muzır ve zulümdür...

Ahmet.1

Well-known member
Mü’minlerde nifak ve şikak, kin ve adâvete sebebiyet veren tarafgirlik ve inat ve hased, hakikatçe ve hikmetçe ve insaniyet-i kübrâ olan İslâmiyetçe ve hayat-ı şahsiyece ve hayat-ı içtimaiyece ve hayat-ı mâneviyece çirkin ve merduttur, muzır ve zulümdür ve hayat-ı beşeriye için zehirdir.

MEKTUBAT - YİRMİ İKİNCİ MEKTUP’dan

Mü’min: İman eden, inanan. *İman esaslarına; Allah'a, onun birliğine, meleklerine, kitablarına, peygamberlerine, âhirete ve kadere iman edip itaat eden kimse.
Nifak: iki yüzlülük, münafıklık. *Ara bozukluğu.
Şikak: Uyuşmazlık, anlaşmazlık, bozuşma.
Kin: Gizli düşmanlık, öç almayı amaçlayan gizli düşmanlık, garaz, kuvvetli hınç.
Adâvet: Düşmanlık.
Sebebiyet: Sebep olma.
Tarafgir: Bir tarafı tutan, bir tarafı destekleyen, taraflı.
Hased: Kıskançlık, kıskanma, çekemezlik.
Hikmet: Gözetilen fayda ve gaye.
insaniyet-i Kübrâ: En büyük insanlık. *İslâmiyet, yaratılış âleminde ezelî adâletin tecellisi ve timsali olan İslâmiyet.
İslâmiyet: Müslümanlık.
Hayat-ı şahsiye: Şahsi hayat, kişinin hayatı.
Hayat-ı içtimaiye: Sosyal hayat, toplum hayatı.
Hayat-ı mâneviye: Mânevî hayat. Îmân ile geçmiş zaman, gelecek zaman ve âhiret âlemlerine kadar uzanan mânevî hayat.
Merdut: Reddedilmiş.
Muzır: Ziyan veren, zararlı, zarara sokan.
Hayat-ı beşeriye: İnsanlık hayatı.
 
Üst