Ağlamak..!

  • Konbuyu başlatan Tarihci19
  • Başlangıç tarihi
T

Tarihci19

Misafir
...


Ağlamak Anlamaktır! ..

Ağlamak,
Anlamaktır.
Anlayan insan ağlar.
Anlamayan insan,
Göstereceği tepkinin boyutunu
Ve buutunu bilemediği için ağlayamaz.

Ağlamak;
Düşüncenin dillenmesidir.
Gerçekle buluşan aklın,
Duygularla kucaklaşmasıdır.

Vakıaya vakıf olan, ağlar.
Ârif ve âkif olanlar ağlar.
Anlamanın ve düşünmenin ürünü olduğu için,
Temiz tefekkürle yakın akrabadır.
Bir fantezi değil,
Gerçek bir vakarlılık hâlidir.
Ağırbaşlı insanların ağırlıklı hâlidir.

Prensip
Ve prestij meselesi haline getirilemez ağlamak.
Çocuk da,
Genç de,
Köle de,
İmparator da ağlar, zaman zaman.
Ağlamakta hesap yoktur.

Zora talip olanlar ağlar.
Sadece darda kalan,
Zorluk içerisinde bunalanlar ağlamaz.
Sevinçten ağlayan insanlar da olduğuna göre,
Ağlamak korkaklık,
Yahut ürkeklik hâli de olamaz.

Ağlamak;
Yakarışın,
Yalvarışın,
Buluşun,
Görüşün,
Görkemin,
Kendi lisanınca iç dökmesi,
Hakikati gözyaşlarına sararak
Yüreklere ve yüreği olanlara uzatmasıdır.

Bu hâliyle ağlamak, cesaret işidir.
Yüreksizler ağlayamazlar,
Gerçeği kabullenemeyecek kadar korkak oldukları için.

Ağlamak, gönüllerin gönüllere selamı
Ve saygısıdır.
Samimiyet hâlidir,
Sadakat hâlidir.

Ağlayamamak illetine batmış
Yarı insan,
Yarı hayvan varlıklar bu huzurdan uzaktırlar.

Ağlayamamak;
Ruhi boşluğun,
Maddi sarhoşluğun,
Kendini ve kendi benini beğenemişliğin tezahürüdür.
Kalbin katılaşması,
Gözün çok gözlü gerçeklerden uzaklaşmasıdır.

Ağlayamamak;
Hafızası kaybolmuş,
Şirazesi kopmuş,
Dünyanın çarkları arasında
Benliğini yitiren “insancıklar”ın görünmeyen sonudur.

Bünyesi de,
Künyesi de yararsız fikirlerin bataklığına batmış,
Aklının randımanı kalmamış
İnsan suretindeki yılanlar ağlayamazlar.

Ağlayamayan insan,
Sürekli bir iç darlığı yaşar.
Duygusal yokluk tarafından kuşatılır çepeçevre.
Var olması,
Varlıklı olması
Ağlayabilecek kadar vakarlı olamadığı için,
Onu içinde bulunduğu ruhi bunalımdan,
Karışıklıktan
Ve manevi boşluktan kurtaramaz.

Kısacası ağlamak,
Her insanın gerçekleştiremeyeceği kadar soylu
Ve zorlu bir gerçektir.
 

FaKiR

Meþveret Bþk.
"Ağlamak;
Düşüncenin dillen mesidi r.
Gerçekle buluşan aklın,
Duygul arla kucakl aşmasıdır. "



Aglamak kabullenmektir.aglamak kalplerdeki gokkusagini cikartip karanliktan kurtulabilmektir.
 

TESBIHAT

Active member
ağlamak lütuftur
ağlamak konusmaktır
ağlamak en guzel sessızlıktır
ağlamak zevktır
ağlamak acıtır yarayı
ağlamak guzeldır
ağlamak yıkanmak gıbı ferahlatır ınsanı
ağlamak boşluktan kurtulmaktır
 

hulusi

Well-known member
Hıçkırıklar içinde yazılan bir mektup.....!!!

Hep dertliydik ve derdimize derman bulacak takatimiz yoktu.Ağlayacak haldeydik,fakat ağlayamadık.Tıpkı yüreği katılar gibi,gözünden yaş akmayanlar gibi,kalbi nasır tutmuşlar gibi...

Gözünden yaş akan insanların neye ve niçin ağladıklarını da soramadık.Onlar bizim dertlerimizi de biliyordu.Hep bize anlatmaya çalıştılar.Ama bizim,kulaklarımız paslıydı,gönlümüz paslıydı,kalbimiz paslıydı...

Biz cehenneme gitmek için didişirken birbirimizle,onlar bizim için cehennem kapılarını kilitemeye çalışıyorlardı.
Onlarında ne cennet sevdası vardı,ne cehennem korkusu!!!
Tıpkı ondört asır öncesi müslümanları gibi,kendilerini bu davaya adamış mü'minler gibiydiler.Bu ümmet farklıydı.Rasulullah bu ümmeti
mahşerde yanında görmek istiyordu.

(Rasulullah sav) Bir gün ayağa kalkıp gözle görülmeyen gelecekteki ümmetini karşılamış 'Kardeşlerim gelmişler' diyerek sarılmıştı.Bu manzarayı gören sahabe 'Biz senin kardeşlerin değil miyiz ya ALLAH'ın Rasulu?' dediler.Efendimiz onlara döndü 'Hayır' dedi.'Siz benim ashabımsınız.Sizler beni gördünüz,benimle yaşadınız.Ama beni görmeden bu dava için mücadele eden kardeşlerim olacak.En kötü zamanlarında bensiz mücadele edecekler,işte onlara selam olsun.'

On dört asır geçse de mücadele edenler var ey ALLAH'ın Rasulü ! Onlara selam verebilirsin.Onları kardeşim diye kucaklayabilirsin.Kainat senin için yaratıldığına göre ümmetini görüyorsundur.Belki Arş-ı Azam'da perdeyi sıyırıp baktığın gibi bakıyorsundur onlara..!Sen onların alınlarında parlayan nurdasın.Sen dillerinden eksik etmedikleri Kelime-i Tevhidlerdesin.Belki dillerindeki Selat-i Selamlarda yakalıyorsundur onları..!

Onları bize bağışlayan ALLAH'a hamd olsun.Karanlıktan önümüzü göremezken genç ve azimli nesli bize bağışlayan ALLAH'a hamd olsun.Bataklıkta çiçekler açtıran,bize kurtuluş yollarını gösteren ALLAH'a hamd olsun..!Bizi Hz.Muhammed (sav) in ümmeti yapan,müslüman olarak yaratan ALLAH'a hamd olsun..

Rabbim...!!
Şu dönemde sana layık bir kul olmak nefsimize öyle zor geliyor ki.Belki şu binalara duyduğumuz hayranlığı Sana duyamıyoruz.Senin kitabını açıp okuyamıyoruz,Senin bize Önder gönderdiğin Peygamberimize itaat edemiyoruz.

Belki de bu yüzden dinimizi,dindaşlarımızı önümüzde boğazlamaya çalışırlarken sesimizi çıkaramadık.Yüreğimiz yerinden kopmuyor,gözümüzden yaş akmıyor,ağlayamıyoruz..!

Ama Rabbim sen hatalarımızı daima affedersin.Yanlışların yanına doğruyu,çirkinin yanına güzeli koymuşsun.Bir ömür boyu sürünsek de,ALLAH muhafaza sana isyan etsek de,sen bize açık kapı bırakırsın...Sana binlerce hamd ve sena olsun..!

Şimdi öyle insanlar var ki,sanki peygamber devrinde yaşıyorlar.'ALLAH' deyince bağırları yanan,'Peygamber'deyince kendilerinden geçen,'Ashab' deyince gözleri yaşaran insanlar bunlar..! Manen çöllere düşmüş,Mecnun gibi Leyla'sını arıyorlar...
Onlar şanslı insanlar,bahtlı insanlar...
Biz ise ağlayamadık...
Bir türlü nefis yularından kopup dertlenemedik.Ve bu yüzden ağlayamadık...
Hep kaygısız olanlardan,gülenlerden,uzaktan bakanlardan olduk...Onlara bakıp içi çektik,vicdanımız sızladı biraz.Ama...Hepsi bu...
Dünya dünya diye inleyen,hergün binlerce günah ve hata işleyen bizlere ALLAH yardım etsin.Bizim için çalınan nağmeleri duyamadık.Ağlayacak haldeydik,ağlayamadık..

Ağlayabilseydik,saadet kapısından içeri girebilirdik.Kurtuluş gemisine binip selamete ulaşanlardan olcaktık.

ALLAH'IM BİZE AĞLAMAYI ÖĞRET ...!!!
 
Üst