Babasının Dursun''''a Mektubu

Eyvàh!

Well-known member
Babasının Dursun''''a Mektubu
Uy sevgili uşağum dursun Allah'ın selamı üstine olsin...
Mektubu çok yavaş yazayrum, çünkim bilirum, çabuk okuyamazsun ! benden yana sual edersen, allahuma pin şükür iyiyüm, yeni pir iş puldum. emrimde yüze yakın adam var, hepsi de sessüz sedasuz, kendi hallerinde. ne iş pulduğumu soraysan söyleyeceğum patlama, mezarluk pekçisi oldum.

bacin emine bir uşak doğuracak, daha erkek midur, kiz midur, pelli değül. haçan o yüzden sağa dayi mi oldin, teyze mi oldin söyleyemeyrum.

temel emicen de tükan açtı, o da otuza aldigini yirmipeşe verir, sürümden kazaniyormuş öyle dedi. bizim köye findukçularin temel'i muhtar sectuk, akillu usak da! geçen gün hepimizi zelzeleye karşi aşi etturdu. temel akilludur, hem de durusttur..

geçenlerde bir taksinin şoforu köye varmış, muhtari arayu, meğer yolda pir tavuk ezmuş sahibini soraymuş. muhtar temel tavuğa pakmış, ha pu bizden değildur, pizum köyde yassu tavuk yoktur, demiş.

senin küçüğün memet cok akilli bir uşak çıktı. geçen gün tepeye varmiş, elinde bir ip sallayup duriy. anan, “uy uşağum ne edeysun orada ?” demiş. o da hava turumuna bakayrum demiş. çektum oni akşam karşuma, anlat pakayum şu hava turumu işinu dedim. anlatti, meğer ip sallanunca havanin rüzgarli olduğuni, ip islaninca da yağmur yağdiğuni anlaymiş. çok akilli uşak vesselam. sen o yaşta böyle akilli degildun!

Yaa işte boyle usağum.. memleçetten sağa pol pol havadis.. yeni havadis olursa yine yazarum.. Baki hudaya emanet ol. Baban

Not: mektupa para koyacaktum, ama geç aklima celdi, zarfi kapatmişum.
 

Eyvàh!

Well-known member
mehter takimi

Bir gün Cennet`in kapilari siddetle vurulmus: -Güm Güm Güm !!
Içeriden seslenmisler: -Kim o?
Disaridan gök gürültüsü gibi bir ses: -Biz Istanbul'u fetheden Fatih`in yigitleriyiz! Içeriden hos geldiniz diyerek kapilar ardina kadar açilmis ve yigitleri içeriye buyur etmisler.
Her sey çok güzel gidiyormus. Ta ki, 40 yil geçinceye kadar. Bir gün kapilar yine siddetle çalinmis: -Güm Güm Güm !!!
Içeriden sormuslar: -Kim o?
Disaridan gök gürültüsü gibi bir ses: -Biz Istanbul'u fetheden Fatih`in yigitleriyiz!
Içeriden hemen cevaplamislar: -Hadi len! Onlar 40 yil önce geldi!
Disaridan yine ses gelmis: -Biz mehter takimiyiz ancak geldik!!!
 

Eyvàh!

Well-known member
Ağustos Böceği ve Karınca

Çin versiyonu**

Karınca bütün yaz çalışır evini, yiyeceklerini hazır
eder. Ağustos böceği de yan gelir yatar ve karıncayla
alay eder
,vur patlasın çal oynasın yazı geçirir , ve kış gelir
...
Karınca sıcacık yuvasında karnı tok bir şekilde kışı
geçirirken, Ağustos böceği açlık ve soğuktan
iki gün sonra ölür.

*Fransa versiyonu**
Karınca bütün yaz boyunca çalışır ve kış için evini,
yiyeceklerini hazır eder. Ağustos böceği de yan gelir

yatar ve karıncayla alay eder,vur patlasın çal
oynasın
barlarda yazı geçirir..Ve kış gelir..Karınca sıcacık
yuvasında karnı tok bir şekilde sıcacık kışı
geçirmeye
hazırlanırken kapı çalar.Bakar elinde bavulu
ağustos böceği;
-Naber aptal komşum? Kışı geçirmek için Karaip
Adaları'na gidiyorum da,bir isteğin var mı sorayım
dedim.Hadi bana eyvallah.

*Türkiye versiyonu*

Karınca bütün yaz boyunca çalışır ve kış için evini,
yiyeceklerini hazır eder. Ağustos böceği de yan gelir
yatar ve karıncayla alay eder, vur patlasın, çal
oynasın yazı geçirir.Ve kış gelir. Karınca sıcacık
yuvasında karnı tok bir şekilde kışı geçirirken,
ağustos böceği bir basın toplantısı düzenleyerek:

'Etrafta onca aç ve üşüyen varken, karıncalar nasıl
bir vurdum duymazlıkla sıcacık yuvalarında
yaşayabiliyorlar' diye olayı kamuoyunun vicdanına
sunar.
AtV, KAnAL D, StAR zavallı aç ve açıktaki ağustos
böceği ile karnı tok sırtı pek karıncanın
resimlerini yan yana yayınlayarak tarafları tartışmaya
davet eder. Türkiye olayın şokunu yaşamaktadır.
Nerededir bu devlet?
YBKD (Yeşil Böcekleri Koruma Derneği) 'nden bir
temsilci ATV'deki TEK ETEK programına çıkarak otuz
yıldır çektikleri sefaletin tek nedeninin sırf yeşil
renkli olmalarından kaynaklandığını anlatır.
Dünyanın
en tanınmış Nobel adayı yazarımız Orhan PAMUK ve
tanınmış aydınlarımız olayı Avrupa düzeyinde protesto
ederek Türkiye'yi kınarlar.

Konu Bakanlar Kurulu'nda tartışmaya açılır ve
Başbakan KANAL d'ye verdiği özel demecinde 'Daha
öncekihükümetler
tarafından bunca yıldır sorunları göz ardı edilen
değerli ağustos
böceği
kardeşlerimizin bundan böyle huzur ve refah
içerisinde yaşamaları
için
gerekenler
yapılacaktır." der.
Diğer yandan Reha Muhtar karıncayı canlı yayına
çıkararak,'Reklâmını
yapmak için zavallı bir ağustos böceğinin içler acısı
durumundan
yararlanmaya utanmıyor musun?' diye bir güzel
haşlar. Ertesi akşam
TEKE
TEK'te ise
'Ağustos böceğinden yürüttüğün para ve yiyecekleri
nereye
akladın, öt
çabuk' diye
Fatih ALTAYLI' dan bir güzel dayak yer. Karınca en
sonunda çareyi
yurtdışına
kaçmakta bulur.Ve ağustos böceği onun evine
yerleşir, yiyeceklerine
konar,
eşyalarınınüzerine yatar ve refah içerisinde gül gibi
yaşar gider. Ve
güzel
ülkemizde
tarafsız ve doğrucu (!) medyamız sayesinde adalet
yerini bulur !!!!!!!

--
ölüm nasihat olarak yeter
 

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
Evet adalet anlayışı ...

Menfaate dayalı olduğunda cıkar mı adalet mi düşüncesi baslıyor..
 

KaLeM

Active member
Ynt: Babasının Dursun''''a Mektubu

iğneli fıkra, medyanın her dediğine yaptığına inanan insan çok malesef, baştaki temelin babasının mektubu da gayet guzel ;D Allah razı olsun,
 
Üst