Iman Kurtarma Hizmetinin Önemi...

Gül-i İkra

Well-known member
İMAN KURTARMA HİZMETİNİN ÖNEMİ


1) «Aziz kardeşlerim, siz kat’î biliniz ki, Risale-i Nur ve şakirdlerinin meşgul oldukları vazife, rû-yi zemin­deki bütün muaz­zam mesâilden daha büyüktür. Onun için, dün­yevî merak-âver me­se­lelere bakıp, vazife-i bâki­yenizde fütur getir­meyiniz. Meyvenin Dördüncü Meselesini çok defa okuyunuz kuvve-i mâneviyeniz kı­rılmasın.» ( (Emirdağ Lâhikası-I sh: 43)

2) «Bütün makasıd-ı hayatiye içinde en büyük, en mühim maksat­ları, o nurlu Sözler vasıtasıyla Kur’âna hizmet; bili­yorlar. Dünya hayatı­nın ne­tice-i hakikiyesinin ve dünyaya gel­mekteki vazife-i fıtriyelerinin en mü­himi, hakaik-i ima­niyeye hizmet olduğunu telâk­kileri­dir.» (Barla Lâhikası sh: 21)

3)«Ehl-i imanın imanlarını muhafaza etmek gay­reti, en yüksek de­recede taşımaları ve ehl-i imanın kalbine gelen şü­behat ve evhamdan hasıl olan yaraları tedavi et­mek iştiyakı, yüksek bir derece-i şef­katte his­setmele­ridir.» (Barla Lâhikası sh: 22
 

Gül-i İkra

Well-known member
Cevap: Iman Kurtarma

Bediüzzaman Hazretleri iman hizmetini maddî-manevî ve meşru hiçbir menfaatın te’siri olmadan fıtrî ubudi­yet ile, rıza-yı İlâhiyi tazammun eden emr-i İlâhî ol­duğu için yap­mayı esas alır ve bu hâlisiyete tekraren teşvik edip der ki:

4- «Rıza-yı İlâhîden başka fıtrî vazife-i ilmiyenin sevkiyle, yalnız ve yalnız imana hizmet hususu bana gös­terildi. Çünkü şimdi bu zamanda hiçbir şeye âlet ve tâbi olmayan ve her gayenin fevkinde olan ha­kaik-i imani­yeyi fıtrî ubudiyetle, bilmeyenlere ve bilmek ihtiya­cında olan­lara tesirli bir su­rette bildirmek bu keşmekeş dünyasında imanı kur­tara­cak ve muannidlere kat’î ka­naat vere­cek bir tarzda, yani hiçbir şeye âlet olmayacak bir tarzda, bir Kur’ân dersi vermek lâzımdır ki, küfr-ü mutlakı ve mütemerrid ve inatçı da­lâleti kırsın, herkese kat’î ka­naat verebil­sin.» (Emirdağ Lâhikası-II sh: 79)

İşte bunun bir vesilesi olarak menfî siyaset-i ha­zı­radan içti­nab eder.

5- Evet, «En mühim, en lüzumlu, en saf ve en ha­ki­katli olan hizmet-i iman ve Kur’ân için şiddetle si­ya­setten kaçıyor.» (Mektubat sh: 62)


 

Gül-i İkra

Well-known member
Cevap: Iman Kurtarma

6- «Eğer Risale-i Nuru tenkid fikriyle tet­kik eden ad­liye memur­la­rı, imanlarını onunla kuvvetlendirip veya kurtarsalar, sonra beni idamla mahkûm etseler; şahid olunuz, ben hak­kımı onlara helâl ediyo­rum. Çünkü biz hizmetkâ­rız. Risale-i Nur’un vazifesi imanı kuv­vet­lendi­rip kurtarmaktır. Dost ve düşmanı tefrik etmeyerek hizmet-i imaniyeyi hiçbir tarafgirlik girmeye­rek yap­maya mükel­lefiz.» (Şualar sh: 393)

İman hizmeti yolunda çekilen hapishane ve sair me­şakkat­lerin ilahî cihet­ten yapılan imtihanın şehadet­name­sini almaya vesile olduğunu müjdeleyen Bediüzzaman Hazretleri diyor ki:


7- «Vazifemiz olan hizmet-i imaniyeyi ih­lâsla yap­maya çalışmalı, va­zife-i İlâhiye olan mu­vaffakiyet ve hayırlı ne­ticeleri vermek cihetine ka­rış­mamalı­yız. خَيْرُ اْلاُمُورِ اَحْمَزُهَا deyip bu çile­hanedeki sıkıntı­lara sa­bır içinde şükretmeliyiz. Amelimizin makbu­liyetine bir alâ­met ve kudsî mücahedemizin imti­ha­nında tam bir şeha­detnâme almamıza bir emâ­redir bilme­liyiz.» (Şualar sh: 482)

8- «Ehl-i vukufun hocaları, tam dikkatle Siracü’n-Nur’u okumaya mecbur oluyorlar. Hem bu sırada çık­mamızla, bir iki cihetle hizmet-i imaniye­mize bir nok­san gelmek ihti­mali var. Ben sizler­den şahsen çok ziyade sıkıntı çektiğim halde çıkmak is­temiyorum. Siz de müm­kün ol­duğu kadar sabır ve ta­hammüle ve bu tarz-ı hayata alışmaya ve Nurları yaz­mak ve oku­maktan teselli ve fe­rah bulmaya çalışınız.» (Şualar sh: 515)

Hizmet-i imaniye herşeye tercih edilmelidir.
 

Gül-i İkra

Well-known member
Cevap: Iman Kurtarma

9- «Risale-i Nur’un hizmet-i imaniyesinde bu za­manda bin­ler tahribat­çılara mukabil yüz binler tami­ratçı lâzım gelirken, hem benimle lâakal yü­zer kâtip ve yar­dımcı bulunmak ihtiyaç varken, değil çekinmek ve temas etmemek, belki millet ve ehl-i idare tak­dirle ve teşvikle yardım ve temas etmek zarurî iken ve o hiz­met-i imaniye hayat-ı bâkiyeye baktığı için ha­yat-ı fâniyenin meşgale­lerine ve faydalarına tercih et­mek ehl-i imana vâcip iken...» (Şualar sh: 680) ..diyerek hizmet-i imaniye­nin herşeyin üs­tünde bir esas gaye olduğunu bildirir.

10- «Cazibedar bir Nakşî evliyasından bir zat dört ay müte­madiyen Ri­sa­le-i Nur’un elli altmış şakirdleri içinde celbkârâne sohbet ettiği halde, yalnız birtek şa­kirdi mu­vakkaten kendine çeke­bildi. Mütebakisi, o cazi­bedar şeyhe karşı müstağni kaldılar. Risale-i Nur’un yüksek, kıymet­tar hizmet-i imaniyesi onlara kâfi olarak kanaat veriyordu.

O şakirdlerin gayet keskin kalb basireti şöyle bir hakikati anlamış ki: Risale-i Nur’a hizmet ise, imanı kur­tarıyor ta­rikat ve şeyhlik ise, velâ­yet mer­tebeleri kazan­dırıyor. Bir adamın imanını kurtar­mak ise, on mü’mini velâyet derecesine çıkar­maktan daha mühim ve daha sevab­lıdır. Çünkü iman, saadet-i ebediyeyi kazandırdığı için bir mü’mine, küre-i arz kadar bir saltanat-ı baki­yeyi temin eder. Velâyet ise, mü’minin Cennetini ge­nişlettirir, parlattırır. Bir adamı sultan yapmak, on ne­feri paşa yap­maktan ne kadar yüksek ise, bir ada­mın imanını kurtar­mak, on adamı velî yapmaktan daha sevablı bir hizmettir.

İşte bu dakik sırrı, senin Ispartalı kardeşlerin bir kısmının akılları gör­me­se de umumunun keskin kalb­leri görmüş ki, benim gibi biçare gü­nah­kâr bir adamın arka­daşlığını evliyalara, belki de eğer bulunsaydı müc­tehidlere dahi tercih ettiler.

Bu hakikata binaen, bu şehre bir kutub, bir Gavs-ı Âzam gelse,
“Seni on günde velâyet derecesine çıkaraca­ğım” dese, sen Risale-i Nur’u bıra­kıp onun yanına git­sen, Isparta kahramanlarına arka­daş olamazsın.» (Kasta­monu Lâhikası sh: 83)
 

Gül-i İkra

Well-known member
Cevap: Iman Kurtarma

11- «Benim eskiden beri tekrar ettiğim bir dâ­vâm ki; Risale-i Nur’un hakikî şakirdleri, hiz­met-i imaniyeyi herşeyin fevkinde görür kutbi­yet de ve­rilse ihlâs için hizmetkârlığı tercih eder.» (Kastamonu L. sh: 251)

12- «Risale-i Nur’un o kadar dehşetli muannid­lere karşı gali­bâne mu­kavemeti, sırr-ı ihlâstan ve hiçbir şeye âlet edilmemesin­den ve doğrudan doğruya saadet-i ebe­diyeye bakmasından ve hiz­met-i imaniyeden başka bir maksad takip etmemesinden ve bazı ehl-i tarika­tın ehemmiyet ver­dikleri keşif ve kerâmât-ı şah­siyeye ehemmiyet vermemekten ve velâyet-i kübrâ sahipleri olan Sahabîler gibi, veraset-i Nübüvvet sır­rıyla, yal­nız iman nurla­rını neşretmek ve ehl-i imanın imanlarını kurtarmak­tır.» (Kastamonu Lâhikası sh: 263)

 

Gül-i İkra

Well-known member
Cevap: Iman Kurtarma

13- «Bu zamanda herşeyin fevkinde hiz­met-i ima­niye en ehemmi­yet­li bir vazifedir.» (Kastamonu Lâhikası sh: 89)

14- «Üstad, muhtelif istidatta olan her ziyaretçi­nin derece-i fehim ve id­rakine göre konuşur, nazarları Risale-i Nur’a ve hiz­met-i imaniyeye çe­virir, Risale-i Nur hakikat­leriyle imana hizmetin bu millete maddeten ve mânen en büyük menfa­atleri te­min edeceğini dâvâ ve izah ederdi.» (Tarihçe-i Hayat sh: 462)

15- «Her şakirdin vazifesi, yalnız kendi imanını kur­tarmak değil belki başkasının imanlarını da muhafaza etmeye mükelleftir. O da hizmete ciddî devamla olur.» (Kastamonu Lâhikası sh: 202)
 
Üst