Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Mektûbat
Mektubat
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ahmet.1" data-source="post: 564299" data-attributes="member: 1040028"><p><strong><em><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">İşarat-ı Gaybiye hakkında bir takriz </span></span></span></em></strong></p><p></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">İmam-ı Ali Radıyallahü Anh'ın, Risale-i Nur hakkında ihbar-ı gaybîsinden bir parça olan bu kısım; Sikke-i Tasdik-i Gaybî Mecmuasında dercedilen İşarat-ı Kur'aniye ve üç Keramet-i Aleviye ve Keramet-i Gavsiye risaleleriyle birlikte, ehl-i vukufların takdirkâr raporlarına müsteniden, mahkemelerce sahiblerine geri iade edilmiştir.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">İmam-ı Ali'nin (R.A.) Celcelutiye'de, Risale-i Nur hakkındaki üç kerametinden bir kerametinin sekiz remzinden Yedinci ve Sekizinci Remzin bir parçasıdır. Sikke-i Tasdik-i Gaybî Mecmuasının yüz yirmibeşinci sahifesinden, yüz otuzuncu sahifesine kadar olan kısımda münderiçtir.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><strong>Yedinci Remiz: </strong></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh, nasılki</span></span></em></p><p></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﻭَ ﺑِﺎﻟْﺎَﻳَﺔِ ﺍﻟْﻜُﺒْﺮَﻯ ﺍَﻣِﻨِّﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻔَﺠَﺖْ ٭ ﻭَ ﺑِﺤَﻖِّ ﻓَﻘَﺞٍ ﻣَﻊَ ﻣَﺨْﻤَﺔٍ ﻳَٓﺎ ﺍِﻟَﻬَﻨَﺎ ٭ ﻭَ ﺑِﺎَﺳْﻤَٓﺎﺋِﻚَ ﺍﻟْﺤُﺴْﻨَﻰ ﺍَﺟِﺮْﻧِﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺸَّﺘَﺖْ ٭ ﺣُﺮُﻭﻑٌ ﻟِﺒَﻬْﺮَﺍﻡٍ ﻋَﻠَﺖْ ﻭَ ﺗَﺸَﺎﻣَﺨَﺖْ ٭ ﻭَ ﺍﺳْﻢُ ﻋَﺼَﺎ ﻣُﻮﺳَﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻟﻈُّﻠْﻤَﺔُ ﺍﻧْﺠَﻠَﺖْ</span></span></span></p><p></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">diye birinci fıkrasıyla Yedinci Şua'a işaret etmiş; öyle de: Aynı fıkra ile, âlî bir tefekkürname ve tevhide dair yüksek bir marifetname namında olan Yirmidokuzuncu Arabî Lem'aya dahi işaret eder. İkinci fıkrasıyla İsm-i A'zam ve Sekine denilen Esma-i Sitte-i Meşhurenin hakikatlarını gayet âlî bir tarzda beyan ve isbat eden ve Yirmidokuzuncu Lem'ayı takib eyleyen Otuzuncu Lem'a namında Altı Nükte-i Esma Risalesine</span></span></em> <span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﺑِﺎَﺳْﻤَٓﺎﺋِﻚَ ﺍﻟْﺤُﺴْﻨَﻰ ﺍَﺟِﺮْﻧِﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺸَّﺘَﺖْ </span></span></span><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">cümlesiyle işaret ettiğinden sonra akabinde, Risale-i Esma'yı takib eden Otuzbirinci Lem'anın Birinci Şuaı olarak, otuzüç âyet-i Kur'aniyenin Risale-i Nur'a işaratını kaydedip, hesab-ı cifrî münasebetiyle, baştan başa İlm-i Huruf Risalesi gibi görünen ve bir mu'cize-i Kur'aniye hükmünde bulunan risaleye</span></span></em> <span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﺣُﺮُﻭﻑٌ ﻟِﺒَﻬْﺮَﺍﻡٍ ﻋَﻠَﺖْ ﻭَ ﺗَﺸَﺎﻣَﺨَﺖْ </span></span></span><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">kelimesiyle işaret edip, der-akab</span></span></em> <span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﻭَ ﺍﺳْﻢُ ﻋَﺼَﺎ ﻣُﻮﺳَﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻟﻈُّﻠْﻤَﺔُ ﺍﻧْﺠَﻠَﺖْ </span></span></span><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">kelâmıyla dahi, Risale-i Hurufiyeyi takib eden ve El-Âyet-ül Kübra'dan ve başka Resail-i Nuriyeden terekküb eden ve Asâ-yı Musa namını alan ve Asâ-yı Musa gibi, dalaletin ve şirkin sihirlerini ibtal eden Risale-i Nur'un şimdilik en son ve âhir risalesine Asâ-yı Musa namını vererek işaretle beraber, manevî karanlıkları dağıtacağını müjde ediyor.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Evet </span></span></em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﻭَ ﺑِﺎﻟْﺎَﻳَﺔِ ﺍﻟْﻜُﺒْﺮَﻯ</span></span></span> <em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">kelimesiyle Yedinci Şua'a işareti, kuvvetli karineler ile isbat edildiği gibi; aynı kelime, diğer bir mana ile elhak Risale-i Nur'un âyet-i kübrası hükmünde ve ekser risalelerin ruhlarını cem'eden ve Arabî bulunan Yirmidokuzuncu Lem'aya bu kelâm, "müstetbeat-üt terakib" kaidesiyle ona bakıyor, efradına dâhil ediyor. Öyle ise; Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh dahi bu fıkradan ona bakıp işaret eder diyebiliriz.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Hem sair işaratın karinesiyle, hem Mektubat'tan sonra Lem'alara başka bir tarz-ı ibare ile îma ederek; Lem'aların en parlağının te'lifi, dehşetli bir zamanda ve hapis ve i'damdan kurtulmak ve emniyet ve selâmet bulmak için, mana-yı mecazî ve mefhum-u işarî ile, Hazret-i Ali Radıyallahü Anh kendi lisanını, büyük tehlikelerde bulunan müellifin hesabına istimal ederek;</span></span></em> <span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﻭَ ﺑِﺎﻟْﺎَﻳَﺔِ ﺍﻟْﻜُﺒْﺮَﻯ ﺍَﻣِﻨِّﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻔَﺠَﺖْ</span></span></span> <em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">yani "Yâ Rab! Beni kurtar. Eman ve emniyet ver." diye dua etmesiyle, tam tamına Eskişehir hapishanesinde i'dam ve uzun hapis tehlikesi içinde te'lif edilen Yirmidokuzuncu Lem'anın ve sahibinin vaziyetine tevafuk karinesiyle, kelâm zımnî ve işarî delalet ettiğinden diyebiliriz ki; Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh dahi, bundan ona işaret eder.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Hem Otuzuncu Lem'a namında ve altı nükte olan Risale-i Esma'ya bakarak</span></span></em> <span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﺑِﺎَﺳْﻤَٓﺎﺋِﻚَ ﺍﻟْﺤُﺴْﻨَﻰ</span></span></span> <em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">deyip, sair işaratın karinesiyle, hem Yirmidokuzuncu Lem'aya takib karinesiyle, hem ikisinin isimde ve esma lafzına tevafuk karinesiyle, hem teşettüt-ü hale ve sıkıntılı bir gurbete ve perişaniyete düşen müellifi, onun te'lifi bereketiyle teselli ve tahammül bulmasına ve mana-yı mecazî cihetinde, Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh lisanıyla kendine dua olan</span></span></em> <span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﻭَﺑِﺎَﺳْﻤَٓﺎﺋِﻚَ ﺍﻟْﺤُﺴْﻨَﻰ ﺍَﺟِﺮْﻧِﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺸَّﺘَﺖْ</span></span></span> <em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">yani "İsm-i A'zam olan o Esma Risalesinin bereketiyle, beni teşettütten perişaniyetten hıfzeyle yâ Rabbi!" meali; tam tamına o risale ve sahibinin vaziyetine tevafuk karinesiyle kelâm mecazî delalet ve İmam-ı Ali Radıyallahü Anh ise, gaybî işaret eder diyebiliriz.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Hem madem Celcelutiye'nin aslı vahiydir ve esrarlıdır ve gelecek zamana bakıyor ve gaybî umûr-u istikbaliyeden haber veriyor. </span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Ve madem Kur'an itibariyle bu asır dehşetlidir ve Kur'an hesabıyla, Risale-i Nur bu karanlık asırda ehemmiyetli bir hâdisedir.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Ve madem sarahat derecesinde çok karine ve emarelerle; Risale-i Nur Celcelutiye'nin içine girmiş, en mühim yerinde yerleşmiş.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Ve madem Risale-i Nur ve eczaları bu mevkie lâyıktır ve Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh'ın nazar-ı takdirine ve tahsinine ve onlardan haber vermesine liyakatları ve kıymetleri var. Ve madem Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh, Siracünnur'dan zahir bir surette haber verdiğinden sonra ikinci derecede, perdeli bir tarzda Sözler'den, sonra Mektublar'dan, sonra Lem'alar'dan, risalelerdeki aynı tertib, aynı makam, aynı numara tahtında, kuvvetli karinelerin sevkiyle kelâm delalet ve Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh'ın işaret ettiğini isbat eylemiş. </span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Ve madem başta</span></span></em> <span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﺑَﺪَﺋْﺖُ ﺑِﺒِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺭُﻭﺣِﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻫْﺘَﺪَﺕْ ٭ ﺍِﻟَﻰ ﻛَﺸْﻒِ ﺍَﺳْﺮَﺍﺭٍ ﺑِﺒَﺎﻃِﻨِﻪِ ﺍﻧْﻄَﻮَﺕْ</span></span></span> <em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">risalelerin başı ve Birinci Söz olan Bismillah Risalesine baktığı gibi; Kasem-i Câmi'-i Muazzama'nın âhirinde, risalelerin kısm-ı âhirleri olan son Lem'alara ve Şualara; hususan bir âyet-i kübra-yı tevhid olan Yirmidokuzuncu Lem'a-i Hârika-i Arabiye ve Risale-i Esma-i Sitte ve Risale-i İşarat-ı Huruf-u Kur'aniye ve bilhâssa şimdilik en âhir Şua ve asâ-yı Musa gibi dalaletlerin bütün manevî sihirlerini ibtal edebilen bir mahiyette bulunan ve bir manada Âyet-ül Kübra namını alan risale-i hârikaya bakıyor gibi bir tarz-ı ifade görünüyor.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Ve madem bir tek mes'elede bulunan emareler ve karineler, mes'elenin vahdeti haysiyetiyle birbirine kuvvet verir, zaîf bir münasebetle bir tereşşuh dahi menbaına ilhak edilir. </span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Elbette bu yedi aded esaslara istinaden deriz:</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh, nasılki meşhur Sözlere tertibleri üzerine işaret etmiş ve Mektubat'tan bir kısmına ve Lem'alardan en mühimlerine tertible bakmış; öyle de:</span></span></em> <span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﺑِﺎَﺳْﻤَٓﺎﺋِﻚَ ﺍﻟْﺤُﺴْﻨَﻰ ﺍَﺟِﺮْﻧِﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺸَّﺘَﺖْ</span></span></span> <em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">cümlesiyle, Otuzuncu Lem'aya, yani müstakil Lem'aların en son olan Esma-i Sitte Risalesi'ne, tahsin ederek bakıyor. </span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Ve</span></span></em> <span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﺣُﺮُﻭﻑٌ ﻟِﺒَﻬْﺮَﺍﻡٍ ﻋَﻠَﺖْ ﻭَ ﺗَﺸَﺎﻣَﺨَﺖْ </span></span></span><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">kelâmıyla dahi, Otuzuncu Lem'ayı takib eden İşarat-ı Huruf-u Kur'aniye risalesini takdir edip, işaretle tasdik ediyor.</span></span></em></p><p></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﻭَ ﺍﺳْﻢُ ﻋَﺼَﺎ ﻣُﻮﺳَﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻟﻈُّﻠْﻤَﺔُ ﺍﻧْﺠَﻠَﺖْ</span></span></span> <em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">kelimesiyle dahi şimdilik en âhir risale ve tevhid ve imanın elinde asâ-yı Musa gibi hârikalı, en kuvvetli bürhan olan mecmua risalesini senakârane remzen gösteriyor gibi bir tarz-ı ifadeden bilâ-perva hükmediyoruz ki: Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh hem Risale-i Nur'dan, hem çok ehemmiyetli risalelerinden mana-yı hakikî ve mecazî ile; işarî ve remzî ve îmaî ve telvihî bir surette haber veriyor. Kimin şübhesi varsa, işaret olunan risalelere bir kerre dikkatle baksın. İnsafı varsa, şübhesi kalmaz zannediyorum.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Buradaki mana-yı işarî ve medlûl-ü mecazîlere, karinelerin en güzeli ve latifi; aynı tertibi muhafaza ile verilen isimlerin münasebetidir. Meselâ: Yirmidokuz ve Otuz ve Otuzbir ve Otuziki mertebe-i ta'dadda, Yirmidokuz ve Otuz ve Otuzbir ve Otuzikinci Sözlere gayet münasib isimler ile; başta, Sözlerin başı olan Birinci Söz'e, aynı Besmele sırrıyla ve âhirde, şimdilik risalelerin âhirine mahiyetini gösterir lâyık birer isim vererek işaret etmesi gerçi gizli ise de, fakat çok güzeldir ve letafetlidir.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Ben itiraf ediyorum ki: Böyle makbul bir eserin mazharı olmak, hiçbir vecihle o makama liyakatım yoktur. Fakat küçük ehemmiyetsiz bir çekirdekten, koca dağ gibi bir ağacı halketmek; kudret-i İlahiyenin şe'nindendir ve âdetidir ve azametine delildir.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Ben kasemle temin ederim ki: Risale-i Nur'u senadan maksadım, Kur'anın hakikatlarını ve imanın rükünlerini teyid ve isbat ve neşirdir. Hâlık-ı Rahîm'ime yüzbinler şükrolsun ki; kendimi, kendime beğendirmemiş, nefsimin ayıblarını ve kusurlarını bana göstermiş ve o nefs-i emmareyi, başkalara beğendirmek arzusu kalmamış. Kabir kapısında bekleyen bir adam, arkasındaki fâni dünyaya riyakârane bakması, acınacak bir hamakattır ve dehşetli bir hasarettir. İşte bu halet-i ruhiye ile, yalnız hakaik-i imaniyenin tercümanı olan Risale-i Nur'un doğru ve hak olduğuna latif bir münasebet söyleyeceğim. Şöyle ki:</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Celcelutiye, Süryanice bedî' demektir ve bedî' manasındadır. İbareleri bedî' olan Risale-i Nur, Celcelutiye'de mühim bir mevki tutup ekser yerlerinde tereşşuhatı göründüğünden, kasidenin ismi ona bakıyor gibi verilmiş. Hem şimdi anlıyorum ki, eskiden beri benim liyakatım olmadığı halde bana verilen Bedîüzzaman lakabı, benim değildi; belki Risale-i Nur'un manevî bir ismi idi. Zahir bir tercümanına âriyeten ve emaneten takılmış. Şimdi o emanet isim, hakikî sahibine iade edilmiş. Demek, Süryanice bedî' manasında ve kasidede tekerrürüne binaen kasideye verilen Celcelutiye ismi işarî bir tarzda, bid'at zamanında çıkan bedîülbeyan ve bedîüzzaman olan Risale-i Nur'un; hem ibare, hem mana, hem isim noktalarıyla bedî'liğine münasebetdarlığı ihsas etmesine ve bu isim bir parça ona da bakmasına ve bu ismin müsemmasında, Risale-i Nur çok yer işgal ettiği için, hak kazanmış olmasına tahmin ediyorum.</span></span></em></p><p><em><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"></span></span></em></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 18px"><span style="color: #A52A2A">ﺭَﺑَّﻨَﺎ ﻟﺎَ ﺗُﺆَﺍﺧِﺬْﻧَٓﺎ ﺍِﻥْ ﻧَﺴِﻴﻨَٓﺎ ﺍَﻭْ ﺍَﺧْﻄَﺎْﻧَﺎ</span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ahmet.1, post: 564299, member: 1040028"] [B][I][FONT=Times New Roman][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]İşarat-ı Gaybiye hakkında bir takriz [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][/B] [I][FONT=Arial][SIZE=3]İmam-ı Ali Radıyallahü Anh'ın, Risale-i Nur hakkında ihbar-ı gaybîsinden bir parça olan bu kısım; Sikke-i Tasdik-i Gaybî Mecmuasında dercedilen İşarat-ı Kur'aniye ve üç Keramet-i Aleviye ve Keramet-i Gavsiye risaleleriyle birlikte, ehl-i vukufların takdirkâr raporlarına müsteniden, mahkemelerce sahiblerine geri iade edilmiştir. İmam-ı Ali'nin (R.A.) Celcelutiye'de, Risale-i Nur hakkındaki üç kerametinden bir kerametinin sekiz remzinden Yedinci ve Sekizinci Remzin bir parçasıdır. Sikke-i Tasdik-i Gaybî Mecmuasının yüz yirmibeşinci sahifesinden, yüz otuzuncu sahifesine kadar olan kısımda münderiçtir. [B]Yedinci Remiz: [/B] Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh, nasılki[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﻭَ ﺑِﺎﻟْﺎَﻳَﺔِ ﺍﻟْﻜُﺒْﺮَﻯ ﺍَﻣِﻨِّﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻔَﺠَﺖْ ٭ ﻭَ ﺑِﺤَﻖِّ ﻓَﻘَﺞٍ ﻣَﻊَ ﻣَﺨْﻤَﺔٍ ﻳَٓﺎ ﺍِﻟَﻬَﻨَﺎ ٭ ﻭَ ﺑِﺎَﺳْﻤَٓﺎﺋِﻚَ ﺍﻟْﺤُﺴْﻨَﻰ ﺍَﺟِﺮْﻧِﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺸَّﺘَﺖْ ٭ ﺣُﺮُﻭﻑٌ ﻟِﺒَﻬْﺮَﺍﻡٍ ﻋَﻠَﺖْ ﻭَ ﺗَﺸَﺎﻣَﺨَﺖْ ٭ ﻭَ ﺍﺳْﻢُ ﻋَﺼَﺎ ﻣُﻮﺳَﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻟﻈُّﻠْﻤَﺔُ ﺍﻧْﺠَﻠَﺖْ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]diye birinci fıkrasıyla Yedinci Şua'a işaret etmiş; öyle de: Aynı fıkra ile, âlî bir tefekkürname ve tevhide dair yüksek bir marifetname namında olan Yirmidokuzuncu Arabî Lem'aya dahi işaret eder. İkinci fıkrasıyla İsm-i A'zam ve Sekine denilen Esma-i Sitte-i Meşhurenin hakikatlarını gayet âlî bir tarzda beyan ve isbat eden ve Yirmidokuzuncu Lem'ayı takib eyleyen Otuzuncu Lem'a namında Altı Nükte-i Esma Risalesine[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﺑِﺎَﺳْﻤَٓﺎﺋِﻚَ ﺍﻟْﺤُﺴْﻨَﻰ ﺍَﺟِﺮْﻧِﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺸَّﺘَﺖْ [/COLOR][/SIZE][/FONT][I][FONT=Arial][SIZE=3]cümlesiyle işaret ettiğinden sonra akabinde, Risale-i Esma'yı takib eden Otuzbirinci Lem'anın Birinci Şuaı olarak, otuzüç âyet-i Kur'aniyenin Risale-i Nur'a işaratını kaydedip, hesab-ı cifrî münasebetiyle, baştan başa İlm-i Huruf Risalesi gibi görünen ve bir mu'cize-i Kur'aniye hükmünde bulunan risaleye[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﺣُﺮُﻭﻑٌ ﻟِﺒَﻬْﺮَﺍﻡٍ ﻋَﻠَﺖْ ﻭَ ﺗَﺸَﺎﻣَﺨَﺖْ [/COLOR][/SIZE][/FONT][I][FONT=Arial][SIZE=3]kelimesiyle işaret edip, der-akab[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﻭَ ﺍﺳْﻢُ ﻋَﺼَﺎ ﻣُﻮﺳَﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻟﻈُّﻠْﻤَﺔُ ﺍﻧْﺠَﻠَﺖْ [/COLOR][/SIZE][/FONT][I][FONT=Arial][SIZE=3]kelâmıyla dahi, Risale-i Hurufiyeyi takib eden ve El-Âyet-ül Kübra'dan ve başka Resail-i Nuriyeden terekküb eden ve Asâ-yı Musa namını alan ve Asâ-yı Musa gibi, dalaletin ve şirkin sihirlerini ibtal eden Risale-i Nur'un şimdilik en son ve âhir risalesine Asâ-yı Musa namını vererek işaretle beraber, manevî karanlıkları dağıtacağını müjde ediyor. Evet [/SIZE][/FONT][/I][FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﻭَ ﺑِﺎﻟْﺎَﻳَﺔِ ﺍﻟْﻜُﺒْﺮَﻯ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]kelimesiyle Yedinci Şua'a işareti, kuvvetli karineler ile isbat edildiği gibi; aynı kelime, diğer bir mana ile elhak Risale-i Nur'un âyet-i kübrası hükmünde ve ekser risalelerin ruhlarını cem'eden ve Arabî bulunan Yirmidokuzuncu Lem'aya bu kelâm, "müstetbeat-üt terakib" kaidesiyle ona bakıyor, efradına dâhil ediyor. Öyle ise; Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh dahi bu fıkradan ona bakıp işaret eder diyebiliriz. Hem sair işaratın karinesiyle, hem Mektubat'tan sonra Lem'alara başka bir tarz-ı ibare ile îma ederek; Lem'aların en parlağının te'lifi, dehşetli bir zamanda ve hapis ve i'damdan kurtulmak ve emniyet ve selâmet bulmak için, mana-yı mecazî ve mefhum-u işarî ile, Hazret-i Ali Radıyallahü Anh kendi lisanını, büyük tehlikelerde bulunan müellifin hesabına istimal ederek;[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﻭَ ﺑِﺎﻟْﺎَﻳَﺔِ ﺍﻟْﻜُﺒْﺮَﻯ ﺍَﻣِﻨِّﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻔَﺠَﺖْ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]yani "Yâ Rab! Beni kurtar. Eman ve emniyet ver." diye dua etmesiyle, tam tamına Eskişehir hapishanesinde i'dam ve uzun hapis tehlikesi içinde te'lif edilen Yirmidokuzuncu Lem'anın ve sahibinin vaziyetine tevafuk karinesiyle, kelâm zımnî ve işarî delalet ettiğinden diyebiliriz ki; Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh dahi, bundan ona işaret eder. Hem Otuzuncu Lem'a namında ve altı nükte olan Risale-i Esma'ya bakarak[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﺑِﺎَﺳْﻤَٓﺎﺋِﻚَ ﺍﻟْﺤُﺴْﻨَﻰ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]deyip, sair işaratın karinesiyle, hem Yirmidokuzuncu Lem'aya takib karinesiyle, hem ikisinin isimde ve esma lafzına tevafuk karinesiyle, hem teşettüt-ü hale ve sıkıntılı bir gurbete ve perişaniyete düşen müellifi, onun te'lifi bereketiyle teselli ve tahammül bulmasına ve mana-yı mecazî cihetinde, Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh lisanıyla kendine dua olan[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﻭَﺑِﺎَﺳْﻤَٓﺎﺋِﻚَ ﺍﻟْﺤُﺴْﻨَﻰ ﺍَﺟِﺮْﻧِﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺸَّﺘَﺖْ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]yani "İsm-i A'zam olan o Esma Risalesinin bereketiyle, beni teşettütten perişaniyetten hıfzeyle yâ Rabbi!" meali; tam tamına o risale ve sahibinin vaziyetine tevafuk karinesiyle kelâm mecazî delalet ve İmam-ı Ali Radıyallahü Anh ise, gaybî işaret eder diyebiliriz. Hem madem Celcelutiye'nin aslı vahiydir ve esrarlıdır ve gelecek zamana bakıyor ve gaybî umûr-u istikbaliyeden haber veriyor. Ve madem Kur'an itibariyle bu asır dehşetlidir ve Kur'an hesabıyla, Risale-i Nur bu karanlık asırda ehemmiyetli bir hâdisedir. Ve madem sarahat derecesinde çok karine ve emarelerle; Risale-i Nur Celcelutiye'nin içine girmiş, en mühim yerinde yerleşmiş. Ve madem Risale-i Nur ve eczaları bu mevkie lâyıktır ve Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh'ın nazar-ı takdirine ve tahsinine ve onlardan haber vermesine liyakatları ve kıymetleri var. Ve madem Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh, Siracünnur'dan zahir bir surette haber verdiğinden sonra ikinci derecede, perdeli bir tarzda Sözler'den, sonra Mektublar'dan, sonra Lem'alar'dan, risalelerdeki aynı tertib, aynı makam, aynı numara tahtında, kuvvetli karinelerin sevkiyle kelâm delalet ve Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh'ın işaret ettiğini isbat eylemiş. Ve madem başta[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﺑَﺪَﺋْﺖُ ﺑِﺒِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺭُﻭﺣِﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻫْﺘَﺪَﺕْ ٭ ﺍِﻟَﻰ ﻛَﺸْﻒِ ﺍَﺳْﺮَﺍﺭٍ ﺑِﺒَﺎﻃِﻨِﻪِ ﺍﻧْﻄَﻮَﺕْ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]risalelerin başı ve Birinci Söz olan Bismillah Risalesine baktığı gibi; Kasem-i Câmi'-i Muazzama'nın âhirinde, risalelerin kısm-ı âhirleri olan son Lem'alara ve Şualara; hususan bir âyet-i kübra-yı tevhid olan Yirmidokuzuncu Lem'a-i Hârika-i Arabiye ve Risale-i Esma-i Sitte ve Risale-i İşarat-ı Huruf-u Kur'aniye ve bilhâssa şimdilik en âhir Şua ve asâ-yı Musa gibi dalaletlerin bütün manevî sihirlerini ibtal edebilen bir mahiyette bulunan ve bir manada Âyet-ül Kübra namını alan risale-i hârikaya bakıyor gibi bir tarz-ı ifade görünüyor. Ve madem bir tek mes'elede bulunan emareler ve karineler, mes'elenin vahdeti haysiyetiyle birbirine kuvvet verir, zaîf bir münasebetle bir tereşşuh dahi menbaına ilhak edilir. Elbette bu yedi aded esaslara istinaden deriz: Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh, nasılki meşhur Sözlere tertibleri üzerine işaret etmiş ve Mektubat'tan bir kısmına ve Lem'alardan en mühimlerine tertible bakmış; öyle de:[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﺑِﺎَﺳْﻤَٓﺎﺋِﻚَ ﺍﻟْﺤُﺴْﻨَﻰ ﺍَﺟِﺮْﻧِﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺸَّﺘَﺖْ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]cümlesiyle, Otuzuncu Lem'aya, yani müstakil Lem'aların en son olan Esma-i Sitte Risalesi'ne, tahsin ederek bakıyor. Ve[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﺣُﺮُﻭﻑٌ ﻟِﺒَﻬْﺮَﺍﻡٍ ﻋَﻠَﺖْ ﻭَ ﺗَﺸَﺎﻣَﺨَﺖْ [/COLOR][/SIZE][/FONT][I][FONT=Arial][SIZE=3]kelâmıyla dahi, Otuzuncu Lem'ayı takib eden İşarat-ı Huruf-u Kur'aniye risalesini takdir edip, işaretle tasdik ediyor.[/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﻭَ ﺍﺳْﻢُ ﻋَﺼَﺎ ﻣُﻮﺳَﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻟﻈُّﻠْﻤَﺔُ ﺍﻧْﺠَﻠَﺖْ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Arial][SIZE=3]kelimesiyle dahi şimdilik en âhir risale ve tevhid ve imanın elinde asâ-yı Musa gibi hârikalı, en kuvvetli bürhan olan mecmua risalesini senakârane remzen gösteriyor gibi bir tarz-ı ifadeden bilâ-perva hükmediyoruz ki: Hazret-i İmam-ı Ali Radıyallahü Anh hem Risale-i Nur'dan, hem çok ehemmiyetli risalelerinden mana-yı hakikî ve mecazî ile; işarî ve remzî ve îmaî ve telvihî bir surette haber veriyor. Kimin şübhesi varsa, işaret olunan risalelere bir kerre dikkatle baksın. İnsafı varsa, şübhesi kalmaz zannediyorum. Buradaki mana-yı işarî ve medlûl-ü mecazîlere, karinelerin en güzeli ve latifi; aynı tertibi muhafaza ile verilen isimlerin münasebetidir. Meselâ: Yirmidokuz ve Otuz ve Otuzbir ve Otuziki mertebe-i ta'dadda, Yirmidokuz ve Otuz ve Otuzbir ve Otuzikinci Sözlere gayet münasib isimler ile; başta, Sözlerin başı olan Birinci Söz'e, aynı Besmele sırrıyla ve âhirde, şimdilik risalelerin âhirine mahiyetini gösterir lâyık birer isim vererek işaret etmesi gerçi gizli ise de, fakat çok güzeldir ve letafetlidir. Ben itiraf ediyorum ki: Böyle makbul bir eserin mazharı olmak, hiçbir vecihle o makama liyakatım yoktur. Fakat küçük ehemmiyetsiz bir çekirdekten, koca dağ gibi bir ağacı halketmek; kudret-i İlahiyenin şe'nindendir ve âdetidir ve azametine delildir. Ben kasemle temin ederim ki: Risale-i Nur'u senadan maksadım, Kur'anın hakikatlarını ve imanın rükünlerini teyid ve isbat ve neşirdir. Hâlık-ı Rahîm'ime yüzbinler şükrolsun ki; kendimi, kendime beğendirmemiş, nefsimin ayıblarını ve kusurlarını bana göstermiş ve o nefs-i emmareyi, başkalara beğendirmek arzusu kalmamış. Kabir kapısında bekleyen bir adam, arkasındaki fâni dünyaya riyakârane bakması, acınacak bir hamakattır ve dehşetli bir hasarettir. İşte bu halet-i ruhiye ile, yalnız hakaik-i imaniyenin tercümanı olan Risale-i Nur'un doğru ve hak olduğuna latif bir münasebet söyleyeceğim. Şöyle ki: Celcelutiye, Süryanice bedî' demektir ve bedî' manasındadır. İbareleri bedî' olan Risale-i Nur, Celcelutiye'de mühim bir mevki tutup ekser yerlerinde tereşşuhatı göründüğünden, kasidenin ismi ona bakıyor gibi verilmiş. Hem şimdi anlıyorum ki, eskiden beri benim liyakatım olmadığı halde bana verilen Bedîüzzaman lakabı, benim değildi; belki Risale-i Nur'un manevî bir ismi idi. Zahir bir tercümanına âriyeten ve emaneten takılmış. Şimdi o emanet isim, hakikî sahibine iade edilmiş. Demek, Süryanice bedî' manasında ve kasidede tekerrürüne binaen kasideye verilen Celcelutiye ismi işarî bir tarzda, bid'at zamanında çıkan bedîülbeyan ve bedîüzzaman olan Risale-i Nur'un; hem ibare, hem mana, hem isim noktalarıyla bedî'liğine münasebetdarlığı ihsas etmesine ve bu isim bir parça ona da bakmasına ve bu ismin müsemmasında, Risale-i Nur çok yer işgal ettiği için, hak kazanmış olmasına tahmin ediyorum. [/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Arial][SIZE=5][COLOR="#A52A2A"]ﺭَﺑَّﻨَﺎ ﻟﺎَ ﺗُﺆَﺍﺧِﺬْﻧَٓﺎ ﺍِﻥْ ﻧَﺴِﻴﻨَٓﺎ ﺍَﻭْ ﺍَﺧْﻄَﺎْﻧَﺎ[/COLOR][/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Mektûbat
Mektubat
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst