risale-i nur talebesinin mükellefiyetleri; Hulusi Agabeyden..

GuLSerbeti

Well-known member
risale-i nur talebesinin mükellefiyetleri

ibrahim hulusi abiden



1- Günde en az yarım sayfa okumak.

2- Yolda, vazifede boş otururken o gün okuduğu mevzuların muhasebesini yapmak.Zihnen tekrar etmek.

3- Hafıza dinç iken Kur'an, Hadis ve risalelerden ezber yapmak.

4- Davanı her cephesiyle alakalı olmak.

5- Boşu boşuna gazete gibi okumamak.

6- Okuyuşunu manaya göre ayarlamak ve nefsine müsamaha etmemek.

7- Kardeşine karşı şevkatle konuşmak, her bir kardeşini veli bilmek.

8- Lahika mektuplarını anlayarak okumak.

9- Adab-ı islamiyeye son derece riayet etmek. Şefkat sevgi göstermek( hürmet istenirse ihlas gider).

10- Yaşı küçük olsada bu davada büyük tanımak.

11- Maddi husuusta ketüm, şaka ve teklif-i aylık yok.

12- Kendi işini ve noksanlarını kendisi yapmak, dava canımızdır demek.

13- İşlerini birbirine havale etmemek, Çağırmak için dahi olsa da çağıracağı kimsenin ayağına gitmek , herkes kendi kendini ittihada muhtaç bilmek.

14- Göz önüne saç teli gelse, Cebeli örter düsturuna riayet etmek.

15- Bir aksaklık olduğu zaman kabahati üzerine almak.

16- Okurken kendi nefsimizi nazara almak.

17- Hiddete muhabbet göstermek ve nefsin cümleden edna, vazife cümleden ala düstüruna göre hareket ederek bu minval üzere bir muazzam davanın hakikatını tebliğ etmek.

18- Terk-i Enaniyet, asayişe ilişmemek.

19- Hissi değil, şuurlu hareket etmek.


HACI HULİSİ BEY ( RA)
 

nurhadimi

üye Sorumlusu
Hiddete muhabbet göstermek ve nefsin cümleden edna, vazife cümleden ala düstüruna göre hareket ederek bu minval üzere bir muazzam davanın hakikatını tebliğ etmek.



ihtiyaca binaen olsa gerek en çok bu madde dikkatimi çekti ALLAH razı olsun
 

zerrat

Well-known member
risale-i nur talebesinin mükellefiyetleri
ibrahim hulusi abiden

1- Günde en az yarım sayfa okumak.
2- Yolda, vazifede boş otururken o gün okuduğu mevzuların muhasebesini yapmak.Zihnen tekrar etmek.
3- Hafıza dinç iken Kur'an, Hadis ve risalelerden ezber yapmak.
4- Davanı her cephesiyle alakalı olmak.
5- Boşu boşuna gazete gibi okumamak.
6- Okuyuşunu manaya göre ayarlamak ve nefsine müsamaha etmemek.
7- Kardeşine karşı şevkatle konuşmak, her bir kardeşini veli bilmek.
8- Lahika mektuplarını anlayarak okumak.
9- Adab-ı islamiyeye son derece riayet etmek. Şefkat sevgi göstermek( hürmet istenirse ihlas gider).
10- Yaşı küçük olsada bu davada büyük tanımak.
11- Maddi husuusta ketüm, şaka ve teklif-i aylık yok.
12- Kendi işini ve noksanlarını kendisi yapmak, dava canımızdır demek.
13- İşlerini birbirine havale etmemek, Çağırmak için dahi olsa da çağıracağı kimsenin ayağına gitmek , herkes kendi kendini ittihada muhtaç bilmek.
14- Göz önüne saç teli gelse, Cebeli örter düsturuna riayet etmek.
15- Bir aksaklık olduğu zaman kabahati üzerine almak.
16- Okurken kendi nefsimizi nazara almak.
17- Hiddete muhabbet göstermek ve nefsin cümleden edna, vazife cümleden ala düstüruna göre hareket ederek bu minval üzere bir muazzam davanın hakikatını tebliğ etmek.
18- Terk-i Enaniyet, asayişe ilişmemek.
19- Hissi değil, şuurlu hareket etmek.
HACI HULİSİ BEY ( RA)

ALLAH(C.C.) Razı Olsun..her an çok dikkat etmemiz gereken düsturlar,RABB'İM(C.C.) layıkıyla tatbik edebilmeyi nasip eylesin her birini cümlemize inşaALLAH.

*14.maddeyi anlayamadık açıklayabilir miyiz mümkünse ?
 

Zuhr

Talebe
ALLAH(C.C.) Razı Olsun..her an çok dikkat etmemiz gereken düsturlar,RABB'İM(C.C.) layıkıyla tatbik edebilmeyi nasip eylesin her birini cümlemize inşaALLAH.

*14.maddeyi anlayamadık açıklayabilir miyiz mümkünse ?




Üstadın verdiği bir misal, Sözler'de ve Mektubat'ta aşağıdaki gibi geçiyor;


Şeytan döndü, dedi:
"Nasıl kandıramam? Ekser insanlara ve insanın meşhur âkıllerine Kur'ân'ı ve Muhammed'i inkâr ettirdim ve kandırdım."

Elcevap:
Evvelâ: Gayet uzak mesafeden bakılsa, en büyük şey, en küçük birşey gibi görünebilir. Bir yıldız, bir mum kadardır denilebilir.

Saniyen: Hem tebeî ve sathî bir nazarla bakılsa, gayet muhal birşey mümkün görünebilir.
Bir zaman bir ihtiyar adam Ramazan hilâlini görmek için semâya bakmış. Gözüne bir beyaz kıl inmiş. O kılı ay zannetmiş, "Ayı gördüm" demiş. İşte, muhaldir ki, hilâl o beyaz kıl olsun. Fakat kasten ve bizzat aya baktığı ve o saçı tebeî ve dolayısıyla ve ikinci derecede göründüğü için, o muhali mümkün telâkki etmiş.

Sözler | On Beşinci Söz
Mektubat | Yirmi Altıncı Mektup



anlatılmak istenenlerden bir kısmını çok kısaca özetlemek gerekirse;

olaylar veya durumlar veya sanatlar veya üzerine düşünülen konu her ne ise;
üstünkörü veya bir başkasının fikrine bağlı kalarak, derinlemesine inmeden değerlendirildiğinde,
veya kendi "anlık zannetmelerimiz"le değerlendirildiğinde,
çok muhal, imkansız, olması mümkün olmayan bir şey, mümkün gibi görünebilir.

ve asıl maksattan sapıldığında, yanlış sonuçlara ulaşılabilir.

bir küçücük şeye takılıp, çok daha büyük hakikat gözden kaçırılabilir, veya bir küçük soruna dalıp daha büyüklerinin gelmesi için önlem alınamayabilir
bizim konuya olaya uzak olmamız o işin küçük olduğu gereksiz olduğu anlamına gelmediği gibi; biz küçük görüyorsak, bunun kendi konumumuzdan veya anlamamaklığımızdan kaynaklanıyor olabileceği aklımızda bulunmalıdır.

örnekler ve olası durumlar artırlıabilir,

değerlendirmelerimizi yaparken, bu hataya düşme ihtimalimiz olduğu hep aklımızda olmalıdır.
 
Üst