nurhadimi
üye Sorumlusu
Kıymetli kardeşlerim!
Böyle dehşetli bir asırda, insanın en büyük mes'elesi: İmanı kurtarmak veya kaybetmek davasıdır.
(Sözler - 752)
Bediüzzaman Said Nursî, çok ilimlerde müstesna birer eser yazabilirdi. Fakat o "zaman, İMANI KURTARMAK ZAMANIDIR" demiş ve bütün himmet ve mesaîsini ve hayatını, ulûm-u imaniyenin te'lif ve neşrine hasretmiştir.
(Sözler - 763)
İMAN, yalnız icmalî bir tasdikten ibaret değildir. İmanın çok mertebeleri vardır.
TAKLİDİ bir İMAN, hususan bu zamandaki dalalet, sapkınlık fırtınaları karşısında çabuk söner.
TAHKİKİ İMAN ise sarsılmaz, sönmez bir kuvvettir. Tahkikî imanı elde eden bir kimsenin, iman ve İslâmiyeti dehşetli dinsizlik kasırgalarına da maruz kalsa, o kasırgalar bu iman kuvveti karşısında tesirsiz kalmaya mahkûmdur. Tahkikî imanı kazanan bir kimseyi, en dinsiz feylesoflar dahi, bir vesvese veya şübheye düşürtemez.
(Sözler - 749)
Böyle dehşetli bir asırda, insanın en büyük mes'elesi: İmanı kurtarmak veya kaybetmek davasıdır.
(Sözler - 752)
Bediüzzaman Said Nursî, çok ilimlerde müstesna birer eser yazabilirdi. Fakat o "zaman, İMANI KURTARMAK ZAMANIDIR" demiş ve bütün himmet ve mesaîsini ve hayatını, ulûm-u imaniyenin te'lif ve neşrine hasretmiştir.
(Sözler - 763)
İMAN, yalnız icmalî bir tasdikten ibaret değildir. İmanın çok mertebeleri vardır.
TAKLİDİ bir İMAN, hususan bu zamandaki dalalet, sapkınlık fırtınaları karşısında çabuk söner.
TAHKİKİ İMAN ise sarsılmaz, sönmez bir kuvvettir. Tahkikî imanı elde eden bir kimsenin, iman ve İslâmiyeti dehşetli dinsizlik kasırgalarına da maruz kalsa, o kasırgalar bu iman kuvveti karşısında tesirsiz kalmaya mahkûmdur. Tahkikî imanı kazanan bir kimseyi, en dinsiz feylesoflar dahi, bir vesvese veya şübheye düşürtemez.
(Sözler - 749)