Diş dolgusu gusle mani midir?

mihrimah

Well-known member
Fıkıh kitaplarındaki ifadeler şöyledir:

Dişler arasında yemek artığı kalıp, altı yıkanamazsa, gusül caiz olur; çünkü su akıcı olup, bu artıkların altına sızar; fakat bu artıklar, katılaşmışsa, gusül caiz olmaz; çünkü su, bunun altına sızmaz. Bunda zaruret ve güçlük de yoktur. (Halebi-yi kebir)

Dişlerin arasında, diş kovuğunda katılaşmış yemek artığı bulunursa, gusül sahih olmaz. (Kadıhan)

Diş arasındaki yemek kırıntısı katılaşır da, suyu geçirmezse, gusle mani olur. (Mec. Zühdiyye)

Dürr-ül-muhtar'ın, (Diş çukurundaki şey, gusle zarar vermez diyen olmuşsa da, bu şey, katı olup, altına su geçmezse, guslü caiz olmaz) ifadesini İbni Abidin hazretleri şöyle açıklıyor:
Zarar vermez denilmesi; su, dişteki şeyin altına sızıp, ıslatacağı içindir. Hulasat-ül-fetava'da da, böyle yazmaktadır. Bu fetvadan da anlaşılıyor ki, altına su geçmezse, gusül caiz olmaz. Hilye'de ve Münyet-ül-musalli şerhinde de böyle yazılıdır. (Redd-ül-muhtar)

Merakıl-felah'ı açıklayan Tahtavi, (Diş çukurundaki yemek artıklarının altına su geçerse, gusül caiz olur. Bunlar, sert olup altına su geçmezse, gusül caiz olmaz. Feth-ul-kadir'de de böyle yazılıdır) diyor.

Yine Tahtavi, (Dürr-ül-muhtar) haşiyesinde buyuruyor ki:
Diş çukuruna giren yemek parçası altına su sızacağı için gusle mani olmaz. Suyun sızdığında şüphe varsa, bunları çıkarıp orayı yıkamalı.

Mecmua-i Cedide'nin hicri 1329 tarihli ilaveli baskısındaki diş dolgusunun gusle mani olmadığı yazılıysa da, bahsedilen ifade, bu kitabın hicri 1299 tarihli ilk baskısında yoktur. O baskıya, ittihatçıların şeyh-ül-islamı mason Musa Kazım tarafından sokulmuştur. İttihatçıların adamlarına itibar edilmez.

(Altın, gümüş veya plastik diş yaptırmak caizse, gusül de caiz olur) demek yanlıştır. İmam-ı Rabbani hazretleri, (Hanefi mezhebinin usul-i fıkhında, şartsız bildirilen bir haber, şartlı olarak anlaşılır) buyuruyor. Fıkıh kitaplarında, ](Geyik eti yemek caizdir)buyuruluyor. Hüküm şartsız olarak bildirilmiştir. Geyik eti caiz diye; canlı bir geyiği tutup, bir ayağını kesip yemek caiz olmaz. Ehl-i kitap dışındaki gayrı müslim keserse veya kendiliğinden ölürse, leş olacağı için yine yenmez. Besmelesiz kesilirse yine yenmez. Görüldüğü gibi geyik etinin yenmesi için bir çok şart vardır.

(Harbde ölen şehit olur) hadis-i şerifi şartsız bildirildiğine göre, bazı şartları var demektir. Mesela mümin olmayan, harbde de ölse şehit olmaz. (Gümüş yüzük erkeklere de caizdir) hükmü de şartsız olarak bildirilmiştir. Yüzüğün ağırlığı 4,8 gramdan fazla olmamalıdır. Eğer yüzük çok sıkı olursa, altına su geçirmediği için alınan abdest veya gusül sahih olmaz. Böyle dar olan yüzüğü oynatarak veya çıkartarak altına su geçirmek şarttır. (Gümüş yüzük caizdir) diye altını yıkamaya lüzum yoktur şeklinde anlamak yanlış olur.

Bunun gibi, (Sallanan dişi, altın telle bağlamak caiz) denince, bunun da bazı şartlarının olduğu anlaşılır. Altına su geçip geçmediğine bakılır. Yüzüğün altına su geçmeyince; abdest ve gusül sahih olmadığı gibi, ağzın içinde kuru yer kalınca gusül sahih olmaz. Bunun için diş dolgusu olanın, (ağzın içini yıkamak gusülde farz değil) diyen bir mezhebi, mesela Maliki'yi taklit etmesi gerekir.
 

zeyhak_

Well-known member
Allah cc razı olsun bende buna yakın bi konu ile ilgili soru soracaktım ..şimdi dişe takılan pırlanta da gusle manimidir?
main-tooth.jpg
yani 3 4 yıldır dişte ise dolgu gibi mi olur?
 

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
Hulûsi Beyin sualine cevaptır.

Dişlerin kaplanması hakkındaki suale cevap

1932 tarihli sualinize şimdilik etrafıyla cevap veremiyorum. Fakat bu meseleyle münasebettar bir-iki mesele-i şeriatı icmalen yazıyorum. Şöyle ki:

Abdest vaktinde ağzı yıkamak farz değil, sünnettir. Fakat gusül hengâmında ağzını yıkamak farzdır. Az birşey de yıkanmadık kalsa olmaz, zarardır. Onun için dişleri kaplama lehinde ulemâlar fetva vermeye cesaret edemiyorlar.

İmam-ı Âzam ile İmam-ı Muhammed (radıyallahü anhümâ) gümüş ve altından dişlerin yapılmasına fetvaları, sabit kaplama hakkında olmamak gerektir. Halbuki bu diş meselesi umûmü'l-belvâ suretinde o derece intişarı var ki, ref'i kabil değil. Ümmeti bu belvâ-yı azîmeden kurtarmak çaresini düşündüm; birden kalbime bu nokta geldi. Haddim ve hakkım değil ki, ehl-i içtihadın vazifesine karışayım. Fakat bu umûmü'l-belvâ zaruretine karşı, fetvalara taraftar olmadığım halde diyorum ki:

Eğer mütedeyyin bir hekîm-i hâzıkın gösterdiği ihtiyaca binaen kaplama sureti olsa, altındaki diş ağzın zahirîsinden çıkar, bâtın hükmüne geçer. Gusülde yıkanmaması, guslü iptal etmez. Çünkü üstündeki kaplama yıkanıyor, onun yerine geçiyor. Evet, cerihaların üstündeki sargıların zarar için kaldırılmadığından ceriha yerine yıkanması, şer'an o yaranın gasli yerine geçtiği gibi, böyle ihtiyaca binaen sabit kaplamanın yıkanması dahi dişin yıkanması yerine geçer, guslü iptal etmez. 3 Madem ihtiyaca binaen bu ruhsat oluyor. Elbette yalnız süs için, ihtiyaçsız dişleri kaplamak veya doldurmak bu ruhsattan istifade edemez. Çünkü, hattâ zaruret derecesine geldikten sonra, böyle umûmü'l-belvâda, eğer bilerek, su-i ihtiyarıyla olsa, o zaruret ibâhaya sebebiyet vermez. Eğer bilmeyerek olmuşsa, zaruret için elbette cevaz var.

Said Nursî
 

nurlu hacý

Active member
Bunun gibi, (Sallanan dişi, altın telle bağlamak caiz) denince, bunun da bazı şartlarının olduğu anlaşılır. Altına su geçip geçmediğine bakılır. Yüzüğün altına su geçmeyince; abdest ve gusül sahih olmadığı gibi, ağzın içinde kuru yer kalınca gusül sahih olmaz. Bunun için diş dolgusu olanın, (ağzın içini yıkamak gusülde farz değil) diyen bir mezhebi, mesela Maliki'yi taklit etmesi gerekir bilgiler için sağolun
 

nimet06

Well-known member
aleyküm selam .Eğer böyle bir şey doğruysa ben yandım .çünkü malesef genetik olarak dişlerimde problem olduğundan dişlerimde fazlasıyla dolgu,bilumum kaplama var.inşallah RABBİM bir hatamız olduysa affeder .ALLAHA EMANET OLUN.
 

anarkh

Well-known member
"Eğer mütedeyyin bir hekîm-i hâzıkın gösterdiği ihtiyaca binaen kaplama sureti olsa, altındaki diş ağzın zahirîsinden çıkar, bâtın hükmüne geçer. Gusülde yıkanmaması, guslü iptal etmez. Çünkü üstündeki kaplama yıkanıyor, onun yerine geçiyor. Evet, cerihaların üstündeki sargıların zarar için kaldırılmadığından ceriha yerine yıkanması, şer'an o yaranın gasli yerine geçtiği gibi, böyle ihtiyaca binaen sabit kaplamanın yıkanması dahi dişin yıkanması yerine geçer, guslü iptal etmez. 3 Madem ihtiyaca binaen bu ruhsat oluyor. Elbette yalnız süs için, ihtiyaçsız dişleri kaplamak veya doldurmak bu ruhsattan istifade edemez. Çünkü, hattâ zaruret derecesine geldikten sonra, böyle umûmü'l-belvâda, eğer bilerek, su-i ihtiyarıyla olsa, o zaruret ibâhaya sebebiyet vermez. Eğer bilmeyerek olmuşsa, zaruret için elbette cevaz var.

Said Nursî "

ya süper bi açıklama ya...uf yaaaa işte bu yaa.
benim dolgum var bazıları diyor bilmem şu mezhebi taklit et falan... ne demek o ya...

teşekkürler
ya içim bi ferah oldu. çok sağolun...
 

lemanur

Member
ben de çok korkmuştum mezheb değiştirmek ile ilgili yazıları görünce şok oldum ama öğrenince rahatladım elhamdülillah Allah razı olsun
 

İlim-irfan

Well-known member
yaa Mezhep taklit etmeyi mezhep değiştirmekle karıştırmayın hak mezhepler zaten bizim için kolaylık ve rahmet için bugün varlar kendi mezhebinde çıkmaza düştüğün bir konuda diğer mezhepte sadece o konuda taklit edebilirsin buna mezhep değiştirmek denmez sıkıntıya düştüğün konuda diğer mezhebin sana kolay gelen görüşüyle amel ediyorsun ayrıca Bediüzzamanın gusülle ilgili fıkıh görüşünü hanefi mezhebin fetvası olarak gösterilemez çünkü hanefi mezhebin fetva alimleri ve kitapları bellidir üstad hz.leri zaten şafii mezhebindendir ayrıca hanefi mezhebinde diş dolgusuna ruhsat veren alimlerde vardır yanii mezhep taklit etmenin gereği olmadığını söyleyenler var yani aynı yaranın üzerine mesh gibi diş dolgusu gusle mani değildir diye başka bir kavil var
haaa hangi görüşe uymak ise insanın kendi vicdanına kalmış bir durum çünkü bu konuda hadis var Alimler fetva verselerde siz yine vicdanınıza sorun diye hadis hatırlıyorum konunun başındada dediğim gibi bu konular ihtilaflı konular üerinde fazla durulmamalı şeytan buralardan açık arar ve dönüp dolaştırır insanın beynini bu konuya getirir vesveseler aman vermeyin

selam ve Dua ile...
 

İlim-irfan

Well-known member
Tabii Ana Konuda belirtilen Yanii Seadetiye Edebiyyenin fıkıh görüşü olan diş dolgusu güsle manidir hükmünüde kimsenin eleştirmeye hakkı yok o görüşede saygı duyulmalıdır bunuda belirtelim çünkü Hüseyin Hilmi Işık ve talebelerinin kitapları ve görüşleri ehli sünnete uygundur ve kendileri ehli sünneti iyi müdefaa edenlerden birileridirler

Selam ve Dua ile...
 
Üst