Osman Aydın şu şiiri de Üstad Bediüzzaman'ın vefat haberi üzerine kaleme almıştır
İşte geldi çattı ayrılık derdi
Bin türlü elemi bizlere verdi.
Gam, keder postunu gönlüme serdi.
Üstadım, firakın yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Acı haberlerin gönlümü dağlar
Bayram geldi, fakat kalbim kan ağlar
Bilmem yaramızı bizim kim bağlar
Üstadım, firakın yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Boyunlar büküldü, çehreler duruk
Boğazda döğüldü, sesimiz kırık
Bütün kardeşlerde derin hıçkırık
Geliyor, sel gibi aktı, çağladı.
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Ansızın ayrılık geldi kapıya
Gözyaşı bıraktı Nurdan yapıya
Dostla vuslat için terhis tapuya
Gözler pınar gibi aktı, aktı, çağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Elveda dostlarım, ayrıldı Üstad
Nemli gözler ile ediyoruz yad
Kur'ân okuyalım ruhu olsun şad
Üstadım, firakın yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Yaramıza merhem Risale-i Nur
Derdine dermanı hep onda bulur
Kat'î bir hüccettir Risale-i Nur
Bizlere tesellî verip ağladı
Üstadım, firakın yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Üstadım, gidersin sen bâki yere
Viran kalbim kırık, vücudum bere
Al götür beni gittiğin yere
Firakın bizleri yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Aydın'ın derdini açtı da açtı
Kanlı yaşlarını etrafa saçtı
Daha da söylerdi dili dolaştı
Üstadım, firakın yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Osman Aydın
Emirdağ- 23 Mart 1960_________________________________________________Yine Osman abinin kaleminden
NURA ÇAĞIRIŞ
Ey Nur, hicabını aç, şu beşer felâh bulsun,
Bu âlem sana muhtaç, mazlum ümmet kurtulsun
Kaldır nikabını ki, fetholsun bütün cihan
Zulmetler bitsin artık, nur dolsun bütün cihan
Bu müthiş asrın derdiyle, herkes mânen hastadır
Zalimler zulme devam, mazlumlar hep yastadır
Bu dertlere bir derman, yâ Rabbî nuru gönder
Zeminin Üstadını beşere kıl müyesser
Mü'minlere rahat yok, Müslüman diyarında
Mazlumların âhı çok, hem bugün hem yarında
Hayır, hayır, bitecek, artık mazlumun âhı
Gözlerden akan yaş, döker bütün günahı
Şu gaddar medeniyet, mazlumları boğmada
Sabredelim kardaşlar, işte güneş doğmada
Doğuyor nur güneşi, işte arş-ı âlâdan
Ferman-ı İlâhî ile, hem de arş-ı âlâdan
Nusret gelir ümmete, mazlumun âhı diner
Kurtulur ehl-i iman, kâfirler hepsi siner
Şeriat-ı garradır, bu beşere selâmet
Kur'ân hâkim olmadan, elbet kopmaz kıyamet
Yürü ey Nur kervanı, yolun Hakka ulaşır
Şanın bütün cihanda, saygı ile dolaşır
Bu Nurun kılavuzu, Said Bediüzzaman
Mübareğin isteği, kurtulsun yeter iman
Felâh bulup kurtulan, Nur ile ehl-i Kur'ân
Kırk sene bu ümmete, olacak rahat vicdan
Yâ Rabbî, Üstadımdan ebediyyen razı ol
Payidar kıl bir nuru, imanda en kısa yol
Selâmet müminlere ol yüce Haktan gelir
Aydınım, sen de öğren, gaybı ancak Hak bilir
İlâhî, hıçkırıklar doldurdu şu fezayı
Bu hicran ağlatıyor, gökte güneş ve ayı
Mü'minler sabredelim, mutlak güneş doğacak
İslâm selamet bulup zulmetleri boğacak
ALLAHIM ABİLERİN HİZMET AŞKINDAN VE İHLASLARINDAN BİZEDE NASIP ET
İşte geldi çattı ayrılık derdi
Bin türlü elemi bizlere verdi.
Gam, keder postunu gönlüme serdi.
Üstadım, firakın yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Acı haberlerin gönlümü dağlar
Bayram geldi, fakat kalbim kan ağlar
Bilmem yaramızı bizim kim bağlar
Üstadım, firakın yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Boyunlar büküldü, çehreler duruk
Boğazda döğüldü, sesimiz kırık
Bütün kardeşlerde derin hıçkırık
Geliyor, sel gibi aktı, çağladı.
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Ansızın ayrılık geldi kapıya
Gözyaşı bıraktı Nurdan yapıya
Dostla vuslat için terhis tapuya
Gözler pınar gibi aktı, aktı, çağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Elveda dostlarım, ayrıldı Üstad
Nemli gözler ile ediyoruz yad
Kur'ân okuyalım ruhu olsun şad
Üstadım, firakın yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Yaramıza merhem Risale-i Nur
Derdine dermanı hep onda bulur
Kat'î bir hüccettir Risale-i Nur
Bizlere tesellî verip ağladı
Üstadım, firakın yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Üstadım, gidersin sen bâki yere
Viran kalbim kırık, vücudum bere
Al götür beni gittiğin yere
Firakın bizleri yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Aydın'ın derdini açtı da açtı
Kanlı yaşlarını etrafa saçtı
Daha da söylerdi dili dolaştı
Üstadım, firakın yaktı dağladı
İnsanlar, mahlûkat, semâ ağladı.
Osman Aydın
Emirdağ- 23 Mart 1960_________________________________________________Yine Osman abinin kaleminden
NURA ÇAĞIRIŞ
Ey Nur, hicabını aç, şu beşer felâh bulsun,
Bu âlem sana muhtaç, mazlum ümmet kurtulsun
Kaldır nikabını ki, fetholsun bütün cihan
Zulmetler bitsin artık, nur dolsun bütün cihan
Bu müthiş asrın derdiyle, herkes mânen hastadır
Zalimler zulme devam, mazlumlar hep yastadır
Bu dertlere bir derman, yâ Rabbî nuru gönder
Zeminin Üstadını beşere kıl müyesser
Mü'minlere rahat yok, Müslüman diyarında
Mazlumların âhı çok, hem bugün hem yarında
Hayır, hayır, bitecek, artık mazlumun âhı
Gözlerden akan yaş, döker bütün günahı
Şu gaddar medeniyet, mazlumları boğmada
Sabredelim kardaşlar, işte güneş doğmada
Doğuyor nur güneşi, işte arş-ı âlâdan
Ferman-ı İlâhî ile, hem de arş-ı âlâdan
Nusret gelir ümmete, mazlumun âhı diner
Kurtulur ehl-i iman, kâfirler hepsi siner
Şeriat-ı garradır, bu beşere selâmet
Kur'ân hâkim olmadan, elbet kopmaz kıyamet
Yürü ey Nur kervanı, yolun Hakka ulaşır
Şanın bütün cihanda, saygı ile dolaşır
Bu Nurun kılavuzu, Said Bediüzzaman
Mübareğin isteği, kurtulsun yeter iman
Felâh bulup kurtulan, Nur ile ehl-i Kur'ân
Kırk sene bu ümmete, olacak rahat vicdan
Yâ Rabbî, Üstadımdan ebediyyen razı ol
Payidar kıl bir nuru, imanda en kısa yol
Selâmet müminlere ol yüce Haktan gelir
Aydınım, sen de öğren, gaybı ancak Hak bilir
İlâhî, hıçkırıklar doldurdu şu fezayı
Bu hicran ağlatıyor, gökte güneş ve ayı
Mü'minler sabredelim, mutlak güneş doğacak
İslâm selamet bulup zulmetleri boğacak
ALLAHIM ABİLERİN HİZMET AŞKINDAN VE İHLASLARINDAN BİZEDE NASIP ET