Haya Hakkındaki Risale-i Nur

Eyvàh!

Well-known member
Haya Hakkındaki Risale-i Nur

FENALIK PERDE ALTINDA KALDIKÇA KÜÇÜLÜR

Sual: "Eskiden beri işitiyoruz ki, bazı Jön Türkler masondurlar, dîne zarar ediyorlar."
Cevap: İstibdat, kendini ibka etmek için şu telkinatı vermiştir.Maksatları dîne zarar değildir, belki milletin selametini temin etmektir. Fakat, bazıları dîne layık olmayan barid taassuba müfritane ilişiyorlar…

Sual: "Neden sû-i zannımız onlara zarar versin?"

Cevap: Onların bir kısmı sizin gibi tahkiksiz, taklit ile İslâmiyetin zevahirini bilirler. Taklit ise, teşkîkat ile yırtılır. O halde bazılarına-bahusus dinde sathî, felsefe ile mütevaggıl olursa dinsiz dediğiniz vakit, ihtimal ki tereddüte düşüp, meslek-i İslâmiyetten hariçmiş gibi vesveselerle, "Herçi-bad-âbâd" diyerek me'yusane, belki muannidane İslâmiyete münafi harekata başlar. İşte, ey bîinsaflar! Gördünüz, nasıl bazı bîçarelerin dalaletine sebep oluyorsunuz. Fena adama, "İyisin, iyisin" denilse iyileşmesi; ve iyi adama, "Fenasın, fenasın" denildikçe fenalaşması çok vukû bulmuştur.

Sual: "Neden?"

Cevap: Faraza, bazılarının altında büyük fenalıkları varsa da, hücum edilmemek gerektir. Zîra, çok fenalık vardır ki, iyilik perdesi altında kaldıkça ve perde yırtılmadıkça ve ondan tegafül edildikçe mahdut ve mahsur kaldığı gibi, sahibi de perde-i hicap ve haya altında kendisinin ıslahına çalışır.

Lakin, vakta ki perde yırtılsa, haya atılır; hücum gösterilse, fenalık, fena tevessü eder. Ben Otuz Bir Mart Hadisesinde şuna yakın bir hal gördüm. Zîra, İslâmiyetin meşrûtiyet-perver ve hamiyetli fedaileri, cevher-i hayat makamında bildikleri nîmet-i meşrûtiyeti, Şeriata tatbik ile, ehl-i hükûmeti adalet namazında kıbleye irşad ve nam-ı mukaddes-i Şeriatı meşrûtiyet kuvvetiyle îla ve meşrûtiyeti Şeriat kuvvetiyle ibka ve bütün seyyiat-ı sabıkayı muhalefet-i Şeriat üzerine ilka etmek için bazı telkinatta ve teferruatın tatbikatında bulundular. Sonra, sağı-nı solundan fark edemeyenler-haşa-Şeriatı, istibdada müsait zannederek tûtî kuşları taklidi gibi "Şeriat isteriz!" demekle, hakîki maksat ortada anlaşılmaz oldu. Zaten planlar serilmişti. İşte o zaman, yalan olarak hamiyet maskesini takınan bazı herifler, o ism-i mukaddese tecavüz ettiler. İşte cay-ı ibret bir nokta-i siyah!

Beyanat ve Tenvirler, s:96
 
Üst