Anadolu

faris

Well-known member
Asya kıtasının batıya doğru uzantısını teşkil eden dikdörtgen biçimindeki 755.688 km2’lik bu yarımada, bütün Türkiye yüzeyinin % 97’sini oluşturur. Kuzeybatıda Marmara Denizi ile Çanakkale ve İstanbul Boğazları tarafından Avrupa’daki Trakya kesiminden ayrılan Anadolu; kuzeyden Karadeniz, batıdan Ege Denizi, güneyden Akdeniz ile kuşatılır. Doğuda geniş, dağlık ve yüksek bir kütle ile Asya kıtasına bağlıdır. Doğu–batı doğrultusunda uzunluğu 1600 km’ye yaklaşır. Kuzey–güney doğrultusunda ise en geniş yeri 650 km’yi biraz geçer; üç tarafını kuşatan kıyıların uzunluğu da yaklaşık 6000 kilometredir.

Günümüzde Türkiye’nin Asya kesimindeki topraklarına verilen Anadolu ismi, orta çağdan beri çeşitli büyüklükte birimler için kullanılmıştır. Bazan bir idarî bölge, bazan da memleket için kullanılan bu adın içine aldığı alanda, zamanla değişikliğe uğrayarak doğuya ve güney doğuya doğru genişlemiştir. Anadolu adı henüz yaygınlaşmadan önce aşağı yukarı aynı alan içinde kalan bölgeler için Küçük Asya (Asia Minor) adı kullanılıyordu.

Anadolu kavramının ilk ortaya çıkışıyla ilgili birçok görüş belirtilir. Bunlar arasında bazı kaynaklara göre Bizans döneminde ortaya
çıktı. Buna göre Anadolu ismi, Bizanslılar’ın “Güneşin doğduğu yer” anlamında kullandıkları Grekçe “Anatoll” kelimesinden türedi. Bu isim sonradan batı kaynaklı eserlere Anatolia, Anatolie, Anatolien olarak geçti.

İslâmî kaynaklarda Anadolu için “Rûm (Roma) Beldesi” ismi kullanılır. Anatolia kelimesi daha sonra Anadolu şeklini almış ve bu biçimiyle dilimize yerleşmiştir.
 
Üst