Sünnet-i seniyyeye ittiba

Muvahhid1

Well-known member
b_360_0_0_00___files_images_content_resized-4298-1312327927.jpg



Peygamber'imizin söyledikleri, tasdik ettikleri, yaşadıkları bunların bütününe birden sünnet-i seniyye denir. Elbette Peygamber Kur'an'a tabidir, dolayısıyla Kur'an'a tabi olmak sünnet-i seniyyeye ittiba ile olur.
Sünnet-i seniyyeye ittiba etmek isteyen, Peygamber'imiz nasıl giyinmiş, nasıl yemiş, nasıl yaşamış bu soruların bütününe cevap bulur ve yapmaya gayret ederse sünnet-i seniyyeye ittiba etmiş olur. Adetini ibadete tahvil etmek, yani adetlerimizi İslam'a uydurmak, huyumuzu İslam'a uydurmak, prensiplerimizi İslam'a uydurmak, yaşayışımızı İslam'a uydurmak sünnet-i seniyyeye ittibadır. İnsanları yaratan Allah (cc) cennet gibi dünyayı cehennem etmememiz için sünnet-i seniyyeye ittibayı emretmiştir. Tarih şahittir ki sünnet-i seniyyeye ittiba eden insanların hayatı güzelleşmiştir. Benim gibi yaşlılar görüyorlar ki sünnet-i seniyye bizim hayatımızı kurtardı. Yatarken sağ tarafa dönmek, giysileri sağdan giymek, sağ elle yemek yemek, oturarak su içmek çok basit gibi görünse de aslında bu davranışları Hz. Peygamber bu şekilde yaptığı için yapmanın ecri çok büyüktür.

Basit gibi görünen bu davranışlar Müslüman'ı Resulullah'a ve Allah (cc)'a yaklaştırır, ahirette şefaatine nail olmaya vesile olur, kısacası Müslüman'ın dünya ve ahiretini güzelleştirir. Sağ tarafına yatan "Resulullah'a ittiba ettim." der. Ölse o hal içinde ölür. Ben düşünüyorum ki Resulullah bana güzel bir örnek olmuş ve beni kurtarmış. Bu yolda çok cefalar çekmiş. Bizim kurtulmamız için bu kadar cefalar çeken Peygamber'e ne kadar salavat getirsek, dua etsek azdır. Bizim salavat ve dualarımıza onun ihtiyacı yoktur. Bizim salavat ve dualarımıza BİZİM ihtiyacımız vardır. Ezan duasında mealen diyoruz ki: "Kıyamete kadar devam edecek olan namazın ve şu en mükemmel davet olan ezanın Rabb'i olan Allah'ım! Muhammed (sas)'e cennette en yüksek makam olan vesileyi ve yaratılmışların üstünde bir mertebe olan fazileti ve en yüce dereceyi ver. Ve onu vaat ettiğin en yüksek makam olan makam-ı Mahmûda ulaştır. Şüphesiz Sen va'dinden dönmezsin. Amin"

Ezan duasında kendimiz için hiçbir şey istemiyoruz gibi görünüyor. Fakat dikkatle okunacak olursa, Peygamber'imizin en yüksek makama ulaşması için dua etmek, O'nun şefaatini istiyoruz demektir. Onun için Peygamber (sas)'e salavat getirmek o kadar önemli, bizim ahiret yurdunda kâinat O'nun için yaratılan Peygamber'in şefaatine nail olmamıza sebep olacak inşallah.

Hekimoğlu İsmail
 
Üst