Said Nursi HZ nefsini nasıl terbiye ve tezkiye etmiştir?

memluk

Hatim Sorumlusu
Üstad Bediüzzaman Said Nursi, nefsini nasıl terbiye ve tezkiye etmiştir?

Sorularla Risale,



"Hem meselâ, يَكَادُ زَيْتُهَا يُضِىءُ وَلَوْلَمْ تَمْسَسْهُ نَارٌ نُورٌ cümlesi, mânâ-yı remziyle diyor ki: “On üçüncü ve on dördüncü asırda semâvî lâmbalar ateşsiz yanarlar, ateş dokunmadan parlarlar. Onun zamanı yakındır.” Yani, bin iki yüz seksen (1280) tarihine yakındır. İşte, bu cümle ile nasılki elektriğin hilâf-ı âdet keyfiyetini ve geleceğini remzen beyan eder. Aynen öyle de, mânevî bir elektrik olan Resâili’n-Nur dahi gayet yüksek ve derin bir ilim olduğu halde, külfet-i tahsile ve derse çalışmaya ve başka üstadlardan taallüm edilmeye ve müderrisînin ağzından iktibas olmaya muhtaç olmadan, herkes derecesine göre o ulûm-u âliyeyi, meşakkat ateşine lüzum kalmadan anlayabilir, kendi kendine istifade eder, muhakkik bir âlim olabilir. Hem işaret eder ki, Resâili’n-Nur Müellifi dahi ateşsiz yanar, tahsil için külfet ve ders meşakkatine muhtaç olmadan kendi kendine nurlanır, âlim olur."

"Evet, bu cümlenin bu mu’cizâne üç işârâtı elektrik ve Resâili’n-Nur hakkında hak olduğu gibi, müellif hakkında dahi ayn-ı hakikattir. Tarihçe-i hayatını okuyanlar ve hemşehrileri bilirler ki, İzhar kitabından sonraki medrese usulünce on beş sene ders almakla okunan kitapları Resâili’n-Nur Müellifi yalnız üç ayda tahsil etmiş."
(1)

"İ'lem eyyühe'l-aziz! Tevfik-i İlâhî refiki olan adam, tarikat berzahına girmeden zahirden hakikate geçebilir. Evet, Kur'ân'dan, hakikat-i tarikati, tarikatsiz feyiz suretiyle gördüm ve bir parça aldım. Ve keza, maksud-u bizzat olan ilimlere ulûm-u âliyeyi okumaksızın isâl edici bir yol buldum. Serîüsseyir olan bu zamanın evlâdına, kısa ve selâmet bir tarîki ihsan etmek rahmet-i hâkimenin şânındandır."(2)

Üstad Hazretleri elbette nefsini kemal manada ıslah ve terbiye edip tezkiye makamına çıkmıştır. Lakin bu terbiye ve ıslah süreci tarikat ve tasavvufta olduğu gibi uzun ve meşakkatli bir şekilde olmamıştır. Yukarıda Risale-i Nur'dan vermiş olduğumuz ibareler, Üstad Hazretlerinin nasıl bir mazhariyete sahip olduğuna işaret ediyor. Hem ilim noktasından hem de manevi velayet noktasından Üstad Hazretleri kısa ve harika bir şekilde terakki ve tekemmül etmiştir. Hayatı tamamı ile sünnet-i seniye üzerine gittiği için Allah bu zamanda kimsenin erişemeyeceği bir makam ve bir mevkie onu meşakkatsiz bir şekilde çıkarmış denilebilir.

Bunun yanında çok az uyur, çok az yemek yer, çokça ibadet ve zikir ile meşgul olurmuş, Üstad Hazretleri.
(1) bk. Şualar, Birinci Şua
(2) bk. Mesnevî-i Nuriye, Onuncu Risale
 
Üst