Açıklamalı - 12.MEKTUB - Kemmiyetin keyfiyete nisbeten ehemmiyeti yok.

Ukbaa

Well-known member
Bismillâhirrahmânirrahîm

Elhamdülillâhi rabbil âlemîn velâkibetülil müttekîn vessalêtü vessalêmü alê seyyidine Muhammedivve alê êlihi vesahbihi ecmain,alê rasulüne salevât
12. MEKTUB - 2. SUAL

Eğer sual etseniz ki:
Bi’set-i enbiya ile beraber şeytanların vücudundan
ekser insanlar kâfir oluyor, küfre gidiyor, zarar görüyor.
“El-hükmü li’l-ekser” kaidesince, ekser ondan şer görse,
o vakit halk-i şer şerdir; hattâ bi’set-i enbiya dahi rahmet değil denilebilir.

Sualde deniyor ki Peygamberlerin gönderilmesiyle
Dünya bir imtihan dünyasına dönüşüyor.
İnsanların başına bir imtihan edince
Onlara iman eden ve etmeyenler oluyor.
Ve iman etmeyenler kendilerini peygamberlerin getirdiği
düsturlarla ıslah etmeyenler imtihanı kaybediyor.
Ve bu insanların sayısı oldukça çok..

Durum böyle olunca
Peygamberlerin gönderilmesi
Rahmet olmuyor denilebilir mi?
Birde şeytanların yaratılmasında büyük hikmetler
Ve faydalar var diyorsunuz, diyorlar.
Ama şeytanların yüzünden birçok insanda küfre gidiyor zarar ediyor.

“El-hükmü li’l-ekser”kaidesiyle çoğunluk ondan zarar görse
şeytanın yaratılması şer olmuyor mu?

Üstadın cevabından önce
Burada birşeye dikkat çekelim inşallah
Cenabı Hak buyuruyor ki
Şefkatim ve rahmetim gadabımı geçmiştir.
Kullarına şefkatiyle muamele edeceğini buyuruyor.
Ama Cenabı Hakk’ın her türlü affına kendisini zorla kapatan
öyle zalim adamlar vardır ki onlar için azap hak olur.

Allah mümin kullarına cennet hazırladığı gibi
Dünyada islam nimetinden istifade edememiş olan
bir kısmını ehli fetret diyerek
yani peygambersiz bir dönemde gelenler
Peygamber görmemiş, islamı imanı hakkıyla duymayanlar
Dini öğrenememiş diye cehennemden muhaf tutuluyor.
Buda büyük rahmetin bir tecellisidir.
Ehli fetret olanların sayısı çok fazladır.

Hüccetül İslam’da İmamı Gazali rahmetullahi aleyh buyuruyor ki;
İslami duymuş ama aleyhinde çok şey işitmiş.
Lakin yanlış anlamış.
İslami tertemiz peçesiyle göremeyenlerinde
ehli fetret olduğunu söylüyor.
Bazı ağabeylerimizde zamanımızın milyonlarca insanı da
buna dahildir diyor.
Çünkü bugün islam adına
çok dehşetli propagandalar var.

Birde Kur’an-ı Kerim’de defalarca ifade edildiği gibi
ehli kitabın hepsi kâfir değildir.
Allah onlardan mümin olup mağfirete layık olanlarda
cehennemden uzak tutacaktır.

İslam ile mücadele etmeyen
kendi halinde zararsız bir hayat sürmüş.
Hatta etrafındakilere birçok iyilikte bulunmuş
Faydalı olmuş kafirlere de mükafat olarak
cehennemde azaplarını tahfif ederek
Belki onları cehenneme ülfet vererek rahatlatacaktır.

Elbette hayatı boyunca zulüm eden
ve islamla mücadele eden bir kâfir ile
İslam lakayt kalmış ama iyi insan olan
dünyadan gelip geçmiş bir inançsız adamı hak aynı kefeye koymaz.
Doğrusunu yine adalet sahibi olan el hak daha iyi bilir.

Bile bile hayatını hep islam ile mücadeleye vakfetmiş,
Ve bunu yaparken çok mümine zulüm etmiş,
İnsan hakları tanımamış,
Öyle esas kafirler var ki
Bunlar cehennemi de azabı da hakkıyla hak etmiş kişilerdir.

Şimdi Üstad hz böyle zalim, kafirler hakkındaki yorumunu okuyalım:

Elcevap:
Kemmiyetin, keyfiyete nisbeten ehemmiyeti yok.
Asıl ekseriyet, keyfiyete bakar.

Meselâ, yüz hurma çekirdeği bulunsa, toprak altına konup su verilmezse
ve muamele-i kimyeviye görmezse ve bir mücahede-i hayatiyeye
mazhar olmazsa, yüz para kıymetinde yüz çekirdek olur.
Fakat su verildiği ve mücahede-i hayatiyeye maruz kaldığı vakit,
sû-i mizacından sekseni bozulsa, yirmisi meyvedar yirmi hurma ağacı olsa,
diyebilir misin ki,
“Suyu vermek ser oldu, ekserisini bozdu”?
Elbette diyemezsin.

Çünkü o yirmi, yirmi bin hükmüne geçti.
Sekseni kaybeden, yirmi bini kazanan zarar etmez, ser olmaz.

Hem meselâ, tavus kuşunun yüz yumurtası bulunsa,
yumurta itibarıyla beş yüz kuruş eder.
Fakat o yüz yumurta üstünde tavus oturtulsa, sekseni bozulsa,
yirmisi yirmi tavus kuşu olsa, denilebilir mi ki,
“Çok zarar oldu, bu muamele şer oldu, bu kuluçkaya kapanmak çirkin oldu, ser oldu”?
Hayır, öyle değil, belki hayırdır.
Çünkü o tavus milleti ve o yumurta taifesi, dört yüz kuruş fiyatında bulunan
seksen yumurtayı kaybedip, seksen lira kıymetinde yirmi tavus kuşu kazandı.

Sayısal olarak çok olan fakat kalite ve keyfiyet olarak
hiç bir değeri olmayan şeyler vardır.
Çok olan fakat kalitesi olmayan şeylerinde
değeri de yoktur öyle değil mi?
Asıl değer keyfiyettedir.
Kalite yüksekliğindedir.

Mesela 100 tane hurma çekirdeği bulunsa
Bunlar toprağa dikilir fakat su verilmezse,
Nolur?
Yüz kuruş etmeyen 100 tane çekirdekten ileri kalır mı?

Fakat su verilse
Ve o çekirdeklerde hayati bir faaliyet başlatılsa
Fakat 80 tanesi kendi kotu yapısından bir takım
Mizaç kötülüğünden dolayı bozulsa
Geriye kalan 20 çekirdek büyüyüp
Sağlıklı 20 hurma ağacı olsa
Diyebilir misin ki çekirdeklere su verip
Onların canlanmalarına vesile olmak
Kötü oldu, onları bozdu.
Elbette diyemezsin.

Çünkü ağaç olan 20 tanesi 20 bin değerinde bir kıymet aldı.
80 kaybeden 20 bin kazanan zarar etmiş sayılır mı?
Bu işte şer olmaz.

Sonra Üstad tavus kuşu örneğini veriyor.
Hem mesela tavus kuşunun 100 tane yumurtası bulunsa
Bu yumurtalar buğun 100 kuruş eder.
Fakat tavus kuşu o yumurtaların üzerine otursa
Onları işitip 20 tavus kuşu çıksa
Fakat 80 yumurta bozulsa bu iş kötü oldu
Tavusu kuluçkaya yatırmak yanlış oldu diyebilir misin?
Çünkü o tavus milleti 20 tavus kuşu kazandı.
80 yumurta kaybını çabuk unutturdu.

Ve işte diyor.
Peygamberlerin vazifelendirilmesi sayesinde
İnsanlar İslam ile tanıştılar.
Bu tanışmada bir gayret ve şeytanla bir mücadele başladı
Bu savaşı kazananlar iman ile insanlığın kazandığı
Güneş hükmünde ışık hükmünde olan insanlardır.
Peygamberler milyonlarla ifade edilen evliyalar,
Asfiyalar, safii temiz insanlar oldu.

Buna mukabil 100lerce şeytanlaşmış
zararlı hayvanlar gibi, çürük çekirdekler gibi
faydasız insanları insanlık kaybeder.
Vahşi hayvanlar gibi ısırmaktan zevk alan
Daima zarar vermeye çalışan zalim kafirler
dünyada yaşama hakları vardır.
Ama ahirette acı ve azaba layık olmuşlardır.

Ve onlara şefkat göstermek
Üstadın başka bir yerde söylediği gibi
Kurtlara şefkat ediyorum derken
Kuzuların hakkını yersiniz.
Yani milyonlarla insanı mahveden,
Süründüren, sefil eden
Almanya’da hitler gibi, bugün İsrail gibi
Milyonlarca insanın azap çekmesine sebep olan kafirler
Cehennemde azap çekmesinler dersen
Bu kadar mazlum insanın hukukunu nazara almıyorsun demek olur.

Ve keza bunun gibi Ebu Cehiller ve Ebu Cehile yardımcı olanlar
Peygamberle ve Müslümanlarla mücadele edenler
Hak hukuk tanımayanlar Allah’ın hakkini hukukunu
Hiç tanımayanlar azap çekmesinler dersen
Hem bütün kainatın hem de Allah’ın
Hem insanların hukukunu nazara almıyorsunuz demektir.

İşte, nev-i beşer, bi’set-i enbiya ile, sırr-ı teklif ile,
mücahede ile, şeytanlarla muharebe ile kazandıkları
yüz binlerle enbiya ve milyonlarla evliya ve milyarlarla asfiya gibi
âlem-i insaniyetin güneşleri, ayları ve yıldızları mukàbilinde, kemiyetçe kesretli,
keyfiyetçe ehemmiyetsiz hayvânât-i muzırra nev’inden olan küffârı ve münafıkları kaybetti.

Subhâneke lâ ılmelene illema allemtene inneke entel alîmul hakîm ve ahiru de'vehüm enilhamdülillahi rabbil âlemin, el fatiha

21.30’da sohbet kanalında yapılan derstir.
Muhabbet-i Bakiye
 
Üst