Sevgi ve istikamet şarttır

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
SEVGİ VE İSTİKAMET ŞARTTIR

Allah'dan gelen nurları alabilmek için, Allah'ı, Resülüllah'ı ve Resülüllah'ın varisi olan velileri sevmek şarttır.
Bir kimsenin bu üçünden birini sevmemesi nurdan mahrum olmasına sebeptir. Çünkü Allah (c.c.) nurun sahibi,
diğerleri de nuru insanlara getiren oluklardır.

Sevgi hakkında Sünen-i Ebi Davud'da zikredilen bir hadis-i şerif şöyledir:
Hazreti Ömer Radıyallahü Anh rivayet ediyor:
"Allah Resulü (s.a.v) buyurdu:

Allahın kullarından bir takım insanlar vardır ki ne peygamberdirler ve ne de şehittirler.
Lakin Allah katındaki mevkilerinden dolayı onlara hem peygamberler hem de şehitler kıyamet günü gıbta edeceklerdir.

Dediler ki:
"Ey Allah'ın rasülü kimdir onlar bize bildirir misin?"

Buyurdular ki:
Akraba olmadıkları halde ve mali yönden hiç bir çıkarı da bulunmadığı halde birbirlerini sırf Allah için seven kimselerdir.
Vallahi onların yüzleri nurdur. Şüphesiz onlar nur üzere olacaklardır. Onlar, insanlar korktukları zaman onlar korkmayacaklar,
üzüldükleri zaman onlar üzülmeyeceklerdir.

Sonra şu ayeti okudu
Haberiniz olsun Allah'ın velileri var ya; onlar için ne korku vardır ve ne de mahzun olacaklardır.
Yunus 62

Yine sevginin insanı nerelere götürdüğüne dair bir hadisi şerif:
Hazreti Enes Radıyall­hü anh'den rivayet ediyor:

"Bir adam Peygamber Sallallahü aleyhi ve sellem'e:
"Kıyamet ne zaman kopacak?" diye sordu.

Efendimiz:
Soruyorsun ama ona ne hazırladın?" buyurdu.

"Bir hazırlığım yok; sadece Allah ve resulünü seviyorum"

deyince o şöyle buyurdu:

Elmer'ü me'a men ehabbe = Kişi sevdiği ile beraberdir.

Bu Hadis-i Şerifin ravîsi Enes Radıyallahü anh buyuruyor ki:
İslamdan sonra artık Peygamber Sallallahü aleyhi ve sellem'in "O halde sen sevdiklerinle berabersin" sözünden daha çok hiçbir şeye sevinmedik.
İşte ben de Peygamber sallallahü aleyhi ve sellemi, Ebu Bekr'i ve Ömer'i, seviyorum. Onlar gibi amelim yoksa da onları sevdiğim için inşaallah onlarla beraber olurum".

Görülüyor ki; Allah'ın veli kullarını sevmek mümini bir yere götürebiliyor. Bir şartla ki, Kur'anı Kerimdeki (fettebiuunii) emri icabı Peygamberimizin sünnetine tam sarılmakla.

Buharı, Müslim, Ebu Davud ve Tirmizi

 
Üst