Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Tasavvuf
Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Sorularla Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Tasavvuf Nedir? Sufi Kimdir?
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 16451" data-attributes="member: 1"><p><strong><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 18px">TASAVVUF NEDİR SÛFİ KİMDİR?</span></span></strong></p><p> <span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>"Dervişlik olsaydı bir lokma bir hırka, Biz de alıverir idik otuzla kırka"</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong><span style="color: #008000">Yunus Emre (k.s)</span> </strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>"Biz tasavvufu ondan bundan nakil ve kuru lâf ile elde etmedik. Ona ancak, Allah için açlık çekerek, dünyaya rağbeti terk ederek ve sevip alıştığımız şeylerden uzaklaşarak sahip olduk. '</strong><em><span style="color: #000000">(Münâvî, el-Kevâkibü'd-Dürriyye, i, 378; Sühreverdî, Gerçek Tasavvuf, 62.)</span></em><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong><span style="color: #008000">Cüneyd el-Bağdâdî (k.s)</span> </strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>Tasavvuf nedir? Sûfi kimdir? Soruları tasavvuf tarihi kadar eskidir. Bu iki isim tarih sahnesine çıktığı günden bu yana gündemden hiç düşmemiştir. Kiyamete kadar da düşeceğe benzemiyor; çünkü tasavvuf, insan terbiyesini hedefe alan, insanı gündemde tutan bir sistemdir. Dünyada insan bulunduğu ve güzel ahlakla mükellef olduğu sürece, tasavvuf var olacaktır, vazife yapacaktır, hizmet görecektir.</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>Gerçek tasavvuf, İslam'ın hizmetçisidir, takva ve edebin temsilcisidir, sevgi bahçesidir. Tasavvuf terbiyesine girenlerin ve onu dışarıdan tenkit edenlerin bu gerçeği bilmesi gerekir.</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>Biz bu eserimizde her iki kesime ölçü olacak, denge verecek bilgileri vermeye çalışacağız. Bununla hedefimiz şudur:</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>Bu yola girenler niçin girdiklerini bilsinler ve nasıl bir emanet taşıdıklarını fark etsinler. Onu bilmeden red ve tenkit edenler de neye karşı çıktıklarını ve bununla sonuçta ne kazandıklarını görsünler.</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>Bize düşen önce gerçek sofîliğin ve tasavvufun ne olduğunu bilmektir. Bu bilginin bize iki önemli faydası olacaktır.</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>Birincisi, bütün devirlerde hiç gündemden düşmeyen, İslam davetini en güzel şekilde temsil eden bu yolun ne olduğunu öğrenmek.İkincisi de, bu rahmet deryasından ve edep kaynağından istifade etmek.</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>Günümüzde halk arasında tasavvuf ve sûfî gerçek manasıyla tanınmamaktadır. Bir çok dinî terim gibi onlar da yanlış kullanılmakta; hakiki manaları bilinmemekte, bu yüzden haksız suçlamalar, yersiz değerlendirmeler yapılmaktadır.</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>Cehaletle, kelime ve kavramlara yüklenen yanlış manalar, hak ile batılı birbirine karıştırmaktadır. Böylece devrimizin maddeci anlayışı, dinimizin yüksek değerlerini değersiz hâle getirmektedir. Bu durumda, günümüz insanında zaten sönmek üzere olan dinî anlayış, hayra yöneliş ve değerlerine saygı iyice azalmaktadır. Yıllardır din düşmanlarının Müslümanlar arasında sinsî ve planlı bir şekilde yaydığı bu kelime kargaşası yüzünden, esasında aziz olan şeyler zelil, zelil olanlar da aziz olarak tanınmaktadır.</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>Akıllı olup ölçüyü bilmek, dikkatli ve ferasetli olmak gerekir. Bilmediğimiz bir işi, ehline sormalıyız. Hükümde acele etmemeliyiz. Aslını bilmediğimiz için anlamadığımız bir şeyi hemen inkara kalkmamalıyız. Yoksa, mümine kafir, alime cahil, arife gafil deme tehlikesine düşeriz.</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong>Şunu unutmayalım: Bir şahıs veya sistem hakkında verdiğimiz bir hüküm, Allah rızasına uymuyor ve karşı tarafın hakkı yeniyorsa; o hüküm ahirette aleyhimize bir delil olur, hesabı sorulur. </strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 12px"><strong></strong></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 16451, member: 1"] [B][FONT=Verdana][SIZE=5]TASAVVUF NEDİR SÛFİ KİMDİR?[/SIZE][/FONT][/B] [FONT=Verdana][SIZE=3][B]"Dervişlik olsaydı bir lokma bir hırka, Biz de alıverir idik otuzla kırka" [COLOR=#008000]Yunus Emre (k.s)[/COLOR] "Biz tasavvufu ondan bundan nakil ve kuru lâf ile elde etmedik. Ona ancak, Allah için açlık çekerek, dünyaya rağbeti terk ederek ve sevip alıştığımız şeylerden uzaklaşarak sahip olduk. '[/B][I][COLOR=#000000](Münâvî, el-Kevâkibü'd-Dürriyye, i, 378; Sühreverdî, Gerçek Tasavvuf, 62.)[/COLOR][/I][B] [COLOR=#008000]Cüneyd el-Bağdâdî (k.s)[/COLOR] Tasavvuf nedir? Sûfi kimdir? Soruları tasavvuf tarihi kadar eskidir. Bu iki isim tarih sahnesine çıktığı günden bu yana gündemden hiç düşmemiştir. Kiyamete kadar da düşeceğe benzemiyor; çünkü tasavvuf, insan terbiyesini hedefe alan, insanı gündemde tutan bir sistemdir. Dünyada insan bulunduğu ve güzel ahlakla mükellef olduğu sürece, tasavvuf var olacaktır, vazife yapacaktır, hizmet görecektir. Gerçek tasavvuf, İslam'ın hizmetçisidir, takva ve edebin temsilcisidir, sevgi bahçesidir. Tasavvuf terbiyesine girenlerin ve onu dışarıdan tenkit edenlerin bu gerçeği bilmesi gerekir. Biz bu eserimizde her iki kesime ölçü olacak, denge verecek bilgileri vermeye çalışacağız. Bununla hedefimiz şudur: Bu yola girenler niçin girdiklerini bilsinler ve nasıl bir emanet taşıdıklarını fark etsinler. Onu bilmeden red ve tenkit edenler de neye karşı çıktıklarını ve bununla sonuçta ne kazandıklarını görsünler. Bize düşen önce gerçek sofîliğin ve tasavvufun ne olduğunu bilmektir. Bu bilginin bize iki önemli faydası olacaktır. Birincisi, bütün devirlerde hiç gündemden düşmeyen, İslam davetini en güzel şekilde temsil eden bu yolun ne olduğunu öğrenmek.İkincisi de, bu rahmet deryasından ve edep kaynağından istifade etmek. Günümüzde halk arasında tasavvuf ve sûfî gerçek manasıyla tanınmamaktadır. Bir çok dinî terim gibi onlar da yanlış kullanılmakta; hakiki manaları bilinmemekte, bu yüzden haksız suçlamalar, yersiz değerlendirmeler yapılmaktadır. Cehaletle, kelime ve kavramlara yüklenen yanlış manalar, hak ile batılı birbirine karıştırmaktadır. Böylece devrimizin maddeci anlayışı, dinimizin yüksek değerlerini değersiz hâle getirmektedir. Bu durumda, günümüz insanında zaten sönmek üzere olan dinî anlayış, hayra yöneliş ve değerlerine saygı iyice azalmaktadır. Yıllardır din düşmanlarının Müslümanlar arasında sinsî ve planlı bir şekilde yaydığı bu kelime kargaşası yüzünden, esasında aziz olan şeyler zelil, zelil olanlar da aziz olarak tanınmaktadır. Akıllı olup ölçüyü bilmek, dikkatli ve ferasetli olmak gerekir. Bilmediğimiz bir işi, ehline sormalıyız. Hükümde acele etmemeliyiz. Aslını bilmediğimiz için anlamadığımız bir şeyi hemen inkara kalkmamalıyız. Yoksa, mümine kafir, alime cahil, arife gafil deme tehlikesine düşeriz. Şunu unutmayalım: Bir şahıs veya sistem hakkında verdiğimiz bir hüküm, Allah rızasına uymuyor ve karşı tarafın hakkı yeniyorsa; o hüküm ahirette aleyhimize bir delil olur, hesabı sorulur. [/B][/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Tasavvuf
Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Sorularla Nakşıbendi ve Nakşıbendilik
Tasavvuf Nedir? Sufi Kimdir?
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst