mağfiret kapında durarak şöyle sesleniyorum

Ahmet.1

Well-known member
ﺍِﻟٰﻬِﻰ ﺍَﻟﺬُّﻧُﻮﺏُ ﺍَﺧْﺮَﺳَﺘْﻨِﻲ ﻭَ ﻛَﺜْﺮَﺓُ ﺍﻟْﻤَﻌَﺎﺻِٓﻰ ﺍَﺧْﺠَﻠَﺘْﻨِﻰ ﻭَ ﺷِﺪَّﺓُ ﺍﻟْﻐَﻔْﻠَﺔِ ﺍَﺧْﻔَﺘَﺖْ ﺻَﻮْﺗِﻰ ﻓَﺎَﺩُﻕُّ ﺑَﺎﺏَ ﺭَﺣْﻤَﺘِﻚَ ﻭَ ﺍُﻧَﺎﺩِﻯ ﻓِﻰ ﺑَﺎﺏِ ﻣَﻐْﻔِﺮَﺗِﻚَ ﺑِﺼَﻮْﺕِ ﺳَﻴِّﺪِﻯ ﻭَ ﺳَﻨَﺪِﻯ ﺍﻟﺸَّﻴْﺦِ ﻋَﺒْﺪِ ﺍﻟْﻘَﺎﺩِﺭِ ﺍﻟْﮕَﻴْﻠﺎَﻧِﻰ ﻭَ ﻧِﺪَٓﺍﺋِﻪِ ﺍﻟْﻤَﻘْﺒُﻮﻝِ ﺍﻟْﻤَﺎْﻧُﻮﺱِ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟْﺒَﻮَّﺍﺏِ ﺑِﻴَﺎ ﻣَﻦْ ﻭَﺳِﻌَﺖْ ﺭَﺣْﻤَﺘُﻪُ ﻛُﻞَّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﺑِﻴَﺪِﻩِ ﻣَﻠَﻜُﻮﺕُ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﻳَﻀُﺮُّﻩُ ﺷَﻲْﺀٌ ﻭَ ﻟﺎَ ﻳَﻨْﻔَﻌُﻪُ ﺷَﻲْﺀٌ ﻭَ ﻟﺎَﻳَﻐْﻠِﺒُﻪُ ﺷَﻲْﺀٌ ﻭَ ﻟﺎَ ﻳَﻌْﺰُﺏُ ﻋَﻨْﻪُ ﺷَﻲْﺀٌ ﻭَ ﻟﺎَ ﻳَﺆُﺩُﻩُ ﺷَﻲْﺀٌ ﻭَ ﻟﺎَ ﻳَﺴْﺘَﻌِﻴﻦُ ﺑِﺸَﻲْﺀٍ ﻭَ ﻟﺎَ ﻳُﺸْﻐِﻠُﻪُ ﺷَﻲْﺀٌ ﻋَﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﻟﺎَ ﻳُﺸْﺒِﻬُﻪُ ﺷَﻲْﺀٌ ﻭَ ﻟﺎَ ﻳُﻌْﺠِﺰُﻩُ ﺷَﻲْﺀٌ ﺍِﻏْﻔِﺮْﻟِﻰ ﻛُﻞَّ ﺷَﻲْﺀٍ ﺣَﺘّٰﻰ ﻟﺎَ ﺗَﺴْﺌَﻠَﻨِﻰ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻫُﻮَ ﺍٰﺧِﺬٌ ﺑِﻨَﺎﺻِﻴَﺔِ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﺑِﻴَﺪِﻩِ ﻣَﻘَﺎﻟِﻴﺪُ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻫُﻮَ ﺍْﻟﺎَﻭَّﻝُ ﻗَﺒْﻞَ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَﺍْﻟﺎٰﺧِﺮُ ﺑَﻌْﺪَ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﺍﻟﻈَّﺎﻫِﺮُ ﻓَﻮْﻕَ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﺍﻟْﺒَﺎﻃِﻦُ ﺩُﻭﻥَ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﺍﻟْﻘَﺎﻫِﺮُ ﻓَﻮْﻕَ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻏْﻔِﺮْﻟِﻰ ﻛُﻞَّ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻧَّﻚَ ﻋَﻠٰﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻗَﺪِﻳﺮٌ ﻭَ ﻳَﺎ ﻋَﻠِﻴﻤًﺎ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﻣُﺤِﻴﻄًﺎ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﺑَﺼِﻴﺮًﺍ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﻳَﺎ ﺷَﻬِﻴﺪًﺍ ﻋَﻠٰﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﺭَﻗِﻴﺒًﺎ ﻋَﻠٰﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﻟَﻄِﻴﻔًﺎ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻭَ ﺧَﺒِﻴﺮًﺍ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻏْﻔِﺮْﻟِﻰ ﻛُﻞَّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺬُّﻧُﻮﺏِ ﻭَ ﺍﻟْﺨَﻄِٓﻴﺌَﺎﺕِ ﺣَﺘّٰﻰ ﻟﺎَ ﺗَﺴْﺌَﻠَﻨِﻰ ﻋَﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻧَّﻚَ ﻋَﻠٰﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻗَﺪِﻳﺮٌ ﺍَﻟﻠّٰﻬُﻢَّ ﺍِﻧِّٓﻰ ﺍَﻋُﻮﺫُ ﺑِﻌِﺰَّﺓِ ﺟَﻠﺎَﻟِﻚَ ﻭَ ﺑِﺠَﻠﺎَﻝِ ﻋِﺰَّﺗِﻚَ ﻭَ ﺑِﻘُﺪْﺭَﺓِ ﺳُﻠْﻄَﺎﻧِﻚَ ﻭَ ﺑِﺴُﻠْﻄَﺎﻥِ ﻗُﺪْﺭَﺗِﻚَ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻘَﻄِﻴﻌَﺔِ ﻭَ ﺍْﻟﺎَﻫْﻮَٓﺍﺀِ ﺍﻟﺮَّﺩِّﻳَّﺔِ ﻳَﺎ ﺟَﺎﺭَ ﺍﻟْﻤُﺴْﺘَﺠِﻴﺮِﻳﻦَ ﺍَﺟِﺮْﻧِﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺸَّﻬَﻮَﺍﺕِ ﺍﻟﺸَّﻴْﻄَﺎﻧِﻴَّﺔِ ﻭَﻃَﻬِّﺮْﻧِﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻘَﺎﺫُﻭﺭَﺍﺕِ ﺍﻟْﺒَﺸَﺮِﻳَّﺔِ ﻭَ ﺻَﻔِّﻨِﻰ ﺑِﺤُﺐِّ ﻧَﺒِﻴِّﻚَ ﻣُﺤَﻤَّﺪٍ ﺻَﻠَّﻰ ﺍﻟﻠّٰﻪُ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﻭَ ﺳَﻠَّﻢَ ﺑِﺎﻟْﻤُﺤَﺒَّﺔِ ﺍﻟﺼِّﺪِّﻳﻘِﻴَّﺔِ ﻣِﻦْ ﺻَﺪَٓﺍﺀِ ﺍﻟْﻐَﻔْﻠَﺔِ ﻭَ ﺍَﻭْﻫَﺎﻡِ ﺍﻟْﺠَﻬْﻞِ ﺣَﺘّٰﻰ ﺗَﻔْﻨَﻰ ﺍْﻟﺎَﻧَﺎﻧِﻴَّﺔُ ﻭَ ﻳَﺒْﻘَﻰ ﺍﻟْﻜُﻞُّ ﻟِﻠّٰﻪِ ﻭَ ﺑِﺎﻟﻠّٰﻪِ ﻭَ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﻭَ ﻣِﻦَ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﻏَﺮْﻗًﺎ

(Mesnevî-i Nuriye sh: 203)

ﺑِﻨِﻌْﻤَﺔِ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﻓِﻰ ﺑَﺤْﺮِ ﻣِﻨَّﺔِ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﻣَﻨْﺼُﻮﺭِﻳﻦَ ﺑِﺴَﻴْﻒِ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﻣَﺤْﻈُﻮﻇِﻴﻦَ ﺑِﻌِﻨَﺎﻳَﺔِ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﻣَﺤْﻔُﻮﻇِﻴﻦَ ﺑِﺤِﻤَﺎﻳَﺔِ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﻋَﻦْ ﻛُﻞِّ ﺷَﺎﻏِﻞٍ ﻳُﺸْﻐِﻞُ ﻋَﻦِ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﻓَﻴَﺎ ﻧُﻮﺭَ ﺍْﻟﺎَﻧْﻮَﺍﺭِ ﻭَ ﻳَﺎ ﻋَﺎﻟِﻢَ ﺍْﻟﺎَﺳْﺮَﺍﺭِ ﻭَ ﻳَﺎ ﻣُﺪَﺑِّﺮَ ﺍﻟَّﻴْﻞِ ﻭَ ﺍﻟﻨَّﻬَﺎﺭِ ﻳَﺎ ﻣَﻠِﻚُ ﻳَﺎ ﻋَﺰِﻳﺰُ ﻳَﺎ ﻗَﻬَّﺎﺭُ ﻳَﺎ ﺭَﺣِﻴﻢُ ﻳَﺎ ﻭَﺩُﻭﺩُ ﻳَﺎ ﻏَﻔَّﺎﺭُ ﻳَﺎ ﻋَﻠﺎَّﻡَ ﺍﻟْﻐُﻴُﻮﺏِ ﻳَﺎ ﻣُﻘَﻠِّﺐَ ﺍﻟْﻘُﻠُﻮﺏِ ﻭَ ﺍْﻟﺎَﺑْﺼَﺎﺭِ ﻳَﺎ ﺳَﺘَّﺎﺭَ ﺍﻟْﻌُﻴُﻮﺏِ ﻳَﺎ ﻏَﻔَّﺎﺭَ ﺍﻟﺬُّﻧُﻮﺏِ ﺍِﻏْﻔِﺮْﻟِﻰ ﺫُﻧُﻮﺑِﻰ ﻭَﺍﺭْﺣَﻢْ ﻣَﻦْ ﺿَﺎﻗَﺖْ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﺍْﻟﺎَﺳْﺒَﺎﺏُ ﻭَ ﻏُﻠِّﻘَﺖْ ﺩُﻭﻧَﻪُ ﺍْﻟﺎَﺑْﻮَﺍﺏُ ﻭَ ﺗَﻌَﺴَّﺮَ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﺳُﻠُﻮﻙُ ﻃَﺮِﻳﻖِ ﺍَﻫْﻞِ ﺍﻟﺼَّﻮَﺍﺏِ ﻭَﺍﻧَْﺼَﺮَﻣَﺖْ ﺍَﻳَّﺎﻣُﻪُ ﻭَ ﻧَﻔْﺴُﻪُ ﺭَﺍﺗِﻌَﺔٌ ﻓِﻰ ﻣَﻴَﺎﺩِﻳﻦِ ﺍﻟْﻐَﻔْﻠَﺔِ ﻭَ ﺍﻟْﻤَﻌْﺼِﻴَّﺔِ ﻭَ ﺩَﻧِﻰِّ ﺍْﻟﺎِﻛْﺘِﺴَﺎﺏِ ﻓَﻴَﺎ ﻣَﻦْ ﺍِﺫَﺍ ﺩُﻋِﻰَ ﺍَﺟَﺎﺏَ ﻭَ ﻳَﺎ ﺳَﺮِﻳﻊَ ﺍﻟْﺤِﺴَﺎﺏِ ﻭَ ﻳَﺎ ﻛَﺮِﻳﻢُ ﻳَﺎ ﻭَﻫَّﺎﺏُ ﺍِﺭْﺣَﻢْ ﻣَﻦْ ﻋَﻈُﻢَ ﻣَﺮَﺿُﻪُ ﻭَ ﻋَﺰَّ ﺷِﻔَٓﺎﺋُﻪُ ﻭَ ﺿَﻌُﻔَﺖْ ﺣِﻴﻠَﺘُﻪُ ﻭَ ﻗَﻮِﻯَ ﺑَﻠﺎَٓﺋُﻪُ ﻭَ ﺍَﻧْﺖَ ﻣَﻠْﺠَﺌُﻪُ ﻭَ ﺭَﺟَٓﺎﺋُﻪُ ﺍِﻟٰﻬِﻰ ﺍِﻟَﻴْﻚَ ﺍَﺭْﻓَﻊُ ﺑَﺜِّﻰ ﻭَ ﺣُﺰْﻧِﻰ ﻭَ ﺷِﻜَﺎﻳَﺘِﻰ ﺍِﻟٰﻬِﻰ ﺣُﺠَّﺘِﻰ ﺣَﺎﺟَﺘِﻰ ﻭَ ﻋُﺪَّﺗِﻰ ﻓَﺎﻗَﺘِﻰ ﻭَ ﺍﻧْﻘِﻄَﺎﻉُ ﺣِﻴﻠَﺘِﻰ ﺍِﻟٰﻬِﻰ ﻗَﻄْﺮَﺓٌ ﻣِﻦْ ﺑِﺤَﺎﺭِ ﺟُﻮﺩِﻙَ ﺗُﻐْﻨِﻴﻨِﻰ ﻭَ ﺫَﺭَّﺓٌ ﻣِﻦْ ﺗَﻴَّﺎﺭِ ﻋَﻔْﻮِﻙَ ﺗَﻜْﻔِﻴﻨِﻰ ﻳَﺎ ﻭَﺩُﻭﺩُ ﻳَﺎ ﻭَﺩُﻭﺩُ ﻳَﺎ ﻭَﺩُﻭﺩُ ﻳَﺎ ﺫَﺍ ﺍﻟْﻌَﺮْﺵِ ﺍﻟْﻤَﺠِﻴﺪُ ﻳَﺎ ﻣُﺒْﺪِﺉُ ﻳَﺎ ﻣُﻌِﻴﺪُ ﻳَﺎ ﻓَﻌَّﺎﻟﺎً ﻟِﻤَﺎ ﻳُﺮِﻳﺪُ ﺍَﺳْﺌَﻠُﻚَ ﺑِﻨُﻮﺭِ ﻭَﺟْﻬِﻚَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﻣَـَﻠﺄَ ﺍَﺭْﻛَﺎﻥَ ﻋَﺮْﺷِﻚَ ﻭَ ﺍَﺳْﺌَﻠُﻚَ ﺑِﻘُﺪْﺭَﺗِﻚَ ﺍﻟَّﺘِﻰ ﻗَﺪَﺭْﺕَ ﺑِﻬَﺎ ﻋَﻠٰﻰ ﺟَﻤِﻴﻊِ ﺧَﻠْﻘِﻚَ ﻭَ ﺑِﺮَﺣْﻤَﺘِﻚَ ﺍﻟَّﺘِﻰ ﻭَﺳِﻌَﺖْ ﻛُﻞَّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻟﺎَٓ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّٓ ﺍَﻧْﺖَ ﻳَﺎ ﻣُﻐِﻴﺚُ ﺍَﻏِﺜْﻨَﺎ ﻭَﺍﻏْﻔِﺮْ ﺟَﻤِﻴﻊَ ﺫُﻧُﻮﺑِﻰ ﻭَ ﺳَﻘَﻄَﺎﺕِ ﻟِﺴَﺎﻧِﻰ ﻓِﻰ ﺟَﻤِﻴﻊِ ﻋُﻤْﺮِﻯ ﺑِﺮَﺣْﻤَﺘِﻚَ ﻳَٓﺎ ﺍَﺭْﺣَﻢَ ﺍﻟﺮَّﺍﺣِﻤِﻴﻦَ ﺍٰﻣِﻴﻦَ ﻭَ ﺍﻟْﺤَﻤْﺪُ ﻟِﻠّٰﻪِ ﺭَﺏِّ ﺍﻟْﻌَﺎﻟَﻤِﻴﻦَ

Allah'ım!

Günahlar dilimi tuttu, emrine itaatsizliğim utancımdan ne diyeceğimi bilemez hâle getirdi.

Şiddetli gaflet sesimi kıstı. Rahmet kapını çalıyor ve efendim, dayanağım olan Şeyh Abdülkadir Geylânî'nin sence makbul ve kapıcın yanında tanınan sesiyle mağfiret kapında durarak şöyle sesleniyorum:

"Ey rahmeti her şeyi kaplayan! Ey her şeyin iç yüzü ve hükümranlığı elinde olan! Ey kendisine hiçbir şey zarar vermeyen, kendisine hiçbir şey fayda sağlamayan, kendisini hiçbir şey mağlûp edemeyen, kendisinden hiçbir şey gizli kalmayan, kendisine hiçbir şey ağır gelmeyen, hiçbir şeyden yardım beklemeyen, hiçbir şey kendisini başka bir şeyle meşgul olmaktan alıkoymayan, hiçbir şey kendisine benzemeyen, hiçbir şey kendisini âciz bırakamayan Allah'ım! Benim her şeyimi bağışla. Öyle ki, beni hesaba çekeceğin hiçbir şey kalmasın.

"Ey her şeyin dizgini elinde, her şeyin anahtarı yanında olan, ey hiçbir şey yokken var olan, ey her şeyden sonra da varlığı devam eden, ey her şeyin üstünde varlığı zahir olan, ey her şeyden başka ve Bâtın olan, ey her şeyi emri altında bulunduran Allah'ım! Benim bütün günahlarımı bağışla. şüphesiz senin her şeye gücün yeter.

"Ey her şeyi bilen, her şeyi kuşatan, her şeyi gören, her şeye şahit olan, her şeyi gözetip kontrol eden, her şeye lütufta bulunan, her şeyden haberdar olan Allah'ım! Bütün günah ve hatalarımı bağışla! Öyle ki, beni hesaba çekeceğin hiçbir şey kalmasın. Şüphesiz senin her şeye gücün yeter.

"Allah'ım! Senden ayrı yaşamaktan ve bayağı arzularımdan, senin celâlinin izzetine, izzetinin celâline, saltanatının kudretine, kudretinin saltanatına sığınırım.

"Ey dergâhına sığınanları koruyan Allah'ım! Beni şeytanî arzulardan koru, beşerî kirlerden temizle, peygamberin olan Hz. Muhammed'in (a.s.m.) candan sevgisini nasip ederek gaflet pasından, cehaletten gelen evhamlardan uzaklaştır. Öyle ki, benlik ve enaniyet tamamen yok olup, her şeyim Allah tarafından olsun. Böylece Allah'ın nimeti sayesinde ihsan deryasına dalsın,

Allah'ın kılıçlarıyla yardıma mazhar olsun, Allah'ın inayetiyle memnun olsun, Allah'tan alıkoyan her şeyden Allah'ın himayesiyle korunmuş olsun.

"Ey nurların nuru, ey sırları bilen, ey gece ve gündüzü döndüren, ey her şeyi elinde bulunduran Melik, ey izzet sahibi Aziz, ey düşmanlarına galip gelen Kahhar, ey sonsuz merhamet sahibi Rahîm, ey sonsuz şefkat sahibi Vedûd, ey günahları affeden Gaffar, ey gaypları çok iyi bilen, kalp ve gözleri hâlden hâle çeviren, ey kusurları örten, ey günahları bağışlayan!

Allahım! Günahlarımı bağışla! Sebeblerin tazyikatına maruz, bütün kapılar yüzüne kapanmış ve sırat-ı müstakimde gidenleri takip etmek, onların izinde yürümek ona zorlaşmış ve bir kazanç elde edemeden ömrünü ve nefsini gaflet ve günah meydanlarında telef etmiş, harcamış olan kuluna merhamet et! Ey dua edildiğinde cevap veren, ey hesapları sür'atle gören, ey Kerîm, ey Vehhab! Hastalığı büyük, şifası zor, çaresi zayıf ve belâsı kuvvetli olan ve Senden başka melce' ve ümidi bulunmayan kuluna merhamet et!

"Allah'ım, kederimi, üzüntümü ve şikâyetimi sadece sana arz ediyorum.

"Allah'ım, tek delilim muhtaç oluşum, hazırlığım elimin boş olması ve çaremin tükenmişliğidir.

"Allah'ım, senin cömertlik deryalarından bir damla benim bütün ihtiyaçlarımı karşılar, senin af dalgalarından bir zerre bana yeter.

"Ey yarattıklarına karşı çok şefkatli olan Vedûd, ey yarattıklarını çok seven Vedûd, ey yüce Arşın Sahibi, ey mahlûkatı yoktan yaratan ve onları öldükten sonra yeniden dirilten, ey dilediğini yapan! Arşının rükünlerini dolduran zatının nuru hürmetine, bütün yarattıklarına galip geldiğin kudretin ve her şeyi kuşatan rahmetin hakkı için istiyorum. Senden başka ilâh yok, ey kulların imdadına koşan Allah'ım! Bize imdat et. Ömrüm boyunca işlediğim bütün günahlarımı ve dilimin sürçmelerini bağışla. Bunu rahmetinle yap, ey merhamet edenlerin en merhametlisi. Duamızı kabul eyle. Âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun."

Said Nursi
 

Ahmet.1

Well-known member
Yâ Rab! Kusurumuzu affet, bizi kendine kul kabul et, emanetini kabzetmek zamanına kadar bizi emanette emin kıl, âmin! Sözler
 

Ahmet.1

Well-known member
İnsan, nihayetsiz acziyle nihayetsiz beliyyata maruz ve hadsiz a’danın hücumuna müptela ve nihayetsiz fakrıyla beraber nihayetsiz hâcata giriftar ve nihayetsiz metalibe muhtaç olduğundan vazife-i asliye-i fıtriyesi, imandan sonra duadır. Dua ise esas-ı ubudiyettir. Risale-i Nur
 
Üst