Bediuzzaman ve Risale-i Nur Hizmeti-20-Yazı Hizmeti ve Yazı Mektubu

Zuhr

Talebe
Bismillâhirrahmânirrahîm,


20-Yazı Hizmeti ve Yazı Mektubu


YAZI HİZMETİ VE MATBAA

Risale-i Nur hizmetinin neşri esnasında matbaanın devreye girmesi hususen bu maksadla teksir makinesi alınmasını " ey bin kalemli katib, hoş geldin" diyerek memnuniyetle karşılayan Bediuzzaman Hazretlerinin kalemle hizmete dair bunca izahını "şimdi matbaa var, artık yazı zamanı değil " diyerek yazı hizmetini yazı hizmetini munhasıran o dönemdeki bazı imkansızlıklara bağlamak hattı Kur’anı muhafaza hizmetinin ruhuyla asla bağdaşmaz.

Emirdağ Lahikasında Ustad bu mukadder itiraza şu nükteli cevabı vermektedir

"bir zaman bir memlekete şimendifer geldiği vakit arabacılar telaş edib dediler. Bizim sanatımız bozuldu. Halbuki şümendiferin gelmesiyle memlekette faaliyet çoğaldığından faytonculuğa iki kat ziyade ihtiyaç olmuş. İnşaAllah onun gibi nur yazıcıları değil tevakkuf belki daha ziyade yazı ile defter-i amallerine hasenat kayd edecekler." (osm.emirdağ lahikası s.175)
YAZI MEKTUBU

Ustad Hazretleri ehemmiyetine binaen en az onbeş gunde bir defa okunmalıdır dediği ihlas risalesinin hemen arkasına eklediği "yazı mektubu" namıyla maruf ikazında "bir kısım kardaşlarıma hususi bir mektubdur" diyerek şu hakikakatleri beyan etmektedir.

"Yazıda usanan ve ibadet ayları olan şuhur-u selasede sair evradı beş cihetle ibadet sayılan Risale-i Nur yazısına tercih eden kardaşlarıma iki hadis-i şerifin bir nüktesini söyleyeceğim.

Birincisi:
يُوزَنُمِدَادُالْعُلَمَاۤءِبِدِمَاۤءِالشُّهَدَاۤءِ
evkemakal. yani " mahşerde ulema-i hakikatin sarf ettikleri mürekkeb şehidlerin kanıyla muvazene edilir o kıymette olur."
İkincisi:
مَنْتَمَسَّكَبِسُنَّتِىعِنْدَفَسَادِاُمَّتِىفَلَهُاَجْرُمِأَةِشَهِيدٍ
evkamakal. yani "bidaların ve dalaletlerin istilası zamanında sünnet-i seniyeye ve kakikat-i Kur’aniyeye temessük edib hizmet edenyüz şehid sevabını kazanabilir."
Ey tenbellik damarıyla yazıdan usanan ve ey sofi meşreb kardaşlarım, bu iki hadisin mecmuu gösterir ki böyle zamanda hakaik-i imaniyeye ve esrar-ı şeriata ve sünnet-i seniyeye hizmet eden mübarek halis kalemlerden akan siyah nur veya abı hayat hükmünde olan mürekkeblerin bir dirhemi şühedanın yüz dirhem kanı hükmünde yevm-i mahşerde size faide verebilir öyle ise onu kazanmaya çalışnız.
Eğer deseniz hadisde alim tabiri var biz bir kısmımız yalnız katibiz.
Elcevab: Bir sene bu risaleler ve bu dersleri anlayarak ve kabul ederek okuyan bu zamanın mühim hakikatli bir alimi olabilir. Eğer anlamasada madem Risale-i Nur şakirdlerinin bir şahs-ı manevisi var şübhesiz o şahs-ı manevi bu zamanın mühim hakikatli bir alimidir. Sizin kalemleriniz ise o şahs-ı manevinin parmaklarıdır. Kendi nokta-i nazarımda liyaketsiz olduğum halde haydi hüsn-i zannınıza binaen bu fakire bir Ustadlık ve tebeiyyet noktasında bir alim vaziyeti verdiğinizden bağlanmışsınız ben ümmi ve kalemsiz olduğum için sizin kalemleriniz beni kalemim sayılır hadisde gösterilen ecri alırsınız" (osm. lemalar s.175)

سُبْحَانَكَلاَعِلْمَلَنَاۤاِلاَّمَاعَلَّمْتَنَااِنَّكَاَنْتَالْعَلِيمُالْحَكِيمُ
el Fatiha


 
Üst