agabey, her yerde bu tarih geciyor ama eskiler ayni seyi soylemiyor. kutlu dogum haftasinin osmanliya has bi kutlama toreni gibi bisey oldugunu anlatmisti bi abimiz sanirim (simdiye kadar arap arkadaslardan hic birinin kutlu dogum haftasini kutladiklarinida goremedim acikcasi)
İşte meselede bu zati arap, türk diye ayırım yapılması ırkçılığa girer. Ve islam ırkçılığın kökünü kesmiştir. Ustadımız Bediüzzaman risale-i nur eserlerinde milliyetçiliği ifade ederken ikiye ayırmakta müsbet ve menfi milliyetcilik olarak. Menfi milliyetçiliğin çok zararları olduğunu ve Menfi milliyetçiliğin çok faydalarını Mektubat, yirmialtıncı mektubta izah etmekte. Müsbet milliyetçilik olarak Hutbe-i Şamiye eserinde "Hakiki milliyetimizin esası, ruhu ise islamiyettir.." diyerek türk ve arapların kardeş olduklarını ve ehli imanın tek millet olduğunu ifade etmekte. Hatta Sayın Başbakanımız Tayyib Erdoğan ise islam birliği konferansında bu hususları ifade ederek İslam Birliğinin bu gibi meselelerde tek tarihi belirlemeleri gerektiğini ifade ediyor.
Diyanet işleri başkanlığı aldığı kararları Resmi Takvimlere göre değil islamın ruhuna uygun olan Hicri Takvimi esas alması gerekir. Bazı Dini Gün ve Geceleri Hicri Takvimi esas alacan kendince belirleyeceğin konularda ise buna dikkat etmeyecen bu tezatlık giderilmeli.
Burada bir tezatlık yok diye gerçekleri görmezlikten gelmek doğru değildir. Böyle daha güzel senede iki defa hatırlıyoruz denilebilir. Ama birinin manevi boyutu var diğerinin manevi olması için menfi oluşumlar oluyor.
Kutlu Doğum Haftası; Mevlid Kandilinin içinde olduğu hafta olsaydı ehli iman kandil gecesine kadar fikrini dinçleştirmiş, şuurlanmış olarak bu geceyi eda ederek manevi boyutundan istifade edebilecektir.