"Zira o meyveler, nümunelerdir: Tatmaya izin var, ta asıllarına talip..."

LEVLAK

Well-known member
Cevap: Vecize Analizi - 11 "Tatmaya izin var, ta asıllarına talip olup müşt

C.H. dünyevî nimetleri (maddi, manevi) bize sadece tadıp uhrevî olan asıllarına talip olmamız için vermiştir. C.H.dünyada bu nimetleri bize vererek bildiriyor. Zira insan varlığını bilmediği bir şeyi istemez. Dolayısıyla bu kıymetli ve san'atı yüksek ve güzel olan fakat müddeti ve ömrü kısa, az olan nimetler bize verilerek nazarımız başka bir aleme çekiliyor. Ve yine C.H. insana ebedilik duygusu vermiş olduğundan kişi zaten çabuk zevale eren bir nimeti tattığı zaman onun ebedi olan aslına talip olacaktır. Hayvanatın ise (herhangi bir dini mükellefiyeti olmadığı için) ebedi hayat gibi birşeyi düşünmesi sözkonusu değildir. O yüzden dünyada rahatla yer,içer, yatar. Öyle ise ebedi ve ezeli bir zatın kendisine ebedi ayine olması için yarattığı ve ebedi ayine olabilmek için dünyaya gönderip nimetlendirdiği insan bu nimetleri düşünmeden hayvan gibi yutamaz.
 

FaKiR

Meþveret Bþk.
Cevap: Vecize Analizi - 11 "Tatmaya izin var, ta asıllarına talip olup müşt

[BILGI]
Zira o meyveler, nümunelerdir: Tatmaya izin var, ta asıllarına talip olup müşteri olsun. Yoksa hayvan gibi yutmaya izin yoktur.


Sekizinci Söz
[/BILGI]

Burdan kasit dunya nimetlerinin ve lezzetlerinin aslinda sadece ahiret aleminde bulunan nimetlerin bir cesit numunesi oldugunu anlatmaktir. Farkli bi sekilde ifade etmek gerekirse, bu dunyadaki nimetler bir nevi Eşantiyon ürünü gibi birseydir. :)

Bu açidan dunyada bu nimetlerin sergilendigi bir vitrin gibidir, tanitma amaci tasir.

Vitrin de gordugunuz bir esyaya tamamiyla sahip olamazsiniz, ona bakip tanir, var oldugunu bilir, begenir ve istersiniz, ve bir esantiyon elde edebilirsiniz.

Bu vecizeyi daha iyi yorumlamak icin surekli gittigimiz bir tarladan ornek vermek isterim:

Pazardan, manavdan alis veris yapmak istemeyen bir arkadas gurubuyla cogu zaman sehir disinda olan bir tarlaya gideriz. Tarlanin icerisine girince bir ucret odemiyorsunuz, elinize bir poset alip, tarlayi gezip istediginiz urunleri alabiliyorsunuz.

Giriste de soyle bi tabela var : "Tadina bakmak serbettir, ama karninizi tarla icerisindeki yiyeceklerle doyurmaniz yasaktir" :) (tabi buna uyan var uymayan var)

Bu tarla ve icindeki urunler sadece vitrin amaclidir. Ordaki cilekleri toplarken daha fazla yemek isterdik ama, sadece tatma hakkimiz vardi. Daha fazlasini yeseydik, vecizenin devamindada dile getirildigi gibi, "hayvan gibi" yutmus olacaktik, hakkimizdan fazlasini almis olup hakka girmis olacaktir. Ama bu tarlada ve bu dunyada "hayvan gibi yutmaya izin yoktur".

Bu cumleden kasit,Helal haram demeden, dunya nimetlerine saldirmak, gafil olmaktir. Yoksa helal dairesinde, sukrunu eda edip dunya nimetlerini tadma adina kullanilmis ifade degil.


Rabbim bizlere verdigi nimetlerin sukrunu eda edebilmeyi nasip etsin. amin
 

memluk

Hatim Sorumlusu
Cevap: Vecize Analizi - 11 "Tatmaya izin var, ta asıllarına talip olup müşt

Zira o meyveler, nümunelerdir: Tatmaya izin var, ta asıllarına talip olup müşteri olsun. Yoksa hayvan gibi yutmaya izin yoktur.



Şöylede diyebilirz Allah c c verdiğini nimetleri helal daire içinde tatmak var asıllarının ebedi alemde olduğunu hemde burdakinden daha lezzetli olduğunu düşününce burdaki çok lezzetler bile tadını yitirir.
Böyle düşünülmediği zaman verilen nimetler hayvan gibi yutulur.
 
Üst