TeFaNi1
Well-known member
Hz. Enes bin Mâlik (r.a.) şöyle rivâyet etti: "Ben on yaşında iken Resûlullâh (s.a.v.) Medine'ye geldi. Yirmi yaşında iken de vefât etti. Annelerim beni ona hizmete teşvik ediyorlardı. Derken Resûlullâh (s.a.v.) evimize geldi. Biz de kendisine evimizde beslediğimiz bir koyundan süt sağdık, süte evdeki bir kuyudan (bütün cemâate yetmesi için) su katıldı."
Resûlullâh'ın (s.a.v.) solunda Ebû Bekir (r.a.), karşısında Ömer (r.a.), sağında da bir bedevî bulunuyordu. Resûlullâh (s.a.v.) içmesini bitirdikten sonra, Hz. Ömer (r.a.) kendisine Ebû Bekr'i göstererek "İşte Ebû Bekir Yâ Resûlullâh!" dedi. Fakat Resûlullâh (s.a.v.) Ebû Bekir'le Ömer'i bıraktı. Bedevîye verdi. Resûlullâh (s.a.v.) "Sağdakiler, sağdakiler, sağdakiler" buyurdu. Enes (r.a.) "Bu sünnettir, bu sünnettir, bu sünnettir." buyurdu.
Resûlullâh'ın (s.a.v.) solunda Ebû Bekir (r.a.), karşısında Ömer (r.a.), sağında da bir bedevî bulunuyordu. Resûlullâh (s.a.v.) içmesini bitirdikten sonra, Hz. Ömer (r.a.) kendisine Ebû Bekr'i göstererek "İşte Ebû Bekir Yâ Resûlullâh!" dedi. Fakat Resûlullâh (s.a.v.) Ebû Bekir'le Ömer'i bıraktı. Bedevîye verdi. Resûlullâh (s.a.v.) "Sağdakiler, sağdakiler, sağdakiler" buyurdu. Enes (r.a.) "Bu sünnettir, bu sünnettir, bu sünnettir." buyurdu.