BEDİUZZAMAN VE RİSALE-İ NUR HİZMETİ
TAKDİM
Bismillâhirrahmânirrahîm,
Her asırda insanlığın her tabakasına hıtab eden ve hakikatleri kıyamete kadar baki olan Kur'an-ı Kerimi inzal eden.. Her sıkıntı ve şiddet zamanında ümmet-i Muhammedin asv. imdadına Al-ı beytten bir mübarek peygamber varisi gönderen alemmerin rabbine kainatın zerreleri adedince hamdler ve senalar olsun. Hem "şübhesizki Allah bu ümmete her yüz senede bir dinini tecdid etmek üzere bir muceddid-i din gönderir" diye mujde veren.. Ve "ümmetimin alimleri beni israilin peygamberleri gibidir" buyurarak o alimlere nebevi iltifatlar eden Alemlerin Fahrına asv. kalemlerin yazdığı ve kelamların dillendirdiği harfler adedince salat ve selam olsun Kur'an Allah kelamı olduğu için bitmez tükenmez bir hazinedir. ılahi ferman, ezelden geldiği için ebede gidecektir her asırda aynı esaslarda mutabakatla beraber Kur'anın akıllara durgunluk veren lahuti inceliklerinden bahsle insanlığın istifadesini hedefleyen birbirinden güzel detayları muhtevi binlerce tefsir yazılmıştır.
Müdakkık ve muhakkık alimler her asrın idrakine hıtab eden reçeteleri Kur'andan aldıkları feyz ve ilham ile kaleme almışlar, çağlarının hastalıklarını ilahi kelamın eşsiz eczahanesinden derledikleri ilaçlarla tedavi etmişlerdir.
İnsanlık yaşadığı son yuzyılda, hadis i şeriflerle ıhbar edilen ahir zaman fitnesinin şiddetli zuhuru ve tesiriyle tarihinde görülmedik bir surette manevi felaket ve helaketlere suruklenmiştir bir taraftan imanın erkanına felsefe ve bilim adına ilişen inkar-ı uluhiyet fikrinin cüretkarane sistemleşmesi..
Öteyandan dine karşı en menfi tavırların devletler ölçeğinde kendisine zemin bulması.. ve bu anlayışın gelişen muhabere vasıtalarıyla süratle bulaşıcı bir hastalık gibi dünyanın en ücra köşelerine dahi yayılması..
Diğer taraftan lehviyat ve süfliyatın müzmin bir ahlak anarşizmine dönüşmesi.. buhalin muhteli aldatıcı maskelerle ve cazibedar aletlerle servis edilmesi asrımızdaki maneviyat buhranının en mühim sebebleri olmuştur Osmanlı cihan devletinin yıkılışını muteakıb bütün bütün sahibsiz ve başsız kalan islam alemi, ortalılğı boş bulan batı dunyasının bin yıldan beri biriktirmekte olduğu kin ve düşmanlıklarına, bu asrın dessasane ve acımasız tertibleriyle özellikle mübtela kılınmıştır.
Ustad Bediuzzaman Said Nursi hazretleri, hılafet-i islamiyenin binbir sıkıntılarla dolu bu son yıllarında yakından şahid olduğu planlı tahribata karşı asrımıza damgasını vuran bitmek bilmeyen enerjisiyle mücahade ederken 1910 da Şam'da okuduğu bir hutbe ile çıkış yolumuzu şöyle ifade ediyordu
"mariz bir asrın, hasta bir unsurun, alil bir uzvun reçetesi.. ittibai Kur'andır. Azametli bahtsız bir kıt'anın, şanlı tali'siz bir devletin, değerli sahipsiz bir kavmin reçetesi.. ittihad-i İslam'dır" (mektubat 2, s.456)
سُبْحَانَكَ لاَعِلْمَ لَنَاۤ اِلاَّ مَاعَلَّمْتَنَا اِنَّكَ اَنْتَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ
el Fatiha