Bediüzzamanin Nurlu Dünyasindan

eymen

Active member
Dünyayı Fethederken....
Bir saadet ki dilimizin ucunda.Sabah akşam Allah rızası dileyip, yalnız O’na yalvarmak.Saniyelerimize, nefes alışlarımıza dur denecek zamana kadar.
Gerçi günde kırk defa namazlarımızda “iyyâke na’büdü be iyyâke nestain” diyerek Rabbimize seslenirken Bekâ âlemine ne kadar da istekli görünüyoruz.
Ama iş fenâ âlemimizdeki hayatımıza gelince!..

O saadetin sırrına ne derece erebildiğimizse şüpheli.Bırakın her şeyi Allah rızasına göre yapmayı, isteklerimiz bile hep birbirimizden..Asla, yardımı O yüksek makamdan dileyen kalmadı artık..
Yaptığımız her şeyi, çevremize ayıp olacağının telaşı içinde, kul yapısı hükümlere göre değerlendiriyoruz.Başımıza hayır ve şer ne gelirse gelsin; sükûnet hayli uzağımızda..
İşte bizleri o mübarek sahabelerden fersah fersah uzaklaştıran sapık ruh hali!..
Halbuki her işte Hâkk rızasını gözetmek, kendimiz için ne güzel bir çıkış yolu ve ne müthiş bir kolaylıktır.

Bazen geriye bakarız da, yaşadığımız yılların adedi kadar bile sevabımız yok gelir bize.Telaşa düşeriz.
Bazen de insanın gönlünü saran öyle bir rahmettir ki, sadece o anki duygularınız bile sizin varınız yoğunuz olur.
Kalpte okyanuslar kadar aşk ve sevgi.Rabbimin sevgisi!.Öylesine taşar ve ümit gülleri bütün zerrelerimizde açar.Zaten ümitle tevbe arası bir hayat değil midir beşerden beklenen? Yeter ki Allah’ın rızası aleyhine bir harekette bulunmayalım.

Biz arzularız.O isterse verir.Aksi olduğunda üzüntü ve yeis niye? Allah’ın bütün velî kulları, bu dünyada keder çok hissedenleri de, çok gülenlerle aynı safa koyuyorlar.Mesela İbrahim Hâkkı Hazretleri, Allah’ın dostluğunu hulûsi bir kalple isteyenlere şu öğüdü verir.
“Her iki dünyadan da vazgeç.Hiç arzulama.Benliğini dünya ve âhiret isteklerinden boşalt.Yüzünü Allah’a çevir ki, Allah da yüzünü sana çevirecek, seni lütuflarına garkedecektir.”

Ve Bediüzzaman’ın nurlu dünyasından nurlu cümleler:
“Dehşette kaldığın zaman, İbrahim Hâkkı gibi;
-“Mevlâ görelim neyler,neylerse güzel eyler” de.Pencerelerden seyret, içlerine girme.Beyhude ıstıraba düşüp azâp çekme.”

Görüyoruz ki Allah’a yakın bir kalp daima ferah bir kâsedir.Onun güzelliğini, saydamlığını ise, içine ne konulsa hiçbir şey bozamaz, karartamaz.
Keşke Hasan Basri Hazretlerinin istediği gibi biz de sadece bir sayı olduğumuzu akıl edebilseydik.
Her günün batışında bir miktar eksildiğimizi
Her eksilişte bir kısmımızın gittiğini.

Ve dünyayı fethederken, Ukbayı terketmeseydik...


 
Üst