Açıklamalı 2.Lem'a dersleri - Beşinci Nükte

Zuhr

Talebe
Bismillâhirrahmânirrahîm,

BEŞİNCİ NÜKTE
Üç Meseledir.

BİRİNCİ MESELE:

Asıl musibet ve muzır musibet, dine gelen musibettir.

Musibet-i diniyeden
her vakit dergâh-ı İlâhiyeye iltica edip feryad etmek gerektir.


ey gafil nefsim diyorum okurken ..
bir kendi dert ettiğin şeylere bak
bir de olması gerekenlere...

evet her gün bir çok musibetle
maddisinden manevisine
bir sürü sıkıntı yaşıyoruz hepimiz
bunların hepsine göğüs germemizi sağlayan
ve bizi onlardan koruyacak olan
imanımızdır

imanımız kaybolsa
Allah muhafaza
her gün bize hücum eden günahlardan
sorunlardan kaçma kurtulma şansımız kalmayacağı gibi
bu sıkıntıların ebedi meyvelerini de yiyemeyeceğiz

demek bizim hayatımızı baki saadete kalp edecek olan imanımıza ve dinimize gelebilecek herhangi bir darbe
veya onlara fütur verebilecek herhangi bir olumsuzluk
bizim ateşten yılandan kaçmamız gibi kaçmamız gereken olaylar
ve bizi asıl düşündürmesi gereken meselelerdir


Fakat dinî olmayan musibetler,
hakikat noktasında musibet değildirler.


Bir kısmı ihtar-ı Rahmânîdir.

Nasıl ki çoban, gayrın tarlasına tecavüz eden koyunlarına taş atıp,
onlar o taştan hissederler ki, zararlı işten kurtarmak için bir ihtardır,
memnunâne dönerler.

Öyle de,
çok zâhirî musibetler var ki,
İlâhî birer ihtar,
birer ikazdır.



Ve bir kısmı keffâretü’z-zünubdur.

günahların bağışlanmasına vesiledir


Ve bir kısmı, gafleti dağıtıp,
beşerî olan aczini ve zaafını bildirerek bir nevi huzur vermektir.

Musibetin hastalık olan nev’i, sabıkan geçtiği gibi,
o kısım, musibet değil, belki bir iltifat-ı Rabbânîdir, bir tathirdir.


Rivayette vardır ki,
“Ermiş bir ağacı silkmekle nasıl meyveleri düşüyor; sıtmanın titremesinden günahlar öyle dökülüyor.”


okula başlayan her öğrenci
kalemi eline aldığında eğri büğrü çizgiler çizer
kalemi tutamaz
ama öğretmeni kalem tutması ve yazması için ısrar eder
öğrenci o kısa süreli sıkıntıya katlanmak istemese
sonrasında alacağı diplomalardan kazanacağı baçarılardan kendi kendisini mahrum bırakmış olur

bu dünya bizim okulumuz hükmündedir
kaliteli insan olmayı
neden insan olduğumuzu
nasıl olmamız gerektiğini öğreten tahsil sürecimiz
yani ömrümüz
bizim göstereceğimiz sabır ve gayret ile
karşımıza çıkacak sorunlarda vazgeçmeyerek ve arkasından gelecek hediyeleri düşünüp şevkimizi kırmayarak devam etmemizle
bizi ebedi tatile kavuşturacak

diplomamızı mahşer günü alacağız
veya alamayacağız


Hazret-i Eyyub Aleyhisselâm, münâcâtında,
istirahat-i nefis için dua etmemiş.

Belki zikr-i lisanî ve tefekkür-ü kalbîye mâni olduğu zaman, ubudiyet için şifa talep eylemiş.

Biz, o münâcatla birinci maksadımız,
günahlardan gelen mânevî, ruhî yaralarımızın şifasını niyet etmeliyiz.


ikinci lemanın başında anlatılan Hz. Eyyub a. s. ın kıssasını ve arkasından ettiği münacatı
ve bu münacaatın sebebini biliyoruz
o kadar hastalığında şekva etmemiş
ne zamanki ubudiyetine halel gelmeye başlamış hastalık diline kalbine dokunmuş
o zaman şifa istemiş derdini anlatmış münacaatını dile getirmiş

kendimize baktığımızda
bilerek veya bilmeyerek işlenen günahlar
yapılan hatalar
içimizde ne yaralar açıyor
farkındayız veya farkında değiliz
ama bilmemiz gerekki Hz.Eyyub a. s. ın vücudunu eritip bitiren hastalıktan
kat kat fazlası birçok hastalığımız var ki bizim imanımızı kemiriyor
ve biz de O nun gibi O nun münacaatına devam ederek
maddi hastalıklarımızdan ziyade
imani hastalıklarımızın şifası için
Rabbimize iltica edeceğiz inşallah


Maddi hastalıklar için, ubudiyete mâni olduğu zaman iltica edebiliriz.
Fakat muterizâne, müştekiyâne bir surette değil,
belki mütezellilâne ve istimdatkârâne iltica edilmeli.

Allah hiçbirimizi az bir ağrı sızıyı şekva vesilesi edenlerden etmesin inşallah

Madem Onun rububiyetine razıyız;
o rububiyeti noktasında verdiği şeye rıza lâzım.
Kazâ ve kaderine itirazı işmam eder bir tarzda ah, of edip şekvâ etmek,
bir nevi kaderi tenkittir,
rahîmiyetini ittihamdır.

Kaderi tenkit eden, başını örse vurur, kırar.
Rahmeti ittiham eden, rahmetten mahrum kalır.

Kırılmış elle intikam almak için o eli istimal etmek nasıl kırılmasını tezyid ediyor;
öyle de, musibete giriftar olan adam,
itirazkârâne şekvâ ve merakla onu karşılamak, musibeti ikileştiriyor.


ey biçare .. zaten müsibet gelmiş başına bir elin kırılmış
daha neye şekva eder öteki elinide kırmak istersin ..
kimi kime şikayet ediyorsun ki
sana derdi veren bilmiyor mu senin ne halde olduğunu?
hem sen bilmezmisin sana dert verenin rahmeti merhameti sana olan sevgisi ne kadar çoktur ummanlara sığmaz?
sanırmısın ki sana bile bile inadına dert veriyor?

fark edenlerden eylesin Rabbim hepimizi..
asılsız şekvalardan muhafaza eylesin..
amin




سُبْحَانَكَ لاَعِلْمَ لَنَاۤ اِلاَّ مَاعَلَّمْتَنَا اِنَّكَ اَنْتَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ

el Fatiha




 

Huseyni

Müdavim
Allah razı olsun ama ikin ci lemanın ikinci ücüncü dördüncü nüktelerin acıklamaları yok devamını bekleriz

1. nükte
http://www.risaleforum.net/risale-i-nur-okuma-ve-anlama/risale-i-nur-sohbetleri/41845-aciklamali-2lema-dersleri-birinci-nukte-eyyub-munacati.html

4. nükte
http://www.risaleforum.net/risale-i-...kaybolmus.html

5. nükte
http://www.risaleforum.net/risale-i-...nci-nukte.html



Şu an için yalnız 2 ve 3. nükteler yok. Dua ile.
 
Üst