazsın. Hz. Ali, Hz. Ebu Bekir ve Ömer’i çok sever, sen buğz edersin. Hz. Ali şarabın bir damlasının düştüğü kuyudan 70 sene geçse abdest almaz, sen ise küpüne dalarsın. Böyle sevgiden Hz. Ali Efendimiz nefret eder. Eğer Hz. Ali Efendimiz burada olsaydı, senin pis vücudunu bir kılıçla ortadan kaldırırdı…” Onu iterek koğuşa girdim. Bu davranışım, bizi seyreden mahkûmların çok hoşuna gitti. Hemen kaynaştık. Bu olaydan sonra o Alevî namaz kılmasa da bizden hiç ayrılmadı. Zübeyir Ağabey işte böyle manevî tasarruf sahibi bir veliyy-i azimdi. Büyük ağabeyler çeşitli illerden gelir, meşveret ederlerdi. Toplantıya girerken Zübeyir Ağabeyi tenkit edenler, çıkarken methederlerdi ve “Zübeyir Ağabey başka. Son zamanlarda Üstaddan çok özel dersler aldı.” derlerdi. [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Bediüzzaman Said Nursi ve Risale-i Nur Cemaati
Bediüzzaman Said Nursi
Hatıralar
Alevî ne demektir? (Zübeyir Gündüzalp)
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst