Bediuzzaman ve Risale-i Nur Hizmeti-22-Osmanlıca ve Latin Harfleri

Zuhr

Talebe
Bismillâhirrahmânirrahîm,


22-Osmanlıca ve Latin Harfleri


Ustad Hazretleri Kur'an harfleri uzerindeki bu hassasiyeti sebebi ile kendisini ifratla ittiham ederek

"en mühim hakaik-i Kur’aniye ve imaniye ile meşgul olduğun halde, neden onu muvakkaten bırakıb en ziyade manadan uzak olan huruf-u hecaiyyenin adedlerinden bahsediyorsun?"
sualine karşı

"çünkü bu meşum zamanda Kur’anın bir temel taşı olan hurufuna hucum ediliyor ve onların tebdiline çalışıyorlar" (osm.emirdağ lahikası 1 s.146)
cevabını veriyor. Her vesile ile hattı-ı Kur’anın muhafaza edilmesi hizmetinin ehemmiyetine işaret ediyordu. Bediuzzaman Hazretleri bu hususda talebelerinin önüne şu hedefi koymuştu.

"Ey ıhvan! madem Cenab-ı Hak kemal-i rahmetiyle bizi Kur’an-ı hakime hizmetkar kabul ettiğini gösterir bir tarzda bizi muvaffak ediyor bizde merhametine ve inayet ve tevfikıne istinad edib o merkez-i nuraninin etrafında mutesanid bir daire-i muhita olmaya çalışmalıyız ve hattı Kur’anın refine çalışanları susdurmalıyız. ve Kur’anı unutturmaya niyet edenlerin niyetlerini onlara unutturmalyız. Evvela, her birimiz evladı olan varsa laakal bir veledini yoksa musteid başka bir cocuğa Kur’anı öğretmeliyiz. Kendi öğretmesede öğretmek için himaye ve teşvik vasıtasıyla birisini yetiştirmeliyiz." (osm.rumuzat-ı semaniye s.20)
"Nurun İlk Kapısı" eserinde " Risale-i Nur'dan eskimez yazı öğrenmeye gelince" diye başlayan bölümde ise nur talebeleri Ustadlarından aldıkları dersle şöyle diyorlar.

"Kur’an yazısıyla olan nur risalelerini yazmakdaki kazancımız çok buyukdur. Eskimez yazıyı kısa bir zamanda öğreniyoruz. Hem yazarken malumat elde ediyoruz. Hem Risale-i Nur eczalarını çoğaltmakla imana ve Kur’ana hizmet edildiği için pek buyuk manevi kazanclar kazanıyoruz. Hem yazılarak edinilen bilgi hafızaya daha esaslı yerleşiyor. Bunun içn şimdiye kadar binlerle genç Risale-i Nuru yazarak Kur'an yazısını öğrenmiş ve öğrenmektedir." (osm.nurun ilk kapısı s.195)
Kur’an yazısını bilmeyen ve öğrenme imkanını gerçekden bulamayan kimseler o fırsatı bulub öğreninceye kadar haliyle diğer yazılardan istifade edebilir bu onlar için elbette bir zarurettir. Ancak ölçü şu dustur olmalıdır.

"Risale-i Nurun bir vazifesi huruf-u Kur’aniyeyi muhafaza olduğundan yeni hurufa zaruret derecesinde inşAllah musaade olur" (osm.kastamonu lahikası s.444)
yani bu ruhsat öğrenme imkanını bulduğu ve Risale-i Nurlarıda anladığı halde hala zaruret diyrek o yazıyı (latin harflerini) hizmetine esas yapmayı meslek haline getiremez

سُبْحَانَكَلاَعِلْمَلَنَاۤاِلاَّمَاعَلَّمْتَنَااِنَّكَاَنْتَالْعَلِيمُالْحَكِيمُ
el Fatiha

 
Üst