Tefsir Hakkinda Bilgiler

mihrimah

Well-known member
Rahman Rahim Allahin adi ile...
Alemlerin Rabbı Allaha hamd olsun.
Afiyette ve belada, darlıkta ve genislikte.
Salat ve selam, Seyyidül-mürselin Resulullah Efendimize ve tüm aline
Sübhan Allahtan temenni: Selametiniz, afiyetiniz, sebat ve istikametinizdir

TEFSİR HAKKINDA BİLGİLER.

Tefsİr, lügat İtibariyle; keşf, beyan ve izhar manalarına gelir.

Tefsİr ilmi ise: Murad-ı ilahiyyeye delaleti İtibariyle, Kuran-ı Kerİmden insanın takatince bahseden ilimdir.

Başka bir ifadeyle tefsİr, Kuran-ı Kerİmdeki kelimelerin manalarını ayetlerin hükümlerini, muhkem ve müteşabih olanlarını, nasih ve mensuh olanlarını, kıssalarını ve nüzullerindeki sebeplerini, kendilerine açıkça delalet eden lafızlar ve tabirler ile İzah etmektir.

Tefsİr ilminin mevzuu: Hz. Allahın kelamı olan Kuran-ı Kerİmin mukaddes ayetleridir.

Gayesi ise; İnsanların dİnİ ihtiyaçlarını kolaylaştırmak ile ebedİ saadetlerini temİn etmektir.

Umumİ manada tefsİr iki kısma ayrılır: Tefsİr bir-Rivaye (Rivayet tefsİri) ve tefsİr bid-diraye (dirayet tefsİri)

Rivayet tefsİri; seleften nakledilen eserlere dayanan tefsirlerdir ki; bazı ayetleri beyan ve tafsİl etmek için, yine Kuran-ı Kerİmdeki diğer ayet-i celİleler ile, peygamberimizin ve sahabe-i kiramın mübarek sözleriyle açıklanmasıdır.

Dirayet tefsiri ise; sadece rivayetlere değil, lugat, sarf, nahiv, iştikak, meanİ gibi ilimlere de dayanılarak yazılan tefsirlerdir.

Hz. Ali (r.a.) buyuruyorlar ki: Benden dilediğinizi sorunuz, vallahi bana her ne sorarsanız size haber veririm. Bana Kitabullahtan sual ediniz, hiçbir ayet yoktur ki ben onun gecede mi, gündüzde mi, kırda mı, tepede mi nazil olmuş olduğunu bilmeyeyim.

Bu sözlerden de anlaşıldığı üzere, Sahabe-i Kiramın ilmi, tefsİr ilminde zikredilen bütün hususları ihata etmişti. Bu sebeple onlar zamanında böyle bir ilmin, kaideler halinde zikredilip, tedvİn edilmesine, yazılmasına ihtiyaç yoktu.

Daha sonra Arapçayı bilmeyen muhtelif kavimlerin, İslam dİnine girmesiyle Kuran lisanının muhafazası için bir takım usullerin konulmasına ihtiyaç duyulmuş ve böylelikle dirayet tefsirleri ortaya çıkmıştır.

Günümüzde her iki yolla da yazılmış tefsir kitapları mevcuttur. (Ömer Nasuhİ Bilmen, Büyük Tefsir Tarihi 1)
 
Üst