KALB
=Kalbin içinde bulunduğu durum ve kalbin kut ve kuvveti nedir?
..Nihayetsiz teessürat ve elemlere maruz ve müptela ve nihayetsiz telezzüzata ve emellere meftun ve pürsevda bir kalbin kut ve kuvveti her şeye kadir bir Rahim-i Kerim’in kapısını niyaz ile çalmakla elde edilebilir..(21. Söz)
=Kalb insanın çekirdeği hükmündedir..!
..İnsan şecere-i hilkattin meyvesi olduğundan,meyve gibi en uzak ve en cami ve umuma bakar ve umumun cihet-ül vahdetini içinde saklar bir kalb çekirdeğini taşıyan..(24. Söz)
Şu şecere-i kainatın semeresi olan beşer..ve o meyvenin çekirdeği olan insanın kalbi dahi,Sanii kainatın en münevver ve en cami bir ayinesidir.(32. Söz)
İnsan kainatın en cami’ bir meyvesi olduğu için kainatı istila edecek bir muhabbet o meyvenin çekirdeği olan kalbine dercedilmiştir..(24. Söz)
Her taife-i insaniyede bulunan ve kainatın meyvesi olan insanın çekirdeği hükmünde olan ve küçüklüğü ile beraber manen kainat kadar inbisat edebilen müstakim ve münevver akılların,selim ve nurani kalblerin kapısı açıldı..(7. Şua)
İnsanın çekirdeği olan kalb,ubudiyet ve ihlas altında İslamiyet ile..(mesnevi,habbe)
=Kalb nasıl tatmin olur?
Kalbler O’nun zikriyle mutmain olur.(mesnevi,hubab)
=Kalb maddi yiyeceklerle alakadardır..!
İnsan beslendiği şeyle mizacı müteessir olduğuna delil kırk günde her gün et yiyen kasavet-i kalbiyeye düçar olduğu darb-ı mesel hükmüne geçmesidir.(9. Lem’a)
=Kalb de mide gibi rızık ister..!
Nasıl ki mide bir rızık ister öyle de kalb ruh ve akıl ve göz ve kulak ve ağız gibi insanın latifeleri ve duyguları dahi Rezzak-ı Rahim den rızıklarını isterler ve müteşekkirane alırlar.
Belki Rezzak-ı Rahim onlara daha geniş rızık vermek için göz ve kulak kalb ve hayal ve akıl gibi o latifelerin her birisini hazine-i rahmetinin birer anahtarı hükmünde yaratmış.herbiri birer alemin anahtarı olur.iman ile istifade eder.(7. Şua)
=Kalb bir anahtar hükmünde yaratılmıştır..!
Belki Rezzak-ı Rahim onlara daha geniş rızık vermek için göz ve kulak kalb ve hayal ve akıl gibi o latifelerin her birisini hazine-i rahmetinin birer anahtarı hükmünde yaratmış.her biri birer alemin anahtarı olur.iman ile istifade eder.(7. Şua)
=Kalbden hangi duygular çıkarsa akıl insanı canavar hükmüne geçirir?
..kalb-i insaniden hürmet ve merhamet çıksa akıl ve zekavet o insanları gayet dehşetli ve gaddar canavarlar hükmüne geçirir.(5. Şua)
=Siyaset kalbleri ifsad eder!
..Bu zamandaki siyaset kalbleri ifsad edip asabi ruhları azap içinde bırakır..(tarihçe-i hayat)
=Selamet-i kalb isteyen ne yapmalı?
Selamet-i kalb ve istirahat-ı ruh isteyen adam siyaseti bırakmalı.(tarihçe-i hayat)
=Kalbe hakim duygular coğrafyaya göre değişebilir?
Hususan biz şaklılar garplılar gibi değiliz,içimizde kalblere hakim hiss-i dindir..(hutbe-i şamiye)
=Kalb Allah’ın isimlerinin ayinesi hükmündedir..!
Şu şecere-i kainatın semeresi olan beşer..ve o meyvenin çekirdeği olan insanın kalbi dahi,Sanii kainatın en münevver ve en cami bir ayinesidir.(32. Söz)
Samed ayinesi olan batın-ı kalb ile sanem misal dünyevi mahbublara..(24.Söz)
Mürşidin ruhu ve kalbi ayinedir.Cenab-ı Haktan gelen feyze makes olur..(17. Lem’a)
…hakikate mukabil ve vasıl ve mütemessil bu küçücük birer arş-ı marifet-i Rabbaniye ve bu cami birer ayine-i samedaniye olan nurani kalbler şems-i hakikate karşı açılan pencerelerdir ve umumu birden güneşe ayinedarlık eden bir deniz gibi,bir ayine-i azamdır..(7. Şua)
=Gururun madeni kalbin zaafıdır..!
Zaaf-ı kalbdir gururun madeni..(Lemaat)
=Allah her kalb içinde bir telefon bırakmıştır..!
..her şey her vakit her haceti için O’ndan istimdat eder.O’na bakabilir.sonra her menzilden her tabakadan her alemden her taifeden her ferden her şeyden kendini gösterecek yani vücudunu ve vahdetini bildirecek pencereler açmış.her kalb içinde bir telefon bırakmış.(33.Söz)
Sultan-ı ezel ve ebed olan Halık-ı Kainat, çendan vesait ve esbabı icraatına perde yapmış.haşmet-i Rububiyetini göstermiş.fakat ibadının kalbinde hususi bir telefon bırakmış ki esbabı arkada bırakıp doğrudan doğruya O’na teveccüh etmek için,ubudiyet-i hassa ile mükellef edip <iyya ke na’büdü ve iyya ke nestain> deyiniz diye.kainattan yüzlerini kendine çevirir...(32. Söz)
…rüesaların padişahla görüşecek hususi telefonu vardır..
…ve telefon ise makes-i vahy ve mazhar-ı ilham olan kalbden uzanan bir nisbet-i Rabbaniyedir ki kalb o telefonun başıdır ve kulağı hükmündedir.(10.Söz)
=İmanın yeri kalbdir..!
İmanın yeri kalbdir.. dimağ ise oluyor makes-i nur-u iman..bazen de mücahididir.bazen süpürgecidir..
Kalb ile vicdan mahall-i iman.. ..fikir ile dimağ,bekçi-i iman..(Lemaat)
Nefs dahi yardım etse mahal-i iman olan kalb ve akıl,susarlar..(13.Lem’a)
Günahlardan gelen yaralar ve yaralardan hasıl olan vesveseler şüpheler(neuzubillah) mahal-i iman olan batın-ı kalbe ilişip imanı zedeler..(2. Lem’a)
=Kalb, zikir ve marifet-i İlahiyenin mahallidir..!
..zikir ve marifet-i İlahiyenin mahalleri olan kalb ve lisana..(2. Lem’a)
=Günah ve kalb..!
Hz Eyyüb’ün zahiri hastalıklarının mukabili bizim Batıni ve ruhi ve kalbi hastalıklarımız vardır..çünkü işlediğimiz her bir günah kafamıza giren her bir şüphe,kalb ve ruhumuza yaralar açar..
Günahlardan gelen yaralar ve yaralardan hasıl olan vesveseler şüpheler(neuzubillah) mahal-i iman olan batın-ı kalbe ilişip imanı zedeler..
Evet günah kalbe işleyip,siyahlandıra siyahlandıra ta nur-u imanı çıkarıncaya kadar katılaştırıyor..(2. Lem’a)
Günahlar hayat-ı ebediyede daimi hastalıklardır.bu hayat-ı dünyeviyede dahi kalb,vicdan ruh için manevi hastalıklardır.(25. Lem’a)
=Kalb dünya işleriyle kasden iştigal için yaratılmamıştır..!
Kalb bu dünyaya razı değildir..!
..Kalbin umur-u dünyeviye ile kasden iştigal etmek için yaratılmış olmadığı şöylece izah edilebilir.:
Görüyoruz ki kalb,hangi bir şeye el atarsa,bütün kuvvetiyle,şiddetiyle o şeye bağlanıyor..halbuki umur-u dünyeviyeden herhangi bir emir olursa kalbin istek ve amaline nazaran bir kıl kadardır.demek kalb ebed-ül abada müteveccih açılmış bir penceredir.bu fani dünyaya razı değildir..(mesnevi,habbe)
=Kalb ,akıl ve vicdan ilişkisi..!
Kalbden maksat sanevberi gibi bir et parçası değildir.ancak bir latife-i Rabbaniyedir ki mazhar-ı hissiyatı vicdan,makes-i efkarı dimağdır.(İşarat-ül İcaz)
=Kalb cismin arkadaşıdır..!
..Hane-i cisminde senin arkadaşların olan kalbimin gıdası,ruhumun ab-ı hayatı latife-i rabbaniyemin havay-ı nesimini cezb ve celbeden namaz..(21. Söz)
=Kalbde ukde-i hayatiye marifet-i Saniidir..!
…kalb bedenin aktarına neşr-i hayat ettiği gibi ,kalbdeki ukde-i haytiye olan marifet-i Sanii dir ki , istidadat-ıgayr-i mahdude-i insaniye ile mütenasip olan amal ve müteşaibeye neşr-i hayat eder.(mesnevi,nokta)
=İnasanın fiilleri ve kalb?
Evet insanın fiilleri kalbin hissin temayülünden çıkar.o temayülat ruhun ihtisasatından ve ihtiyacatından gelir.(Hutbe-i Şamiye)
=Kalbin içinde bulunduğu durum ve kalbin kut ve kuvveti nedir?
..Nihayetsiz teessürat ve elemlere maruz ve müptela ve nihayetsiz telezzüzata ve emellere meftun ve pürsevda bir kalbin kut ve kuvveti her şeye kadir bir Rahim-i Kerim’in kapısını niyaz ile çalmakla elde edilebilir..(21. Söz)
=Kalb insanın çekirdeği hükmündedir..!
..İnsan şecere-i hilkattin meyvesi olduğundan,meyve gibi en uzak ve en cami ve umuma bakar ve umumun cihet-ül vahdetini içinde saklar bir kalb çekirdeğini taşıyan..(24. Söz)
Şu şecere-i kainatın semeresi olan beşer..ve o meyvenin çekirdeği olan insanın kalbi dahi,Sanii kainatın en münevver ve en cami bir ayinesidir.(32. Söz)
İnsan kainatın en cami’ bir meyvesi olduğu için kainatı istila edecek bir muhabbet o meyvenin çekirdeği olan kalbine dercedilmiştir..(24. Söz)
Her taife-i insaniyede bulunan ve kainatın meyvesi olan insanın çekirdeği hükmünde olan ve küçüklüğü ile beraber manen kainat kadar inbisat edebilen müstakim ve münevver akılların,selim ve nurani kalblerin kapısı açıldı..(7. Şua)
İnsanın çekirdeği olan kalb,ubudiyet ve ihlas altında İslamiyet ile..(mesnevi,habbe)
=Kalb nasıl tatmin olur?
Kalbler O’nun zikriyle mutmain olur.(mesnevi,hubab)
=Kalb maddi yiyeceklerle alakadardır..!
İnsan beslendiği şeyle mizacı müteessir olduğuna delil kırk günde her gün et yiyen kasavet-i kalbiyeye düçar olduğu darb-ı mesel hükmüne geçmesidir.(9. Lem’a)
=Kalb de mide gibi rızık ister..!
Nasıl ki mide bir rızık ister öyle de kalb ruh ve akıl ve göz ve kulak ve ağız gibi insanın latifeleri ve duyguları dahi Rezzak-ı Rahim den rızıklarını isterler ve müteşekkirane alırlar.
Belki Rezzak-ı Rahim onlara daha geniş rızık vermek için göz ve kulak kalb ve hayal ve akıl gibi o latifelerin her birisini hazine-i rahmetinin birer anahtarı hükmünde yaratmış.herbiri birer alemin anahtarı olur.iman ile istifade eder.(7. Şua)
=Kalb bir anahtar hükmünde yaratılmıştır..!
Belki Rezzak-ı Rahim onlara daha geniş rızık vermek için göz ve kulak kalb ve hayal ve akıl gibi o latifelerin her birisini hazine-i rahmetinin birer anahtarı hükmünde yaratmış.her biri birer alemin anahtarı olur.iman ile istifade eder.(7. Şua)
=Kalbden hangi duygular çıkarsa akıl insanı canavar hükmüne geçirir?
..kalb-i insaniden hürmet ve merhamet çıksa akıl ve zekavet o insanları gayet dehşetli ve gaddar canavarlar hükmüne geçirir.(5. Şua)
=Siyaset kalbleri ifsad eder!
..Bu zamandaki siyaset kalbleri ifsad edip asabi ruhları azap içinde bırakır..(tarihçe-i hayat)
=Selamet-i kalb isteyen ne yapmalı?
Selamet-i kalb ve istirahat-ı ruh isteyen adam siyaseti bırakmalı.(tarihçe-i hayat)
=Kalbe hakim duygular coğrafyaya göre değişebilir?
Hususan biz şaklılar garplılar gibi değiliz,içimizde kalblere hakim hiss-i dindir..(hutbe-i şamiye)
=Kalb Allah’ın isimlerinin ayinesi hükmündedir..!
Şu şecere-i kainatın semeresi olan beşer..ve o meyvenin çekirdeği olan insanın kalbi dahi,Sanii kainatın en münevver ve en cami bir ayinesidir.(32. Söz)
Samed ayinesi olan batın-ı kalb ile sanem misal dünyevi mahbublara..(24.Söz)
Mürşidin ruhu ve kalbi ayinedir.Cenab-ı Haktan gelen feyze makes olur..(17. Lem’a)
…hakikate mukabil ve vasıl ve mütemessil bu küçücük birer arş-ı marifet-i Rabbaniye ve bu cami birer ayine-i samedaniye olan nurani kalbler şems-i hakikate karşı açılan pencerelerdir ve umumu birden güneşe ayinedarlık eden bir deniz gibi,bir ayine-i azamdır..(7. Şua)
=Gururun madeni kalbin zaafıdır..!
Zaaf-ı kalbdir gururun madeni..(Lemaat)
=Allah her kalb içinde bir telefon bırakmıştır..!
..her şey her vakit her haceti için O’ndan istimdat eder.O’na bakabilir.sonra her menzilden her tabakadan her alemden her taifeden her ferden her şeyden kendini gösterecek yani vücudunu ve vahdetini bildirecek pencereler açmış.her kalb içinde bir telefon bırakmış.(33.Söz)
Sultan-ı ezel ve ebed olan Halık-ı Kainat, çendan vesait ve esbabı icraatına perde yapmış.haşmet-i Rububiyetini göstermiş.fakat ibadının kalbinde hususi bir telefon bırakmış ki esbabı arkada bırakıp doğrudan doğruya O’na teveccüh etmek için,ubudiyet-i hassa ile mükellef edip <iyya ke na’büdü ve iyya ke nestain> deyiniz diye.kainattan yüzlerini kendine çevirir...(32. Söz)
…rüesaların padişahla görüşecek hususi telefonu vardır..
…ve telefon ise makes-i vahy ve mazhar-ı ilham olan kalbden uzanan bir nisbet-i Rabbaniyedir ki kalb o telefonun başıdır ve kulağı hükmündedir.(10.Söz)
=İmanın yeri kalbdir..!
İmanın yeri kalbdir.. dimağ ise oluyor makes-i nur-u iman..bazen de mücahididir.bazen süpürgecidir..
Kalb ile vicdan mahall-i iman.. ..fikir ile dimağ,bekçi-i iman..(Lemaat)
Nefs dahi yardım etse mahal-i iman olan kalb ve akıl,susarlar..(13.Lem’a)
Günahlardan gelen yaralar ve yaralardan hasıl olan vesveseler şüpheler(neuzubillah) mahal-i iman olan batın-ı kalbe ilişip imanı zedeler..(2. Lem’a)
=Kalb, zikir ve marifet-i İlahiyenin mahallidir..!
..zikir ve marifet-i İlahiyenin mahalleri olan kalb ve lisana..(2. Lem’a)
=Günah ve kalb..!
Hz Eyyüb’ün zahiri hastalıklarının mukabili bizim Batıni ve ruhi ve kalbi hastalıklarımız vardır..çünkü işlediğimiz her bir günah kafamıza giren her bir şüphe,kalb ve ruhumuza yaralar açar..
Günahlardan gelen yaralar ve yaralardan hasıl olan vesveseler şüpheler(neuzubillah) mahal-i iman olan batın-ı kalbe ilişip imanı zedeler..
Evet günah kalbe işleyip,siyahlandıra siyahlandıra ta nur-u imanı çıkarıncaya kadar katılaştırıyor..(2. Lem’a)
Günahlar hayat-ı ebediyede daimi hastalıklardır.bu hayat-ı dünyeviyede dahi kalb,vicdan ruh için manevi hastalıklardır.(25. Lem’a)
=Kalb dünya işleriyle kasden iştigal için yaratılmamıştır..!
Kalb bu dünyaya razı değildir..!
..Kalbin umur-u dünyeviye ile kasden iştigal etmek için yaratılmış olmadığı şöylece izah edilebilir.:
Görüyoruz ki kalb,hangi bir şeye el atarsa,bütün kuvvetiyle,şiddetiyle o şeye bağlanıyor..halbuki umur-u dünyeviyeden herhangi bir emir olursa kalbin istek ve amaline nazaran bir kıl kadardır.demek kalb ebed-ül abada müteveccih açılmış bir penceredir.bu fani dünyaya razı değildir..(mesnevi,habbe)
=Kalb ,akıl ve vicdan ilişkisi..!
Kalbden maksat sanevberi gibi bir et parçası değildir.ancak bir latife-i Rabbaniyedir ki mazhar-ı hissiyatı vicdan,makes-i efkarı dimağdır.(İşarat-ül İcaz)
=Kalb cismin arkadaşıdır..!
..Hane-i cisminde senin arkadaşların olan kalbimin gıdası,ruhumun ab-ı hayatı latife-i rabbaniyemin havay-ı nesimini cezb ve celbeden namaz..(21. Söz)
=Kalbde ukde-i hayatiye marifet-i Saniidir..!
…kalb bedenin aktarına neşr-i hayat ettiği gibi ,kalbdeki ukde-i haytiye olan marifet-i Sanii dir ki , istidadat-ıgayr-i mahdude-i insaniye ile mütenasip olan amal ve müteşaibeye neşr-i hayat eder.(mesnevi,nokta)
=İnasanın fiilleri ve kalb?
Evet insanın fiilleri kalbin hissin temayülünden çıkar.o temayülat ruhun ihtisasatından ve ihtiyacatından gelir.(Hutbe-i Şamiye)
