Efenimiz (sav) hakkında ...

mihrimah

Well-known member
Ağaç meyve için dikilir. Âlem, Muhammed-i Arabî için yaratılır.

Bir sınıfta öğretmen esasında yalnız bir öğrenci için dersini tam anlatır—onu en iyi anlayan öğrenci için. Bir’ler her zaman önemlidir. Bir Muhammed-i Arabî’nin ubudiyeti hatırına, koca bir kâinat yaratılmıştır.

Peygamberimizin hiçbir fiili yoktur ki, HÜVE’yi göstermesin, O’nu bildirmesin.

Bugün biz “lâ ilahe illallah”ı kolaylıkla söylüyorsak, “muhammedun resulullah”tan dolayıdır.

Yamaçlar kalabalık, zirveler yalnızdır. En çok istifade edilen insan olarak Resûlullah (a.s.m.), aynı zamanda, en az anlaşılan insandır da. Çünkü, onun anlattığı hakikati onun kendi iç dünyasında anladığı derecede anlayan başka bir kimse yoktur. Peygamber başka bir insandan almamış; almadan vermiştir.

Hz. Peygamber peygamber olduğu için öyle dua ediyor değil. Öyle dua edebildiği için Rabbimiz onu peygamber seçiyor.

Kap küçükse çabuk dolar. Resûlullah’ın kabı genişti ve devamlı genişliyordu. O yüzden, her daim tefekkür ve tezekkür üzere idi, o yüzden günde yetmiş kez daha da fazlasını yapamadığı için istiğfar ediyordu, o yüzden “Seni lâyık olduğun surette sena edemem. Sen kendini sena ettiğin hal üzeresin” diye Rabbine yakarıyordu...

Dağa çıkıp inmeyen adama dağcı demezler. Resûlullah miraca çıkmış, ama dönmüştür. Peygamber vasfı böyle bir tavrı gerektirir.

Resûlullah’ın ne düşündüğünü ve nasıl yaşadığını öğrenmek istiyorsan, Kur’ân’ı oku! Kur’ân, Resûlullah’ın hayatını yansıtır; neyi nasıl yaşadığını, neye nasıl baktığını, neye nasıl ve niye inandığını bize gösterir.

Resûl-i Ekrem’in hayatı Kur’ân’dır. Her zaman Bismillah şuuruyla yaşar, Fatiha şuuruyla devam eder…

“Soruyu ben sorarım, cevabı da ben bulurum. Peygambere ihtiyacım yok” Demek, kendisini Resûl-i Ekrem’in ve onun getirdiği hakikatin yerine koymak demektir.

Resûle tâbi olmayan, kendine tâbi oluyor.

Nefisler peygambersiz bir din arzu ediyorlar; tâ ki kafalarına göre yorumlamaları mümkün olsun…

Sünnet-i seniyyesiz bir dinî anlayış, eksik ve hatta sakat bir dinî anlayıştır.

Aklın anladığını tashih etmek yerine Resûlullah’ın sözünü tashihe kalkışmamalı.

Peygamber ‘insanüstü’ olsaydı, bana rehber olmazdı. “O başkaydı, ben onun gibi olamam” diyemeyiz. Elimizden geldiğince onun gibi olmaya çalışmalıyız…

Peygamberimizi hatırladıkça, çok önemli bir mahluk olduğumu hissediyorum. Çünkü, benim en küçük bir halim ihmal edilmiyor.

Nübüvvete tâbi olmak, insanın kendisi ve kâinatla barışık olmasıyla ilgilidir.

Mirac Resulullah’ın 52 yıllık hayatının tasdikidir; sünnetin teyididir.

Mirac elliiki yıl boyu yaşanmış bir yolculuğun tasdikidir.

Resûlullah’ın birebir kendisine benzetmeye çalıştığı tek kişi yoktur.
 
Üst