Haddinden fazla fevkalade hüsnüzan ve müfritane ali makam vermek yerine, fevkalade sadakat ve sebat ve müfritane irtibat ve ihlas lazımdır. onda terakki etmeliyi(kastamonu lahikası).
Müfritane kelimesinin geçtiği mektubun ilgili paragrafını yukarıya aldık. Müfritane irtibatın nasıl olacağının anlaşılması için iki hususun tespit ve tayın edilimesi lazım. Birincisi "müfritane irtibat" kavramının tanımı, ikincisi ise müfritane irtibat kurulması gerekenin ne olduğudur.
Müfritane irtibat;olması gerekenden fazla birliktelik demektir. Ancak bu birliktelik sadece fiziki ve maddi bir birliktelik değildir. Nasılki; "müfritane ali makam vermek" cümesinde geçen müfritane kavramı manevi anlamda kullanılmış ise buradada aynı anlamda kullanılmıştır. Kaldı ki parağrafta geçen diğer üç kavram da manevi anlamda kullanılmıştır. Fevkalade sadakat,sebat,ihlas gibi.
Diğer husus ise müfritane irtibat kurulması gerekenin ne olduğudur. Mektuptan da açıkça anlaşıldığı üzere bu; dava ve hizmettir. Bir nur talebesinin en önemli dava ve hizmeti hiç şüphesiz Allahın rızasını kazanmaktır. Öyleyse öncelikle Allah'la irtibat. Ve Allahın rızasına götüren her hizmetle irtibat şeklinde anlamak gerekir. İmanımızı kurtarmak ve başkasının imanının kurtulması adına yapılan her faaliyet hizmettir. Bu kuran, cevşen ,risale okumak olabileceği gibi, sohbete gitmek,başkasını sohbete götürmek ve sohbet ortamlarının oluşmasına maddi, manevi yardımcı olmak şeklinde de olur. Allah rızası gözetilerek yapılan en küçük hizmet büyüktür. Onun rızası dışındaki en büyük hizmet ise küçüktür. Beni bir an nefsimle baş başa bırakma hadisi şerifi de her an allahla beraber olmanın her hizmette onun rızasını gözetmenin büyük bir mazhariyet olduğunu bize gösteriyor. Mecnunun Leyla ile irtibatı dillere destan olmuştur. Maddi olarak birbirlerinden çok uzaktırlar.Ancak kalben ve ruhen müfritane irtibat halindedirler. Aklımızla kalbimizle ruhumuzla ve hatta hayalimizle dava ve hizmetle meşguliyet,mecnun gibi hizmet sahralarında sağa sola koşturmamıza sebeb olacaktır. Zira Gaye-i hayal olmazsa veyahut nisyan veya tenâsi edilse, ezhan enelere dönüp etrafında gezerler.
Müfritane kelimesinin geçtiği mektubun ilgili paragrafını yukarıya aldık. Müfritane irtibatın nasıl olacağının anlaşılması için iki hususun tespit ve tayın edilimesi lazım. Birincisi "müfritane irtibat" kavramının tanımı, ikincisi ise müfritane irtibat kurulması gerekenin ne olduğudur.
Müfritane irtibat;olması gerekenden fazla birliktelik demektir. Ancak bu birliktelik sadece fiziki ve maddi bir birliktelik değildir. Nasılki; "müfritane ali makam vermek" cümesinde geçen müfritane kavramı manevi anlamda kullanılmış ise buradada aynı anlamda kullanılmıştır. Kaldı ki parağrafta geçen diğer üç kavram da manevi anlamda kullanılmıştır. Fevkalade sadakat,sebat,ihlas gibi.
Diğer husus ise müfritane irtibat kurulması gerekenin ne olduğudur. Mektuptan da açıkça anlaşıldığı üzere bu; dava ve hizmettir. Bir nur talebesinin en önemli dava ve hizmeti hiç şüphesiz Allahın rızasını kazanmaktır. Öyleyse öncelikle Allah'la irtibat. Ve Allahın rızasına götüren her hizmetle irtibat şeklinde anlamak gerekir. İmanımızı kurtarmak ve başkasının imanının kurtulması adına yapılan her faaliyet hizmettir. Bu kuran, cevşen ,risale okumak olabileceği gibi, sohbete gitmek,başkasını sohbete götürmek ve sohbet ortamlarının oluşmasına maddi, manevi yardımcı olmak şeklinde de olur. Allah rızası gözetilerek yapılan en küçük hizmet büyüktür. Onun rızası dışındaki en büyük hizmet ise küçüktür. Beni bir an nefsimle baş başa bırakma hadisi şerifi de her an allahla beraber olmanın her hizmette onun rızasını gözetmenin büyük bir mazhariyet olduğunu bize gösteriyor. Mecnunun Leyla ile irtibatı dillere destan olmuştur. Maddi olarak birbirlerinden çok uzaktırlar.Ancak kalben ve ruhen müfritane irtibat halindedirler. Aklımızla kalbimizle ruhumuzla ve hatta hayalimizle dava ve hizmetle meşguliyet,mecnun gibi hizmet sahralarında sağa sola koşturmamıza sebeb olacaktır. Zira Gaye-i hayal olmazsa veyahut nisyan veya tenâsi edilse, ezhan enelere dönüp etrafında gezerler.