Said Nursi'nin barışa büyük katkısı

NuruAhsen

Sonsuz Temâþâ
said_nursi07.jpg


Kocaeli TV'de konuşan Süleyman Soylu, bu ülkede barışın ve birliğin en önemli teminatlarından birinin Said Nursî olduğunu söyledi. Soylu, “Doğu ve Güneydoğu insanı dinine ve toprağına bağlı. 1950-1960 arasında DP de insanı insan yerine koyan bir politika uygulamış ve buradaki karmaşıklıkların tamamına son vermiş. Buna en büyük katkıyı da Said Nursî yapmış” dedi.

DEVLET BARIŞI VE BİRLİĞİ REDDEDİNCE...

Soylu şöyle konuştu: “Sen 'DP'yi destekliyor' diye tahammül edememişsin. 1960'tan sonra mezarına tahammül edememiş, başka yere nakletmişsin. Peki, kimi ikame etmişsin yerine devlet olarak? Apo'yu ikame etmişsin. Barışı, birliği, kardeşliği, herkesin birbirini kucaklamasını reddetmişsin. Tabiat boşluk kabul eder mi? Kim girdi oraya? Bölücülük ve şiddet girdi.”
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Süleyman Soylu, bu ülkede barışın, birliğin en önemli teminatlarından birinin Said Nursî olduğunu belirtti.
Geçtiğimiz günlerde Kocaeli TV yayınlanan “Serbest Kürsü” programına konuk olan DP Genel Başkanı Süleyman Soylu seçim çalışmaları ve devlet politikalarıyla ilgili soruları cevapladı. Devletin Doğu ve Güneydoğu Anadolu politikalarını değerlendiren DP Genel Başkanı Soylu, bu ülkede barışın, birliğin en önemli teminatlarından bir tanesinin Said Nursî olduğunu söyledi.

Said Nursî’nin hayatta ve DP’nin iktidar olduğu 1950-1960 arasında bir tek Kürt isyanı olmadığını vurgulayan Soylu şunları kaydetti: “Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da 1950-1960 arasında, bu millet bilsin, bir tek Kürt isyanı olmamıştır. Neden? Çünkü, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki insanlar dinlerine bağlı insanlar. Topraklarına bağlı insanlar, o iklimi öyle oluşturmuş. 1950-1960 arası Demokrat Parti öyle bir politika uygalamış ki, direkt kalkınmasına yönelik. Direkt insanı insan yerine koyan bir anlayışa yönelik bir politika uygulamış ki, buradaki karmaşıklıkların tamamına son vermiş. Buna en büyük katkıyı da Said Nursî yapmış.

Sen ‘Demokrat Partiyi destekliyor’ diye tahammül edememişsin. 1960 yılından sonra mezarına tahammül edememişsin, başka yere nakletmişsin. Cesedine tahammül edememişsin. Peki kimi ikame etmişsin yerine devlet olarak, Apo’yu ikame etmişsiniz. Barışı birliği kardeşliği reddetmişsin herkesin birbirini kucaklamasını reddetmişsin. Tabiat boşluk kabul eder mi? Kim girdi oraya? Bölücülük ve şiddet girdi. Bu doğru bir devlet politikası değildir. İnsanların gönlünden atabilirmisin insanları? Menderes’i atabildin mi insanların gönlünden? Atamadın. Atamazsınız. Bu yanlış bir devlet politikasıdır. Bugünkü kavgaların sebebi de odur zaten. Bugünkü sıkıntıların sebebi budur.”

Yeni Asya Gazetesi


 
Üst