Livza
Well-known member
Kendisi değil de kokusu geliyormuş. Neymiş efendim, beş yaşlarında bir kız çocuğu anne babasıyla hacca gitmiş te, gelirken başı örtülü bir şekilde hava alanına inmiş te, bu vaziyet ülkemiz için kara bir leke imiş te...
Vah..Vah..Vah…
Televizyonda alt yazı geçiyor; inanılmaz olay, hac dönüşünde yaşananlar ülkemiz için kara bir leke vs.
Hemen dikkat kesildim. ‘Acaba hac’tan gelenler ne gibi bir yanlış hareket yapmış’ diye.
Meğer beş yaşlarında bir kız çocuğu hac’tan dönmüş te başı da örtülü imiş te. Vs.. vs..
Hayret ki ne hayret! Böyle bir haber değil Türkiye gibi bir İslam ülkesinde Hıristiyan ülkesinde bile yapılamaz.
Artık siz de hergün karşısına geçip seyrettiğimiz televizyon proğramlarını ve haberleri kimlerin hazırladığını anlayın!
Demek aynı yaşlardaki kız çocuklarını yarı çıplak vaziyette bale yaptırmak kara bir leke olmuyor da, hacdan gelen, beş yaşlarındaki başı örtülü bir kız çocuğu mu ülkemiz için kara bir leke oluyor?
Değil beş yaşında bir kız çocuğu, gelinlik kızlar, çocuklu kadınlar çıplak vaziyette sahillerde erkeklerin arasında gezmeleri utanılacak bir hareket olmuyor da, beş yaşında kızın mı örtülü olması utanılacak bir hareket oluyor?
Hayret! Üstelik sen, bu çıplak kadınları utanmadan yaz boyu televizyonlarda bütün millete seyrettiriyorsun, bu utanılacak bir şey olmuyor, amma beş yaşında bir kız çocuğu, üstelik hac dönüşünde başı örtülü olunca kıyamet kopuyor, öyle mi?
Pes doğrusu…
Hani demişler ya “sen eşek olduktan sonra sana binen çok olur” Aynen öyle, eğer biz eşek olmasak siz böyle haberler yapamazsınız.
Aslında sizler ve bizler gece ve gündüz gibi, yaz ve kış gibi birbirimize zıt durumdayız.
Sizler bizim iftihar ettiğimiz şeylerle alay ediyor, utanıyorsunuz. Bizim utandığımız şeyler ile ise iftihar ediyorsunuz, ‘işte çağdaşlık bu’ diyorsunuz.
Çağdaşlığınız da çıplaklığınız da sizin olsun.
Biz, bizi yaratan RABBİMizin emrettiği gibi yaşayıp ölmeyi tercih ediyoruz.
Kuzey Irak’a yapılan operasyonda görüntü ve bilgileri sağlayacak pilotsuz uçağı daha altmış yıl önce kurulan İsrail’den kiralamışız.
Ben bu haberi dinlerken utandım, kahr oldum.
Neden binlerce senelik geçmişi olan benim ülkem böyle uçakları yapamıyor diye?
Neden altmış yıllık geçmişi olan bir ülkeye muhtacız diye.
Amma bunlar senin umurunda mı?
Ülkemizi savunmada kullandığımız uçakları, belki de attığımız füzeleri hep diğer ülkelerden satın alıyoruz.
Elden alınan silahla ülke ne kadar savunulabilir ki!
İşte ben bunların endişesini taşıyorum, amma sen, örtülüler çoğalıyor diye yaygara koparıyorsun.
Çünkü senin derdin başka.
Ülkemiz soyuluyor, her hafta bir milyar dolar faiz ödeyen bir ülke nasıl olur?
Bu paraları kimler alıp götürüyor dersiniz? Bunun endişesi sen de var mı?
Boğazın altından tüp geçit yapılıyor, amma yapanlar Japon; hızlı tren yapılıyor, yapılsın amma yapanlar İtalyan.
Kullandığımız cep telefonlarından bindiğimiz arabalara kadar neredeyse hepsi yabancı ülkelerin malı. Ne dersin? Asıl bunlar, ülkemiz için kara bir leke değil midir?
Onların çocukları uzaydan gelmiyor. Onların bugün yetiştirdikleri çocukları yirmi sene sonra uçak yapıyor, bilgisayar yapıyor; bizim çocuklarımız ise yirmi sene sonra ülkeyi soymayı öğreniyor.
‘Bizim nasıl bir eğitim sistemimiz var?’ diye bir düşünmek gerekmez mi? Eleştireceksen bunu eleştir!
Beş yaşlarında bir kız çocuğu hac’tan dönerken başı örtülü imiş!..
Sizin başka derdiniz yok mu?
Ülkemiz bir çok problemle boğuşurken hiç onlar umurunda olmasın, sonra da küçücük bir çocuğun baş örtüsü ile uğraş.
‘Nereye gidiyoruz’ diye yaygara kopar. Tuh senin aklına!
Merak etme!
Bu ülke hiçbir yere gitmez, ancak gerçek sahipleri yeni yeni uyanıyor.
Onlar tam uyandıktan sonra ülkenin değil amma, senin gideceğin yer bellidir.
Vah..Vah..Vah…
Televizyonda alt yazı geçiyor; inanılmaz olay, hac dönüşünde yaşananlar ülkemiz için kara bir leke vs.
Hemen dikkat kesildim. ‘Acaba hac’tan gelenler ne gibi bir yanlış hareket yapmış’ diye.
Meğer beş yaşlarında bir kız çocuğu hac’tan dönmüş te başı da örtülü imiş te. Vs.. vs..
Hayret ki ne hayret! Böyle bir haber değil Türkiye gibi bir İslam ülkesinde Hıristiyan ülkesinde bile yapılamaz.
Artık siz de hergün karşısına geçip seyrettiğimiz televizyon proğramlarını ve haberleri kimlerin hazırladığını anlayın!
Demek aynı yaşlardaki kız çocuklarını yarı çıplak vaziyette bale yaptırmak kara bir leke olmuyor da, hacdan gelen, beş yaşlarındaki başı örtülü bir kız çocuğu mu ülkemiz için kara bir leke oluyor?
Değil beş yaşında bir kız çocuğu, gelinlik kızlar, çocuklu kadınlar çıplak vaziyette sahillerde erkeklerin arasında gezmeleri utanılacak bir hareket olmuyor da, beş yaşında kızın mı örtülü olması utanılacak bir hareket oluyor?
Hayret! Üstelik sen, bu çıplak kadınları utanmadan yaz boyu televizyonlarda bütün millete seyrettiriyorsun, bu utanılacak bir şey olmuyor, amma beş yaşında bir kız çocuğu, üstelik hac dönüşünde başı örtülü olunca kıyamet kopuyor, öyle mi?
Pes doğrusu…
Hani demişler ya “sen eşek olduktan sonra sana binen çok olur” Aynen öyle, eğer biz eşek olmasak siz böyle haberler yapamazsınız.
Aslında sizler ve bizler gece ve gündüz gibi, yaz ve kış gibi birbirimize zıt durumdayız.
Sizler bizim iftihar ettiğimiz şeylerle alay ediyor, utanıyorsunuz. Bizim utandığımız şeyler ile ise iftihar ediyorsunuz, ‘işte çağdaşlık bu’ diyorsunuz.
Çağdaşlığınız da çıplaklığınız da sizin olsun.
Biz, bizi yaratan RABBİMizin emrettiği gibi yaşayıp ölmeyi tercih ediyoruz.
Kuzey Irak’a yapılan operasyonda görüntü ve bilgileri sağlayacak pilotsuz uçağı daha altmış yıl önce kurulan İsrail’den kiralamışız.
Ben bu haberi dinlerken utandım, kahr oldum.
Neden binlerce senelik geçmişi olan benim ülkem böyle uçakları yapamıyor diye?
Neden altmış yıllık geçmişi olan bir ülkeye muhtacız diye.
Amma bunlar senin umurunda mı?
Ülkemizi savunmada kullandığımız uçakları, belki de attığımız füzeleri hep diğer ülkelerden satın alıyoruz.
Elden alınan silahla ülke ne kadar savunulabilir ki!
İşte ben bunların endişesini taşıyorum, amma sen, örtülüler çoğalıyor diye yaygara koparıyorsun.
Çünkü senin derdin başka.
Ülkemiz soyuluyor, her hafta bir milyar dolar faiz ödeyen bir ülke nasıl olur?
Bu paraları kimler alıp götürüyor dersiniz? Bunun endişesi sen de var mı?
Boğazın altından tüp geçit yapılıyor, amma yapanlar Japon; hızlı tren yapılıyor, yapılsın amma yapanlar İtalyan.
Kullandığımız cep telefonlarından bindiğimiz arabalara kadar neredeyse hepsi yabancı ülkelerin malı. Ne dersin? Asıl bunlar, ülkemiz için kara bir leke değil midir?
Onların çocukları uzaydan gelmiyor. Onların bugün yetiştirdikleri çocukları yirmi sene sonra uçak yapıyor, bilgisayar yapıyor; bizim çocuklarımız ise yirmi sene sonra ülkeyi soymayı öğreniyor.
‘Bizim nasıl bir eğitim sistemimiz var?’ diye bir düşünmek gerekmez mi? Eleştireceksen bunu eleştir!
Beş yaşlarında bir kız çocuğu hac’tan dönerken başı örtülü imiş!..
Sizin başka derdiniz yok mu?
Ülkemiz bir çok problemle boğuşurken hiç onlar umurunda olmasın, sonra da küçücük bir çocuğun baş örtüsü ile uğraş.
‘Nereye gidiyoruz’ diye yaygara kopar. Tuh senin aklına!
Merak etme!
Bu ülke hiçbir yere gitmez, ancak gerçek sahipleri yeni yeni uyanıyor.
Onlar tam uyandıktan sonra ülkenin değil amma, senin gideceğin yer bellidir.