aslında yıkılan bir imparatorluğun üstüne bir üst modelini kurmuşlardı...söz sahibi tek ve yek...
cilalayıp pullayıp...satmışlardı bir güzel...
cumhuriyetti adı...demokrasi has arkadaşı...
oysa sadece kendine demokrat geri kalan herkese sadece bürokrattılar...
yıllarca at sürdükleri halkçıyız deyip halkı sömürdükleri...
tek söz sahibinin kendinden menkul şahıslar olduğu bir düzen...
bir imparatorluğu aşağılarken...özgürlüksüz diye...
nicelerine başına şunu tak...nicelerine de başından şunu çıkart! diye dayatmada bulunan en faşist sistemden bile faşisttiler...
özgürlüktü slogan ama onların çizdiği çizgiye uymak kaidesiyle..
çizgiye uymayanların üzerini itina ile çizerlerdi....
eski zaman diye her şeyden ödleri kopacak...
yazının eskisimi olur deyip...yeni model evladiyelik harfleri getireceklerdi...
eski bir dini öğrenmek ne kadar sefilce bir haldi...tekke neydi teke'miydi bu cahiller...
oysa artık özgürlük vardı...ve süslü püslü okullar varken eski ne kadar basit aşağılıktı...
modern kıyafetler dediler sonra...özgürlük adına...sadece özgürlüktü...
kıyafete uymayan kıraate uymaz deyip...
kapattılar o süslü okulların bile kapılarını...
özgürlük içindi herşey...
tek bir parti bunca cahil halkın nesine yetmiyordu...a canım...
onlara çok bileydi...demokrasi evet vardı...
ama bu örümcek kafalılar ne anlardı demoklesin kılıcından...demokrasiden...
elbet onlar adına düşünen onlar adına karar veren...bu kaymak elit tabaka varken...
sonra bu gidişi tek yön ve yöne uymayanları bir güzel paketleyen sistem...
homurtulara sebeb oldu...yurt içi ve yurt dışı...
yurt içini kim iplerdi...havlayan köpek ısırmazdı....
ama şu ayak uydurmak değil ; ayaklarına kapandıkları yurt dışı yokmuydu...
onun gözünden düşmek eşekten düşmüş karpuza dönmekti...
ve işte bu korkuyla...
kabul ettiler kardeş olmayacak kalleş çok partili düzeni...
ve daha ilk sınavında sınıfta kalmakta ne...
resmen tasdikname almışlardı halk dedikleri yaranılmaz cehalet güruhtan...
işte yine dedikleri doğru çıkmıştı...halk cahildi işte..
ne anlardı seçimden seçilenden...
hep cahil hep sefil yaratıklardı en fazlası...
yıllarca ezdikleri...susturdukları...isyanı görmez geldikleri...
yoktu öyle birşey hepsi safsataydı...onlar cumhuriyeti kurmuşlardı...
en bulunmazından...önünde secde edilesi güzellikteydi...daha ne istiyordu bu sefiller...
bilmezlerdiki ;
demokrasi dedikleri ama hiç uygulamadıkları şu menem şeyi...
zaten yüzyıllar evvel İradesi Tek olan koymuştu...
eski dedikleri hor gördükleri bir Kitabı olan hani...Tek Kitabı O'lan....
oysa değilmiydiki...
nice arkeolog eskiyi arar bulduğunda buldumcuk olur...
en nadide müzelerde sunardı bu güzelliği...
iyide o zaman eskiye bunca nefret ve hakir bakış nedendi...
şimdi yıllar sonra aradan geçen 50 küsür yıl sonra bile...
iktidar olamamış...iktidarsızlar....
eski zaman zurnalarını öttürüp...9-8 bir ritimle oynarlar...
hala aynı tas aynı hamamdır...ve hala anlamadıkları bu cehalet libaslı halkı...
anlıyoruz sizi diyerek !! adına açılım dedikleri nice maskaralıkla tavlamaya çalışırlar...
tavlasınlardır hele bir..gerisi kolaydır...
öyle bir açılım yapacaklardır ki bu yobaz gericilere....hayalleri şaşacaktır...ama işte köprüyü karşıya geçene kadar ayıya dayı kaidesince göze rimel teranelerle bu laik olamamış lavukları kandırmaları lazımdır...
hele bir kandırsınlardır...
gelmişine , geçmişine rahmet okutacak ne yasalar çıkaracaklardır..
üstü açılmamış ; hazırda bekleyen pandoranın kutusundan....
hele bir.......
cilalayıp pullayıp...satmışlardı bir güzel...
cumhuriyetti adı...demokrasi has arkadaşı...
oysa sadece kendine demokrat geri kalan herkese sadece bürokrattılar...
yıllarca at sürdükleri halkçıyız deyip halkı sömürdükleri...
tek söz sahibinin kendinden menkul şahıslar olduğu bir düzen...
bir imparatorluğu aşağılarken...özgürlüksüz diye...
nicelerine başına şunu tak...nicelerine de başından şunu çıkart! diye dayatmada bulunan en faşist sistemden bile faşisttiler...
özgürlüktü slogan ama onların çizdiği çizgiye uymak kaidesiyle..
çizgiye uymayanların üzerini itina ile çizerlerdi....
eski zaman diye her şeyden ödleri kopacak...
yazının eskisimi olur deyip...yeni model evladiyelik harfleri getireceklerdi...
eski bir dini öğrenmek ne kadar sefilce bir haldi...tekke neydi teke'miydi bu cahiller...
oysa artık özgürlük vardı...ve süslü püslü okullar varken eski ne kadar basit aşağılıktı...
modern kıyafetler dediler sonra...özgürlük adına...sadece özgürlüktü...
kıyafete uymayan kıraate uymaz deyip...
kapattılar o süslü okulların bile kapılarını...
özgürlük içindi herşey...
tek bir parti bunca cahil halkın nesine yetmiyordu...a canım...
onlara çok bileydi...demokrasi evet vardı...
ama bu örümcek kafalılar ne anlardı demoklesin kılıcından...demokrasiden...
elbet onlar adına düşünen onlar adına karar veren...bu kaymak elit tabaka varken...
sonra bu gidişi tek yön ve yöne uymayanları bir güzel paketleyen sistem...
homurtulara sebeb oldu...yurt içi ve yurt dışı...
yurt içini kim iplerdi...havlayan köpek ısırmazdı....
ama şu ayak uydurmak değil ; ayaklarına kapandıkları yurt dışı yokmuydu...
onun gözünden düşmek eşekten düşmüş karpuza dönmekti...
ve işte bu korkuyla...
kabul ettiler kardeş olmayacak kalleş çok partili düzeni...
ve daha ilk sınavında sınıfta kalmakta ne...
resmen tasdikname almışlardı halk dedikleri yaranılmaz cehalet güruhtan...
işte yine dedikleri doğru çıkmıştı...halk cahildi işte..
ne anlardı seçimden seçilenden...
hep cahil hep sefil yaratıklardı en fazlası...
yıllarca ezdikleri...susturdukları...isyanı görmez geldikleri...
yoktu öyle birşey hepsi safsataydı...onlar cumhuriyeti kurmuşlardı...
en bulunmazından...önünde secde edilesi güzellikteydi...daha ne istiyordu bu sefiller...
bilmezlerdiki ;
demokrasi dedikleri ama hiç uygulamadıkları şu menem şeyi...
zaten yüzyıllar evvel İradesi Tek olan koymuştu...
eski dedikleri hor gördükleri bir Kitabı olan hani...Tek Kitabı O'lan....
oysa değilmiydiki...
nice arkeolog eskiyi arar bulduğunda buldumcuk olur...
en nadide müzelerde sunardı bu güzelliği...
iyide o zaman eskiye bunca nefret ve hakir bakış nedendi...
şimdi yıllar sonra aradan geçen 50 küsür yıl sonra bile...
iktidar olamamış...iktidarsızlar....
eski zaman zurnalarını öttürüp...9-8 bir ritimle oynarlar...
hala aynı tas aynı hamamdır...ve hala anlamadıkları bu cehalet libaslı halkı...
anlıyoruz sizi diyerek !! adına açılım dedikleri nice maskaralıkla tavlamaya çalışırlar...
tavlasınlardır hele bir..gerisi kolaydır...
öyle bir açılım yapacaklardır ki bu yobaz gericilere....hayalleri şaşacaktır...ama işte köprüyü karşıya geçene kadar ayıya dayı kaidesince göze rimel teranelerle bu laik olamamış lavukları kandırmaları lazımdır...
hele bir kandırsınlardır...
gelmişine , geçmişine rahmet okutacak ne yasalar çıkaracaklardır..
üstü açılmamış ; hazırda bekleyen pandoranın kutusundan....
hele bir.......