Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Okuyoruz
Gerçekten insan çok zâlim, çok câhildir.
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ahmet.1" data-source="post: 548771" data-attributes="member: 1040028"><p><span style="color: #A52A2A"><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px">Biz emâneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik; hepsi de onu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korktular. İnsan ise onu yüklendi. Gerçekten insan çok zâlim, çok câhildir. (Ahzâb Sûresi: 72.)</span></span></strong></span></p><p></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Gök, zemin, dağ tahammülünden çekindiği ve korktuğu emanetin müteaddid vücuhundan bir ferdi, bir vechi, ene'dir. Evet ene, zaman-ı Âdem'den şimdiye kadar âlem-i insaniyetin etrafına dal budak salan nurani bir şecere-i tûbâ ile, müdhiş bir şecere-i zakkumun çekirdeğidir. Şu azîm hakikata girişmeden evvel, o hakikatın fehmini teshil edecek bir mukaddime beyan ederiz. Şöyle ki:</em></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Ene, künuz-u mahfiye olan esma-i İlahiyenin anahtarı olduğu gibi, kâinatın tılsım-ı muğlakının dahi anahtarı olarak bir muamma-yı müşkilküşadır, bir tılsım-ı hayretfezadır. O ene mahiyetinin bilinmesiyle, o garib muamma, o acib tılsım olan ene açılır ve kâinat tılsımını ve âlem-i vücubun künuzunu dahi açar. Şu mes'eleye dair "Şemme" isminde bir risale-i arabiyemde şöyle bahsetmişiz ki: Âlemin miftahı insanın elindedir ve nefsine takılmıştır. Kâinat kapıları zahiren açık görünürken, hakikaten kapalıdır. Cenab-ı Hak, emanet cihetiyle insana "ene" namında öyle bir miftah vermiş ki; âlemin bütün kapılarını açar ve öyle tılsımlı bir enaniyet vermiş ki; Hallak-ı Kâinat'ın künuz-u mahfiyesini onun ile keşfeder. Fakat ene, kendisi de gayet muğlak bir muamma ve açılması müşkil bir tılsımdır. Eğer onun hakikî mahiyeti ve sırr-ı hilkati bilinse; kendisi açıldığı gibi, kâinat dahi açılır. Şöylek ki:</em></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Sâni'-i Hakîm, insanın eline emanet olarak, rububiyetinin sıfât ve şuunatının hakikatlarını gösterecek, tanıttıracak, işarat ve nümuneleri câmi' bir ene vermiştir. Tâ ki o ene, bir vâhid-i kıyasî olup, evsaf-ı rububiyet ve şuunat-ı uluhiyet bilinsin. Fakat vâhid-i kıyasî, bir mevcud-u hakikî olmak lâzım değil. Belki hendesedeki farazî hatlar gibi, farz ve tevehhümle bir vâhid-i kıyasî teşkil edilebilir. İlim ve tahakkukla hakikî vücudu lâzım değildir.</em></span></span></p><p></p><p><strong><em><p style="text-align: right"><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 12px">Said Nursi</span></span></p><p></em></strong></p><p></p><p></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Müteaddid: Çok sayıda, birçok, çeşitli.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Vücuh: Vecihler, yönler, tarzlar, biçimler, şekiller.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Ene: Ben, benlik.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Zaman-ı Âdem: Hz.Adem(as) zamanından.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Alem-i insaniyet: İnsanlık alemi, insanlık dünyası.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Şecere-i tûbâ: Tuba ağacı, cennetteki tuba ağacı.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Şecere-i zakkum: Zakkum ağacı, meyveleri cehennemliklerin yiyeceği olan bir cehennem ağacı.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Azîm: Büyük, yüce.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Fehm: Anlayış.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Teshil: Kolaylaştırma.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Mukaddime: Başlangıç, önsöz, giriş.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Künuz-u mahfiye: Gizli hazineler.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Esma-i İlahiye: Allah’a(cc) ait isimler.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Tılsım-ı muğlak: Anlaşılması zor kapalı ve gizli mana.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Muamma-yı müşkilküşa: Müşkülleri açan muamma, zorlukların kapısını açan bilinmez ve anlaşılmaz gizli gerçek.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Tılsım-ı hayretfeza: Hayret verici tılsım, hayret verici gizli ve derin sır.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Alem-i vücub: Vücub alemi, Allah’a(cc) ait isim ve sıfatlar alemi.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Künuz: Hazineler, defineler.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Miftah: Anahtar.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Zahiren: Zahir olarak, görünüş olarak, göründüğü gibi.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Hallak-ı Kâinat: Kainatın(evrenin) yaratıcısı.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Künuz-u mahfiye: Gizli hazineler.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Muğlak: Kapalı, anlaşılması çok zor.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Müşkil: Zor, güç, çetin.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Mahiyet: İç yüz, esas, asıl, temel özellik, temel gerçek.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Sırr-ı hilkat: Yaratılış sırrı, yaratılışın derin ve gizli manası, yaratılıştaki gizli gerçek.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Sâni'-i Hakîm: Hiçbir şeyi gayesiz ve faydasız bırakmayıp her şeyde sayısız gayeler ve faydalar gözeten sanatkar yaratıcı.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Rububiyet: Allah’ın(cc) terbiyecilik sıfatı, Allah’ın(cc) her şeyin sahibi, ihtiyaçlarının karşılayıcısı ve terbiye edicisi olması.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Şuunat: İşler, olaylar. *Kabiliyetler, yetenekler.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Hakikat: Gerçek.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Câmi': Kendinde toplayan, çok özellikli, toplayıcı.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Vâhid-i kıyasî: Ölçü birimi, bir şeyin miktarını ve diğer özelliklerini ölçmek için belirlenen değişmez parça veya miktar (ağırlık için kilo, uzunluk için metre, sıvı için litre gibi).</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Evsaf-ı rububiyet: Rububiyet sıfatları, her şeyin sahibi ve terbiyecisi olmanın sıfatları(üstün özellikleri).</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Şuunat-ı uluhiyet: Uluhiyet şuunatı, Allah’ın(cc) kainatı ve bütün varlıkları emir ve idaresi altına alıp kendine kulluk ettirmekliğindeki işler.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Mevcud-u hakikî: Hakiki mevcud, gerçek varlık.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Hendese: Matematikte çizim ve şekil bilgisi, geometri, mühendislik.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Farazî: Farz edilen, varsayılan, sanki varmış gibi kabul edilen.</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Vâhid-i kıyasî: Ölçü birimi, bir şeyin miktarını ve diğer özelliklerini ölçmek için belirlenen değişmez parça veya miktar (ağırlık için kilo, uzunluk için metre, sıvı için litre gibi).</span></span></span></p><p><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 10px"><span style="color: #696969">Tahakkuk: Doğruluğu meydana çıkma, gerçekleşmek, gerçeklik kazanma, ortaya çıkma.</span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ahmet.1, post: 548771, member: 1040028"] [COLOR="#A52A2A"][B][FONT=Arial][SIZE=2]Biz emâneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik; hepsi de onu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korktular. İnsan ise onu yüklendi. Gerçekten insan çok zâlim, çok câhildir. (Ahzâb Sûresi: 72.)[/SIZE][/FONT][/B][/COLOR] [FONT=Arial][SIZE=3][I]Gök, zemin, dağ tahammülünden çekindiği ve korktuğu emanetin müteaddid vücuhundan bir ferdi, bir vechi, ene'dir. Evet ene, zaman-ı Âdem'den şimdiye kadar âlem-i insaniyetin etrafına dal budak salan nurani bir şecere-i tûbâ ile, müdhiş bir şecere-i zakkumun çekirdeğidir. Şu azîm hakikata girişmeden evvel, o hakikatın fehmini teshil edecek bir mukaddime beyan ederiz. Şöyle ki: Ene, künuz-u mahfiye olan esma-i İlahiyenin anahtarı olduğu gibi, kâinatın tılsım-ı muğlakının dahi anahtarı olarak bir muamma-yı müşkilküşadır, bir tılsım-ı hayretfezadır. O ene mahiyetinin bilinmesiyle, o garib muamma, o acib tılsım olan ene açılır ve kâinat tılsımını ve âlem-i vücubun künuzunu dahi açar. Şu mes'eleye dair "Şemme" isminde bir risale-i arabiyemde şöyle bahsetmişiz ki: Âlemin miftahı insanın elindedir ve nefsine takılmıştır. Kâinat kapıları zahiren açık görünürken, hakikaten kapalıdır. Cenab-ı Hak, emanet cihetiyle insana "ene" namında öyle bir miftah vermiş ki; âlemin bütün kapılarını açar ve öyle tılsımlı bir enaniyet vermiş ki; Hallak-ı Kâinat'ın künuz-u mahfiyesini onun ile keşfeder. Fakat ene, kendisi de gayet muğlak bir muamma ve açılması müşkil bir tılsımdır. Eğer onun hakikî mahiyeti ve sırr-ı hilkati bilinse; kendisi açıldığı gibi, kâinat dahi açılır. Şöylek ki: Sâni'-i Hakîm, insanın eline emanet olarak, rububiyetinin sıfât ve şuunatının hakikatlarını gösterecek, tanıttıracak, işarat ve nümuneleri câmi' bir ene vermiştir. Tâ ki o ene, bir vâhid-i kıyasî olup, evsaf-ı rububiyet ve şuunat-ı uluhiyet bilinsin. Fakat vâhid-i kıyasî, bir mevcud-u hakikî olmak lâzım değil. Belki hendesedeki farazî hatlar gibi, farz ve tevehhümle bir vâhid-i kıyasî teşkil edilebilir. İlim ve tahakkukla hakikî vücudu lâzım değildir.[/I][/SIZE][/FONT] [B][I][RIGHT][FONT=Arial][SIZE=3]Said Nursi[/SIZE][/FONT][/RIGHT][/I][/B] [FONT=Arial][SIZE=2][COLOR="#696969"]Müteaddid: Çok sayıda, birçok, çeşitli. Vücuh: Vecihler, yönler, tarzlar, biçimler, şekiller. Ene: Ben, benlik. Zaman-ı Âdem: Hz.Adem(as) zamanından. Alem-i insaniyet: İnsanlık alemi, insanlık dünyası. Şecere-i tûbâ: Tuba ağacı, cennetteki tuba ağacı. Şecere-i zakkum: Zakkum ağacı, meyveleri cehennemliklerin yiyeceği olan bir cehennem ağacı. Azîm: Büyük, yüce. Fehm: Anlayış. Teshil: Kolaylaştırma. Mukaddime: Başlangıç, önsöz, giriş. Künuz-u mahfiye: Gizli hazineler. Esma-i İlahiye: Allah’a(cc) ait isimler. Tılsım-ı muğlak: Anlaşılması zor kapalı ve gizli mana. Muamma-yı müşkilküşa: Müşkülleri açan muamma, zorlukların kapısını açan bilinmez ve anlaşılmaz gizli gerçek. Tılsım-ı hayretfeza: Hayret verici tılsım, hayret verici gizli ve derin sır. Alem-i vücub: Vücub alemi, Allah’a(cc) ait isim ve sıfatlar alemi. Künuz: Hazineler, defineler. Miftah: Anahtar. Zahiren: Zahir olarak, görünüş olarak, göründüğü gibi. Hallak-ı Kâinat: Kainatın(evrenin) yaratıcısı. Künuz-u mahfiye: Gizli hazineler. Muğlak: Kapalı, anlaşılması çok zor. Müşkil: Zor, güç, çetin. Mahiyet: İç yüz, esas, asıl, temel özellik, temel gerçek. Sırr-ı hilkat: Yaratılış sırrı, yaratılışın derin ve gizli manası, yaratılıştaki gizli gerçek. Sâni'-i Hakîm: Hiçbir şeyi gayesiz ve faydasız bırakmayıp her şeyde sayısız gayeler ve faydalar gözeten sanatkar yaratıcı. Rububiyet: Allah’ın(cc) terbiyecilik sıfatı, Allah’ın(cc) her şeyin sahibi, ihtiyaçlarının karşılayıcısı ve terbiye edicisi olması. Şuunat: İşler, olaylar. *Kabiliyetler, yetenekler. Hakikat: Gerçek. Câmi': Kendinde toplayan, çok özellikli, toplayıcı. Vâhid-i kıyasî: Ölçü birimi, bir şeyin miktarını ve diğer özelliklerini ölçmek için belirlenen değişmez parça veya miktar (ağırlık için kilo, uzunluk için metre, sıvı için litre gibi). Evsaf-ı rububiyet: Rububiyet sıfatları, her şeyin sahibi ve terbiyecisi olmanın sıfatları(üstün özellikleri). Şuunat-ı uluhiyet: Uluhiyet şuunatı, Allah’ın(cc) kainatı ve bütün varlıkları emir ve idaresi altına alıp kendine kulluk ettirmekliğindeki işler. Mevcud-u hakikî: Hakiki mevcud, gerçek varlık. Hendese: Matematikte çizim ve şekil bilgisi, geometri, mühendislik. Farazî: Farz edilen, varsayılan, sanki varmış gibi kabul edilen. Vâhid-i kıyasî: Ölçü birimi, bir şeyin miktarını ve diğer özelliklerini ölçmek için belirlenen değişmez parça veya miktar (ağırlık için kilo, uzunluk için metre, sıvı için litre gibi). Tahakkuk: Doğruluğu meydana çıkma, gerçekleşmek, gerçeklik kazanma, ortaya çıkma.[/COLOR][/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Okuyoruz
Gerçekten insan çok zâlim, çok câhildir.
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst