Papalığın Sinsi Planı

  • Konbuyu başlatan Tevhid_Nur
  • Başlangıç tarihi
T

Tevhid_Nur

Misafir
1987 MİSYONER KARARLARI
Hıristiyanlık Dışı Dinler Sekreteryası Başkanı Kardinal Arinze 13 Mayıs 1987 de ülkemize gelmiş, diyaloğun kitlesel ayağını oluşturmak üzere kendilerine yakın bulduğu azınlık temsilcileri ve bazı Müslüman din bilginleriyle görüşmelerde bulunmuştur. Bu görüşmelerden alınan kararlardan birkaç maddesini yayınlıyoruz. Çünkü yakın bir tarihte bu yazılanlar uygulamaya dökülecektir.

1-) * Kuran-ı Kerimin metin yönünden ele alınıp sadece bazı tarihsel beyanlarının açığa çıkarılacak.

2-) * Türk milletince muharref olarak kabul edilen İncil ve Tevratın hükümleri geçerli ilahi kitaplar olduğu iddiası ortaya atılacak.

3-) * Anadoludaki yerleşik kanaatin aksine Yahudi ve Hıristiyanların da cennetlik olduğu iddiası ortaya atılacak.

4-) * Tek Allah inancının yeterli, Hz. Muhammedi kabul ve tasdik etmenin ise bir kemal mertebesi olduğu iddiası ortaya atılacak.

5-) * İncil ve Tevratın bazı bölümlerinin namazda okunabileceği iddiası ortaya atılacak.

6-) * İbrahimi dinlerin uzlaşmasının mümkün olduğu şeklinde Vatikan kaynaklı muharref anlayışlar bir kısım akademisyenlerimiz tarafından ısrarla milletimizin gündemine sokulup " İBRAHİMİ DİNLER ADI ALTINDA SEMPOZYUMLAR " düzenlenecek.

DİNLERARASI DİYALOG DÖNEMİ VE NİÇİN YAPILDIĞI

Misyonerlik ve oryantalizm faaliyetleri birbirinin devamı ve tamamlayıcısı durumnda idiler. Diyalog ise; misyon faaliyetleriyle İslam ülkelerinin başta hadisler ve sünnet müessesi olmak üzere pek çok konuda kafası bulanmış ve şüphelerle dolmuş halklarını kilisenin kurtarıcısı (!) eline teslim edebilme gayretlerinin adıdır. Nitekim Dinlerarası Diyalog fikrinin babası olan, İslam tasavvufu ve bilhassa Hallac-ı Mansur üzerine çalışması bulunan Louıs Massignon, onların (Müslümanların) her şeylerini tahrif ettik. Felsefeleri, dinleri mahvoldu. Artık hiçbir şeye inanmıyorlar. Derin bir boşluğa düştüler. İntihar ve anarşi için olgun hale geldiler demektedir. Hayatını İslamın içinde olduğunu düşündüğü Hıristiyanlık unsurlarını bulmaya adayan ve çalışmalarını hep bu maksatla yapan bu şahsın ortaya attığı diyalog fikri günümüzde uygulamaya konmuştur.


PAPALIK DİNLERARASI DİYALOG İLE NEYİ AMAÇLIYOR


Diyalog dönemine geçmeden önce bu süreci başlatan Papalağın diyalogdan ne anladığına ve nasıl baktığına bir göz atalım.


DİYALOG MİSYONERLİĞİN BİR TÜRÜDÜR


Katolikliğin bir nevi ilmihal kitabı olan ve Papanın imzasını taşıyan Cathecismde diyalog şöyle tanımlanıyor: Misyonerlik görevi İncili daha henüz kabul etmemiş olanlarla saygıya dayalı bir diyaloğu öngörür. ( Cathecims, s. 227, madde 856) burada geçen henüz İncille tanışmamış olanlar kimlerdir? Sorusunun cevabı 359. maddede şöyle veriliyor: Aziz Paul derki; insan soyu iki erkekten kaynaklanır. Bir tanesi Adem, bir tanesi Mesihtir. Ama Mesih, Ademi yaratırken kendi suretini de ona vermiştir. buradan ortaya şu çıkıyor: henüz İncille tanışmayanlar, Ademi de Mesihin yarattığını henüz bilmeyenlerdir. Burada açıkca bir şirk vardır. Ve kilise kimi çevrelerin iddia ettiği gibi diyalog yolu ile İslama yönelmek yerine şirke çağırmaktadır.


DİYALOG, KİLİSEYE DÖNDÜRME AMAÇLI MİSYONUN BİR PARÇASIDIR


Şimdiki Papa II. J. Paule göre Dinlerarası diyalog Kilisenin insanları Kiliseye döndürme amaçlı misyonunun bir parçasıdır. ( Joun Paul II, Redemptoris Missio, Libreria Editrice Vaticana, Roma 1991, s. 55) Papaya göre bu durum Hıristiyanlığın tabiatından kaynaklanır ve amaç başkalarına İncilin mesajını öğretmektir: Diyalog bir ve üç olan Tanrının kendi kendi hayatına dayanır Böylece diyalog Kilisenin kurtarıcı misyonunun bir parçasıdır; gerçekten bu kurtuluş diyaloğudur. Çünkü böyle hakiki bir diyalog bir Hıristiyan için inandığını pratiğe dökmektir, saygı göstermek ve dinlemek suretiyle başkalarına İncilin mesajını öğretmektir. ( Podgorski, F. R., Tawars A Catolic Theolojy of Misyonary Dialogue And Dialogical Mission With Other Religions, Roma 1987, s. 142 vd.)

Alıntıdır.
 

Abidin1

Well-known member
1-) * Kuran-ı Kerimin metin yönünden ele alınıp sadece bazı tarihsel beyanlarının açığa çıkarılacak.

2-) * Türk milletince muharref olarak kabul edilen İncil ve Tevratın hükümleri geçerli ilahi kitaplar olduğu iddiası ortaya atılacak.

3-) * Anadoludaki yerleşik kanaatin aksine Yahudi ve Hıristiyanların da cennetlik olduğu iddiası ortaya atılacak.

4-) * Tek Allah inancının yeterli, Hz. Muhammedi kabul ve tasdik etmenin ise bir kemal mertebesi olduğu iddiası ortaya atılacak.

5-) * İncil ve Tevratın bazı bölümlerinin namazda okunabileceği iddiası ortaya atılacak.

6-) * İbrahimi dinlerin uzlaşmasının mümkün olduğu şeklinde Vatikan kaynaklı muharref anlayışlar bir kısım akademisyenlerimiz tarafından ısrarla milletimizin gündemine sokulup " İBRAHİMİ DİNLER ADI ALTINDA SEMPOZYUMLAR " düzenlenecek.

Selam;
Bizim halkımız anlamaz bu tip planlardan. Adamlar serinlemek için derin dondurucuya giriyor. :005: Çok ince ve mantıksal düşünmüşler bence yanlış. :D

Ayrıca Roma kendi insanını Ateizm den kurtarsın da başka yerleri hristiyanlaştırmaya çalışmasın. Geçenlerde bir haberde okudum. Avustralya devlet başkanı Ateistmiş. Hem adamlar Avustralya da bir şehir kurmuş zamanında ismi darwin şehri. Yok yanlış anlaşılmasın tepkim bilimsel teoriye deil. Teorinin din gibi kullanılmasına.
Saygılar
 
Üst