Dünyanin ucunda acan cicek..

heysem

Well-known member
Dünyanın ucunda bir çiçek açtı. Gökkuşağının yedi rengini taşıyordu üzerinde. Kırmızısı yakuttan, yeşili zümrütten. Dokununca kadife, koklayınca cennet… Güzel ama eksik… Güzel ama bilinmez…

Bir gün bir adam çiçeği gördü. “Ne güzelsin!” diye haykırdı hayranlıkla. “Senin gibi bir güzellik yok! Olamaz da! Güzeller güzelliklerinden utanır senin yanında!”

Adam bütün bu güzel sözleri söyledi. Çünkü çiçek sevinsin istemişti. Sevinsin ve sevsin kendisini. Oysa çiçek başını eğdi. Duyduklarını duymak istemezdi. “Git!” dedi adama… “Ben bunun için yaratılmadım!”

Başka bir gün bir kadın gördü çiçeği. Uzunca bir süre baktı heyecanla. “Güzelsin!” dedi. “Güzelsin ve benim olmalısın! Benim olmazsan ne yakut kırmızının değeri olur gözümde ne de cennet kokunun. Öyle çirkinleşirsin ki çirkinler övünür yanında güzellikleriyle!”

Kadın bütün bu sözleri söyledi. Çünkü çiçek onun olsun istemişti. Onun olsun ve güzelleştirsin kendisini… Oysa çiçek yüzünü çevirdi. “Git!” dedi kadına. “Ben sadece senin için yaratılmadım!”
Sonra bir çocuk gördü çiçeği. Gülümsedi… “Ne güzel yaratılmışsın!” dedi. “Renklerini gözlerimi yaratan yaratmış. Ellerim de tıpkı senin yaprakların gibi yumuşacık… Burnum güzel kokunu almak için yaratılmış sanki. Seni de beni de En Güzel Olan Allah yaratmış!” dedi sevinçle.

Çocuk bütün bu hakikatleri söyledi. Çünkü çiçeğin güzelliği kendisinden değil onu Yaratan’dan idi. O sadece bir aynaydı, parlak bir ayna… Çiçek gülümsedi çocuğa… “İşte ben bunun için yaratıldım!” dedi. Daha bir parladı, güzelleşti. Yaradan’a her zerresiyle hamd etti.


0000107326.jpg
 
Üst