İbrâhim1
Member
Birinci kelâm: اِنِّى لَسْتُ مَالِكِى Ben kendime mâlik değilim. Ancak mâlikim kâinatın mâlikidir. Fakat kendime mâlik nazarıyla bakıyorum ki, Mâlik-i Hakikînin
sıfâtını ve sıfatların bir derece mâhiyetini ve hududunu bileyim. Evet, mevhum, mütenahi hududumla Mâlik-i Hakikînin sıfatlarının bir cihette gayr-ı mütenahi hududunu bildim.
Evvela tevhid denizinde yolculuğa cikabilmem için "Ben başta kendime malik değilim "diyerek bütün mülkü sahib-i Hakikisine teslim edeceğim.1.kelam bize Allah yerin ve göklerin yaratıcısıdır ayeti basta olmak üzere bu minvaldeki diğer ayetleri hatıra getiriyor.
İkinci kelâm: اَلْمَوْتُ حَقٌّ Ölüm haktır. Evet, bu hayat ve bu beden şu azîm dünyaya direk olacak kabiliyette değildir. Zira onlar demir ve taştan değildir. Ancak et, kan ve kemik gibi mütehalif şeylerden terekküp etmiş; kısa bir zamanda tevafukları, içtimaları varsa da iftirakları ve dağılmaları her vakit melhuzdur.
Ölüm haktır kelâmı bizlere Her nefis ölümü tadacaktır sonunda bize döndürüleceksiniz ayetini çağrıştırıyor.İnsan rabıta-yı mevt ile hakiki ihlâsı kazanabilir.Hayati ve ölümü yaratan Allah'a tam teslimiyete vesile olur, tevekkülü netice verir.
Üçüncü kelâm: رَبِّى وَاحِدٌ Rabbim birdir. Evet, herkesin bütün saadetleri, bir Rabb-i Rahîme olan teslimiyete bağlıdır. Aksi takdirde pek çok rablere muhtaç olur. Çünkü insan, câmiiyeti itibarıyla bütün eşyaya ihtiyacı ve alâkası vardır. Ve herşeye karşı, hissederek veya etmeyerek, teessürü, elemleri vardır. Bu ise tam cehennem gibi bir hâlettir. Fakat erbab tevehhüm edilen esbab yed-i kudretine bir perde olan Rabb-i Vâhide teslimiyet, firdevsî bir vaziyettir.
Kelime-i Tevhid deki birinci kısmı hatıra getiriyor La ilâhe illallah... hakikatine kapı açıyor.Zira tek bir yaratıcıya inanmanın insandaki bütün problemlere çare olacağı vurgulanıyor.(Hem dünya hemde ahirete ait problemler)
Bu kelam aynı zamanda iman demektir.Saadet-i ebediyenin anahtarıdır.La ilahe illallah'ın lazımdı Muhammedun Rasulullah'tır.Ve bu anlamda imanın ilmel yakin tüm derecelerinden hakkal yakin tüm derecelerine kadar kapsamı vardır.( Detay için 20. Mektuba bakılabilir)
-Buraya kadarki üç kelamın özeti tevhid teslimi,teslim tevekkülü, tevekkül saadet-i dareyni iktiza eder sözüne işaret ediyor gibidir.
Soru 1: Dördüncü kelam olan Ene bir vahidi kıyası olmasi ciheti bilinmekle beraber birinci kelam olan ben kendime Malik değilim arasındaki ince çizgiyi nasıl anlamamız gerekir?
Soru 2: Birinci kısımda dört kelimenin özü ihlas kelimesiydi.
İkinci kısımdaki kelamlarin özü hangi kelam olabilir?
sıfâtını ve sıfatların bir derece mâhiyetini ve hududunu bileyim. Evet, mevhum, mütenahi hududumla Mâlik-i Hakikînin sıfatlarının bir cihette gayr-ı mütenahi hududunu bildim.
Evvela tevhid denizinde yolculuğa cikabilmem için "Ben başta kendime malik değilim "diyerek bütün mülkü sahib-i Hakikisine teslim edeceğim.1.kelam bize Allah yerin ve göklerin yaratıcısıdır ayeti basta olmak üzere bu minvaldeki diğer ayetleri hatıra getiriyor.
İkinci kelâm: اَلْمَوْتُ حَقٌّ Ölüm haktır. Evet, bu hayat ve bu beden şu azîm dünyaya direk olacak kabiliyette değildir. Zira onlar demir ve taştan değildir. Ancak et, kan ve kemik gibi mütehalif şeylerden terekküp etmiş; kısa bir zamanda tevafukları, içtimaları varsa da iftirakları ve dağılmaları her vakit melhuzdur.
Ölüm haktır kelâmı bizlere Her nefis ölümü tadacaktır sonunda bize döndürüleceksiniz ayetini çağrıştırıyor.İnsan rabıta-yı mevt ile hakiki ihlâsı kazanabilir.Hayati ve ölümü yaratan Allah'a tam teslimiyete vesile olur, tevekkülü netice verir.
Üçüncü kelâm: رَبِّى وَاحِدٌ Rabbim birdir. Evet, herkesin bütün saadetleri, bir Rabb-i Rahîme olan teslimiyete bağlıdır. Aksi takdirde pek çok rablere muhtaç olur. Çünkü insan, câmiiyeti itibarıyla bütün eşyaya ihtiyacı ve alâkası vardır. Ve herşeye karşı, hissederek veya etmeyerek, teessürü, elemleri vardır. Bu ise tam cehennem gibi bir hâlettir. Fakat erbab tevehhüm edilen esbab yed-i kudretine bir perde olan Rabb-i Vâhide teslimiyet, firdevsî bir vaziyettir.
Kelime-i Tevhid deki birinci kısmı hatıra getiriyor La ilâhe illallah... hakikatine kapı açıyor.Zira tek bir yaratıcıya inanmanın insandaki bütün problemlere çare olacağı vurgulanıyor.(Hem dünya hemde ahirete ait problemler)
Bu kelam aynı zamanda iman demektir.Saadet-i ebediyenin anahtarıdır.La ilahe illallah'ın lazımdı Muhammedun Rasulullah'tır.Ve bu anlamda imanın ilmel yakin tüm derecelerinden hakkal yakin tüm derecelerine kadar kapsamı vardır.( Detay için 20. Mektuba bakılabilir)
-Buraya kadarki üç kelamın özeti tevhid teslimi,teslim tevekkülü, tevekkül saadet-i dareyni iktiza eder sözüne işaret ediyor gibidir.
Soru 1: Dördüncü kelam olan Ene bir vahidi kıyası olmasi ciheti bilinmekle beraber birinci kelam olan ben kendime Malik değilim arasındaki ince çizgiyi nasıl anlamamız gerekir?
Soru 2: Birinci kısımda dört kelimenin özü ihlas kelimesiydi.
İkinci kısımdaki kelamlarin özü hangi kelam olabilir?
Moderatör tarafında düzenlendi: