Dua'da önemli bir sır İsmİ AZam

Garib

Well-known member
2078.jpg

Kendi ruhuna, yaradılışına, haline, merakına, alakasına, mesleğine, meşrebine, hangi isim veya isimler daha alâkadar ise o ismi veya isimleri bulmalı, onda ilerlemeli. O ismi veya isimleri bir nevî kendine İsm-i Âzam yapmalı

Bir âyette Cenâb-ı Hakk şöyle buyuruyor: “İster Allah diye duâ edin, ister Rahmân diye duâ edin! Hangisiyle duâ etseniz, işte en güzel isimler O’nundur.”

Peygamberimiz (sav) bir gün bir adamın Cenâb-ı Hakk’a O’nu güzel bir şekilde medh ü sena ettikten sonra duâ ettiğini işitti. Adama; “Sen Allah’ı İsm-i Âzamıyla (en büyük ismiyle) çağırdın. İsm-i âzam öyle bir isimdir ki onunla Allah’tan ne istenirse Allah verir. Allah’a ne duâ edilirse Allah kabul buyurur.” dedi.İsm-i Âzam, en büyük isim demek olup, Cenâb-ı Hakk’ın bütün isimlerinin içinde gizlendiği ve bazı sevgili kullarına bildirdiği isimdir.

Cenâb-ı Hakk, hikmeti gereği Ramazan ayında Kadir gecesini; Cuma’da saat-i icâbeyi; kulları içinde velî kulunu gizlediği gibi isimleri içinde de İsm-i Âzam’ı gizlemiş. Böylece Ramazan ayında daima uyanık olup bütün Ramazan ayını ihyâ edelim, Cuma gününde bütün gün duânın kabul saatini arayalım ve isimlerinin hepsiyle duâ edelim. Eğer bu gizlenenler belli olsa idi, bütün Ramazanda değil sadece Kadir gecesinde ibadet edilirdi. Cuma gününün tamamında değil sadece saat-i icâbede duâ edilirdi. Bunun gibi İsm-i Âzam da belli olsa idi sadece o isimle duâ edilir, diğerleri unutulabilirdi.

Bununla birlikte Cenâb-ı Hakk’ın her bir isminin de âzami bir mertebesi var ki o mertebeye ulaşılırsa İsm-i Âzam gibi duâ kabul olunur. Ve o isim o kimse için bir nevî İsm-i Âzam olur.

Buna dair Barla Lahikasında Bediüzzaman Hazretleri şöyle der: “İsm-i Âzam gizlidir. Ömürde ecel, Ramazanda Leyle-i Kadir gibi, esmâda İsm-i Âzamın istitarının (gizlenmesinin) mühim hikmeti var. Kendi nokta-i nazarımda hakikî İsm-i Âzam gizlidir, havâsa bildirilir. Fakat her ismin de âzami bir mertebesi var ki, o mertebe İsm-i Âzam hükmüne geçiyor. Evliyaların İsm-i Âzam’ı ayrı ayrı bulması bu sırdandır. Hazret-i Ali’nin (ra) Ercûze nâmında bir kasîdesi Mecmuatü’l-Ahzab’da var. İsm-i Âzam altı isimde zikrediliyor.”

İnsanda Cenâb-ı Hakk’ın bütün isimleri tecelli eder. Fakat bir veya birkaç isim daha galip, daha baskındır. Her insan kendi ruh âleminde hangi ismi kendine daha yakın hissediyorsa veya merakı ve alakası daha çok hangi isme ise veya nasıl bir işle meşgülse o hale münasip ismi veya isimleri bulmalı. Belki o ismin veya isimlerin âzami mertebesine yetişmeli. Başka bir deyişle kendi ruhuna, yaradılışına, haline, merakına, alakasına, mesleğine, meşrebine, hangi isim veya isimler daha alâkadar ise o ismi veya isimleri bulmalı, onda ilerlemeli. O ismi veya isimleri bir nevî kendine İsm-i Âzam yapmalı.

Bediüzzaman hazretlerinin Yirmi Dördüncü Söz’deki şu izahı bu hakikati te’yid ediyor, destekliyor: “Çendan (gerçi) insan bütün esmâya mahzardır. Fakat kâinatın tenevvüünü (türlere ve çeşitlere ayrılmasını) ve melâikenin ihtilaf-ı ibadâtını (ibâdetlerinin farklılığını) intaç eden (gerektiren) tenevvü-i esmâ (isimlerin farklılığı), insanların dahi tenevvüüne (farklılığına) medar (sebep) olmuştur. Enbiyânın (Peygamberlerin) ayrı ayrı şeriatları, evliyanın başka başka tarikatları, asfiyanın çeşit çeşit meşrepleri şu sırdan neşet etmiştir (ileri gelmiştir). Mesela İsâ aleyhisselam sâir esmâ (isimler) ile beraber, Kadîr ismi onda daha galiptir. Ehl-i aşkta Vedüd ismi, ve ehl-i tefekkürde Hakîm ismi daha ziyade hâkimdir.”

Yine Bediüzzaman hazretleri Otuzuncu Lem’a’da şöyle diyor: “İsm-i Âzam herkes için bir olmaz, belki ayrı ayrı olur. Meselâ İmam-ı Ali Radıyallahü Anh hakkında; ‘Ferd, Hayy, Kayyum, Hakem, Adl, Kuddüs’ altı isimdir. İmam-ı Âzam Radıyallahü Anh’ın İsm-i Âzamı: ‘Hakem, Adl’ iki isimdir. Ve Gavs-ı Âzam’ın İsm-i Âzamı, ‘Ya Hayy!’dır. Ve İmam-ı Rabbanî’nin İsm-i Âzamı ‘Kayyum’ ve hâkeza. Pek çok zatlar daha başka isimleri, İsm-i Âzam görmüşlerdir.”

Gavs-ı Âzam Abdulkadir Geylani hazretlerinin mezardaki bir ölüyü ve yenilmiş bir tavuğu Allah’ın izniyle diriltmesi ve yine hayatta olduğu gibi vefatından sonra da tasarrufu devam etmesi, İsm-i Âzamının ‘Hayy’ ismi olmasından veya Hayy ismine mazhariyetinin daha çok olmasındandır.

Hz. Âişe’den şu hadis rivâyet edilmektedir: Resûl-i Ekrem (asm) bir gün bana: “Ey Âişe! Sen bilir misin? Cenâb-ı Allah bana İsm-i Âzam’ı bildirdi. İsm-i Âzam öyle bir şeydir ki Cenâb-ı Allah’tan ne istenirse verir.” dedi. Ben; “Ya Resûlallâh! Anam babam sana feda olsun. Öyle ise sen de bana bildir, dedim.” Bana; “Ey Âişe! O sana yaramaz” buyurdu. Bunun üzerine geri çekilip bir müddet oturdum. Sonra kalkıp başını öptüm ve tekrar: “Ya Resûlallah! Bana bildir” dedim.

Resûl-i Ekrem (asm): “Ya Âişe! Sana söylemem doğru olmaz. Çünkü Cenâb-ı Allah’dan herhangi bir dünyalık isteyemezsin” dedi. Bunun üzerine kalkıp abdest aldım ve iki rekât namaz kıldıktan sonra: “Allah’ım! Senden Allah isminle, Rahmân isminle, Berr ve Rahîm isminle, bildiğim ve bilmediğim bütün güzel isimlerinle beni mağfiret eylemeni ve bana merhamet etmeni dilerim” diye duâ ettim. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (asm) güldü ve: “Ya Âişe! Allah’ın İsm-i Âzam’ı senin sıralayıp söylediklerinin arasında vardı, buyurdu.”
(Hayatü’s-Sahabe)


Ey Allah’ım! İsm-i Âzam’ın ve bütün isimlerin hürmetine niyaz ediyoruz ki: Duâlarımızı, tevbelerimizi ve ibadetlerimizi kabul eyle. Âmîn.

İsm-i Âzam herkes için bir olmaz, belki ayrı ayrı olur. Meselâ İmam-ı Ali Radıyallahü Anh hakkında; ‘Ferd, Hayy, Kayyum, Hakem, Adl, Kuddüs’ altı isimdir.
İlyas RAMAZANOĞLU(irfan Mektebi)
2087.jpg

 

memluk

Hatim Sorumlusu
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla

1. Ey sıfatlarının ve isimlerinin tecellisinde güzelliğin sonsuz mertebeleri bulunan ve kâinattaki bütün güzelliklerin kaynağı olan Cemîl! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
2. Ey her şeye her şeyden daha yakın olan Karîb! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
3. Ey duâ ve ihtiyaçlara cevap veren Mucîb! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
4. Ey varlıklara yaptığı bin bir çeşit ikramlarla Kendini sevdiren ve bütün kalpler için bir parça muhabbeti, sevilen her şeyden daha sevimli olan Habîb! Ey hiçbir noksanı olmayan
ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
5. Ey her bir canlıya hususî şefkat ve ihsanı olan ve onlar üzerinde iltifatının incelikleri görünen Raûf! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
6. Ey sınırsız ikramlarıyla varlıklarını donatan Atûf! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
7. Ey isim ve sıfatlarıyla tanınan Ma'rûf! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
8. Ey varlıkları, nazik ve lâtif güzelliklerle yaratıp onlara ihsanda bulunan ve ilmi bütün varlıkların inceliklerine nüfuz eden Lâtif! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
9. Ey akla gelebilecek her türlü büyükten daha büyük ve yüce olan Azîm! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
10. Ey eserlerinde sonsuz rahmetinin en ince cilvelerini gösteren sınırsız şefkat sahibi Hannân! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
11. Ey bitmez tükenmez ikramlarıyla ve nimetleriyle, yarattığı varlıkları terbiye edip besleyen Mennân! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
12. Ey kullarının amellerine hakkıyla karşılık veren Deyyân! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah
13. Ey bütün kusurlardan, noksan sıfatlardan, aczden ve şerikten münezzeh ve uzak olan Sübhân! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
14. Ey kullarına güven veren Emân! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
15. Ey varlığına kesin deliller yaratan Burhân! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
16. Ey her şeyi idâresinde bulunduran Sultân! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
17. Ey kendisinden yardım istenen Müsteân! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
18. Ey kâinatta görünen bütün iyilik, güzellik ve ikramlar güzel isimlerinin birer ihsanı olan Muhsin! Ey hiçbir noksanı
olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
19. Ey her şeyden ve insanın düşünebildiği bütün mertebe-lerden daha yüce olan Müteâl! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
20. Ey bütün mahlûkatına sonuz merhamet ve şefkatle rızık veren Rahmân! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
21. Ey her bir varlığa merhametle pek özel ihsanlarda bulunan Rahîm! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
22. Ey ikram ve ihsânı bol olan Kerîm! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
23. Ey sonsuz büyüklüğünde şânının ve kemal sıfatlarının yüceliği görünen Mecîd! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
24. Ey kâinatın tamamına ve kâinatta bulunan her bir varlığa bizzat hükmeden ve Kendisinin hiçbir şekilde dengi ve benzeri olmayan Ferd! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
25. Ey Kendisi tek olan ve asla eşi ve çifti bulunmayan Vitr! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
26. Ey her bir şeye hususî olarak sıfatlarıyla ve birçok isimleriyle tecelli eden ve birliğinin delilleri her bir varlıkta açıkça görünen Ehad! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
27. Ey her şey her haliyle kendisine muhtaç olan, fakat kendisi hiç bir şeye muhtaç olmayan Samed! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
28. Ey hamd edenlerin bütün övgüleri yalnız kendisine ait olan ve varlıklardan yükselen bütün övgüler Kendisinin sonsuz ihsan ve ikram sahibi olduğunu bildiren Mahmûd! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
29. Ey sözünden asla dönmeyen Sâdiku'l-Va'd! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
30. Ey her şeyden ve insanın düşünebildiği bütün mer-tebelerden daha üstün ve daha yüce olan Alî! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
31. Ey hiçbir varlığa ve hiçbir şeye muhtaç olmayan ve servet ve zenginliğinin sınırı bulunmayan Ganî! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
32. Ey maddî ve manevî hastalara şifâ ihsan eden Şâfî! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
33. Ey sonsuz rahmeti benim her şeyime yeter deyip, Kendisine tevekkül edenlerin her türlü ihtiyacına yetişen Kâfî! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
34. Ey maddî ve manevî dertleri giderip afiyet ve sağlık veren Muâfî! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
35. Ey bütün isimleri, sıfatları ve zatı ile ebediyen var olan ve yok olması asla mümkün olmayan Bâkî! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
36. Ey varlıkları yaratılış gayesine sevkeden ve dilediğine doğru yolu gösteren Hâdî! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
37. Ey kudreti dilediği her şeye yeten ve Kendisine hiçbir şey ağır gelmeyen Kàdir! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
38. Ey ayıpları örten ve çirkinlikleri perdeler altında saklayan Sâtir! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
39. Ey en küçük varlıktan en büyüğüne kadar her şeyi tam bir itaatle emrine boyun eğdiren ve emrine itaat etmeyen insan-lara ve cinlere dilerse belâ, âfet ve çeşitli azaplar vererek izzetini ve adaletini gösteren Kahhâr! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
40. Ey küçük büyük hiçbir varlık kudretinin dışına çıkamayan ve sonsuz yüce kudretiyle ezelden ebede kadar bütün varlıkları bütün boyutlarıyla içten ve dıştan kuşatan Cebbâr! Ey hiçbir nok-sanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
41. Ey her türlü günahları bağışlayan Gaffâr!. Ey hiçbir noksan olmayan ve sonsuz mükembel sıfatlasın şekilde olan Allah!
42. Ey her şeyi lâyık olduğu şekil ve suretlerde açan, fetihler ve açılımlar müyesser eden, rahmet ve rızık kapıların açan Fettâh! Ey hiçbir noksanı olmayan ve sonsuz mükemmel sıfatların sahibi olan Allah!
43. Ey göklerin ve yerin Rabbi, ey celâl ve ikram sahibi! Bütün bu isimlerinin hakkı için Senden İbrâhim'e ve İbrâhim'in neslinden gelenlere salât, selâm, bereket, rahmet ve çok şefkat ihsan ettiğin gibi, Efendimiz Muhammed'e ve Muhammed'in soyundan gelenlere de bütün âlemlerde salât etmeni diliyorum. Rabbimiz, hiç şüphe yok ki, Sen her övgüye lâyık Hamîd ve şânı yüce olan Mecîd'sin! Rahmetinle muâmele eyle, ey merhamet edenlerin en merhametlisi! Bütün hamdler, övgü, şükür ve minnetler âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur.
 
Üst