Kuvvetli mümin zayıf müminden hayırlıdır!’

nuriye

Well-known member
Allah Resulü Efendimiz Müslümanları ikaz ederken bakın ne buyurmuş:

-Kuvvetli mümin zayıf müminden hayırlıdır! (Riyaz'ussalihin)Neden kuvvetli mümin zayıf müminden hayırlıdır?
Çünkü mümin her şeyden önce hakkı esas alır, hakkı korumayı gaye bilir.
Ancak hakkı korumak için de kuvvete ihtiyaç vardır. Kuvvetsiz hak korunamaz.
Bundan dolayı Rabbimiz Enfal Suresi'nin 60. ayetinde ikazını şöyle yapmaktadır:
- Haklarınızı korumak için olanca gücünüzle kuvvet hazırlayın!
Çünkü korumak istediğiniz hakkınız ancak kuvvetle korunur. Kuvvetiniz yoksa kuvveti esas alanlar sizi dinlemez, söz hep kuvvetlinin olur.
Ahirette olmasa da dünyada bu hep böyle olur. Kim kuvvetli ise söz onun olur.
Kuvvetin etkisi konusunda çok manidar bulduğum bir hatıramı arz etmek istiyorum sizlere.
1960'lardaki öğrencilik devremde son devrin hadis alimi Müftü Bekir Haki Efendi Süleymaniye Camii'nde bize Buhari okutuyordu. Konu sözünü ettiğimiz (kuvvet hazırlayın) ayetinin hadislerle açıklamasına gelmişti ki Hocamız:
-Çocuklar! dedi, kitaptan başınızı kaldırın, söyleyeceğim şu sözü dikkatle dinleyin. Hep birlikte başımızı kaldırıp hocamızı dinlemeye başladık. İşte bu sırada şahadet parmağını havaya kaldırarak hiç unutamadığım şu cümleyi söyledi: "Her kaidenin istisnası vardır; 'kuvvet kimde ise söz ondadır'ın istisnası yoktur! Bunu hiç unutmayın çocuklar!"
Evet, son devrin hadis alimi sahip olmamızı istediği kuvvetin etkisi konusunda hiç unutamayacağımız bu kaideyi ezberletmişti bize.
Ben bu sözü gerçekten de hiç unutmadım. Bu söz geçerliliğini halen devam ettirmektedir ve belki de kıyamete kadar da devam ettirecektir. Bu bir İlahi kanundur anlaşılan.
-Düşmanlarınıza karşı hakkınızı korumak için olanca gücünüzle kuvvet hazırlayın. Çünkü kuvvet kimde ise söz ondadır.
Öyle ise, mümin sözünü dinletip hakkını korumak istiyorsa Kur'an'ın ve hadisin ikazlarına kulak verecek, kuvvetli olmaya bakacak. Yoksa söz hep kuvvetlinin olmaya devam edecektir. Mümin de evet demeye mecbur kalacaktır.
Burada unutulmaması gereken çok mühim bir soru şudur:
- Kuvvet nedir ki, biz ona sahip olalım da hakkımızı onunla koruyalım? Bizim sözümüz de dinlensin geniş çevrelerde?
İşte burada da asırların ötesinden mucizeli bir söz bizi ikaz etmektedir.
Allah Resulü Efendimiz çıktığı minberinde sözünü ettiğimiz 'kuvvet hazırlayın' ayetinin açıklamasını yaparken bakın sahip olmamız gereken kuvveti hem de üç defa tekrar ederek nasıl açıklıyor:
-Dikkat edin! Kuvvet atmaktır, kuvvet atmaktır, kuvvet atmaktır!
'Kuvvet o günkü silah olan (ok) atmaktır!' demiyor da sadece (atmaktır!) diyor!
Demek ki geleceğin savaşları hep atan silahlarla yapılacak, haklar hep atan silahlarla korunacak. Kuvvet hazırlayın demek, atan silah hazırlayın demektir. Havadan atan, denizden atan, karadan atan...
Yoksa kuvvet kimde ise söz hep onda olacak. O kuvvete sahip olmayanlar da haklarını koruyamaz olacaklardır. Haklı olacaklar, ama kuvvetli olmadıklarından söz sahibi olamayacaklar, haklarını koruyamayacaklar.
Yazımızı baştaki hadisle bağlayalım isterseniz:
-Kuvvetli mümin zayıf müminden hayırlıdır! Savaşta kuvvet ise atmak, atan silaha sahip olmaktır. Havadan atan, karadan atan, denizden atan.
Kendi içinde birlik beraberliğini koruyarak bu caydırıcı kuvvete sahip olmadığın takdirde, hakkını korumak için hayatını feda ederek şehit olacak, ahiretini kazanaçaksın; ama kaba kuvvetle senin hakkını gasbedenler, zulüm bayrağını dalgalandıracaklar, vicdan çığlıklarına kulaklarını tıkayan kesimlerin gözleri önünde!

AHMED ŞAHİN
 
Üst