BEDİÜZZAMAN A GÖRE TERÖR NASIL YOK OLUR

huzurum

Member
Tarih boyunca terörün ve anarşinin şiddetlendiği dönemler olmuş ve tüm insanlığı tehdit eden bu soruna çözüm bulabilmek için çeşitli öneriler ortaya atılmıştır. Terör ve anarşi belaları ile topyekün bir mücadele başlatılması konusunun en çok üzerinde duran kişilerden biri de büyük İslam alimi Bediüzzaman Said Nursi'dir. Ülkemizde son zamanlarda meydana gelen insanlıkdışı terör saldırıları, bizi Bediüzzaman’ın bu değerli görüşleri üzerinde tekrar düşünmeye sevk etmektedir. Bediüzzaman bunun için öncelikle yapılması gereken şeyin din ahlakının insanlar arasında yaygınlaşması için çaba gösterilmesi olduğunu anlatmış ve çeşitli tavsiyelerde bulunmuştur.

Bediüzzaman hem kendi yaşadığı dönemde hem de kendinden sonra terör ve anarşinin insanların karşısına büyük bir bela olarak çıkacağını biliyordu. Bu nedenle de terörle mücadele ile ilgili çeşitli çözüm yolları sunuyor, insanları bu konuda bilinçlendirmeye çalışıyordu. O, "Dinin şiddetle men ettiği şey, fitne ve anarşidir. Çünkü anarşi hiçbir hak tanımaz. İnsanlık ahlakını ve medeniyet eserlerini canavar hayvanlar ahlakına çevirir…" 1 sözüyle İslam dininin terör ve şiddete bakış açısını en güzel şekilde ifade etmişti. Bütün hayatını da bu bakış açısını insanlara anlatmakla geçirmişti. Üstad bir sözünde "Madem iman hizmetinde tam ihlasla, anarşiliği durdurmakla, asayişi muhafaza etmekle sabır ve tahammül gerekir. Ben de bunun için rahatımı, haysiyetimi feda ediyorum. Onları da helâl ediyorum." 2 demiş, anarşi ve terörle mücadelenin iman edenlerin üzerine yüklenen önemli bir sorumluluk olduğunu, bu mücadelenin sabır ve tahammül gerektirdiğini ifade etmiştir.

Bizler için Bediüzzaman'ın tecrübeleri ve birer rehber niteliğindeki sözleri çok değerlidir. Bu nedenle tüm hayatı boyunca, Kuran ahlakındaki sevgi, barış ve huzur dolu dünyayı tesis etmek için çaba göstermiş olan bu kıymetli insanın her açıklaması üzerinde dikkatle düşünmemiz gerekir.
 
Bediüzzaman Said Nursî, Risâle-i Nur Külliyatında “terör” kelimesini kullanmamıştır. Bunun yerine mânâ açısından daha geniş ve genel olan “anarşi” kavramını sıklıkla dile getirmiştir.

Bediüzzaman, öncelikle terör problemini şöyle tesbit eder:

“Evet, eğer tarihî bir nazarla sahife-i âleme bakacak olursan ve o sayfayı lekelendiren beşerin mesâvisine (kötülüklerine), hatâlarına dikkat edersen, heyet-i içtimaiyede görünen ihtilâller, fesatlar ve bütün ahlâk-ı rezilenin iki kelimeden doğduğunu görürsün.

Birisi: ‘Ben tok olayım da, başkası açlığından ölürse ölsün, bana ne!’

İkincisi: ‘Sen zahmetler içinde boğul ki, ben nimetler ve lezzetler içinde rahat edeyim.’”


Görüldüğü gibi bir Müslüman toplumu bölüp-parçalayan, her türlü sevgi ve saygı bağlarını koparan olumsuzluklar İslâmın iki temel kuralının terk edilmesinden kaynaklanmaktadır:

-Zenginlerin zekât vermemeleri.

-Ekonomik hayata faizin hâkim olması.

Bu iki büyük hata, tıpkı Batı toplumlarında olduğu gibi, anarşi ve terör gibi bir düşüncenin Müslümanlar arasında da neşv ü nemâ bulmasına sebep olacaktır.


Teröre karşı Bediüzzaman, özellikle İslâm toplumları içinde şu beş esasın yeniden canlandırılması ve toplumun belkemiği haline getirilmesi gerektiğini ifade eder:

“Hürmet, merhamet, haramdan çekinmek, emniyet, serseriliği bırakıp itaat etmek.”
 

Eyvàh!

Well-known member
peygamberimiz Mekke'de 13 yil kendisine eza ve cefa edenlere, onur kirici davranislarin en agirini reva gorenlere Taif'te taslatip ayaklarıni kan icinde birakanlara Uhud'da disini kirip yanagini yaralayanlara beddua et­memis
sabir iciinde Allah'im kavmimi bagisla, bunlara hidayet nasip eyle. bunlar gercegi bilmiyorlar. diyerek hidayetleri icin dua etmis kendi­sini Mekke'den cikaranlari suikast duzenleyenleri affetmis hem de za­yif oldugu gun degil en kuvvetli oldugu gun Mekke'yi fethettigi gun affet­mis

Bu gun size kinama ve ayiplama yok, gidiniz, hepiniz serbest­si­niz .. demistir ..boylece Hz. Peygamber, bir taraftan ordusuyla Mekke'yi fet­hederken, bir taraftan da guzel ahlaki ve affiyla gonulleri fethetmistir

Peygamberimizin bu olgun ve guzel davranisi ornek alan Bediuzzaman da ggordugu onca eza ve cefaya ragmen beddua etmemistir.
talebele­ri­ne de anarsiden ve siddetten uzak durmayi ve her zaman muspet hareketi tavsiye et­mistir ve demistirki

hicbir talebemin kalbinde zerre kadar intikam emeli beslememesini ve onlara mukabil Risale-i Nur'a sadakat ve sebatla calismalarini tavsiye ederim

Hz. Peygamber'den s.a.v on dort asir sonra cagimiza dusmus Hz. Pey­gam­ber'in bir nuru ve dellali olan Bediuzzaman da Nur Risalelerinden bir kismini japonya'ya
bir kisminida zulfikar papaya gondermis diyalog yollarini aramis onlari tanismaya barismaya ve islamda bulusmaya davet etmis boy­lece Hz. Peygamber'in s.a.v in
cok onemli bir sunnetini ihya etmis

baris icin uzanan bu eller gosterilen bu gayretler zamaninda dunya yi yonetenler tarafindan husn-u kabul gorse ve takdir edilebilseydi bugun dunyamiz bogrunden kan kaybetmeyecekti.eger zalim dunya ve zalimleri seyreden dunya cabuk aklini basina almazsa mazlumlarin akan kani tufana donusecek , belki de koca dunya bu kan tufaninin icinde bogulacaktir
Bu se­bep­le biz peygamberimiz s.a.v den ornek alan Nursi ve onun baris misyonunu anarsi ile bogusan dunyamiz ve ozellikle Turkiye'miz icin bir kazanc goruyoruz umarim dunya ve Turkiye bu olumlu seslere kulak verir ve umarim bu kazanclarin degerini bilir

Dr. Vehbi Karakaş uzunca yazisindan kisa kisa aldim ^o) iyi yapmismiyim :p
 

huzurum

Member
:O İYİ YAPMIŞSIN HÜSRAN CIM :D

GÜLLERİN EFENDİSİ PEYGAMBERİMİZE NE İŞGENCELER YAPILDIĞI HALDE

ZAMANIN EN GÜZELİNE NE İŞGENCELER YAPILDIĞI HALDE HEP AFFETMİŞLER HİÇ KİN BESLEMEMİŞLER.

BİZ KİMİZ ? Kİ İÇİMİZDE KİNLER BESLİYİP UNUTMUYOR GÜYA AFFETMİYORUZ

RAHMAN VE RAHİM OLAN RABBİM İÇİMİZDEN KİN,NEFRET vb. ÇİRKİN HUYLARDAN BİZİ MEN ETSİN
 
Üst